Connect with us

Sektörel

OSS Derneği’nin Düzenlediği Türkiye’nin İlk Aftermarket Zirvesi, Katılımcılardan Tam Not Aldı!

Türkiye’nin ilk ve tek Aftermarket Zirvesi AFM23, yaklaşık 500 katılımcıya ev sahipliği yaptı. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin (OSS) düzenlediği zirvede, üretici, tedarikçi, distribütör ve bağımsız servislerin yanı sıra küresel paydaşlar ile sektörün öncü isimleri de yerini aldı. 7 oturum üzerinde gerçekleştirilen zirvenin açılışında konuşan OSS Başkanı Ziya Özalp, “Sektördeki yükseliş trendi 2023’te de devam etti. 250 üyesiyle OSS olarak 8 yönetim kurulu üyesinden biri ve aynı zamanda Avrupa Birliği üyesi olmayan tek ülke sıfatıyla temsil ettiğimiz çatı derneğimiz FIGIEFA’nın da ana gündeminde yer alan, elektrikli araç dönüşümüyle birlikte ortaya çıkabilecek risk ve fırsatları, bunun tedarik zincirindeki olası yansımalarını gündemimizde tutmaya devam ediyoruz” dedi.

AFM23’ün dikkat çekici isimlerinden DEIK Yönetim Kurulu Üyesi Steven Young da 2050’ye giden yolculukta otomotiv sektörünü nelerin beklediğiyle ilgili detaylı bir sunum gerçekleştirdi. “Geçmişte yakalanan hızla geleceğe odaklanmamız gerekiyor” diyen Steven Young, “Gelecekten bahsederken eskiden terimler ve iş yapış şekli otomotiv sektöründe otomotiv teknolojisiydi. Ama artık öyle değil. Akıllı hareketlilikten bahsediyoruz. Yeni dönemde gelişmekte olan ülkeler öne çıkmaya başlayacak. Enerji tarafında hidrojenin, binek ve hafif ticari araçlarda kullanılmaya başlamasıyla birlikte hızlanacak. İyi ürün yapmak sizin rekabette başarılı olmanızı hiçbir şekilde garantilemiyor. Bundan sonra rekabet iş modelleri arasında olacak. Yani iyi bir ürün onu iyi bir hizmet paketiyle müşteriye sizin sunabilmemiz çok önemli” diye konuştu.

Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), Türkiye’nin ilk Aftermarket Zirvesi’ni büyük bir başarıyla tamamladı. Yaklaşık 500 katılımcıyla sektörün tüm paydaşlarının yoğun ilgisi ve geniş çaplı katılımıyla gerçekleştirilen zirvede otomotiv endüstrisinde yaşanan köklü değişimin satış sonrası pazarına yansımaları ve sektörün karşılaştığı sorun ve problemlere çözüm önerileri masaya yatırıldı. 7 oturum üzerinden düzenlenen AFM23 zirvesinde, birbirinden önemli isimler, sektörün geleceği ve otomotivdeki değişime nasıl adapte olunabileceği konularında detaylı sunumlar gerekleştirdi. AFM23 kapsamında elde edilen tüm gelirin deprem bölgesine bağışlanacağı vurgulandı.

Sektör adına pozitifte kalmaya devam ediyoruz!

Zirvenin açılışında konuşan OSS Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, “OSS Derneğimiz, Otomotiv Satış Sonrası Sektörünün ülkemizde gelişmesine ve büyümesine katkı sağlamak amacıyla 1995 yılında kuruldu. Bugün itibarıyla 28’inci yılımıza giriyoruz. Bu alanda uluslararası arenada faaliyet gösteren FIGIEFA’nın da bir üyesiyiz. Bugün itibarıyla ilkini gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin ilk Aftermarket Zirvesi’yle sektörün sorunlarını ve yeni trendleri masaya yatırıp, sektörümüzün her oyuncusunun birbiriyle iletişimini geliştirmeyi hedefliyoruz. Geleneksel hale getirmeyi hedeflediğimiz Aftermarket Zirvesi, sektörümüzün gelişimi için yaptığımız çalışmalardan önemli bir parçası olacak. Sektörümüzdeki gelişimi tıpkı bugün olduğu gibi ancak yine birlikte artırabiliriz. İç sesimize, çok sesliliği ekleyerek ilerlediğimiz bu yolda üye sayımız bugün 250’yi buldu” dedi. Sektörün zorlu ülke gündeminin yanı sıra globalde de ciddi bir imtihandan geçtiğini söyleyen Ziya Özalp, “Sektörü zorlayan pandeminin ardından 6 Şubat’taki depremlerle tüm Türkiye’nin olduğu gibi bizim de çok canımız yandı. Bölgeye elimizi uzatmaya devam edeceğiz. Umutlu olmak, sektöre ve dünyaya umut olmak zorundayız. Biz aftermarket üreticileri ve dağıtıcıları olarak sektör adına pozitifte kalmaya devam ediyoruz” dedi. Otomobildeki yapısal değişimin, global ve ulusal tüm belirsizliklere, pandemi gibi kimsenin öngöremeyeceği gerçeklere rağmen, yükseliş trendinin 2023’te de devam ettiğini vurgulayan OSS Başkanı Ziya Özalp, şöyle devam etti: “Satış adetleri, ihracat ve istihdam rakamları bunun ‘elle tutulur’ kanıtları. OSS olarak 8 yönetim kurulu üyesinden biri ve aynı zamanda Avrupa Birliği üyesi olmayan tek ülke sıfatıyla temsil ettiğimiz çatı derneğimiz FIGIEFA’nın da ana gündeminde yer alan, elektrikli araç dönüşümüyle birlikte ortaya çıkabilecek risk ve fırsatları, bunun tedarik zincirindeki olası yansımalarını gündemimizde tutmaya devam ediyoruz.” Şeklinde konuştu.

65 yaş üzeri iş dünyasına müthiş alanlar açacak!

Zirvenin dikkat çekici isimlerinden DEIK Yönetim Kurulu Üyesi Steven Young, “2050’ye giden yolculukta neler değişecek” konulu bir detaylı sunum yaptı ve sektör temsilcilerinin sorularını yanıtladı. 2050’ye giden yolculukta bağlanabilirlik, ikinci kentleşme, demografik enerji ve iklim olmak üzere 4 ana konunun öne çıkacağını vurgulayan Steven Young, “Akıllı cihazların sayısı 55 milyar adede yükselecek ve bu gittikçe çok hızlı şekilde artacak. 2050’ye geldiğimiz zaman dünya nüfusunun birçoğu artık büyük şehirlerde yaşamayı tercih edecek ve bu da şehirlerde altyapı konularında büyük bir imtihan olacak. Ayrıca 65 yaş ve üstü grubun diğer yaş gruplarına nispeten 2 kat daha fazla büyüyeceği öngörülüyor. Bu iş dünyasına müthiş yeni alanlar açacak. Geleneksel sektörlerimiz, yeni yetenekleri, genç yetenekleri çekmekte burada zorlanabilir ve bu önümüzdeki yıllarda boşluklara sebep olabilir. Bununla beraber maliyet dengelerini de etkileyecektir. Dolayısıyla şirketler olarak kendimizi Y nesline hitap eden cazip işveren haline getirmemiz gerek. Yani bu anlamda şirketin fiziksel ortamından tutun da kadın-erkek cinsiyet eşitliği bu çok önemli. Buna önem vermemiz gerekiyor” dedi. Enerji ve iklim sorunlarının bugün yaşanmaya başladığını ifade eden Steven Young, dünyanın 2030’da daha fazla enerjiye ve daha fazla temiz suya ihtiyacı olacağını kaydetti.

Hindistan’ı yakından takip edin!

“Geçmişte yakalanan hızla geleceğe odaklanmamız gerekiyor” diyen DEIK Yönetim Kurulu Üyesi Steven Young, şunları söyledi: “Gelecekten bahsederken eskiden terimler ve iş yapış şekli otomotiv sektöründe otomotiv teknolojisiydi. Ama artık öyle değil. Akıllı hareketlilikten bahsediyoruz. 2020 yılında nesnelerin internet sektörü zaten 250 milyar dolarlık bir sektör oluşturmuştu ve hızlı bir şekilde giderek artıyor. 2030’a kadar bu sektöre 15 trilyon dolar yatırım yapılacak. Dünyanın yazılım merkezi Silikon Vadisi’nden öteye, Hindistan’a doğru kayıyor. Muazzam bir yatırım var Hindistan’a. Hindistan’a dikkat edin ve takip edin. Çok hızlı bir şekilde büyüyecek. Öte yandan gelişmekte olan ülkelere yatırımlar, oradaki ekonomik aktivite ve tüketim gittikçe artıyor. Bununla beraber o bölgelerden yerel markalar çıkmaya başlıyor. Bunu özellikle pandemi bir ders olarak tüm dünyaya verdi. Artık tedarik zinciri daha çok lokal geçecek. Ekonomileri canlandıran orta sınıflardır. Dolayısıyla burada görüyoruz ki nüfus ağırlıklı gelişmekte olan ülkelerde. Düşük gelirden orta gelire geçen bir insan evvelden sahip olmadığı satın alma gücüne sahip olacak. Ve ilk defa belki bir araç alacak. Bu anlamda ekonomiler canlanmaya başlayacak. Ancak nerede olacak bu? Gelişmiş olan ülkelerde olmayacak. Gelişmekte olan bölgelerde ve ülkelerde gelecek. Afrika bunun bir tanesi. Uzakdoğu diğer bir bölge.”

Hidrojende kırılma noktası 2030 yılı!

Geleceğin mobilitesindeki ana değişim trendlerinden birinin de hidrojen olacağını belirten Young, şunları söyledi: “Şu anda ağır vasıtalarda görüyoruz, yoğun bir şekilde deneniyor. Yavaş yavaş ticarileşmeye başladı. Fakat öngörümüz şu ki, 2030 yılı bir kırılma noktası olacak. Şu anda hala birim maliyetleri ve güvenlik konusunda çalışmalar var. Hidrojen binek ve hafif ticarilere yayıldığı zaman hızlı bir şekilde devam edecek. Avantajı ne? Mevcut altyapıdan faydalanabilirsiniz. Depoyu 3 dakika doldurup 1000 kilometre menzile sahipsiniz ve uçtan uca sıfır emisyon.”Rekabetin artık sadece ürünler arası olmadığına işaret eden Steven Young, “İyi ürün yapmak sizin rekabette başarılı olmanızı hiçbir şekilde garantilemiyor. Bundan sonra rekabet iş modelleri arasında olacak. Yani iyi bir ürün onu iyi bir hizmet paketiyle müşteriye sizin sunabilmemiz çok önemli. Fortune 500 listesine bakıp 2000 yılı ile 2020’yi mukayese ederseniz, şirketlerin yüzde 52’sinin olmadığını görürsünüz. Sadece listede yok değil, yoklar. İstanbul Sanayi Odası’nın yayınladığı listeye bakarsanız ilk 1000’e. 2000 ile 2020’yi mukayese ederseniz görüyorsunuz ki yüzde 41 oranında şirketler yok olmuş” dedi.

Mobilite ekosistemi masaya yatırıldı!

OSS Derneği’nin düzenlediği Aftermarket Zirvesi’nin konuşmacıları arasında AYD Otomotiv Türkiye Satış Müdürü Muhammed Ziya Ağbektaş, AYD Otomotiv Global İş Geliştirme Müdürü Domenico David Adamo, Dinamik Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Selami Tülümen, Esas Holding Kurumsal İletişim Direktörü Berrak Kutsoy, INTERCARS Ticari Direktörü Tomasz Białach, Gelecek Daha Net Gençlik Platformu Kurucusu Serra Titiz, MAHLE Türkiye Genel Müdürü Bora Gümüş, Mann+Hummel Türkiye Otomotiv Yenileme Pazarı Direktörü Cemal Çobanoğlu, Martaş Otomotiv Yedek Parça Tic. Ve San. A.Ş.Dijital Dönüşüm Direktörü Serkan Kandemir, Messe Frankfurt Marka Yöneticisi Michael Johannes, NTT DATA Business Solutions Türkiye Satış direktörü Emir Serpicioğlu, Dinamik Teknolojileri Satış Müdürü Pınar Özer, OSS İş’te Balans Çalışma Grubu Üyesi ve KAGİDER YK Üyesi Beylem Leblebici Birsen, OSS İş’te Balans Çalışma Grubu Üyesi Erdem Çarıkcı ve Üçel Kauçuk Genel Müdürü Mehmet Mutlu yer aldı.

Yeni Servis Dünyası ve Mobilite Ekosistemi başlıklı Future Mobility Seansı’nda ise Bakırcı Group CEO’su Mehmet Karakoç, Türkiye, İran ve Orta Doğu Bosch Otomotiv Yedek Parça İş Birimi Servisler Kanal Pazarlama Müdürü Cem Güven, Euromaster Operasyon Direktörü Tegin Akyürek ve Stellantis Parça ve Servis Genel Müdürü Mehmet Akın değerlendirmelerde bulundu. TAV Havalimanları Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve TAV İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı M. Sani Şener’in “Toplumsal Başarı Hikayesi” özel sunumunun ardından OSS Genel Sekreteri Ali Özçete’nin hitabıyla zirvenin kapanışı gerçekleştirildi.

 

 

 

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

Komatsu, MINEX 2025’te Yer Altı Maden Kamyonu HX20’nin Türkiye Prömiyerini Gerçekleştirdi

Marubeni Dağıtım ve Servis, 3-6 Eylül 2025 tarihleri arasında Fuarİzmir’de düzenlenen MINEX – 11. Uluslararası Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda en yeni yer altı maden kamyonu Komatsu HX20’nin Türkiye prömiyerini gerçekleştirdi; paletli ekskavatörler arasında verimliliği ile dikkat çeken Komatsu PC210LC-11E0’ı da iş ortakları ile buluşturdu. Marubeni Dağıtım ve Servis, Montabert’in en yeni hidrolik kırıcılarından SD28, V1800 ve XL1900’u da MINEX’de sergiledi. Açık ve kapalı alanda yer alan iki ayrı stantta konuklarını ağırlayan Marubeni Dağıtım ve Servis, maden sektöründe farklı çözümleri sağlayan en yeni teknolojileri ile de çözüm ortağı olduğunu gösterdi.

Yer altı madenlerinde verimliliği ve performansı en üst düzeye taşımaya hazırlanan yeni Komatsu HX20’nin Türkiye’deki ilk gösterimi  Fuarİzmir’de düzenlenen MINEX – 11. Uluslararası Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda gerçekleştirildi. Japon kalitesiyle iş ortaklarıyla buluşan tüm Komatsu ürünlerinde olduğu gibi, 23 tonluk paletli ekskavatör segmentinde verimlilik standartlarını yeniden belirleyen Komatsu PC210LC-11E0 da fuarda yerini aldı.

Yer altı maden sektörüne yeni bir kamyon: Komatsu HX20

Komatsu HX20, zorlu yer altı koşullarında üstün performans göstermek için tasarlandı. Orta ve büyük ölçekli madencilik faaliyetlerinde güvenilir ve dayanıklı bir madencilik kamyonu olan Komatsu HX20, üretimi en üst düzeye çıkarırken bakım ve bekleme sürelerini en aza indirmeye yardımcı oluyor. Yer altı madenlerinin zorlu koşullarına karşın Komatsu kalitesini sağlayan Komatsu HX20, 20 tonluk taşıma kapasitesi, 209 kW’lik güçlü ve çevreci Cummins QSB6.7 motoru ile verimlilik ve üretkenliğe odaklanıyor. Kompakt boyutları sayesinde dar galerilerde kıvrak hareket edebilmesi ve kendini kanıtlamış teknolojilerinin sorunsuz yapısı sayesinde yer altı madencilik faaliyetleri yürüten işletmelerin yeni favorisinin Komatsu HX20 olması bekleniyor.

9.417 mm’lik uzunluğu, 2.200 mm’lik genişliği ve yüklü haldeyken 2.555 mm’lik yüksekliğiyle kompakt bir yapı sergileyen Komatsu HX20, 10 metreküplük standart damper kapasitesine ek olarak 6 veya 12,5 metreküplük damper kapasitesi seçenekleriyle de sipariş edilebiliyor. Yaklaşık 19 tonluk çalışma ağırlığı ve 20 tonluk yük kapasitesiyle, 39 tonluk toplam yüklü ağırlığa ulaşabilen Komatsu HX20, en zorlu, dar ve alçak yer altı madenlerindeki işlerin üstesinden kolaylıkla gelebiliyor.

Düşük tüketim ve verimliliğin sembolü: Komatsu PC210LC-11E0

Yenilenmiş hidrolik ve motor tasarımı sayesinde yüzde 20’ye varan düşük yakıt tüketimiyle Komatsu PC210LC-11E0, 23 tonluk paletli ekskavatör segmentinde verimlilik standartlarını yeniden belirledi. Komatsu PC210LC-11E0, geliştirilmiş  kontrol valfi ve yüksek kapasiteli pompası sayesinde, kule dönüş, bom, arm ve kovanın aynı anda hareket ettiği kombine hareketlerde hız sağlıyor.

Operatörlerin konforu ve rahatlığı için geniş görüş açılı kabin, kullanımı kolay, konsola entegre kısa levyeler, elektrikli hava süspansiyonlu ve ısıtmalı koltuk donanımları devreye giriyor. Sınıfının en düşük Adblue tüketimine sahip seçeneklerinden Komatsu PC210LC-11E0, çalışma esnasında DPF rejenerasyonunu otomatik olarak gerçekleştirirken operatörler çalışmalarına aralıksız devam edebiliyor. Komatsu PC210LC-11E0, kırıcı tesisatı ve seçilebilir kırıcı mod/ataşman modları ile de istenilen şekilde kırıcı ile çalışılabiliyor, böylelikle kullanıcılara kolaylık ve yüksek performans sunuyor.

Maden sektörüne Komatsu imzası

Komatsu HX20’nin Türkiye’ye gelmesi ile birlikte madencilik sektöründeki katma değerli ürünlerine bir yenisini daha ekleyen Marubeni Dağıtım ve Servis, Komatsu HX30 ve Komatsu HX45 gibi yeni yer altı kamyonlarını da iş ortaklarının beğenisine sundu. Komatsu’nun yeni ürünleri arasına Komatsu WX07, Komatsu WX11 ve Komatsu WX15 yer altı yükleyicileri de eklendi. Tüm Komatsu ürünlerinde olduğu gibi düşük işletme maliyeti sağlayan güçlü şasi ve sistem tasarımları, isteğe göre uyarlanmış gövde ve boyutlar ile Komatsu’nun bir asırlık tecrübesiyle kanıtlanmış teknolojileri, yer altı madenlerinde de iş ortaklarının avantajlarına hizmet ediyor.

Continue Reading

Sektörel

Turka’dan araç muayenede yeni dönem için ilk imza    

Turka markasıyla 2027-2047 dönemindeki araç muayene hizmetlerini yürütme hakkını kazanan MOI Ortak Girişim Grubu, Cumhuriyet tarihinin en büyük ihalelerinden birinin kazanılmasının ardından Turka Araç Muayene Ekibi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na bir çalışma ziyareti gerçekleştirdi.

21 Mayıs 2025’te Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın koordinasyonunda sonuçlandırılan araç muayene ihalesini MOI Ortak Girişim Grubu kazandı. Türkiye’den Met-Gün Grup, ABD’de araç muayene ve emisyon testleri yapan Opus Group ile Itversia Gestion S.L ve VTV Norte SA şirketlerinden oluşan MOI Ortak Girişim Grubu, araç muayenede yeni dönemi başlatacak özelleştirme sözleşmesinin imzalanması sürecinde önemli adımlardan birisi olan sözleşme taslaklarının parafe edilerek Danıştay görüşüne sunulması aşamasında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na çalışma ziyareti gerçekleştirdi.

Danıştay tarafından görüş verilmesini takiben sözleşme Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile MOI Ortak Girişim Grubu arasında imzalanacak ve 2027 yılından başlayarak 2047 yılına kadar  araç muayene hizmetleri Turka markasıyla MOI Ortak Girişim Grubu tarafından verilecek.

Dünyada en yüksek araç muayenesi yapılan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu söyleyen Turka İcra Kurulu Üyesi Serhan Salman, “2024’te trafikte kayıtlı 31 milyondan fazla araç vardı ve bu sayıya her yıl yaklaşık 1 milyon araç ekleniyor. Bu da trafikteki araçların güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor. Araç muayene sisteminin sağlıklı ve verimli işlemesi, trafik kazalarının önlenmesinde hayati bir rol oynuyor; çünkü yola çıkan her aracın teknik olarak güvenli olması, binlerce hayatı doğrudan etkiliyor. Hedefimiz 15 Ağustos 2027’de, Türkiye genelindeki 249 istasyonumuzla bu süreci sorunsuz olarak devralarak başlamak. Bugün Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda gerçekleştirdiğimiz sözleşme taslaklarının parafesi işlemiyle birlikte geçtiğimiz aylarda başlattığımız çalışmalarımızın önemli aşamalarından birini daha tamamladık” dedi.

“Global bilgi birikimimizi Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden otomotiv için kullanacağız”

Her yıl tekrarları ile 15 milyona ulaşan Türkiye’deki araç muayene işlemlerini hızlı, verimli, güvenilir ve insan odaklı olarak devam ettirmek için gerekli hazırlıkları yaptıklarını belirten Opus Group CEO’su Lothar Geilen “MOI Ortak Girişim Grubu’nu oluştururken araç muayenesi konusunda alanının en iyileri ile bir araya geldik. Türkiye’deki ortağımız Met-Gün Grup, bu girişim grubunun ihaleyi kazanması konusunda büyük emekler verdi. Birlikte çalışarak elde ettiğimiz başarı dünya çapında ses getirdi. Türkiye’ye yaptığımız yatırımlarla da bu konuya ne kadar önem verdiğimizi gösteriyoruz” diyerek Türkiye gibi dünyanın en önemli ekonomilerinden birinin lokomotif sektörlerinden otomotivin daha da ileriye gitmesi için globalde elde ettikleri tecrübelerini aktaracaklarını vurguladı.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda atılan imza ile araç muayene istasyonlarının yeni dönem hazırlıklarının hız kazanacağını söyleyen Serhan Salman “2027-2047 dönemi boyunca yapacağımız değerlendirmelerle, ihtiyaç duyulan bölgelerde yeni araç muayene istasyonları açacağız. Bu yüzden de birlikte çalışacağımız girişimcileri doğru seçmek bizim için çok önemli. Hayata geçireceğimiz bayilik sistemine katılacak güvenilir iş ortaklarımızla uzun süreler boyunca çalışmak istiyoruz. Tüm operasyonlarımızda, alt işleticilerimizle birlikte, sektörde halihazırda çalışanları da bünyemize katmayı hedefleyerek,  tecrübesi olan 4 bin 500 kişiden oluşturacağımız ekibimizle istihdam hedefimizi daha ileriye taşımayı amaçlıyoruz. Diğer yandan,  araç muayene hizmetlerinde yeni dönemde, vatandaşların konforunu ve memnuniyetini artırmaya yönelik önemli düzenlemeler hayata geçireceğiz. Muayene ücretleri artık komisyon farkı alınmaksızın kredi kartı gibi farklı ödeme yöntemleriyle ödenebilecek; istasyonlarda kafeterya, bekleme alanları ve elektrikli araç şarj üniteleri gibi ek hizmetler sunulacak. Ayrıca online randevu ve şikâyet sistemleri devreye alınarak işlemlerin hızlı ve kolay şekilde tamamlanması sağlanacaktır. ” dedi.

Continue Reading

Blog

BYD, Seal 06 DM-i’nin wagon versiyonunu 611 bin liradan satacak

Çinli otomotiv devi, 109 bin 800 RMB (15 bin 320 dolar, yaklaşık 611 bin lira) başlangıç fiyatıyla Seal 06 DM-i Touring Edition’ı düzenlenen bir etkinlikte resmen piyasaya sürdü.

BYD hibrit sedanı Seal 06 DM-i’nin wagon versiyonunu piyasaya sürerek popüler Seal ailesi ürün gamını daha da genişletti.
Çinli otomotiv devi, 109 bin 800 RMB (15 bin 320 dolar, yaklaşık 611 bin lira) başlangıç fiyatıyla Seal 06 DM-i Touring Edition’ı düzenlenen bir etkinlikte resmen piyasaya sürdü.

Normal Seal 06 DM-i hibrit sedan, 28 Mayıs 2024 tarihinde BYD’nin beşinci nesil DM teknolojisine dayalı olarak piyasaya sürüldü ve 2 bin 100 kilometreye kadar NEDC menziline sahip.

Sedan, 99 bin 800, 109 bin 800, 119 bin 800, 129 bin 800 ve 139 bin 800 yuan başlangıç fiyatlarıyla beş farklı modelde sunuluyor.

Seal 06 DM-i Touring Edition 109 bin 800 yuan, 119 bin 800 yuan ve 129 bin 800 yuan başlangıç fiyatlarıyla üç farklı modelde sunulmaktadır.
Vagon varyantı 4.850 mm uzunluk, 1.890 mm genişlik ve 1.505 mm yükseklik ölçülerine ve 2.790 mm dingil mesafesine sahip olup, 4.830 mm uzunluk, 1.875 mm genişlik ve 1.495 mm yükseklik ölçülerine ve 2.790 mm dingil mesafesine sahip normal Seal 06 DM-i’den biraz daha büyük.
Seal 06 DM-i Touring Edition’ın genel tasarımı normal Seal 06 DM-i’nin tarzını takip ediyor, ancak daha fazla depolama alanı sağlayan daha yüksek bir arka bagaja sahip.

Gücünü 74 kW çıkışa sahip 1.5L benzinli motordan alan araçta ayrıca 120 kW veya 160 kW güç çıkışına sahip bir elektrik motoru var. 0’dan 100 km/sa hıza 7,7 saniye gibi kısa bir sürede çıkabiliyor.

150 KİLOMETRE BATARYA MENZİLİ VAR

BYD’nin blade bataryası ile donatılan modelin giriş seviyesi versiyonu 80 kilometre, diğer iki versiyonu ise 150 kilometre batarya menzili sunuyor.
Batarya 25 dakika içinde yüzde 30’dan yüzde 80’e kadar şarj olabiliyor ve harici güç kaynağını destekliyor.

OTOPODYUM

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.