Connect with us

Deniz Yolu

İngiltere, Türk Lojistik Şirketlerini Rahatlattı

İngiltere hükümeti, Brexit sebebiyle bir dizi yeni kararlar almıştı. Ama  pandemi nedeniyle nakliye sektörüne Brexit’te geçişte ayrıcalık tanıyacak. Gıdaya öncelik verilecek. İngiliz hükümeti, Türk nakliyecinin geçiş belgesi muafiyetinin devamı için de garanti verdi.

Brexit’e geçiş sürecinin tamamlanmasına sayılı günler kala, Birleşik Krallık’tan nakliyecileri rahatlatacak bir hamle geldi. İngiliz Hükümeti, pandemi nedeniyle 1 Ocak 2021’de başlayacak Brexit’e geçişte nakliyeciye ayrıcalık tanıyacak. Türk nakliyecileri de kapsayan karar doğrultusunda, Birleşik Krallık ile yapılan taşımacılıkta Brexit süreci 1 Temmuz’a kadar üç aşamada gerçekleşecek. Sınır geçişini yavaşlatacağı öngörülen birçok zorunlu uygulama, nisan ya da temmuz ayına ertelendi. Bu süreçte gıda taşımacılığı yapanlara da öncelik verilecek.

Birleşik Krallık hükümeti, 1 Ocak 2021 sonrası taşımacılıkta geçerli olacak yeni kurallarını ayrıntılı bir şekilde anlatan Sınır İşletim Modeli’ni (BOM) yayınladı. Tüm bu kurallar Türk taşımacılar için de geçerli olacak. Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU), ilgili yazıyı tüm ülkelerdeki paydaşlarına gönderdi. 17 Aralık’ta TOBB’a ulaşan yazı UND, DTO ve UTİKAD gibi tüm lojistik dernekleri ile paylaşıldı.Bu kapsamda;

İthalat taşımalarında:

■ TIR Sistemi veya Ortak Transit Sözleşmesi (CTC) kapsamında taşınan mallar için Birleşik Krallık Emniyet ve Güvenlik Bildirimleri 1 Temmuz 2021 tarihine kadar ertelendi.

■ Standart ürünlerin ithalatında, tam gümrük beyanı sunma koşulu 6 ay ertelemeye tabi olacak. Alkol ve tütün ürünleri vb. gibi kontrole tabi tüm ürünler için tam gümrük beyanı gerekli olacak.

■ Canlı hayvanlar için sağlık sertifikası gerekli olacak, fiziki kontroller
varış yerinde yapılacak.

■ Elektronik ön beyan ve bitki sertifikaları, ilk aşamada sadece “yüksek öncelikli” bitkiler ve bitki ürünleri için gerekli olacak. Fiziki kontroller ise varış yerinde yapılacak.

■ BK’da yerleşik ithalatçılar, yeni sıhhi ve bitki sağlığına yönelik kontrol yükümlülüklerine tabi olacak ve bazı bitki ve hayvansal ürünleri, halihazırda çalışır durumda bulunan IPAFFS (Import of Products Animals Food and Feed System) sisteminden ön bildirimde bulunulması gerekecek.

■ 1 Nisan 2021 tarihi itibariyle tüm bitki ve bitki ürünleri için bitki sertifikası gerekli olacak. Bu kontrollerin bazıları, balıkçılık ürünleri, canlı çift çeneli yumuşakçalar, yüksek riskli gıda ve hayvansal menşeli olmayan yemler, bitkiler ve bitkisel ürünler de dahil olmak üzere hayvansal ürünlerin ithalatında uygulanacak.

■ 1 Temmuz 2021 tarihi itibariyle Birleşik Krallık Emniyet ve Güvenlik Bildirimleri (SSD) sunulması ve tüm taşınan eşyalar için tam gümrük beyanı sunulması zorunlu olacak. BK sınırlarında tüm bitki ve hayvansal ürünlere yönelik fiziksel kontroller yapılacak.

İhracat taşımalarında:

■ TIR Sistemi veya Ortak Transit Sistemi kapsamında taşınan malların ihracatının tüm transit prosedürleri için 1 Ocak 2021 tarihi itibariyle tüm ihracat malları için SSD ve İhracat beyannamesi sunulması zorunlu olacak ve gümrük beyannamelerinde tam kontroller uygulanacak.

■ BK’dan ana çıkışta, Dover Limanı’nda, yoğunluğu engellemek için BK yetkilileri 01 Ocak tarihinden itibaren geçerli olmak üzere “Kent Erişimi” iznini yürürlüğe koyacak. Bu uygulama kullanılmaksızın İngiltere’den ihraç taşımaları başlatılamayacak.

■ Birleşik Krallık ve AB arasındaki tüm TIR taşımalarında ön beyan bilgilerinin NCTS veya TIR-EPD Sisteminden AB’ye giriş için yapılması zorunluyken, Birleşik Krallık bölgesi için bu bilgilerin elektronik ortamda beyan edilmesi 1 Temmuz 2021 tarihinden sonra zorunlu hale gelecek.

■ Eşya Araç Hareket Sistemi (GVMS) malların hareketinin beyannamelere bağlanmasına izin veren ve malların hareketini kolaylaştırmak için BK Gümrükleri tarafından aşamalı olarak uygulanacak yeni bir sistem olup, 1 Ocak 2021 tarihi itibariyle malların Büyük Britanya gümrük bölgesine girişini belirleyen Transit Ofisi formalitelerini elektronikleştirmek için kullanılacak. Bu tarihten itibaren, GVMS esas olarak Büyük Britanya ile Kuzey İrlanda arasında malların taşınması ve ayrıca AB’den BK’a Ortak Transit kapsamında yapılan taşımalar için kullanılacak. GVMS, ayrıca 01 Temmuz 2021 tarihi itibariyle AB’den ve AB’ye olan tüm ithalat ve ihracat taşımaları için de uygulanacak.

TIR Karnesi ile taşımalarda:

■ 1 Temmuz 2021’e kadar GVMS zorunlu olmayacak ve TIR Karne Hamili firmaların BK için herhangi bir transit beyannamesi sunması gerekmeyecek. IRU, Temmuz 2021’e kadar TIR-EPD Sistemi ile GVMS’nin entegrasyonunu tamamlamaya çalışacak.

■ Tüm ithalat ve ihracatçıların BK tarafından verilen Ekonomik Operatör Kayıt Tanımlama Sistemi (EORI) numarasına sahip olması ve nakliyecilerin, ENS ve EXS veya geçici depolama beyannamesi vermek için bir GB EORI numarası alması zorunlu olacak.

■ TIR taşımaları için Temmuz 2021’e kadar herhangi bir elektronik ön beyan zorunlu olmamakla birlikte sadece GB EORI numarası yeterli olacak. Prensip olarak, Birleşik Krallık ve AB arasında TIR prosedürleri, TIR Sözleşmesi esaslarına uygun olarak gerçekleştirilecek.

■ 1 Ocak itibariyle ortaya çıkacak en temel fark, hem BK’da (örnek Dover) hem de AB’de (örnek Calais) sınır giriş/çıkış formalitelerinin getirilmesi ve NCTS prosedürlerinin uygulanması ile ilgili olacak. Bu noktada, AB uygulamaları bakımından önemli bir değişiklik olmayacak (NCTS transit beyannamesi TIR uygulamasına eşlik edecektir), BK için NCTS beyanının sunulması gerekli olmayacak, en az 1 Temmuz 2021 tarihine kadar BK sınırlarında sadece kağıt TIR prosedürleri geçerli olacak.

TIR Sistemi ile taşımalarda:

BK’tan AB’ye ya da üçüncü bir ülkeye yapılan taşımalarda;

■ BK’a varış; TIR Karnesi ve gerekli diğer evrakların TIR Karne Hamili ya da temsilcisi tarafından BK varış gümrüklerine sunulması zorunlu olacak.

■ TIR Karne Hamili, TIR taşımasının hareket işleminden önce NCTS Sistemi üzerinden AB’deki ilk giriş gümrük idaresine bir özet beyan (ENS) sunabilecek.

■ BK’dan Çıkış: Bilinen TIR prosedürleri geçerli olacak.

■ AB’ye Giriş: TIR Karnesi kapsamında taşınan eşya için, Avrupa Birliği gümrük bölgesine girmeden en az 1 saat önce, özet giriş beyanının (ENS) TIR-EPD üzerinden yapılması gerekiyor.

■ Gümrük sistemi beyannameyi doğruladıktan sonra bir Hareket Referans Numarası (MRN) oluşturacak. ENS’yi beyan eden tüm Karne hamillerinin, AB tarafından sağlanan geçerli bir EORI numarasına sahip olması gerekiyor.

■ AB’den BK’a yapılan taşımalar klasik ve bilinen bir TIR taşımasından herhangi bir farkı olmayacak.

“Risk de var fırsat da”

Lojistik sektörü uzmanlarından akademisyen Dr. Akın Arslan, 31 Aralık sonrası Brexit konusunda Türkiye’yi bekleyen gelişmeleri şöyle özetledi:

“İngiltere-Türkiye arasında henüz anlaşma imzalanamadı. Bunun ticarete maliyetinin yaklaşık 2,5 milyar dolar olması bekleniyor. Türkiye-İngiltere arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması’nın en iyimser tahminle 2021 yılının ortalarında imzalanması bekleniyor. Bu durum ülkeler arasındaki ticareti doğrudan etkileyecek, doğal olarak bu durum lojistik sektörüne de dokunacak. Anlaşma olmazsa İngiltere’ye mal sevkiyatının yüzde 25-30’lar seviyesinde düşmesi muhtemel olacak. Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılması Avrupa Birliği nezdinde İngiltere’yi üçüncü ülke konumuna düşürecek. Geçmişte, AB üyeliği imtiyazlarından yararlanan binlerce dış ticaret, gümrük ve lojistik firması İngiltere ile ticaret yaparken yeni kurallara ayak uydurması gerekecek. Bu ülkeye ağırlıkla beyaz eşya, hazır giyim ve otomotiv sektörlerimiz ihracat yapıyor. Pandemiyle birlikte temel hijyen ürünleri, maske, koruyucu elbise gibi sağlık ürünleri de ön plana çıktı. Eğer iyi yönetebilirsek, Brexit süreci bazı avantajları beraberinde getirebilir:

■ Gümrük birliği dışında serbest ticaret altyapılarının tesis edilmesi,

■ Coğrafi avantajın kullanılması,

■ Düşük nakliye maliyetleri,

■ Pandemi sonrası Türkiye’de ortaya çıkan alternatif yatırım olanakları,

■ Depolama, ulaşım ve tedarik konularında yaratılabilecek işbirlikleri,

■ Teknolojik üretimlerde işbirlikleri

■ Katma değeri yüksek ürünlerin Türkiye’de ortak girişimlerle üretilmesi

■ Nitelikli Türk işgücünden istifade edilmesi

■ Türkiye’nin Batı ile Doğu arasında bir lojistik Hub’da oturması,

■ Türkiye’deki İngiliz-Türk ortak yatırımlarıyla bölgenin üretim ve depolama üssüne dönüştürülebilmesi sıralanabilir.”

UND: Transit ülkelerden geçişte İngiltere’den destek bekliyoruz

Türk nakliyeciler, İngiltere’den ikili ve transit taşımalarda geçiş belgeleri konusundaki muafiyetin devam edeceğinin sözünü aldı. Ancak nakliyeciler, transit geçilen ülkelerdeki vize ve belge sorunu için de İngiltere’den destek bekliyor, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın müzakerelerde bu konuyu gündeme taşımasını istiyor. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) İcra Kurulu Başkanı Alper Özel konuyla ilgili beklentilerini DÜNYA’ya şöyle özetledi: “Türkiye ile Birleşik Krallık arasında ikili ve transit karayolu taşımaları, 2010 yılından beri geçiş belgesinden muaf olarak gerçekleştiriliyor. Bu sayede, Birleşik Krallık ile Türkiye’nin karşılıklı ticareti yıldan yıla gelişmiş ve Birleşik Krallık en büyük ihracat partnerlerimizden biri haline geldi. UND olarak, Brexit sürecini en başından itibaren dikkatle takip ediyor, Birleşik Krallık’taki paydaşlarımızla beraber Birleşik Krallık Ulaştırma Bakanlığı ile “karşılıklı taşımalarda sağlanmış olan mevcut serbestilerin sürdürülmesi” yönünde, sektörümüz adına etkin iletişim içinde bulunuyoruz. Birleşik Krallık tarafından bu konuda Türk taşımacıların mevcut şartlarının devam ettirileceği konusunda garanti de almış bulunuyoruz. Bu noktada, en büyük ticaret partnerlerimizden biri olan Birleşik Krallık’ın benimsediği liberal tutumun, Türkiye-AB ticaretinin potansiyeli doğrultusunda gelişiminin önünde çok ciddi engeller oluşturan ‘transit kısıtlamaları’ konusunda Avrupa Birliği’ndeki paydaşlarımız için somut bir örnek oluşturması ümidini taşıyoruz. Ayrıca, Brexit’e rağmen Avrupa Birliği’nin en önemli ticaret partnerlerinden biri olmaya devam edecek olan Birleşik Krallık’taki paydaşlarımızın, AB ile yaşadığımız kronik kota ve vize sorunlarının çözümünde de bize destek vermesini bekliyoruz.”

UTİKAD: Anlaşmasız Brexit ekonomide büyük kayıp yaratır!

UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Ayşem Ulusoy, Birleşik Krallık’ın Brexit kararının Türk lojistik sektörünü de fazlasıyla etkilediğine dikkat çekerek, “AB’den 1 Şubat 2020’de resmi olarak ayrılan İngiltere, bugüne kadar 51 ülke ile STA imzaladı. Ancak Türkiye ve İngiltere arasında bir anlaşma imzalanmadığı için iki ülke arasındaki ticaret, geçiş sürecinin son bulacağı 31 Aralık 2020 tarihinden sonra Dünya Ticaret Örgütü’nün kurallarına göre belirlenecek. Yani sanayi ve gıda ürünlerinin serbest dolaşımının 1 Ocak 2021 tarihinde rafa kalkmasıyla birlikte, Birleşik Krallık, Türkiye’ye otomotiv sektöründe ortalama yüzde 10, hazır giyimde ise ortalama yüzde 12 oranında vergi uygulayacak. Yük taşıyan firmalar ise çok daha farklı sorunlarla yüz yüze gelebilirler, İngiltere’nin 51 ülke ile imzalamış olduğu STA’lar nedeniyle, dış ticaret ekseninde de en azında Türkiye ile STA imzalayana kadar bir eksen kayması olması muhtemel. Bu da hem genel olarak Türk sanayicisinin hem de bu bölgeye yük taşıyan lojistik firmaların pazarlarının büyük ölçüde daralması anlamına geliyor. 2019 yılı verilerine oranla yaklaşık olarak 2-2.5 milyar dolar civarında bir kayıptan söz edebiliyoruz” diye konuştu.

Aysel YÜCEL – DÜNYA

Ulaşım Gündemi

 

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Deniz Yolu

KRUVAZİYER TURİZMİNDE KIŞ AYI REKORU! 3 YILDA 6 KAT ARTIŞ

Türkiye, kruvaziyer turizminde tarih yazıyor. “Ölü sezon” olarak bilinen kış aylarında yolcu trafiği 3 yılda 6 kat arttı, Şubat 2025’te 29 bin 826 yolcu ile tüm zamanların kış rekoru kırıldı. 2023’ün Ocak–Şubat döneminde yalnızca 10 bin 480 yolcu ağırlayan Türkiye limanları, 2024’te 24 bin 881’e, 2025’te ise 62 bin 512 yolcuya ulaştı. Kış aylarındaki bu büyük artış, kruvaziyer turizminin artık yılın 12 ayına yayıldığının kanıtı olduğunu belirten Camelot Maritime Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, ‘‘Bu sadece rakam meselesi değil, bütün bir ekosistemin canlanması demektir. Kruvaziyer artık turizmden öte, milli bir meseledir.” dedi. 

Türkiye kruvaziyer turizmi, son üç yılda tarihi bir ivme yakaladı. Özellikle “ölü sezon” olarak bilinen kış aylarında yolcu trafiği 6 kat artarak rekor kırdı. 2023 yılının Ocak-Şubat döneminde 10 bin 480 yolcu ağırlayan Türkiye limanları, 2025’te bu sayıyı 62 bin 512’ye çıkardı. Şubat 2025’te 29 bin 826 yolcu ile tüm zamanların kış rekoru kırıldı. Türkiye kruvaziyer limanları, 2023 Ocak–Ağustos döneminde 906 bin 582 yolcuya ev sahipliği yaparken, 2024’te bu rakam %32 artışla 1 milyon 196 bin 617’ye, 2025’te ise %18,4 artışla 1 milyon 416 bin 398’e ulaştı. Böylece 2023’ten 2025’e toplamda %56’lık bir artış gerçekleşti.

Bir Yolcu Yüzlerce İnsana Dokunuyor

Türkiye genelinde kruvaziyer yolcu sayısı da rekor seviyelere ulaştı. Sektörün yalnızca turistik bir faaliyet değil, ekonomik bir ekosistem olduğuna dikkat çeken Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, bireysel katkısının bile ülke ekonomisinde nasıl çarpan etkisi yarattığını şu sözlerle ifade etti;

‘‘Bugüne kadar 250 bin yolcuyu Türkiye’ye kazandırdım. Bu, sadece rakamlardan ibaret değil; yüz binlerce kişinin işine, esnafın dükkanına, tedarikçilerin kasasına canlılık katmak demek. Çarpan etkisi tam da budur: bir yolcunun bıraktığı her kuruş, zincirleme bir şekilde yüzlerce insana dokunur, hayatlara değer katar. Türkiye’nin Akdeniz’de yeniden parlayan bir cazibe merkezi haline gelmesinin arkasında yalnızca küresel trendler değil, meslektaşlarımızla birlikte inançla verdiğimiz mücadele de var. Kruvaziyer turizmi artık sadece bir sektör değil, ülke ekonomisi için stratejik bir fırsat ve milli bir vizyondur.” 

İstanbul ve Kuşadası Zirvede

2025 yılında büyümenin lokomotifi İstanbul ve Kuşadası oldu. Bu iki liman birlikte toplam yolcuların %77’sini karşılarken, 286 bin ek yolcu sağladı. İstanbul, üç yılda yolcu sayısını %89 artırarak 410 bin 577 yolcuya ulaştı ve Türkiye’nin yeni kruvaziyer başkenti olma yolunda ilerledi. Kuşadası ise %27 artışla 144 bin ek yolcu kazandı ve liderliğini pekiştirdi.

Transit yolcular hâlâ baskın olmakla birlikte, gelen/giden yolcu sayısı iki yılda iki kat artarak Türkiye limanlarının homeport olarak kullanılmaya başlandığını ortaya koydu. İstanbul ve Çeşme, bu gelişimde öne çıkan limanlar oldu.

İstanbul Limanları Geliş-Gidiş Yolcu Sayısı ile 3 Yılda %89 Büyüdü

İstanbul, son üç yılda kruvaziyer turizminin yükselen yıldızı haline geldi. 2025’te 400 bini aşan yolcu ve artan liman kapasitesiyle Türkiye’nin yeni kruvaziyer başkenti olma yolunda ilerliyor. Transit yolculardan daha hızlı artan geliş-gidiş trafiği, üç yılda %89 büyüme sağladı. 2023’te 217.337 yolcu ağırlayan şehir, 2024’te 268.227’ye, 2025’te ise 410.577 yolcuya ulaştı. Gelen ve giden yolcu sayısı 47.736’dan 140.187’ye çıkarak üç kat artış gösterdi. Transit yolcu sayısı ise 169.601’den 270.390’a yükseldi. Bu da yüzde 59’luk bir artışa denk geliyor.

 

Continue Reading

Deniz Yolu

MSC Cruises ve Explora Journeys Gemileri Aynı Anda İstanbul’da

MSC Grubu’nun iki farklı markası, MSC Cruises ve Explora Journeys filolarına ait iki gemi, programları 2025 yaz sezonu kapsamında İstanbul’a demir attı.

İstanbul, 23 Ağustos 2025 – MSC Grubu’nun Gemi Seyahatleri Bölümü çatısı altında faaliyet gösteren çağdaş markası MSC Cruises ve ultra lüks yaşam tarzı seyahat markası Explora Journeys filolarına ait gemiler aynı anda İstanbul’a geldi.
MSC Fantasia ve EXPLORA I, 2025 yaz programları kapsamında 23 Ağustos Cumartesi günü İstanbul Limanı’na demirleyerek Boğaz’a görkem kattı.

MSC Fantasia ile İstanbul hareketli keşifler

2025 yaz sezonunda İstanbul hareketli programlarını gerçekleştiren MSC Fantasia, 9 gece 10 gün süren Ege & Adriyatik turlarıyla İtalya’nın Trieste/Venedik ve Bari; Yunanistan’ın Korfu, Katakolon, Pire/Atina limanlarını ziyaret ediyor, ardından Kuşadası/Efes’e uğrayarak yeniden İstanbul’a dönüyor.
7 Mayıs – 16 Ekim tarihleri arasında 19 kez İstanbul’a uğrayacak olan gemi, 4.363 yolcu kapasitesiyle sezon boyunca yaklaşık 90.000 misafiri Türkiye’ye taşıyarak ülke ekonomisine önemli katkı sağlayacak.

Dünya mutfaklarından lezzetler sunan restoranları, her yaştan misafire hitap eden eğlence ve aktiviteleri, çocuk kulüpleri, MSC Aurea Spa, spor salonu ve dinlenme alanlarıyla beş yıldızlı yüzen otel konforu sunan MSC Fantasia, ayrıca lüks ve ayrıcalıklı deneyim isteyenler için MSC Yacht Club konseptiyle “gemide gemi” deneyimi yaşatıyor. Misafirler, tüm yolculuk boyunca kendilerine özel tahsis edilen butler hizmeti, ayrıcalıklı alanlara erişim ve lüks suitlerde konaklama gibi her şey dahil özel bir deneyimin tadını çıkarıyor.

MSC Fantasia, 2026 yaz sezonunda da İstanbul hareketli programlar gerçekleştirmeye devam edecek.

EXPLORA I: Ultra lüksün yeni tanımı

İstanbul’a gelen diğer gemi EXPLORA I, Ağustos 2023’te Explora Journeys markasının ilk gemisi olarak ilk seferini gerçekleştirdi. MSC Grubu’nun 300 yıllık denizcilik mirasından doğan Explora Journeys; seçkin, yeni nesil lüks seyahat severler için okyanus yolculuğunu yeniden tanımlama vizyonuyla ultra lüks segmentte hizmet veriyor ve misafirlerini denizle, kendileriyle ve benzer yaşam tarzına sahip kişilerle buluşturmayı hedefliyor. Süperyat konseptiyle tasarlanan Explora Journeys gemileri, en popüler destinasyonları daha az keşfedilmiş niş limanlarla, uzun süreli ve geceleme konaklamalarıyla harmanlayarak her açıdan keşif duygusunu besleyen rotalar sunuyor.

EXPLORA I, 2025 yaz sezonunda 5 Mayıs – 9 Ekim tarihleri arasında 21 kez Türkiye limanlarına uğrayacak. İstanbul’dan 9 kez biniş imkanı sunmasının yanı sıra Bodrum, Bozcaada, Kuşadası, Antalya ve Marmaris limanları da programlarında yer alıyor.
Tamamı teraslı ve okyanus manzaralı olarak “denizdeki ev” konseptiyle tasarlanan 461 suit, penthouse ve rezidans, 6 restoran ve 11 farklı gastronomi deneyimi, 12 bar ve lounge, 4 yüzme havuzu, özel kabanalı geniş teras alanı, wellness ve seçkin eğlence imkanlarıyla cruise dünyasına bambaşka bir soluk getiriyor. 920 yolcu kapasitesi ve 640 mürettebatıyla kişiselleştirilmiş ve üst düzey bir hizmet kalitesiyle misafirlerini ağırlıyor.

Explora Journeys filosu, 2028 yılına kadar toplam 6 gemiyle hizmet verecek. 16 Eylül 2024’te ilk seferini gerçekleştiren filonun ikinci gemisi EXPLORA II, 2026 yaz sezonu kapsamında Mayıs ayından itibaren Türkiye limanlarında olacak.

“Türk turizmine katkımızı artıracağız”

MSC Cruises ve Explora Journeys Türkiye Ülke Müdürü Işın Hekimoğlu, şu açıklamada bulundu:

“Her iki markamıza ait gemilerimizi aynı anda İstanbul’da görmekten büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz. Bu tablo, Türkiye’ye olan güvenimizin ve yatırımlarımızın en somut göstergesidir. Gemilerimizin yıl boyunca Türk limanlarına düzenli olarak uğraması, ülkemizi küresel cruise haritasında daha da görünür kılmaktadır.

Türk misafirlerimizin cruise tatillerine olan ilgisinin her geçen gün arttığını memnuniyetle gözlemliyoruz. Bizim hedefimiz, bu tatil biçiminin sunduğu benzersiz avantajları daha geniş kitlelere anlatmak. Evlerinden çıkıp kendilerine en yakın limandan, yüzen bir otele adım atarak; her sabah farklı bir ülke ve şehirde uyanmak, birinci sınıf eğlence ve aktivitelerden yararlanmak, dünya mutfaklarından lezzetler tatmak misafirlerimizin beklentilerinin çok ötesinde bir deneyim sunuyor.

Yaz sezonunda MSC Cruises markamızla İstanbul hareketli MSC Fantasia’nın yanı sıra Kuşadası hareketli MSC Divina gemimiz ve Explora Journeys markamızla EXPLORA I’ı limanlarımızda ağırlarken, kış sezonunda da her hafta İstanbul ve İzmir hareketli MSC Lirica gemimizle Türkiye’de olacağız. Yıl boyunca kesintisiz sürdürdüğümüz seferlerimizle Türk turizmine sağladığımız katkıdan gurur duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde de yatırımlarımızı artırarak, hem misafirlerimize daha fazla seçenek sunmayı hem de ülkemizin cruise turizmindeki konumunu güçlendirmeyi amaçlıyoruz.”

Continue Reading

Deniz Yolu

CUMHURBAŞKANLIĞI 6. ULUSLARARASI YAT YARIŞLARI ÇANAKKALE ETABI SONA ERDİ BÜYÜK ÖDÜL ANGELS OF CMC HOLDİNG’İN OLDU  

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın katkıları, Çanakkale Valiliği, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) iş birliğiyle, İstanbul Açık Deniz Yat Yarış Spor Kulübü tarafından DHL Express ana sponsorluğunda düzenlenen Cumhurbaşkanlığı 6. Uluslararası Yat Yarışları, Çanakkale Zafer Kupası etabı görkemli bir törenle sona erdi.

 

Çanakkale etabı, 22 Ağustosta İstanbuldan verilen startla başladı. 230 sporcu, 140 deniz mili süren rotada 25 saat boyunca zorlu mücadele verdi. Tarihimizin fedakârlık ve kahramanlıkla örülü destanına bir saygı duruşu niteliği taşıyan yarışlar, 24 Ağustosta da Çanakkale Boğazı’ndaki güçlü rüzgarla devam etti.  Eski Kordondan başlayan yarış, 10 deniz mili süren zorlu mücadele sonunda görkemli bir ödül töreniyle taçlandı.

 

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve protokol üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen tören, Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Yat Yarışları Organizasyon Komitesi Başkanı Ekrem Yemlihaoğlunun konuşmasıyla başladı.

 

Yemlihaoğlu, bu yıl daha önce tarihte hiç denenmemiş etapların düzenlendiğini belirterek, 19 Mayısta Bandırma Vapurunun izinde Samsuna yelken bastık. 20 Temmuzda Kıbrıs Barış Harekatı’nın yıldönümünde Marmaristen Kıbrısa gittik. Bugün de bir ulusun tarihinin baştan yazıldığı Çanakkalede aynı gururu yaşıyoruz. Bizlere böyle büyük bir onuru yaşama şansı veren Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Gençlik ve Spor Bakanımıza, Sayın Kültür ve Turizm Bakanımıza, her an sahada yanımızda olan Sayın Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’na, Sayın Çanakkale Valimize, Sayın Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanımız İsmail Kaşdemire sonsuz teşekkürler borçluyuz” dedi.

 

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ise Çanakkalenin tarihi günlerinden birine tanıklık ettiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

“Çanakkale herkesin ortak paydası. Çanakkale dendiği zaman Türk milletin kalbi başka atmaya başlar. Çanakkale dendiği zaman akan sular durur. Böylesi bir atmosferde bugün çok harika bir yarışma gerçekleştirildi ve muhteşem rüzgarda, muhteşem atmosferde, harika bir doğada, harika bir boğazda yelkenlilerimiz görüldüğü zaman bütün Çanakkale heyecanlanmaya başladı.

Gerçekten tarihi bir gün   yaşadık. Çanakkale Boğazı zaten güzeldir. Bugün daha da güzel oldu, rüzgar daha anlamlı esti. Tabii ki bu kupanın Çanakkale Zafer kupası olması daha da anlamlı. Çünkü Çanakkale Zaferinin mimarları işte burada müsabakalar yapılsın, Türk milletinin evlatları daha özgür dolaşsın, Çanakkale Boğazı hür aksın, bu toprakların üzerinde rüzgar özgürce essin diye canlarını feda ettiler. O kahramanları bir kez daha hayırla yad ettik. Rahmetle andık ve onları asla unutmayacağımızı bir kez daha dünyaya ilan ettik. “

 

Konuşmaların ardından kazanan takımlara kupaları takdim edildi.

 

En İyi Düzeltilmiş Zaman Ödülü Oğuz Ayan yönetimindeki Angels of CMC Holdingin oldu. Game Changer teknesiyle yarışan ekibe ödülünü Alan Başkanı Kaşdemir takdim etti.

İstanbuldan Çanakkaleye 140 deniz mili süren yarışı ilk önce tamamlayan Berkay Dim yönetimindeki Beymetal Team Linea Rossa Tok Sailing Takımı “Line Honours” ödülünün sahibi oldu.

 

ORC O  kategorisinde Murat Yavuzcan yönetimindeki Deniz Harp Okulu Ariva birinci olurken, Berkay Dim yönetimindeki Beymetal Team Linea Rossa Tok Sailing Takımı ikinci, İlayda Şenay Yemlihaoğlu yönetiminde IOYC International Offshore Yacht Club Takımı üçüncülüğü elde etti.

 

ORC 1 kategorisinde ise Kerem Gökhan Bulut yönetimindeki Escape Sailing Samsun Yelken Kulübü birinci, Berkcan Arat yönetimindeki Lexus Sailing Team ikinci oldu.

 

ORC A kategorisinde de Oğuz Ayan yönetiminde Angels of CMC Holding Takımı birinci, Murat Tan yönetimindeki Milliyet Takımı/CDT ikinciliği elde etti.

 

Gezgin Sınıf A birinciliği Muhammet Ali Şahin yönetimindeki Deniz Harp Okulu takımı Akova alırken, Burak Bige yönetimindeki Atak Sailing Team ikinci oldu.

 

Gezgin Sınıf B kategorisinde ise Can Tunay yönetimindeki Team Shine Away birinciliğe, Ali Erdoğan yönetimindeki Sarı 1 Sailing Team ikinciliğe, Ahmet Rasim Kahraman yönetimindeki İNBO Teknik takımı üçüncülüğe layık görüldü.

 

ORC Kategorisindeki Üniversite Takımları Özel Ödülü birincisi ise Murat Yavuzcan yönetimindeki Deniz Harp Okulu Ariva takımı birinci, İlayda Şenal Yemlihaoğlu yönetiminde IOYC International Offshore Yacht Club Takımı ikinci oldu.

 

Gezgin Sınıf Üniversite Takımı Özel Ödülü’ne de Muhammet Ali Şahin yönetimindeki Deniz Harp Okulu takımı Akova layık görüldü.

 

Gezgin Sınıf Kadın Yelken Takımı Özel Ödülü’nün sahibi ise Elif Özge Taşköy yönetimindeki Verita-Rüzgarın Peşinde takımı oldu.

 

Kazanan takımlara kupalarının yanı sıra takım kaptanlarına da ayrıca Jacques Philippe tarafından saat hediye edildi.

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.