Connect with us

Araba Bakımı

OSS Derneği İlk Kez Satış Sonrası Pazarının Büyüklüğünü Ortaya Çıkardı!

Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma gerçekleştirdi. Frost & Sullivan’ın, OSS Derneği için hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsamında sektörü mercek altına aldı. Rapora göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak kayda geçti. Rapora göre 2028 yılında bu büyüklüğün 7,877 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik” açıklamasında bulundu.  

Türkiye otomotiv sektörü, 1950’li yıllarda başladığı yolculuğunda büyük bir mesafeyi geride bıraktı. Türkiye’nin başta Avrupa olmak üzere geniş bir coğrafyanın merkezinde olmasının desteğiyle hızlı bir büyüme sağlayan yerli otomotiv sanayi, çalışanların kusursuz üretim yeteneğiyle kısa sürede Türkiye’yi dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline getirdi. Ana sanayinin tamamlayıcısı olan satış sonrası sektörü de bu süreçte büyük bir ivmeyle büyümeye devam etti.

Pazarı etkileyen mega trendler belirlendi!

Dünyanın en büyük otomotiv markalarına birinci sınıf üretim yapma gücüne sahip satış sonrası sektörünün, sektörel bilgi eksikliği sebebiyle büyüklüğü tam olarak belirlenemiyor. Bu sorunu ortadan kaldırmak için harekete geçen Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma için kolları sıvadı. Pazar araştırma ve analizi konusunda dünyanın en büyük firmalarından Frost & Sullivan’ın OSS Derneği’nin talebiyle özel olarak hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsımanda sektörü mercek altına aldı. Küresel trendler ve zorluklardan etkilenen Türkiye satış sonrası yenileme pazarının kapsamlı bir görünümünü ortaya koyan rapor, mevcut pazar büyüklüğünden büyüme tahminlerine, pazar dinamikleri ve eğilimlerinden pazarı etkileyen mega trendlere kadar pek çok konuyu masaya yatırıyor. Rapor sayesinde satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğü ilk defa ölçülmüş oldu.

Türkiye’nin araç parkının yüzde 53’ü binek araç!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Ağır ticari araçlar dahil toplam parkı ise 2023 sonu itibarıyla 28 milyon 740 bin 492 adedi buluyor. Bunun yüzde 53’ü binek, yüzde 15,6’sı pikap/kamyonet, yüzde 17,7’si motosiklet, yüzde 7,6’sı traktör, yüzde 3,3’ü kamyon, yüzde 1,7’si minibüs, yüzde 0,7’si otobüs, yüzde 0,3’ü de özel amaçlı araçlar. Binek araç parkının yüzde 15’i Renault, yüzde 10’u Fiat ve yüzde 10’u da Volkswagen markalarından oluşuyor. Hafif ticari araç tarafındaysa parkın yüzde 31’i Ford, yüzde 28’i Fiat ve yüzde 7’si de Renault modelleri olarak öne çıkıyor. Rapor, araç parkının ortalama yaşını da ortaya koydu. Buna göre parkın yüzde 24’ü 21 yaş ve üzeri, yüzde 22’si 0-5 yaş, yüzde 22’si 6-10 yaş, yüzde 19’u 11-15 yaş ve yüzde 13’ü de 16-20 yaş aracı araçlardan oluşuyor. 2020 yılında binek araçların ortalama yaşı 13,2, hafif ticari araçların ise 12,3 olarak kayda geçerken ağır ticariler dahil ortalama yaş 13 olarak belirlenmiş. 2023 sonu itibarıyla ise bu ortalamalar binek araçta 14,1, hafif ticari araçta 13,6 ve ağır ticari dahil toplam araç parkında ise 14’e yükselmiş durumda.

Binek araçlar yılda ortalama 18 bin 655 kilometre yapıyor!

Türkiye araç parkının 2023 sonuna göre yüzde 31,7’si Marmara Bölgesi’nde yer alıyor. Diğer bölgeler ise sırasıyla şöyle: İç Anadolu yüzde 18,4, Ege yüzde 17,1, Akdeniz yüzde 15,7, Karadeniz yüzde 8,8, Güneydoğu Anadolu yüzde 5,2 ve Doğu Anadolu yüzde 3,1. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, araç başına katedilen ortalama kilometreleri de ortaya çıkardı. 2024 itibarıyla binek araç başına yapılan yıllık kilometre 18 bin 665 olarak dikkat çekerken hafif ticari araçlarda bu mesafe 13 bin 438 olarak belirlendi.

Rapor ile OSS Derneği, Türkiye’de ilk kez satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğünü ortaya koymuş oldu. Buna göre satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak belirlendi. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Raporda, Covid öncesi yıllarda azalan satışların, ikinci el araç bakım ve servis hizmetlerine olan ihtiyacın artmasına ve ortalama yaşın 14’ün üzerine çıkmasına neden olduğu belirtiliyor. Rapora göre 2023 yılında lastik satışından 1,59 milyar dolar, aküden 373,4 milyon dolar, yağ değişiminden 602 milyon dolar, frenden 535 milyon dolar, çarpışma elemanlarından 555 milyon dolar, şanzımandan 255 milyon dolar, filtrelerden 261 milyon dolar, soğutma sisteminden 120 milyon dolar ve aydınlatma ürünlerinden de 178 milyon dolarlık gelir elde edildi. Bu da satış sonrası yenileme pazarı cirosunun yaklaşık yüzde 25’inin lastik satışından elde edildiğini ortaya koyuyor. Bu rakamların 2028 yılında lastik satışında 2,03 milyar dolara, aküde 465 milyon dolara, yağ değişiminde 746 milyon dolara, frende 660 milyon dolara, çarpışma elemanlarında 620 milyon dolara, şanzımanda 286 milyon dolara, filtrelerde 318 milyon dolara, soğutma sisteminde 135 milyon dolara ve aydınlatma ürünlerinde de 206 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Böylece 2028 yılında binek ve hafif ticari araç grubunda satış sonrası yenileme pazarının 7,8 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması öngörülüyor.

20 yeni bayi zorunluluğu ile servis sayısı artacak!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre 2023 yılında 1510 adedi yetkili servis, 25 bin adedi bağımsız servis, 1480 adedi franchise ve zincir hizmetler, 12 bin 210 adedi de yetkili hasar onarım merkezleri olmak üzere toplam 40 bin 200 servis bulunuyor. 2028 yılı için beklenti ise toplam servis sayısında 44 bin 390 adede ulaşılması. Raporda, servis sayısının azalması beklenirken Asyalı elektrikli araç markalarına getirilen 20 yeni bayi zorunluğunun sayı olarak artışı teşvik edeceği belirtiliyor. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi aynı zamanda araç kullanıcılarının servis alışkanlıklarını da ortaya çıkardı. 0-3 yaş arası aracı olan kullanıcıların yüzde 97’sinin yetkili servisleri tercih ettiği belirlenirken bu oranın 3-5 yaşta yüzde 45’e 6-10 yaşta ise yüzde 5’e kadar gerilediği, 10 yaştan büyük araçların tamamımın servis ihtiyacını bağımsız garaj ve atölyelerde giderdiği ortaya çıktı.

Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik. Bu hedeflerle OSS Derneği olarak, Türkiye’de ilk defa satış sonrası pazar büyüklüğünün ölçülmesinde öncülük yapmaktan büyük gurur ve kıvanç duyuyoruz. Bugüne kadar tüm paydaşlarımız yurt içi sektör büyüklüğü için, elindeki bireysel verilerle ortalama bir değer hesaplamakta idi. Bugünden itibaren OSS Derneği’nin önderliği ve veri desteğiyle nihai sonuca ulaştırdığımız sektörel analiz sayesinde ülkemizi ulusal ve uluslararası platformda resmi verilerle dayandırarak tanıtma fırsatını tüm sektör paydaşlarımıza armağan ederken, ülkemiz ve otomotiv satış sonrası üretim ve dağıtım sektörü için hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.

 

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Araba Bakımı

“Araçlarda Nitelikli Bakım, Elektrikliler Kadar Kilit Konuma Ulaşıyor”

Motor Aşin CEO’su Saim Aşçı, 2025 ve sonrasına ilişkin sektör öngörülerini paylaştı ve otomotiv sektörünün 2025 yılında yaşayacağı dönüşüm ve gelişmelere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Aşçı, ayrıca elektrikli araçların yanı sıra konvansiyonel araçlarda nitelikli bakım ve sürdürülebilirliğin otomotiv sektörü için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.

 

Sektörde büyüme devam ediyor, ancak zorluklar var 

Saim Aşçı, otomotiv sektörünün hem yurtiçi hem de yurtdışı pazarlarda büyümeye devam ettiğini belirterek, “Pazar her geçen gün genişliyor. Ancak makroekonomik ve jeopolitik hassasiyetler, sektördeki bazı gelişmeleri olumsuz etkileyebilir” dedi. Elektrikli, hibrit ve konvansiyonel araçların pazar paylarındaki değişimlere de değinen Aşçı, “2024 yılında küresel elektrikli araç (EV) satışları %24 arttı. Çin pazarı, Bataryalı Elektrikli Araç (BEV) segmentinde %65 pay ile lider konumda. Ancak Avrupa’da CO₂ düzenlemeleri nedeniyle yılın son çeyreğinde BEV satışlarında %5 düşüş görüldü” ifadelerini kullandı.  Öte yandan sektör temsilcileri, küresel EV üretiminin 2025’te 39 milyona, 2030’da ise 69 milyona ulaşacağını öngörüyor.

Elektrikli araçlar ve altyapı sorunları

Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla birlikte altyapı sorunlarının da gündeme geldiğini belirten Aşçı, “Şarj istasyonları ve servis ağları gibi konularda altyapı yetersizlikleri, belli bir durağanlık oluşturabilir. Ancak bu sorunların zamanla çözüleceğine inanıyoruz” dedi. Aşçı, 2025 ve 2026 yıllarında elektrikli araç teknolojilerinde önemli inovatif gelişmeler beklediklerini de sözlerine ekledi.

Otonom sürüşte önemli adımlar geliyor 

Otonom sürüş teknolojilerinin geleceğine de değinen Saim Aşçı, “Hem konvansiyonel hem de elektrikli araçlarda, özellikle premium markalar, Level 3 ve Level 4 otonom sürüş sistemlerini test ediyor. 2025 ve 2026 yıllarında bu alanda önemli gelişmeler göreceğiz” dedi. Akıllı yollar, sensörler ve bağlanabilirlik teknolojilerinin otonom sürüşün verimliliğini artıracağını belirten Aşçı, bu alandaki yatırımların hızlanacağını ifade etti.

Nitelikli bakım ve sürdürülebilirlik vurgusu 

Aşçı, konuşmasında nitelikli bakımın önemine dikkat çekerek, “Araçların ömrünü uzatmak, en az elektrikli araçların yaygınlaşması kadar değerli. Kullanıcıların nitelikli bakımla araçlarını daha uzun süre kullanmaları, sürdürülebilir bir dünya için büyük önem taşıyor” dedi. Ayrıca, hurdaya çıkan araç parçalarının geri dönüşümü ve ileri dönüşümü konusunda da çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Aşçı, “Bu konuda eğitim, bilinçlendirme ve teşviklerle sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düşüyor” dedi.

2024 Yılında Elektrikli Araç Pazarından Çarpıcı Veriler

Motor Aşin, 2024 yılına ait elektrikli araç satış verilerini de paylaşarak şu bilgileri aktardı: 

– **Küresel EV satışları %24 arttı. BEV satışları yıllık %14, PHEV satışları %25, hibrit araç satışları ise %19 büyüdü. 

– **Çin pazarı, küresel EV satışlarının %65’ini oluşturdu. Çin’de BEV satışları %20, PHEV satışları %78 arttı. 

– **ABD’de BEV satışları rekor kırdı. Aralık 2024, ABD tarihindeki en yüksek aylık BEV satışına sahne oldu. 

– **Avrupa’da BEV satışları yılın son çeyreğinde %5 düştü.  Almanya’da BEV satışları %24 azalırken, İngiltere’de %47 arttı. 

– **Tesla Model Y, Çin, ABD ve Avrupa’da en çok satılan BEV modeli oldu.  BYD Seagull, Çin’de Tesla Model Y’nin en büyük rakibi olarak öne çıktı. 

Sektörün geleceği parlak 

Otomotiv sektörünün hem Türkiye hem de global anlamda lider sektörlerden biri olduğunu belirten Saim Aşçı, “Kullanıcı kitlesi geniş, etkileşim alanı oldukça büyük. Üretim ve talep tarafında durma ihtimali yok. Ticari araçlar da kendi ekosistemi içinde büyümeye devam ediyor” dedi. Aşçı, araç yaş ortalamasının artmasının yedek parça sektörü için de fırsatlar getireceğini sözlerine ekledi.

Continue Reading

Araba Bakımı

Eşarj, Müşterilerine Akıllı Rota Çözümleri İle Kesintisiz Yolculuk Deneyimi Sunuyor

Türkiye genelinde kurduğu hızlı şarj istasyonlarıyla sektörün öncüsü konumunda olan ve arka arkaya yaptığı yatırımlar, hayata geçirdiği yenilikçi çözümler ile ‘ilklerin şirketi’ unvanına sahip Eşarj, mobil uygulaması içine eklediği seyahat planlama özelliği ile yeni bir müşteri deneyimine imza attı.

Eşarj, elektrikli araç kullanıcılarının en önemli endişelerinden biri olan rota planlamasına çözüm getiriyor. Uygulama içinde hizmet vermeye başlayan bu seyahat planlama hizmeti, kullanıcıların rotalarındaki şarj istasyonlarını yolculuğa başlamadan önce kolaylıkla bulmalarını ve şarj işlemlerini önden planlamalarını sağlıyor.

Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji’nin yüzde yüz iştiraki olan ve Türkiye’de ilk ve en fazla hızlı şarj istasyonuna sahip olan Eşarj, müşteri deneyimini önceliklendirerek sektörde öncü konumunu sürdürüyor. 7/24 hizmet veren çağrı merkezi, WhatsApp hattı üzerinden görüntülü arama desteği, özel şarj kredisi kampanyaları, ücretsiz mola alanı sunan Deşarj Noktası ve çeşitli müşteri kampanyalarıyla fark yaratıyor. Türkiye’nin dört bir yanına kurduğu hızlı şarj istasyonları kadar müşteri deneyimini de en üst düzeyde yaşatmak adına, müşterilerine konfor yaratacak yeni alanlara yatırım yapmaya devam ediyor.

 

Şarj yüzdesine göre rotalama özelliği ile en verimli seyahat planlanabiliyor

 

Seyahat planlama uygulaması ile yeni rotalama özelliği, elektrikli araç kullanıcılarının yolculuklarını daha güvenli ve planlı bir şekilde organize etmelerini sağlıyor. Bu özellik sayesinde Eşarj üyesi kullanıcılar, seyahat ettikleri güzergâh üzerindeki şarj istasyonlarını görüntüleyebiliyor ve rotalarını kişisel tercihlerine göre filtreleyebiliyor. Kullanıcılar konum izni verdikten sonra başlangıç ve varış noktalarını girdiklerinde, seyahat planlama özelliği sayesinde araçlarının pil yüzdesine göre en uygun şarj durakları otomatik olarak belirleniyor. Böylece sürücüler, yolculuk sırasında durak arama derdi olmadan kesintisiz ve konforlu bir sürüş deneyimi yaşıyor. Ayrıca, araç marka ve modeli, menzil bilgisi, başlangıç ve varıştaki şarj yüzdesi gibi verilerle rotaları en verimli şekilde hesaplanabiliyor. Harita ayarları ve filtreleme seçenekleri sayesinde ücretli yollar veya feribotlar tercihe göre eklenebiliyor. Kullanıcılar, oluşturdukları rotaları gelecekteki seyahatleri için de kaydederek planlamalarını daha pratik hale getirebiliyor.

 

Her üç elektrikli araç kullanıcısından biri Eşarj’ı tercih ediyor

 

Mobilitenin enerji, ulaşım ve dijital teknolojileri bir araya getiren çok boyutlu bir ekosistem olduğunun altını çizen Enerjisa Enerji CEO’su ve Eşarj Yönetim Kurulu Başkanı Murat Pınar, “Hem Türkiye’de hem de dünyada elektrikli araç şarj çözümleri alanındaki rekabet her geçen gün artıyor. Ancak biz, sektörün ilk ve en deneyimli şirketi olarak, sahip olduğumuz bilgi birikim ve teknolojik altyapımızla fark yaratıyoruz. Hedefimiz; sadece hızlı şarj istasyonu sayısında lider olmak değil, aynı zamanda müşteri deneyiminde de benzersiz ve öncü bir konumda yer almak.

Müşteri deneyimini pozitif yönde geliştiren yatırımlarımızın ve çalışmalarımızın sonuçlarını alıyoruz. Veriler bize her üç elektrikli araç kullanıcısından birinin, şarj operatörü olarak sadece Eşarj’ı tercih ettiğini gösteriyor. Bu da hız ve fiyat avantajı kadar deneyim farkının da öne çıktığını kanıtlıyor. Bizler de Eşarj olarak sunduğumuz hizmetlerin inovasyonu ve güvenilirliği ile kullanıcılarımıza rahatlık ve memnuniyet sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

 

Yakup Aydilek: Kullanıcılara konfor veren uygulamaları hayata geçiriyoruz

Sektördeki öncü rollerini ve müşteri deneyimine verdikleri önemi vurgulayan Eşarj Genel Müdürü Yakup Aydilek, “Eşarj, Türkiye’nin ilk elektrikli araç şarj ağı operatörü şirketi olmanın sorumluluğu ile, Türkiye’deki elektrikli araç kullanıcılarını birçok yenilik ile tanıştırdı. Otomotiv markaları iş birliklerimiz ve ödeme kanallarında yarattığımız avantaj ile öne çıkıyoruz. Bununla kalmayıp, müşteri deneyiminde sektöre ilham ve kullanıcılara konfor veren uygulamaları hayata geçiriyoruz. Eşarj’ı  tercih eden müşterilerimiz, sadece geniş ve hızlı bir şarj ağına erişmekle kalmıyor, aynı zamanda teknolojik yeniliklerimizle donatılmış, güvenli ve verimli bir elektrikli araç deneyimi yaşıyor. Seyahat planlama uygulamamızdan tam donanımlı Deşarj Noktamıza, istasyon başından görüntülü arama desteğinden 7/24 aktif çağrı merkezimize tüm hizmetler, kullanıcılarımızın her adımda konforunu ve memnuniyetini artırmaya yönelik işliyor. Bizim için önemli olan, her zaman müşterilerimize en iyiyi sunmak, onların ihtiyaçlarını anlayarak beklentilerini aşmak ve bu deneyimi sürekli geliştirmek” dedi.

Continue Reading

Araba Bakımı

Elektrikli Araçlarda Yolda Kalma Endişesi Tarihe Karışıyor: OtoPriz Mobil Şarj Hizmeti Başladı!

Eksim Holding bünyesinde yer alan ve yüksek hızlı şarj istasyonlarıyla Türkiye’nin her bölgesinde büyümesini sürdüren OtoPriz’in elektrikli araç kullanıcılarına kesintisiz yolculuk deneyimi sunan ‘Mobil Hızlı Şarj İstasyonu’ İstanbul’da hizmete başladı. Çağrılan konuma gelerek sürücülere hem zaman kazandıran hem de yolda kalma endişesini ortadan kaldıran OtoPriz Mobil Hızlı Şarj İstasyonu, 31 Mart’a kadar devam edecek kampanya kapsamında, randevu talep eden kullanıcılardan hizmet bedeli almayacağını duyurdu. Eksim Holding İş Geliştirme Başkanı Mutluhan Oruncak, mobil şarj istasyonunun, elektrikli araç kullanıcılarının yanı sıra afet ve acil durumlarda ülkemizin ihtiyaçlarına da cevap verecek şekilde tasarlandığını belirtti.

 

Eksim Holding’in yalnızca yüzde yüz yenilenebilir enerjiyle hizmet veren yüksek hızlı sarj istasyonu OtoPriz, sektörde ilk olma özelliği taşıyan ‘Mobil Hızlı Şarj İstasyonu’ ile elektrikli araçların yolda kalma endişesini çözüme kavuşturuyor. İstanbul’da hizmete başlayan Mobil Hızlı Şarj İstasyonu’nun ilerleyen günlerde farklı şehirlerde de devreye alınarak ülke genelinde elektrikli araç sürücülerine hızlı ve güvenli şarj hizmeti sağlaması amaçlanıyor.

 

Şarj hizmeti bir telefonla konuma geliyor

OtoPriz’in özel tasarımlı Mobil Hızlı Şarj İstasyonu hakkında bilgi veren Eksim Holding İş Geliştirme Başkanı Mutluhan Oruncak, “Elektrikli araç kullanıcılarının bir kısmı, yolda kalma tedirginliği yaşayabiliyor. OtoPriz olarak bu duruma çözüm üretmek, sürücülere konforlu ve güvenli hizmet sağlamak amacıyla mobil şarj istasyonu uygulamasını başlattık. Mobil şarj istasyonu, çağrılan konuma gelerek hızlı şarj kabiliyetiyle sürücülere hem zaman kazandırıyor hem de yolda kalma endişesini ortadan kaldırıyor. Bununla birlikte yoğun iş hayatı nedeniyle şarj istasyonunda sıra beklemek istemeyen elektrikli araç kullanıcılarına da büyük kolaylık sağlayacağız” dedi. Oruncak, OtoPriz Mobil Şarj İstasyonu’nun hem AC hem DC ünitesinde yüksek hızlı şarj hizmeti verebildiğini ekledi.

 

Hem araçlar hem de afet ve acil durumlar için çözüm sunuyor

OtoPriz Mobil Hızlı Şarj İstasyonu’nun Vehicle to Grid (V2G) teknolojisiyle acil durumlarda hastaneler, köyler ve enerjiye ihtiyaç duyan her durumda güç sağlayabildiğini kaydeden Mutluhan Oruncak, “Yola çıkış hikayemiz elektrikli araç kullanıcılarının yolda kalma tedirginliğini gidermek olsa da projemizin kapsamını genişleterek mobil araçlarımızı, yoğun çalışanlara kolaylık sağlayacak ve afet ya da acil durumlarda da çözüm sunacak şekilde tasarladık. 6 Şubat depremi gibi acı tecrübelerden kendimize önemli bir ders çıkardık. Deprem, sel gibi kriz anlarında veya elektrik kesintisi yaşanan kritik tesislerde hızla devreye girerek ihtiyaç duyulan enerjiyi sağlayabileceğiz. Bu yenilikle elektrikli araç ekosistemine katkıda bulunurken toplumsal faydayı da gözetiyoruz” diye konuştu.

 

31 Mart’a kadar hizmet bedeli alınmıyor

Elektrikli araç kullanıcılarının hayatını kolaylaştıran OtoPriz, Mobil Hızlı Şarj İstasyonu’ndan faydalanmak isteyenlere yönelik yeni kampanyasını da duyurdu. 31 Mart 2025 tarihine kadar devam edecek uygulama sayesinde hizmet bedeli ödemeksizin mobil şarj randevusu alınabilecek. OtoPriz kullanıcıları, 0850 242 42 47 numaralı çağrı merkezini arayarak ihtiyaç duydukları konuma mobil şarj hizmeti talebinde bulunabiliyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.