Otomotiv Sektörü
Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain Türkiye’de
Artırılmış yerden yükseklik ve standart 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi ile Yeni Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain, Türkiye’de 1.387.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu.
Yeni C-Serisi All-Terrain, daha büyük lastikleriyle asfalt dışındaki patikalarda da hareket özgürlüğü sunuyor.
Özel bir arazi aydınlatmasını içeren, opsiyonel DIGITAL LIGHT far sistemi ile hafif arazideki engellerin sürücü tarafından daha rahat algılanabilmesi sağlanıyor.
ENERGIZING Comfort’un bütünsel “Fit & Healthy” yaklaşımı, S-Serisi’ndeki farklı konfor sistemlerini deneyimleme ortamı yaratıyor.
Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Emre Kurt: “Binek otomobiller ile SUV’ler arasında muhteşem bir denge sunan Yeni C-Serisi All-Terrain ile tarz sahibi lüks tutkunlarına seslenmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Mercedes-Benz, station’ların araziye uygun olmadığını ancak bir SUV’nin de yerden çok fazla yüksek olduğunu düşünenler için, 2017 yılının baharında tanıttığı E-Serisi All-Terrain’ın ardından şimdi de C-Serisi için ilk kez All-Terrain seçeneğini müşterileriyle buluşturarak çok yönlü bir çözüm daha sunuyor.
Geleneksel C-Serisi Estate’e göre yaklaşık 40 milimetre daha fazla yerden yükseklik, standart olarak sunulan 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi ve iki arazi sürüş modu ile C-Serisi All-Terrain, daha büyük lastikleriyle asfalt dışındaki patikalarda da hareket özgürlüğü sunuyor. Özgün radyatör ızgarası, özel tamponlar, ön ve arkada tampon altı koruma kaplamaları ve yanlarda mat koyu gri çamurluk ağzı kaplamaları arazi aracı görünümünü destekliyor. Crossover model aynı zamanda kısa süre önce pazara sunulan Yeni C-Serisi’ne ait birçok önemli özelliği de kullanıma sunuyor. 48 volt teknolojisiyle desteklenen verimli benzinli motor, uyarlanabilir ve sezgisel MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sistemi ve yeni nesil sürüş destek sistemleri bunlardan bazıları. Opsiyon olarak sunulan DIGITAL LIGHT, özel bir arazi aydınlatmasını içeriyor. Geçtiğimiz Eylül ayında Münih Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain, ülkemizde 1.387.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Emre Kurt; “Kasım 2021’de satışına başladığımız ve kısa zamanda yoğun sipariş aldığımız Yeni C-Serisi’ni, sedan gövdenin ardından All-Terrain ile çeşitlendiriyoruz. Otomotiv pazarındaki payını sürekli artıran SUV’ler kadar yüksek olmayan ancak hafif arazi koşullarında da konforlu yolculuk yapmak isteyen müşterilerimizin beklentilerini rahatlıkla karşılayacak C-Serisi All-Terrain ile çok yönlü model seçeneklerimizden bir yenisini daha ülkemiz pazarına dahil ediyoruz. Binek otomobiller ile SUV’ler arasında muhteşem bir denge sunan Yeni C-Serisi All-Terrain ile tarz sahibi lüks tutkunlarına seslenmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Bir station’dan fazlası
Geleneksel C-Serisi Estate ile karşılaştırıldığında, All-Terrain biraz daha büyük boyutlara sahip. 4755 mm uzunluğundaki Yeni C-Serisi All-Terrain, 4 milimetre farkla daha uzun. Çamurluk kaplamaları sayesinde genişliği 21 milimetre artarak 1841 milimetreye ulaşıyor. 40 mm artırılmış yerden yükseklik sayesinde toplam yüksekliği 1494 mm’ye ulaşıyor. Standart olarak 8 J x 18 H2 ET 41 jantlarla 245/45 R 18 lastikler sunulurken ayrıca opsiyon olarak 8 J x 19 H2 ET 41 jantlarla 245/40 R 19 lastikler de sunuluyor.
Bagaj hacmi ve işlevselliği açısından bir fark bulunmuyor. Sportif arka kısım 490 ila 1510 litre arasında bir hacmi kullanıma sunuyor. C-Serisi Estate’de olduğu gibi arka koltuk sırtlıkları 40:20:40 oranında üç parça halinde katlanıyor. Standart olarak sunulan EASY-PACK bagaj kapağı, kontak anahtarındaki düğme, sürücü kapısındaki düğme veya bagaj kapağındaki düğme kullanılarak rahatlıkla açılabiliyor veya kapatılabiliyor.

Mercedes-Benz C 200 4MATIC All-Terrain
Çarpıcı görünüm: Arazi görünümünü vurgulayan tasarım özellikleri
Yeni C-Serisi All-Terrain’e önden bakıldığında, krom kaplamalar ve radyatör ızgarasındaki merkezi yıldıza sahip ön panjur dikkat çekiyor. Radyatör ızgarasındaki dikey çıtalar ve parlak siyah kaplamalar kalite algısını artırıyor. Ön tamponda kullanılan koyu gri damarlı plastik ve parlak kromdan alt koruma kaplaması modelin güçlü karakterini tamamlıyor.
C-Serisi’nin bu versiyonunda yanlarda ve çamurluklarında mat koyu gri kaplamalar bulunuyor. Versiyona özgü, bu kaplamalar boyalı gövde yüzeyleriyle görsel olarak kontrast oluşturuyor. Yan kaplamaya ek bir krom şerit entegre ediliyor. All-Terrain için 18 ile 19 inç arasında jant seçenekleri sunuluyor. Çok parçalı arka tampon, versiyona özgü krom bagaj eşiği koruması ve parlak krom alt koruma kaplamasıyla yine bu versiyonun özel yapısını vurguluyor.
All-Terrain versiyonları AVANTGARDE dış tasarımı esas alıyor. Buna bağlı olarak yan kaplamalarda, yan cam çerçevelerinde ve tavan barlarında cilalı alüminyum kullanılıyor. B sütunlarındaki süslemeler ve arka yan camlardaki çıtalar parlak siyah uygulanıyor. Gece Paketi ile donatıldığında; diğer özellikler (örneğin omuz çizgisi, yan aynalar) ve ön ve arkadaki süsleme elemanları (ön ve arkada alt koruma kaplamaları ve ayrıca bagaj eşiği koruması) parlak siyah uygulanıyor.

Mercedes-Benz C-Klasse All Terrain
İç mekanda yüksek konfor ve kalite
C-Serisi All-Terrain, iç tasarımında da AVANTGARDE paketini baz alıyor. Siyah, macchiato beji/siyah ve sienna kahvesi/siyah olmak üzere üç renk seçeneği bulunuyor. Gösterge paneli, gümüş krom bir ek ve mat elmas serigrafi kaplamaya sahip. Ayrıca farklı kaplama seçenekleri de sunuluyor.
Merkezi gösterge ekranı altı derece eğimli yapısıyla sürücü odaklı bir yapı sergiliyor. Sürücü alanındaki yüksek çözünürlüklü 12,3 inç LCD ekran, bağımsız ve havada süzülüyormuş gibi görünüyor. Bu uygulama, sürücü ekranını klasik kadranlı göstergelere sahip geleneksel kokpitlerden ayırıyor. All-Terrain için eğim veya direksiyon açısı gibi bilgiler dışında coğrafi koordinat ve pusula bilgilerini de gösteren yeni bir “Off-Road” içeriği eklendi.
Diğer iç donanımlar gibi AVANTGARDE seviyesine özgü üst seviye konfor ve yanal destek sağlayan koltuklar sunuluyor. Gümüş süslemeli siyah, deri, çok fonksiyonlu spor direksiyon simidi şık bir görünüm sunarken rahat bir tutuş sağlıyor. AVANTGARDE iç tasarım ayrıca ortam aydınlatmasını da içeriyor.
Zorlu görevler için: Yaklaşık 40 mm daha fazla yerden yükseklik ve konforlu süspansiyon
C-Serisi All-Terrain, geleneksel C-Serisi Estate’ten yaklaşık 40 mm daha fazla yerden yüksekliğe sahip ve tekerleklerin çapı daha büyük. Bu, C-Serisi All-Terrain’i bozuk yol yüzeyleri için uygun hale getiriyor. Dört kollu ön süspansiyon biraz daha büyük direksiyon mafsallarına sahipken, arka aksta çok kollu bir süspansiyon devreye giriyor.
Daha konforlu ve yüksek sürüş dengesi için pasif sönümleme sistemine sahip konforlu süspansiyon standart olarak sunuluyor.
Karakter meselesi: Arazi modları ile DYNAMIC SELECT
EKO, KONFOR, SPORT ve BİREYSEL dışında, C-Serisi All-Terrain’de arazi sürüşü için iki ilave DYNAMIC SELECT modu bulunuyor. OFFROAD, toprak yollar, çakıl veya kum gibi daha hafif araziler için tasarlanırken, daha zorlu ve dik araziler için DSR’li (Eğim İniş Hız Sabitlemesi) OFFROAD+ devreye giriyor.
DYNAMIC SELECT, motor, şanzıman, direksiyon, ESP® ve 4MATIC sistemlerinin çalışma karakteristiğini uyarlıyor. Sürücü, merkezi ekranın altındaki dokunmatik yüzey ile sürüş modları arasında geçiş yapabiliyor.
Geniş etki alanı: Off-Road aydınlatması dahil DIGITAL LIGHT
C-Serisi, standart olarak LED Yüksek Performanslı farlarla donatılıyor. Yeni S-Serisi’nden aktarılan DIGITAL LIGHT isteğe bağlı olarak sunuluyor. Far sistemi C-Serisi All-Terrain için özel bir arazi aydınlatması içeriyor. Hafif arazi sürüşlerinde geniş aydınlatma alanı, sürücünün virajlar dahil engelleri daha erken görmesini sağlıyor. Off-Road sürüş modu etkinleştirilir etkinleştirilmez, off-road aydınlatması yanıyor. İşlev, 50 km/s’ye kadar etkin olup bu hızın üzerinde otomatik olarak kapanıyor.
DIGITAL LIGHT, her farda ışığı kıran ve 1,3 milyon mikro ayna tarafından yönlendirilen son derece güçlü üç LED’li bir ışık modülü bulunuyor. Böylece araç başına çözünürlük 2,6 milyon pikselin üzerine çıkıyor.
Dinamik ve hassas yapısıyla bu sistem, koşullara uyum sağlayan yüksek çözünürlüklü bir ışık dağıtımı için neredeyse sınırsız olanaklar sağlıyor. Ancak sistem sadece fardaki teknolojiyle değil, arkasındaki dijital zekayla üstün aydınlatma performansı sunuyor. Entegre bir kamera ve sensör sistemleri diğer yol kullanıcılarını algılıyor. Güçlü bir işlemci, verileri ve dijital haritaları milisaniyeler içinde değerlendiriyor ve farlara, koşullara uygun ışık dağılımını ayarlama talimatlarını veriyor.
Çeki demiri: Akıllı asistanlarla römork desteği
Standart olarak dört tekerlekten çekiş ve 1800 kilograma kadar çekme kapasitesi ile C-Serisi All-Terrain, römork de çekebiliyor. Opsiyon olarak kısmen elektrikli mafsallı katlanabilir bir çeki demiri ve ESP® römork stabilizasyonu sunuluyor. Bagajdaki bir düğme, bağlantı kilidini açıyor, ardından çeki demiri açılabiliyor. Kullanıma hazır olduğunda kontrol ışığı sönüyor.
65 km/s veya üzeri hızlarda, ESP® römork stabilizasyonu, kritik durumlarda otomatik olarak müdahale edebiliyor. Sistem, istenmeyen salınımlarda tekerlere fren müdahalesi yapıyor ve salınımları azaltıyor. Sistem, gerekirse motor torkunu azaltarak veya frenleri uygulayarak araç hızını da düşürüyor.
Bu isteğe bağlı ekstra ve 360 derece kameralı Park Paketi ile birlikte bir römork manevra asistanı da devreye giriyor. Bu işlev sayesinde römorkle de manevra yapmak kolaylaşıyor. Römork manevra asistanı, çekici aracın direksiyon açısını 5 km/s hıza ve yüzde 15’e kadar eğimde otomatik olarak ayarlıyor. Sistem dururken, geri vites seçilerek ve orta konsoldaki dokunmatik yüzeyin solundaki Park düğmesine basılarak etkinleştiriliyor.
Römork manevra asistanı MBUX üzerinden sezgisel olarak çalıştırılabiliyor. Merkezi ekran veya orta konsoldaki dokunmatik yüzey üzerinden sürücünün istediği manevrayı belirtmesi yeterli oluyor. İşlev 90 dereceye ye kadar dönüş manevralarını gerçekleştirebiliyor. Açının korunması için direksiyon otomatik olarak yönlendiriliyor. Sürücü, römork doğru yönde ilerliyor ve düz geri geri gitmeye devam etmesi gerekiyorsa “düz gitme” işlevini de seçebiliyor. Manevra farklı kamera açılarından takip edilebiliyor. Dinamik kılavuz çizgileri, yörüngeyi, araç genişliğini ve nesnelere olan mesafeyi gösteriyor.
Üstün çekiş ve stabilite: Yeni nesil 4MATIC
C-Serisi All-Terrain ile standart olarak sunulan 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi zorlu yüzeylerde de yüksek çekiş ve sürüş dengesi sağlıyor. Motor gücünün yüzde 45’e kadarı ön aksa, yüzde 55’e kadarı arka aksa aktarılıyor. Daha fazla verimlilik ve 9 kademeli otomatik şanzıman, 4MATIC tahrik sisteminin daha da geliştirilmesini gerektirdi.
Yeni ön aks tahriki, ideal bir aks ağılık dağılımı ile daha yüksek tork seviyelerinin aktarılmasını sağlıyor. Bu çözüm, önceki nesildeki ilgili bileşene kıyasla önemli bir ağırlık avantajı sağlıyor ve buna bağlı olarak CO2 emisyonlarını azaltmaya yardımcı oluyor. Ayrıca teknisyenler, yeni şanzımandaki sürtünme kayıplarını da azalttı. Bunun dışında kapalı bir yağ devresine sahip ve ek soğutma önlemi gerektirmiyor.
Elektrik destekli motorlar
C-Serisi All-Terrain, C 200 4MATIC All-Terrain adındaki (karma yakıt tüketimi (WLTP): 7,6 -6,8 lt/100 km; karma CO2 emisyonu (WLTP): 174-155 gr/km) yeni dört silindirli benzinli motor (M 254) ve entegre ikinci nesil marş jeneratörü (ISG) ile birlikte sunuluyor. 204 bg (150 kW) güç kısa bir süre için elektrikli sistem tarafından 20 bg (15 kW)’ne kadar destekleniyor.
Enerji geri-kazanımı ve motorun kapatılması halinde “süzülme” işlevi sayesinde benzinli motor yüksek verimlilik seviyesi sunuyor. Mercedes-Benz, M 254 ile modüler 4 silindirli benzinli motorun; NANOSLIDE® silindir kaplaması, CONICSHAPE® silindir honlama ve doğrudan motora yerleştirilen egzoz gazı arındırma sistemi dahil tüm yeniliklerini tek bir motorda birleştirdi. Twin Scroll teknolojisi, daha da hızlı turbo besleme yanıtı için geliştirilerek birleşik akışlı kademeli turbo besleme işlevi devreye alındı.
Mercedes-Benz C 200 4MATIC All-Terrain
| Motor | ||||
| Silindir adedi/düzeni | 4/sıralı | |||
| Hacim | cc | 1496 | ||
| Güç üretimi | bg/kW | 204/150 | ||
| Devir sayısı | d/d | 5800-6100 | ||
| Destek gücü (Boost) | bg/kW | 20/15 | ||
| Tork üretimi | Nm | 300 | ||
| Devir sayısı | d/d | 1800-4000 | ||
| Destek torku (Boost) | Nm | 200 | ||
| Sıkıştırma oranı | 10.5:1 | |||
| Yakıt karışımı | Yüksek basınçlı enjeksiyon | |||
| Güç aktarımı | ||||
| Aktarma şekli | Dört tekerlekten çekiş | |||
| Şanzıman | 9G-TRONIC | |||
| Vites oranları | ||||
| 1./2./3./4./5./6./7./8./9. Vites | 5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 | |||
| Süspansiyon | ||||
| Ön aks | Dört kollu bağımsız, helezon yay, gaz-basınçlı amortisör, stabilizatör | |||
| Arka aks | Beş kollu bağımsız, helezon yay, gaz-basınçlı amortisör, stabilizatör | |||
| Fren sistemi | Önde ve arkada hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren Yardımcısı, ESP® | |||
| Direksiyon | Elektrik destekli kremayer servo direksiyon sistemi | |||
| Jantlar | 8 J x 18 H2 ET 41 | |||
| Lastikler | 245/45 R 18 W | |||
| Boyutlar ve Ağırlıklar | ||||
| Dingil mesafesi | mm | 2.865 | ||
| Ön/Arka iz genişliği | mm | 1.584/1.582 | ||
| Uzunluk/Genişlik/Yükseklik | mm | 4.755/1.820/1.494 | ||
| Dönüş çapı | m | 11,51 | ||
| Bagaj hacmi, VDA | litre | 490-1.510 | ||
| Boş ağırlık (EC’ye göre) | Kg | 1.720 | ||
| Yükleme kapasitesi | Kg | 650 | ||
| Yüklü ağırlık | Kg | 2.370 | ||
| Yakıt deposu kapasitesi/Yedek | litre | 66/7 | ||
| Performans, Tüketim, Emisyon | ||||
| Hızlanma 0-100 km/s | sn | 7,5 | ||
| Maksimum hız | km/s | 231 | ||
| Karma tüketim (WLTP) | lt/100 km | 7,6-6,8 | ||
| Karma CO2 emisyonu (WLTP) | gr/km | 174-155 | ||
| Emisyon sınıfı | Euro 6d ISC-FCM | |||
Otomotiv Sektörü
Continental, Pirinç Kabuğu Küllerinden Lastik Üretiyor!
Lastik üretiminde çevresel etkileri azaltmak amacıyla yenilenebilir ve geri dönüştürülmüş hammaddelerin kullanımına yönelik dönüşümü kararlılıkla sürdüren Continental, daha sürdürülebilir malzemelerle üretime odaklanmaya devam ediyor. Continental, pirinç kabuğu küllerinden elde edilen silika ile çevreci üretimde yeni bir adım daha attı.
Continental 2024 yılında üretimdeki payı ortalama %26 olan çevreci hammaddeleri 2025 sonuna kadar %2 ila %3 oranında artırmayı öngörüyor. Yüksek güvenlik, performans ve kalite standartlarından ödün vermeden 2030 yılına kadar bu oranı %40’ın üzerine taşımak şirketin kısa dönemli hedefleri arasında yer alıyor. Continental Lastikleri Sürdürülebilirlik Direktörü Jorge Almeida, “Continental’de inovasyon ve sürdürülebilirlik birlikte ilerliyor. Güvenlik, kalite ya da performanstan taviz vermeden, lastiklerimizde pirinç kabuğu küllerinden elde edilen silika kullanmamız, tamamen yeni bir yol açtığımızın göstergesi” dedi.
Lastik bileşiminde kritik öneme sahip hammaddeler olan karbon siyahı ve silika, bu sürdürülebilir dönüşümde kilit bir rol üstleniyor. Her iki dolgu maddesi de kauçuğun dayanıklılığını artırarak lastiklerin uzun ömürlü olmasını sağlarken, aynı zamanda frenleme ve yol tutuş gibi temel performans özelliklerine doğrudan etki ediyor.
Silika, optimum kavrama ve düşük yuvarlanma direnci sağlamak amacıyla temel dolgu maddelerinden biri olarak kullanılıyor. Continental, bu malzemeyi geleneksel olarak kullanılan kuvars kumu yerine artık pirinç kabuğu küllerinden temin ediyor. Pirinç kabukları; risotto pirinci gibi ürünlerin işlenmesi sonucu ortaya çıkan tarımsal bir yan ürün olup başta Asya ve İtalya’da yaygın olarak bulunuyor. Bu biyokütle, ileri işlem teknikleriyle enerji açısından daha verimli yöntemlerle silikaya dönüştürülüyor. İtalya’da Solvay gibi üreticiler tarafından geliştirilen bu silika türü, döngüsel ekonomiyi destekleyerek değer zincirinin her aşamasında daha sürdürülebilir bir katkı sağlıyor.
Continental, bu yenilikçi malzemenin öncülerinden biri olarak, lastik sırt bileşimlerinde silika kullanımı sayesinde fren mesafelerini neredeyse %50 oranında azaltmayı başardı. Aynı zamanda yuvarlanma direncinin düşürülmesiyle, enerji tüketimi ve CO₂ emisyonlarında da önemli kazanımlar elde ediliyor.
Lastiklerin toplam ağırlığının yaklaşık %20’sini oluşturan karbon siyahı ise kauçuğun yapısal dayanıklılığı açısından vazgeçilmez bir dolgu maddesi. Continental, üretimde kullanılan bu malzemenin daha sürdürülebilir versiyonlarını geliştirmek için üç farklı teknolojiye odaklanıyor:
- Biyo-bazlı üretim: Kağıt endüstrisinin atık ürünü olan tall yağı gibi organik yağlardan elde edilen karbon siyahı, fosil kaynaklara çevreci bir alternatif sunuyor
- Geri dönüştürülmüş piroliz yağı: Ömrünü tamamlamış lastiklerden elde edilen piroliz yağı, yeniden işlenerek karbon siyahı üretiminde kullanılıyor
- Doğrudan geri kazanım: Verimli piroliz süreçleri sayesinde hurda lastiklerden karbon siyahı doğrudan geri kazanılıyor
Pyrum İş Birliğiyle Geri Dönüşümde Yeni Ufuklar
Continental, kullanım ömrünü tamamlamış lastiklerin geri dönüştürülmesini optimize etmek amacıyla Pyrum Innovations ile iş birliği yapıyor. Termoliz teknolojisi konusunda uzmanlaşmış Pyrum ile birlikte yürütülen süreç sayesinde, hurda lastiklerden geri kazanılan karbon siyahı, yeniden lastik üretiminde kullanılabiliyor. Continental bu yöntemi ilk olarak forklift lastiklerinde başarıyla uyguladı. Şirket, geri dönüştürülmüş karbon siyahının performans ve güvenlik kriterlerine uygun biçimde binek araç lastiklerinde de yaygınlaştırılmasını hedefliyor.
Continental, çevreye duyarlı hammaddeleri kütle dengesi yaklaşımı ile mevcut üretim süreçlerine entegre etmeye devam ediyor. Böylece fosil kaynakların belirli bir kısmının yerine sürdürülebilir alternatifler kullanılıyor. Nihai ürünlerde bu geçişin pozitif çevresel etkisi açık biçimde görülebiliyor.
Otomotiv Sektörü
Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de
1993 yılındaki ilk neslinden itibaren dünyada SUV kültürünün oluşmasında önemli bir mirasa sahip olan ve 7 milyon adedin üzerinde satış başarısı kazanan Kia Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle Türkiye’de.
Yeni Sportage, Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesiyle, özgüvenli görünümü ve göz alıcı LED Star Map aydınlatması ile öne çıkıyor.
Güçlü SUV Mirası
Kia’nın küresel ölçekte bugüne kadar en yüksek satış adedine ulaşan amiral modeli Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle tasarım, teknoloji ve konfor alanlarında yapılan kapsamlı değişim ve yeniliklerle C SUV segmentinde yeni bir standart belirliyor.
Küresel ölçekte 7 milyon adetten fazla satılan ve Türkiye’de de her zaman yoğun ilgi gören Sportage, cesur dış tasarımı, üstün teknolojik özellikleri ve sunduğu konforla SUV sınıfındaki iddiasını sürdürüyor.
Tasarım: Cesur dış görünüm, lüks iç mekân
Yeni Sportage’da Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesi bir kez daha dikkat çekiyor. Modelin tasarımında pürüzsüz ve yumuşak yüzeyler, güçlü ve sağlam çizgilerle dengeleniyor. Yeni tasarım ön ve arka tamponlar ve dikkat çeken LED Star Map aydınlatmaları Kia’nın imzası haline gelen “Kaplan Burun” ön ızgarasıyla tamamlanıyor.
İç mekânda ferah ve konforlu bir yaşam alanı sunan Yeni Sportage, GT-Line donanımında çift renkli deri direksiyon simidi ve sadeleştirilmiş gösterge paneliyle modern bir tasarım anlayışını yansıtıyor. Yeni koltuk döşemeleri konforu artırırken, GT-Line’a özel dekoratif süet deri koltuklar şıklığı ön plana çıkarıyor.
Arka koltukta neredeyse 1 metre (996 mm) diz mesafesi sunan Yeni Sportage, 591 litrelik bagaj hacmini, arka koltuklar yatırıldığında 1.780 litreye kadar çıkarabiliyor. Yeni Sportage, 19 inç jantlarla gelirken GT-Line donanımında aynı ölçülerde özel tasarım alüminyum jant seçeneği de sunuyor.
Konforlu ve Akıllı Çözümler
Yeni Sportage, sürüş deneyiminin merkezine konumlandırdığı 12,3 inç çift panoramik entegre ekranla şıklığı ve teknolojiyi bir araya getiriyor. Sürücü destek sistemleri, navigasyon ve multimedya fonksiyonlarına kolay erişim sağlanırken aynı zamanda Harman Kardon premium ses sistemi ise müzik deneyimini zirveye taşıyor.
Multimedya ekranının altındaki çok fonksiyonlu dokunmatik panel, sürücülere ses ve klima ayarlarını sezgisel şekilde yönetme imkânı sunuyor. Kablosuz Apple CarPlay & Android Auto, çevre görüş kamerası, 360 derece park sensörü ve kablosuz telefon şarj gibi teknolojiler de Yeni Sportage’daki sürüş deneyimini daha keyifli kılıyor.
Yeni Sportage, üç farklı donanımla 2.820.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Otomotiv Sektörü
Hyundai’nin Beklenen Modeli i30 Türkiye’de Yeniden Satışta
Hyundai Motor Türkiye, C segmentinin en beğenilen modellerinden biri olan i30’u yeniden satışa sunarak kullanıcılarına güçlü, verimli ve güvenli bir sürüş deneyimi vadediyor. Modern tasarım anlayışı, gelişmiş teknolojileri ve yüksek güvenlik donanımlarıyla dikkat çeken Hyundai i30, sınıfındaki tüm beklentileri rahatlıkla karşılayabiliyor.
Yeni i30, 1.5 litrelik 48V mild hibrit, benzinli turbo bir motora sahip. Bu yeni nesil motor, 140 PS güç ve 253 Nm tork üreterek dinamik bir performans sunuyor. Aynı zamanda otomobil, düşük yakıt tüketimi sayesinde de çevre dostu yapısıyla öne çıkıyor. 7 ileri çift kavramalı DCT şanzımanla birlikte gelen Hyundai i30, böylelikle hem akıcı vites geçişleri hem de keyifli bir sürüş deneyimi sağlıyor. Mild hibrit sistemin devreye girmesiyle birlikte özellikle şehir içi kullanımda daha düşük emisyon ve daha yüksek verimlilik elde ediliyor
Teknoloji ve konfor konusunda sınıfının en donanımlı otomobillerinden biri olan i30, geniş panoramik cam tavanıyla ferah bir iç ortam yaratırken, 10,25 inç dijital gösterge paneli ve 10,25 inç dokunmatik bilgi-eğlence sistemiyle de sürücülere üstün bir kokpit deneyimi yaşatıyor. Apple CarPlay ve Android Auto uyumluluğu sayesinde akıllı telefonlar sisteme entegre olurken, USB Type-C girişleri ve kablosuz şarj ünitesi de günlük kullanım kolaylığını artırıyor.

Sahip olduğu teknolojik donanımlar, i30’u sadece pratik değil, aynı zamanda modern yaşamın ihtiyaçlarına cevap veren bir otomobil haline getiriyor. Hyundai’nin gelişmiş güvenlik teknolojilerini bir araya getiren Smart Sense donanımları da i30’da standart olarak sunuluyor. Ön Çarpışma Önleme Asistanı (FCA), Şerit Takip (LFA) ve Şeritte Kalma Asistanları (LKA), Akıllı Hız Limit Asistanı (ISLA) ve Arka Yolcu veya Eşya Uyarısı (ROA) gibi özellikler, sürücüyü her yol koşulunda destekliyor. Böylece i30, yolculuklarda sadece konfor ve performans değil, aynı zamanda güvenlik açısından da tam bir koruma sağlıyor.
Türkiye’de Prime ve Comfort olmak üzere iki farklı donanım paketiyle satışa sunulan hatchback gövde tipindeki Hyundai i30, modern tasarımı, çevik sürüş dinamikleri, güçlü motor seçeneği ve ileri teknolojileriyle C segmentinde yeniden güçlü bir oyuncu olarak yollara çıkmaya hazır.
-
Otomotiv Sektörü3 hafta önceYenilenen Kia Sportage Türkiye’de
-
Hava Yolu2 hafta önceİGA İstanbul Havalimanı Yine “Dünyanın En İyisi”
-
Kamyon-Çekici3 hafta önceVolvo Trucks, Euro NCAP Ağır Ticari Araç Güvenlik Değerlendirmesinde İkinci Kez 5 Yıldız Aldı!
-
Otomobil3 hafta önceJAECOO 7 Modelinde Ekim Ayına Özel Finansman ve Cazip Fiyat Teklifleri!
-
Otobüs3 hafta önceTEMSA, 9 metrelik elektrikli Avenue Neo ile şehir içinde menzili 600 kilometreye çıkardı
-
Hava Yolu3 hafta önceEmirates, 25.000 kabin ekibi için dünya standartlarında bir tesis açtı: Emirates Misafirperverlik Mükemmelliği Merkezi
-
Blog1 hafta önceFORD TRUCKS YENİ F-MAX İLE TÜRKİYE TURUNA ÇIKIYOR
-
Otomotiv Sektörü1 hafta önceContinental, Pirinç Kabuğu Küllerinden Lastik Üretiyor!


