Connect with us

Otomobil

Akaryakıt dışı satışlarda yeni nesil yıkama sistemlerinin ivmesi artıyor

Akaryakıt istasyonları perakende alanında her geçen gün çıtayı yükseltirken müşteri talebi de günden güne değişiyor. Bu talebi karşılamaya ve rekabette kalmaya gayret eden akaryakıt sektörünün markaları istasyonlarda müşteri memnuniyetini ve sadakatini artırmak için yeni yıkama sistemlerini devreye sokuyor. Yeni teknoloji yıkama sistemlerini üreten firmalarla hem sektörün talebini hem de yeni teknolojileri konuştuk.

Gözde Emlik / İstanbul – PETROTURK

Motorlu taşıtlar yaydığı egzoz emisyon kirliliği, katı atık ve sıvı atıklar sebebiyle birçok çevre kirliliğine sebep oluyor. Özellikle geçmişte bazı oto yıkama işletmeleri açığa çıkardıkları atık suları şehir içi kirli su şebekesine atarak yağmur suyu ve şehir kanalizasyon sistemlerine atıkların karışmasına sebep oluyordu. 2000’li yılların başında araç yıkama teknik ve stratejilerinde önemli düzenlemeler yapıldı.

Geçmiş yıllarda Türkiye’de araç sahipleri araçlarını çoğunlukla kendilerine ait alanlarda (bahçe, otopark, kapı önü vs.) kendi çabalarıyla yıkıyorlardı. Lakin yıllar içinde yapılan düzenlemeler ve su tasarrufuna yönelik oluşturulan sosyal sorumluluk kampanyalarıyla toplumsal bir farkındalık oluştu. Bu durumda tüketicilerin talebi oto yıkama işletmelerine ya da akaryakıt istasyonlarındaki yıkama sistemlerine kaydı.

SADAKAT PROGRAMLARINI DA DESTEKLİYOR

Akaryakıt istasyonları artık birer perakende noktasına dönüşmüşken müşteri talebi sadece market, tuvalet vs. olmaktan çıktı. Yakıt almak için gittiği istasyonda tüm ihtiyaçlarını karşılayabilmeyi bekleyen tüketiciler öyle ki akaryakıt sektörünün markalarının yıkama sistemlerinde de rekabet etmesine neden oluyor. Bu sistemlerin yenilikçi teknolojiler ve her geçen gün yenilenen tasarımının yanında pratik ve uygun fiyatlı olması da tercih edilebilme açısından bir o kadar önemli. Son dönemde su tasarrufuna, kısa sürede güzel sonuçlar elde etmeye ve araca zarar vermeyen (fırça kalitesi vb.) materyallere yönelen sektör markaları yıkama sistemlerinde avantajlı fırsatlar sunarak sadakat programlarını da destekliyor.

Enerji Petrol Gaz Gazetesi olarak akaryakıt istasyonlarının diğer bir kolu olan yıkama sistemlerini, sistemlerin üreticileri ve ekipman sağlayıcılarıyla konuştuk. Sektörün uzman isimleri yeni teknolojileri, beklentileri ve müşteri taleplerini gazetemizle paylaştı.


Tora Satış Direktörü Bekir Çavdaro

“VERİMLİ ÇALIŞAN BİR SİSTEM İŞLETMENİN GÜVENİLİRLİĞİNİ ARTIRIR VE UZUN VADEDE MÜŞTERİ SADAKATİNİ SAĞLAR”

Araç yıkama sistemlerini üç ana başlık altında sınıflandırabiliriz: Tünel tipi, otomatik fırçalı ve manuel yıkama. Bu sistemlerde kullanılan cila, köpük, kurutma, su basıncı ve motor tipi gibi ekipmanlar, yıkama kalitesi ve sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşır. Ödeme terminalleri, kredi kartı, mobil ödeme, barkod ve otomasyon gibi çözümler, müşteri memnuniyetini artırarak geliri yükseltir. Ayrıca, su geri kazanım sistemleri ve çevre dostu temizlik ürünleri (köpük, cila vb.) çevresel sürdürülebilirlik açısından önemli avantajlar sağlar. Tora olarak, sektörümüze tüm bu bileşenleri içeren ürünler sunmaya devam ediyoruz. İnsan ve çevre sağlığına öncelik veren ekipman kullanımı hem güvenlik hem de sürdürülebilirlik açısından kritik bir önem taşır. Araçlarını yıkamak için gelen müşterilerin, güvenli ve verimli çalışan bir sistemle karşılaşmaları, işletmenizin güvenilirliğini artırır ve uzun vadede müşteri sadakatini sağlar. Sürecin her aşamasında kullanıcıya sorunsuz, kusursuz ve yüksek kaliteli bir hizmet sunmak, sadece müşteri memnuniyetini artırmakla kalmaz aynı zamanda işletmenizin gelirini de önemli ölçüde yükseltir. Güvenli ve kaliteli bir hizmet sunmak, işletmenizi rekabette öne çıkarır ve tercih edilirliğinizi artırır. Bu nedenle, ödeme yöntemleri, otomasyon sistemleri, uzun ömürlü ve dayanıklı yıkama üniteleri gibi bileşenlerin tercih edilmesi, işletmenizin başarısı için kilit unsurlar haline geliyor. Müşterilerinize sunduğunuz güvenli ve etkili hizmet, işletmenizin itibarını güçlendirir ve uzun vadede sürdürülebilir bir başarı sağlar.

“KULLANICI DENEYİMİNİ İYİLEŞTİRİYORUZ”

Tora olarak, enerji verimliliği ve çevresel sürdürülebilirliği ön planda tutarak sektördeki yenilikçi çözümlerimizi sunmaya devam ediyoruz. Yüksek verimli motorlarımız, enerji tüketimini azaltırken üstün performans sağlıyor, böylece hem çevreye duyarlılığı artırıyor hem de işletme maliyetlerini düşürüyor. Su geri kazanım sistemlerimiz sayesinde, kullanılan suyu arıtarak yeniden kullanıma sunuyoruz ve bu sayede su tüketiminde önemli bir tasarruf elde ediyoruz. Ayrıca, biyolojik olarak parçalanabilen temizlik maddeleri kullanarak atıkların çevreye olan olumsuz etkilerini minimize ediyoruz. Müşterilere kolay ve esnek ödeme imkanı sunmak, günümüzün rekabetçi pazarında büyük bir avantaj sağlıyor. Tora olarak, kredi kartı, mobil ödeme, kağıt para tanıma ve barkod gibi çeşitli ödeme yöntemleri ile müşterilerimize hızlı, güvenli ve pratik ödeme seçenekleri sunuyoruz. Bu sayede, ödeme sürecini zahmetsiz hale getiriyor ve kullanıcı deneyimini iyileştiriyoruz. Ancak, sadece ödeme kolaylığı sağlamak yetmez; aynı zamanda, düzgün çalışan ve yüksek kaliteli yıkama hizmeti sunan bir sistemin de devrede olması şart. Kaliteli bir yıkama hizmeti, müşteri memnuniyetini artırır, müşteri sadakatini pekiştirir ve dolayısıyla işletmenizin gelirlerini yükseltir. Tora olarak, hem kullanım kolaylığı sağlayan ödeme sistemlerimizle hem de üstün yıkama kalitemizle, müşterilerimize en iyi hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Bu kombinasyon, işletmenizin hem müşteri sadakatini güçlendirmesine hem de gelir artışı sağlamasına katkıda bulunuyor.

“UZUN ÖMÜRLÜ VE SORUNSUZ GELİR KAYNAĞI”

Uzman ekiplerimizle birlikte, akaryakıt istasyonlarına özel yıkama sistemleri tasarlıyoruz. Bu sayede, istasyonların ihtiyaçlarına uygun çözümler sunarak, farklı yatırım modelleri ile kısa sürede gelir elde etmelerini sağlıyoruz. Tora olarak, yatırım sürecini tamamen üstlenebiliriz. İşletmenin şartlarına göre geliştirdiğimiz paylaşım modelleri ile istasyonlara hızlı, güvenli ve verimli çalışan bir sistem kurarak gelir artışı sağlama imkanı sunuyoruz. Böylece, işletmeler hem risklerini minimize edebilir hem de kısa vadede karlı bir yatırımın avantajlarını yaşayabilirler. Tora, akaryakıt istasyonlarına özel çözümler sunarak, uzun vadeli iş ortaklıkları ve sürdürülebilir başarı için çalışıyor. Doğru ürün ve güvenilir firma ile çalışarak işletmelere uzun ömürlü ve sorunsuz bir gelir kaynağı kazandırılabilir. Tora, 7/24 çağrı merkezi desteği ve Türkiye genelinde 81 ilde hizmet veren uzman ekipleri ile akaryakıt istasyonlarına kesintisiz hizmet sunmaya devam ediyor. Uzman ekibimiz, her türlü ihtiyaç ve soruna anında müdahale ederek, işletmenizin operasyonel verimliliğini artırır ve yüksek müşteri memnuniyeti sağlıyor. Tora ile iş birliği yaparak hem kaliteli ürünler hem de güvenilir destek hizmetleri sayesinde başarılı ve sürdürülebilir bir işletme yönetimi gerçekleştirilebiliyor.


Tekser Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Anıl Altun

“AKARYAKIT İSTASYONLARININ EN ÖNEMLİ YAKIT DIŞI GELİRLERİNDEN BİRİ ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİ”

Günümüzde fırçalı araç yıkama sistemleri son derece teknolojik bir hale geldi. Gerek fırça teknolojileri ve gerekse de ödeme sistemleri bakımından kullanıcılara büyük faydalar sağlanıyor. Barkodlu, telefonla, özel aplikasyonla, kredi kartlı, self-servis, jetonlu veya personel ile çalışma opsiyonları var. Araç yıkama sistemlerinde en önemli faktör yıkama yapılan aracın zarar görmemesi. Bu noktada tekstil bazlı fırça teknolojisi hayati önem taşıyor. Öte yandan bu sistemlerin tercihinde kullanılan sistemin garantisi, verimli kullanım ömrü ve yedek parça bulunabilirliği tercih konusu. Gelişmiş sensör ve tekstil fırçalarımızla müşterilerimize çözümler sunuyoruz. Biz Tekser Akaryakıt olarak kurduğumuz sistemlerde su geri dönüşüm sistemi özelliklerini müşterilerimize mutlaka teklif ediyoruz. Yine aynı şekilde temsilciliğini sağladığımız Christ yıkama sistemleri su ve kimyasal tüketiminde son derece temiz yıkama sonuçları veriyor. Yine aynı şekilde bu sistemlerde elektrik sarfiyatı da önemli rol oynuyor.

“ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİNDE EN ÖNEMLİ FAKTÖR YIKAMA YAPILAN ARACIN ZARAR GÖRMEMESİ”

Bizim kurmuş olduğumuz sistemlerdeki en büyük önceliğimiz araçlara hasar vermeden temiz ve kuru bir yıkama sonucu almak. İkinci noktada ise bunu düşük miktarda su, kimyasal ve elektrik tüketimi ile sağlamak. Üçüncü odak noktamız ise minimum seviyede yedek parça ve bakım ile bunu sağlamak. Bize göre bir araç yıkama sisteminin önemli noktaları bunlar. Döviz kurların, Türk Lirası karşısında değerini arttırması ithal sistemlerin Türkiye’de satışını bir miktar zorlaştırdı. Fakat orta ve uzun vadede baktığınız zaman yine de birinci kalitedeki sistemlerin en uygun çözüm olduğu anlaşılıyor. Akaryakıt istasyonları, artık yakıt dışı gelirlerden kazançlar elde etmekte ve bunların en önemlilerinden biri de araç yıkamalar. Otomatik fırçalı bir araç yıkama makinası ortalama bir istasyonda 4-5 yılda kendini amorti edebiliyor. Bu sistemlerin uzun ömürlü olması için kaliteli malzeme, kaliteli kimyasallar tercih edilmesi, orijinal yedek parça kullanılması ve zamanında periyodik bakımlarının yapılması kritik. Bu kalemleri ek maliyet olarak görmeyen işletmeler orta vadede bu makinalardan büyük kazançlar elde ediliyor.


Alga Genel Müdürü Servet Hacıoğlu

“BAZI İSTASYONLAR ARAÇ YIKAMA MAKİNELERİYLE ANILIYOR”

Bizler Alga Mümessillik olarak yaklaşık 30 yıldır Istobal firmasının Türkiye distribütörü olarak araç yıkama sistemlerinin satışını, satış sonrası hizmetini ve kiralama hizmetini sunuyoruz. Türkiye’de pazar lideriyiz ve neredeyse pazardaki tüm büyük oyuncularla iş birliktelikleri yapıyoruz. Son dönemde araç yıkama sektöründe fırçalı araç yıkama makineleri ve JetWash (basınçlı araç yıkama) sistemlerinin pek alternatifi olmadığını görüyoruz. Ancak bu iki sistemde kendine göre yenilikler ve değişiklikler zaman içerisinde müşterilerin hizmetine sunuluyor. Fırçalı yıkama makineleri, müşterilerin bilinçlenmesi, ne istediğini artık daha iyi tanımlayabilmelerinden dolayı daha fazla özellikle müşterilere hizmet edecek donanım ile sunuluyor. Artık fırçalı yıkamalarda köpük şelalesi, köpük fırçalar, orta basınçlı ön yıkama, cilalama ve kurutma nerdeyse bu işin olmaz ise olmazı haline geldi. Jetwash yıkama sistemleri de bundan farklı değil. Yoğun bir köpükleme fonksiyonu, yüksek basınç, cilalama ve durulama bir minimum standart haline geldi. Bu yüksek teknolojiye sahip araç yıkama makineleri ile müşterilerimiz araç yıkama hizmetini sokak aralarında değil, istasyonlarımızın güvenli ortamında yüksek hizmet anlayışıyla alıyorlar.

“KALİTELİ, BAKIMLI VE GÜVENİLİR MAKİNELERİ TERCİH EDİYORLAR”

Fırçalı yıkma araçları size bir standart kalite, yıkama hızı ve pratikliği sunuyor. Bu yıkamalara giren müşteriler genelde araçlarından dahi inmeden bu hizmeti alıp işlerine devam etmekten çok mutlular. Hızlı, maliyeti uygun ve yüksek standartta bir hizmet alıyorlar. Bu tabi makineni kaliteli olması ön şartına bağlı. Jetwash sistemleri ise biraz daha kendi arabasını yıkamayı tercih edenler için uygun bir sistem. Her iki sistemde de müşteri artık ne istediğini biliyor ve kaliteli, bakımlı ve güvenilir makineleri tercih ediyor. Bu iki sistem arasında verimlilik ve çevre duyarlılığı ve kaynak verimliliği açısından fırçalı yıkamalar biraz daha öne çıkıyor. Fırçalı yıkamalar çok daha az bir enerji ve su kullanımı ile araç yıkayabiliyor ve bu her araç için çok az değişiyor. JetWashlarda bu aracı yıkayan kişinin inisiyatifine kalmış bir konu. Bir arabayı isterseniz 5 dakikada yıkarsınız isterseniz yarım saatte. Fırçalı yıkamada ise bu seçtiğiniz programa göre 5 ya da maksimum 10 dakika sürüyor.

“EN FAZLA DİKKAT ETTİĞİMİZ HUSUS KALİTELİ ÜRÜN VE KİMYASALLAR KULLANMAK”

Müşteriler, hizmet alırken artık kullanacağı ekipmanın kaliteli olup olmadığına, kullanışlılığına ve yıkmada kullanılan kimyasalların kalitesine kadar bir sürü ayrıntıya dikkat ediyor. Bizim firma olarak en fazla dikkat ettiğimiz husus, kaliteli ürün ile kaliteli kimyasallar kullanarak en verimli şekilde araçları en iyi sonucu sunacağımız şekilde yıkamak ve bunu sürdürülebilir olarak sunmak. Kalite ile birlikte makinenin sürekli çalışır vaziyette tutulabilmesi ve müşterilere kesintisiz bir hizmet sunulması, müşteri aracını yıkamaya gittiğinde “Makinemiz arızalı” cevabını almaması müşteri memnuniyeti için olmazsa olmaz hususlardan biri. Makineler kapalı kalmamalı ve bunu için de çok kuvvetli bir servis ağı ile yıkamalar açık tutulmalı ve yıkama kalitesi kontrol edilmeli.

“FIRÇALI YIKAMA MAKİNELERİ OLMAZSA OLMAZ TAMAMLAYICI BİR ÜRÜN”

Fırçalı yıkama makineleri artık istasyonlar için olmazsa olmaz tamamlayıcı bir ürün haline geldi. Birçok istasyon lokasyonları itibarı ile çok iyi araç yıkama noktaları. İstasyonlar güvenilir noktalar olduğu için de müşteriler yıkma konusunda da akaryakıt istasyonlarını tercih ediyorlar. Birçok noktada görüyoruz ki bazı istasyonlar bünyelerinde barındırdıkları araç yıkama makineleri ile anılır hale geldiler, bu da araç yıkama konusunun istasyonlar için ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi. Bir fırçalı yıkama makinesi doğru bir istasyonda doğru bir yerde çalıştırılması halinde 12 aydan daha kısa bir sürede kendini ödeyebiliyor. Bununla birlikte sunmuş olduğumuz araç yıkama makinelerinin fabrika verisi ekonomik ömrü 10 yıl. Ancak bakımları düzenli yapılan makinelerimizde bu sürenin çok daha ötesinde sıkıntısız ve yüksek kalitede araç yıkama hizmeti verilmeye devam ediliyor.

“UZUN ÖMÜRLÜ KULLANIM İÇİN TALİMATLARA UYULMALI”

Bu sistemlerin uzun ömürlü ve sorunsuz çalışmasını sağlamak için ilk olarak yapılması gereken, kaliteli ve aynı zamanda satış sonrası hizmetleri güçlü olan bir marka seçimi yapmak, ancak her makinede olduğu gibi araç yıkama makineleri de periyodik bakımları olan, zaman zaman arıza verebilen cihazlar. Sistemlerin uzun ömürlü olması için yapılması gereken, üreticinin ve yetkili servislerin talimatlarına uymak, periyodik bakımları zamanında gerçekleştirmek, yetkili servis dışındaki kişilerin makineye müdahale etmesi engellemek ve kaliteli kimyasal kullanımını tercih etmek. Bu adımlar izlendiğinde araç yıkama makineleri uzun yıllar boyunca sorunsuz bir şekilde çalışmaya devam edecek.


Kronos Enerji Genel Müdürü Tuğrul Akseki

“AYNI SUYU TEKRAR KULLANARAK ETKİLİ BİR YIKAMA GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”

Self servis araç yıkama hem Türkiye’de hem de dünya genelinde hızla popülerleşen bir hizmet haline geldi ve akaryakıt dışı gelirlerin önemli bir kalemi olarak öne çıktı. Bu alandaki teknolojik gelişmelerin öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz. 2024 yılının sonunda tamamlamayı öngördüğümüz yeni, teknolojiyle donatılmış fabrikamızın, 2025 yılı ikinci çeyreğinde hizmete açılmasını planlıyoruz. Araç yıkama teknolojileri hızla gelişiyor ve biz de bu teknolojilere uyum sağlamak amacıyla 2021 yılından itibaren ülkemizde en son teknolojiye sahip sistemleri kullanmaya başladık. Günümüzde araç yıkama sistemleri, yalnızca temizliği sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda dijital ödeme sistemleriyle entegre çalışabilme özelliği de sunuyor, bu sistemlerin istasyon marketlerine de büyük ciro katkısında bulunduğunu gözlemliyoruz. Ayrıca, özellikle belirtmek isterim ki yaptığımız Ar-Ge yatırımları sayesinde suyun geri dönüşümü konusunda da ciddi adımlar atmış olup suyun israfını önleyen sistemimizle, aynı suyu sürekli kullanarak etkili bir yıkama gerçekleştirebiliyoruz. Böylece, su tasarrufu sağlarken gider kalemlerinden de tasarruf edebiliyoruz.

“SERVİS ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİNDE EN ÖNEMLİ UNSURLARDAN BİRİ”

Müşteri memnuniyeti arttırmak için özellikle self servis araç yıkama sistemlerinde en önemli unsurlardan birinin servis olduğu inancındayız. Bu sebeple Türkiye genelinde 38 servis noktasıyla hızla büyüyen Kronos Enerji, akaryakıt sektöründe sunduğu self servis yıkama alanları ve etkileyici servis ağıyla dikkat çekiyor. Şirketimiz, bu hizmetler aracılığıyla müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Her bir servis noktasında güçlü bir iletişim ağı kurarak self servis yıkama alanlarındaki kalite standartlarını korumaya odaklanan Kronos Enerji, sektöre birçok yenilik getirdi. Dijital ödeme sistemleri ve uzaktan takip teknolojileri sayesinde müşterilere anlık takip kolaylığı sunuyor ve oluşabilecek sorunları en hızlı şekilde tespit etme yeteneğine sahip oluyoruz. Türkiye genelindeki tüm servis noktalarına anında durum bildirimi yapabilme imkanına sahip olan şirketimiz, her bir bölge için güncel stok yöntemleri ile tedarik ettiği yıkama sistemi parça ve ekipmanlarını her zaman hazırda tutarak, bölge fark etmeksizin en hızlı müdahaleyi sağlamayı amaçlıyor. Ayrıca, düzenlenen eğitim programlarıyla bayilerin teknik bilgilerini güncel tutan Kronos Enerji, nitelikli servis ekipleri ile kesintisiz hizmet sunuyor.

“EN KALİTELİ OTO ŞAMPUANLARINI ÜRETEBİLMEK İÇİN YOĞUN BİR MESAİ HARCIYORUZ”

Son altı yıldır, kendi yazılımlarımızı, teknolojik altyapımızı ve kimyasallarımızı üretme konusunda önemli adımlar attık. Artık araç yıkama teknolojilerini kullanan müşterilerin en dikkat ettiği unsurlardan birinin oto şampuanı olduğunu biliyoruz. Bu sebepten ötürü en kaliteli oto şampuanlarını üretebilmek için bünyemizde konunun uzmanı arkadaşlar ile çalışarak yoğun bir mesai harcıyoruz. Geldiğimiz noktada yıllık yaklaşık 1 milyon ton oto şampuan üretim kapasitemizle sektördeki güçlü konumumuzu pekiştiriyoruz. Ürettiğimiz oto şampuanlarının hammaddelerini uluslararası kaliteli tedarikçilerden temin ediyoruz. Ayrıca, İstanbul’daki tesisimizde, self servis araç yıkama makinelerinde kullandığımız tüm ekipmanları en iyi uluslararası tedarikçilerden sağlıyoruz. Bu yaklaşım, self servis yıkama makinelerimizin kullanım ömrünü uzatarak performans ve dayanıklılığını artırıyor.

“300 NOKTADA YATIRIMCI KİMLİĞİMİZ BULUNUYOR”

Türkiye genelinde bin 200’ün üzerinde akaryakıt istasyonuna self servis yıkama makineleri, dijital ödeme ve otomasyon sistemleri, kimyasalları ile hizmet veriyoruz. Ayrıca, Türkiye genelinde akaryakıt istasyonları ve diğer noktalar dahil toplamda 300 noktada yatırımcı kimliğimiz bulunuyor. Değişen dünyada, akaryakıt dağıtım şirketlerine ve müşterilerimize sadece ürün değil, birlikte nasıl yatırım yapabileceğimiz konusunda da katkı sağlamak gerektiğini düşünüyoruz.

Gözde Emlik / İstanbul – PETROTURK.COM

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

ÖTV’siz Araca Yerlilik ve 10 Yıl Satmama Şartı Geldi

TBMM’de kabul edilen düzenlemeyle engelliler, ÖTV’siz araç hakkından artık 10 yılda bir yararlanabilecek. Ayrıca, satın alınacak araçlara yüzde 20 yerlilik şartı getirildi.

TBMM Genel Kurulu’nda Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek yasalaştı. Kanun teklifi ile birlikte engellilerin araç alımına illişkin düzenleme de değişti.

Engelli araç alımında 10 yıl sınırı

Engellilere sağlanan ÖTV’siz araç alım hakkına ilişkin karar Meclis’ten geçti.

Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle engelli araçları 10 yılda bir değiştirilebilecek.

Yüzde 20 yerlilik sınırı

Ayrıca araçların yüzde 20 oranında yerli olması gerekecek.

Kimler ÖTV muafiyetinden yararlanıyor?

ÖTV muafiyetli araç hakkından yüzde 90 ve üzerinde engeli bulunan vatandaşlar yararlanabiliyor. Yüzde 90 ve üzeri engele sahip kişiler için bir yaş sınırlaması yok ve belirleyeceği kişiler de aracı kullanabiliyor.

Engelli kişi 18 yaşının altında veya araç kullanamayacak durumda ise aile bireylerine bu aracı kullanma hakkını tanınıyor. Ayrıca yine bu kişiler, aracın satın alım işlemlerini gerçekleştirebiliyor.

ÖTV muafiyetli araç alımından şehit eş veya çocuklarından birisi, eş ve çocuğu yoksa anne veya babasından birisi bir defaya mahsus yararlanabiliyor.

Hangi araçlar alınabiliyor?

ÖTV muafiyetli araç alımında motor silindir hacmi 1600cc ve altı binek otomobiller ile 2800cc ve altı hafif ticari ve tüm motosikletler tercih edilebiliyor.

Kaynak: OTOPODYUM

Continue Reading

Araba Bakımı

Euromaster’dan Dynobil Müşterilerine Özel Avantajlar!

Michelin Grubu çatısı altında Türkiye’nin 50 ilindeki 157’ye varan servis noktasıyla profesyonel lastik ve araç bakım hizmeti veren Euromaster, ikinci el araç ekspertizi alanında Türkiye çapında 250’yi aşan nokta sayısı bulunan Dynobil ile büyük bir iş birliğine imza attı. Bu kapsamda, Euromaster noktalarında Dynobil müşterilerine özel avantajlar sunulacak. Belirli Dynobil noktalarında ekspertiz hizmeti alan müşteriler, burada gerçekleştirilecek detaylı incelemenin ardından, araçlarında gerekli lastik ve diğer bakım gereksinimleri tespit edilmesi durumunda Euromaster noktalarına yönlendirilecek. İş birliği kapsamında Dynobil müşterileri, 4 adet Michelin lastikte ücretsiz ilave lastik garantisi ve özel fiyatlı bakım fırsatlarından faydalanabilecekler.

 

Türkiye’nin 50 ilinde 157’ye varan servis noktasıyla profesyonel lastik ve araç bakım hizmeti veren Euromaster, gerçekleştirdiği yeni iş birlikleri ile hizmet alanını genişletmeye devam ediyor. Bu kapsamda Euromaster, ikinci el araç ekspertizi alanında Türkiye çapında 250’yi aşan nokta sayısı bulunan Dynobil ile önemli bir iş birliği anlaşmasına imza attı. Bu iş birliği kapsamında belirli Dynobil noktaları, araçları detaylı bir şekilde inceleyerek lastik ve diğer bakım gereksinimlerini tespit edecek ve gerekli bakım ihtiyaçları olması durumunda Euromaster noktalarına yönlendirebilecek.

 

Dynobil noktalarında, araçların motor yağı, fren hidrolik yağı, antifriz, kayış, klima, akü, fren sistemleri, ön düzen, amortisör ve egzoz sistemi kontrolleri gerçekleştirelecek. Ekspertiz yapılan aracın lastik değişimi ihtiyacı varsa; Euromaster noktalarından alınan 4 adet Michelin lastikte ilave lastik garantisi ücretsiz sunulacak. Ayrıca Dynobil noktalarında ekspertiz yapılan aracın bakım ihtiyacı varsa müşterileri özel fiyatlı bakım fiyatlarından yararlanabilecekler.

 

Euromaster’dan ücretsiz araç check-up’ı

Euromaster, ücretsiz sunduğu araç check-up hizmeti ile aracınızın en önemli noktalarının kontrolünü yaparak yola güvenle devam etmenizi sağlıyor. Güvenli yolculuk için son derece önemli bir hizmet olan araç check-up’ı; lastikler, farlar, amortisör, egzoz, fren sistemi, fren hidroliği, akü, sıvılar (motor yağı, antifriz, cam suyu, akü suyu), klima, ön düzen ve sileceklerin Euromaster güvencesiyle ücretsiz kontrolünü kapsıyor.

Continue Reading

Blog

“Otonom Araç Yönetmeliği Türkiye İçin Yeni Fırsatlar Sunuyor”

Türkiye, otomotiv sektöründe geleceğin teknolojilerine uyum sağlama yolunda önemli bir adım attı. 1 Aralık 2024’te yürürlüğe giren “Tam Otonom Araçların Otonom Sürüş Sistemine İlişkin Yönetmelik”, otonom araç teknolojilerinin geliştirilmesi ve düzenlenmesi açısından bir kilometre taşı niteliği taşıyor. Motor Aşin CEO’su Saim Aşçı, bu düzenlemenin Türkiye’nin otomotiv sanayisini uluslararası arenada rekabetçi kılacak bir fırsat sunduğunu vurguladı ve “Düzenleme, ülkemizin Avrupa Birliği standartlarıyla uyumunu güçlendirecek. Ancak, başarı için altyapının geliştirilmesi, AR-GE yatırımlarının artırılması ve yerli üreticilerin desteklenmesi şart. Türkiye’nin bu alandaki hukukçular ve uzmanlarla çalışarak daha sağlam bir zemin oluşturması gerekir. “Türkiye’nin ihracat potansiyelini artırmak için otonom otobüsler ve toplu taşıma çözümleri gibi niş alanlarda inovatif uygulamalara yönelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Avrupa’da otonom otobüs kullanımı giderek artıyor ve Türkiye’nin bu pazara odaklanması büyük fırsatlar sunabilir.” açıklamasında bulundu.

Geçtiğimiz günlerde Resmî Gazete ’de duyurulan yönetmelik, otonom araçların güvenlik standartları, çevresel etkiler ve veri güvenliği gibi kritik alanlarda önemli gereklilikler belirliyor. “Avrupa Birliği standartlarıyla uyumlu düzenleme, ülkemizi otomotiv teknolojilerinde bir adım öne taşıyacak. Ancak, bu dönüşümün başarıya ulaşması için yerli üreticilere yönelik teşviklerin artırılması ve altyapının güçlendirilmesi kritik öneme sahiptir,” diyen Aşçı, sektörün bu fırsatı değerlendirmek için üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade etti ve “Otonom araç teknolojileri, sadece mobiliteyi değil, ekonomiyi ve yaşam kalitesini de dönüştürecek.” dedi.

Hukuki altyapı ve Avrupa standartları otonomda önemli unsurlar

Otonom araç gündemi ve gelişimi, birçok hukuki tanımlama ve çerçeveyi de beraberinde getirdi. Aşçı, bu alanda Avrupa standartları ve değerlendirmeleri çerçevesinde Türkiye’deki hukukçuların da derinlemesine çalışmalar yapması gerektiğini aktardı: “Hukuki altyapının netleşmesi hem üreticiler hem de kullanıcılar için güvence sağlayacaktır. Özellikle araç kazalarında sorumluluğun belirlenmesi, veri güvenliği ve sistem arızalarına yönelik yasal çerçevelerin oluşturulması, bu dönüşümün sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor.”

Türkiye bu yönetmelikle ihracat potansiyelini artırabilir

Otonom araç teknolojilerinin küresel pazardaki büyüklüğü hızla artıyor. 2023’te 30 milyar doları aşan sektörün, 2030’a kadar %23,2 yıllık bileşik büyüme oranıyla büyümesi bekleniyor. Almanya gibi ülkeler, otonom araç test merkezlerine yaptıkları yatırımlarla bu alandaki liderliklerini pekiştirirken, Çin ve ABD gibi devler de AR-GE süreçleri ve tüketici odaklı inovasyonlarla dikkat çekiyor. “Türkiye, bu yönetmelikle uluslararası standartlara uyum sağlayarak ihracat potansiyelini artırabilir. Örneğin, Avrupa’da toplu taşımada kullanılan otonom otobüs sayısı 2022’de 500’ü geçti. Türkiye’nin bu alandaki inovatif uygulamalara öncülük etmesi hem ekonomiye hem de sürdürülebilirliğe katkı sağlayacaktır,” diyen Aşçı, sektörün geleceğine dair umutlarını dile getirdi.

Trafik kazalarını azaltma potansiyeli küçümsenmemeli

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, her yıl 1,35 milyon insan trafik kazalarında hayatını kaybederken, 50 milyon kişi yaralanıyor. Bu kazaların %95’i insan hatasından kaynaklanıyor. Aşçı, “Otonom araçlar, insan hatalarını minimize ederek bu kayıpları azaltma potansiyeline sahip. Güvenlik odaklı bu inovasyonlar, sadece sürüşü değil, yaşam kalitesini de iyileştirecek. Otonom araç teknolojileri, sadece kazaları önlemekle kalmayacak, aynı zamanda trafik akışını iyileştirerek yaşam kalitesini artıracak.  Şarj altyapısı ve yenilenebilir enerji entegrasyonu hızlandırılmalı.” ifadelerini kullandı.

Öncülük edersek sektöre yön veririz

Öte yandan Motor Aşin CEO’su Aşçı, yönetmelikteki teknik terimlerin ve kısaltmaların son kullanıcı tarafından anlaşılır hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik ve döngüsel ekonomi hedeflerine dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı: “2030’a kadar küresel otonom araçların %60’ının elektrikli olması bekleniyor. Türkiye’nin bu sürece öncülük etmesi, çevre dostu teknolojilere liderlik etmemizi sağlayacaktır. Kısacası Yönetmelik, Türkiye için bir başlangıç. Bundan sonra yapılacak her hamle, ülkemizi geleceğin otomotiv teknolojilerinde güçlü bir konuma taşıyacaktır.”

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.