Connect with us

Otomotiv Sektörü

Otomotiv Sanayi, Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı – IAEC 2023’te Yeşil ve Dijital Geleceği Masaya Yatırdı!

Otomotiv mühendisliği alanında en yeni teknolojilerin ve gelişmelerin mercek altına alındığı ‟Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı – IAEC”, Yeşil ve Dijital Gelecek temasıyla gerçekleştirildi. Bu yıl sekizincisi düzenlenen IAEC 2023’e alanında uzman yerli, yabancı sektör temsilcileri ile, dünyanın önde gelen şirketlerin yöneticileri katıldı. Konferansın açılışında konuşan Konferans Başkanı ve Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tankut Acarman, “Günümüzdeki araçların yazılımı ve donanımı dağıtık gömülü sistem olarak gerek sürüş açısından gerekse yazılımsal olarak sunulan ileri seviye sürüş destek sistemleri, buna otonom sürüş de dahil edilebilir güvenilir olmalıdır. Ürünlerin çevre ile dost, emisyon salımının azaltılması hatta sıfırlanması açısından çevreci yani yeşil, üretimi aşamasında aynı miktarda çıktının ekolojik etkisini azaltmak üzere yeniden dönüşümü hedefleyen eko-verimli süreçlere tabi olması hedeflenmektedir. Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat girişimi doğrultusunda 2050 yılına gelindiğinde neredeyse tüm otomobiller, kamyonetler, otobüsler ve kamyonların sıfır emisyonlu olması hedeflenmektedir. Daha yakın bir tarih olarak 2030’a kadar Avrupa yollarında en az 30 milyon sıfır emisyonlu araç kullanılacak. Otonom sürüş de büyük ölçekte yaygınlaşacaktır. Bu hedefler Türkiye’de de takip ediliyor. Ekim 2023’te satılan her 5 araçtan biri elektrikli araç olmuştur. Daha enerji verimli, daha güvenli ve hızlı ulaşımı sağlamak üzere dijitalleşme önemli bir rol üstlenecektir” dedi. Konferansta konuşan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ise, tüm dünyada otomotiv sektöründe önemli değişim ve dönüşüm yaşandığını, elektrikli araçlara geçişin hızlandığını kaydetti. Küresel elektrikli araç pazarının hızla büyüdüğünü vurgulayan Ömer Abdullah Karagözoğlu, “2022 yılında küresel elektrikli araç satışında bir önceki yıla göre yüzde 108’lik bir artış olduğunu görüyoruz. Otonom araç teknolojisinde ise istatistikler 2022 yılında küresel olarak 100 milyar doların üzerinde yatırım yapıldığını gösteriyor” dedi.

Konferansın ana konuşmacısı SAE International® (SAE), Performance Review InstituteSM (PRI) ve SAE ITC ortak girişimi olan Fullsight’ın CEO’su David Schutt ise, “Türkiye otomotiv endüstrisi, lokal ekonomideki rolünün yanı sıra araç üreticilerinin ve sektör uzmanlarının küresel network’ünün de bir parçası. Gelecek için Türk otomotiv endüstrisinin araç üretimi, tasarımı konusundaki değerli katkılarını bekliyoruz. Bu organizasyonun mobilite sektörünün içerisindeki paydaş ve uzmanlarımızın bilgi ve deneyimlerinden faydalanıldığı değerli bir organizasyon olduğunu düşünüyorum. Bir arada bulunarak sektöre yönelik bilgi ve deneyimimizi paylaşmak çok önemlidir” diye konuştu.

Her yıl alanında uzman yerli ve yabancı isimleri Türkiye’de bir araya getiren “Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı – IAEC”nin sekizincisi İstanbul’da gerçekleştirildi. Bu yılki ana teması “Yeşil ve Dijital Gelecek” olan ve iki gün süren konferansa, Bekir Okan Kültür, Sanat ve Gösteri Merkezi ev sahipliği yaptı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), Otomotiv Teknoloji Platformu (OTEP), Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) tarafından Amerikan Otomotiv Mühendisleri Birliği’nin (Amerikan Society of Automotive Engineers-SAE International) iş birliği ile düzenlenen organizasyon, Türkiye ve dünyadan alanında uzman çok sayıda ismi ağırladı.

Ekim ayında satılan 5 araçtan 1’i elektrikli!

IAEC 2023’ün açılışını, konferans başkanı Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tankut Acarman yaptı. Yeni nesil araçların çok yüksek teknolojiye sahip olduğunu söyleyen Tankut Acarman, “Günümüzdeki araçların yazılımı ve donanımı dağıtık gömülü sistem olarak gerek sürüş açısından gerekse yazılımsal olarak sunulan ileri seviye sürüş destek sistemleri, buna otonom sürüş de dahil edilebilir güvenilir olmalıdır. Çevre ile dost, emisyon salımının azaltılması hatta sıfırlanması açısından çevreci yani yeşil, üretimi aşamasında aynı miktarda çıktının ekolojik etkisini azaltmak üzere yeniden dönüşümü hedefleyen eko-verimli süreçlere tabi olması hedeflenmektedir.    Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat girişimi doğrultusunda 2050 yılına gelindiğinde neredeyse tüm otomobiller, kamyonetler, otobüsler ve kamyonların sıfır emisyonlu olması hedeflenmektedir. Daha yakın bir tarih olarak 2030’a kadar Avrupa yollarında en az 30 milyon sıfır emisyonlu araç kullanılacak, otonom sürüş de büyük ölçekte yaygınlaşacaktır” dedi. Bu hedeflerin Türkiye’de de takip edildiğine işaret eden Tankut Acarman, “Ekim 2023’te satılan her 5 araçtan biri elektrikli araç olmuştur. Daha enerji verimli, daha güvenli ve hızlı ulaşımı sağlamak üzere dijitalleşme önemli bir rol üstlenecektir. Yapay zekâ kullanımı gerek otonom sürüş gerekse siber güvenlik uygulamaları için kullanılacaktır. Araçlarla ilgili her bir dijital veri ayrı bir değer olacaktır. Ve nihai olarak tecrübeye dönüşerek dijitalleşme otomotiv mühendisliğini her alanda destekleyecektir” diye konuştu.

Türkiye çevre dostu dönüşümün öncü ülkelerinden!

Konferansın açılışında bir konuşma yapan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ise, tüm dünyada otomotiv sektöründe önemli değişim ve dönüşüm yaşandığını, elektrikli araçlara geçişin hızlandığını kaydetti. Küresel elektrikli araç pazarının hızla büyüdüğünü vurgulayan Ömer Abdullah Karagözoğlu, “2022 yılında küresel elektrikli araç satışında bir önceki yıla göre yüzde 108’lik bir artış olduğunu görüyoruz. Otonom araç teknolojisinde ise istatistikler 2022 yılında küresel olarak 100 milyar doların üzerinde yatırım yapıldığını gösteriyor. Bu yeni otomotiv çağında şüphesiz yazılımın önemi göz ardı edilemez. Yazılım çözümleri ile gelişmiş sürücü destek sistemleri, bilgi eğlence sistemleri ve bir dizi bağlantılı araç sistemleri destekleniyor. 2022 yılında otomotiv yazılımına yapılan küresel harcamanın 50 milyar doların üzerinde olduğu kaydediliyor. Otomotiv endüstrisinin dünya ekonomisine büyük katkı sağladığını ve hem doğrudan hem de dolaylı olarak 100 milyondan fazla insanın gelir kaynağı olduğunu belirten Ömer Abdullah Karagözoğlu, “Türk otomotiv sanayisinin önemli başarılara imza attığını görmek bizleri mutlu ediyor. Türkiye 2022 yılında 1,35 milyon adet üretimi ile dünyanın en büyük 13. otomotiv üreticisidir. Aynı yıl ihraç ettiği 970 bin araçla ülkemiz Avrupa’nın en büyük otomotiv ihracatçılarından biri konumunda yer alıyor. Özellikle Türk otomotiv üreticilerinin 2022 yılında 30 binden fazla elektrikli araç üretecek geleceği kucakladığını ve sürdürülebilir mobiliteye doğru bir rota çizdiğini görüyoruz.” dedi.

Yaşanan dijital dönüşümün otomotiv üreticilerine yeni inovasyon alanlarının da kilidini açtığını belirten Ömer Abdullah Karagözoğlu, şöyle devam etti: “Otonom araçlar mobilitenin geleceğine uzanan bir köprü vazifesi görüyor. Dijital dönüşüm ile araçlar kontrol üniteleri ve sensörlerin yardımıyla bulunduğu ortamı algılayarak sürücünün daha rahat ve güvenli yolculuk yapmasını sağlıyor. Akıllı araçlar kablosuz iletişim ağları, uydular ve şehrin altyapısını kullanıyor. Bu anlamda ülkemizde alternatif ve her geçen gün gelişen alt yapılar ile tüm sektörlerin gelişimine güç veriyoruz. Fiber altyapı uzunluğu 536 bin km’yi aşmış durumda. Güçlü, sabit, mobil ve uydu teknolojilerimiz ile her an her yerde bağlantılı hayatlar yaşıyoruz.  2022 yılında yapılan toplam yatırım tutarının 31,1 milyar TL olduğunu görüyoruz. Bu yatırımlar gerek vatandaşımıza daha iyi hizmet sunabilmek gerekse ülkemizi gelmekte olan yeni teknolojilere hazırlamak için oldukça önem arz ediyor. Bu başarılar devletimizin kararlı politikaları ve desteği ile ve özel sektörümüzün çabaları ile yapılan yatırımların birer sonucudur.’’

Otonom ve bağlantılı sürüş için 5G’nin öneminden bahseden Ömer Abdullah Karagözoğlu, “5G güvenilir bağlantı sağlaması ile araçların iletişim zafiyeti olmadan araçların güvenli bir şekilde etkileşimde olmasına olanak tanıyor. BTK olarak ülkemizde yerli ve milli 5G altyapısının kurulmasına büyük önem veriyoruz ve çalışmalara devam ediyoruz.” dedi. Cumhuriyetimizin 100. yılının kutlandığı bu günlerde konferansın gelecek yüzyıllara yaşanabilir bir dünya bırakmak noktasında önemli katkıları olacağına inancını belirten Ömer Abdullah Karagözoğlu, “Konferansta iki gün boyunca paylaşılacak görüşler ve kurulan ortaklıklar hiç şüphesiz otomotiv endüstrisinin geleceğini şekillendirecektir” dedi.

Türk endüstrisinden değerli katkılar bekliyoruz!

Bu yılki konferansın ilk gün ana konuşmacısı olan SAE International® (SAE), Performance Review Institute SM (PRI) ve SAE ITC ortak girişimi olan Fullsight CEO’su David Schutt, SAE Sürdürülebilir Mobilite çözüm grubunun taşımacılık sektörünü sıfır emisyona doğru yönlendirdiğine vurgu yaparak, “Analojik araç altyapısına odaklanarak ve aynı zamanda iş gücünün geliştirilmesine yönelik partnerlerle birlikte çalışarak önümüzdeki yüzyılda liderlik yolculuğumuza hep birlikte hareket etmeyi umuyoruz. Bu bağlamdaki sıfır emisyon amacımızı gerçekleştirmeyi taahhüt ediyoruz. Misyonlarımızdan bir tanesi yeni batarya teknolojilerine adanmış olmamız. Avrupa batarya pasaport programının katılımcısıyız. Bu program kapsamlı ve çok disiplinli bir program olmasının yanı sıra mühendislere, teknisyenlere, akademisyenlere başta batarya ve altyapı konuları olmak üzere çeşitli imkanlar sağlıyor. Bu bağlamda elektrikli araçla alakalı kanun ve yönetmeliklere de uyumluluğu sağlıyoruz” diye konuştu.  Türkiye otomotiv endüstrisinin, lokal ekonomideki rolünün yanı sıra araç üreticilerinin ve sanayi uzmanlarının küresel iş ağının da bir parçası olduğunu ifade eden David Schutt, şunları söyledi: “Gelecek için Türk otomotiv endüstrisinin araç üretimi, tasarımı konusundaki değerli katkılarını bekliyoruz.  Bu organizasyonun mobilite sektörünün içerisindeki paydaş ve uzmanlarımızın bilgi ve deneyimlerinden faydalanıldığı değerli bir organizasyon olduğunu düşünüyorum. Bir arada bulunarak sektöre yönelik bilgi ve deneyimimizi paylaşmak çok önemlidir” diye konuştu.

Sanayinin karbonsuzlaştırılması ele alındı!

IAEC 2023, daha sonra “Elektrikli Araçlar ve Yeni Yakıt Teknolojileri” başlıklı oturumla devam etti. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Özgül Keleş’in moderatörlüğünü üstlendiği oturumda; Tofaş Türk Otomobil Fabrikaları Araç Mühendisliği Direktörü Sabri Erkan Polat, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Dijital Teknolojiler Dairesi Başkanı Emre Dabak ve TEMSA Kuzey Amerika/Avrupa Pazar Ürün Pazarlama ve Yönetimi lideri Osman Dündar panelist olarak yer aldı. Öğleden sonraki ilk etkinlik, Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sinem Çöleri’nin moderatörlüğünü yaptığı “Otomotivde Siber Güvenlik ve Bağlanabilirlik” oturumu oldu. Bu oturumda, Oyak Renault Bağlantılı Araçlar & Servisler Program Müdürü İrem Koçelli, Otomotiv Siber Güvenlik Bağımsız Danışmanı Orhun Süzer ve Numesys İş Geliştirme Ekibi Direktörü Tahsin Öztürk panelist olarak görev aldı. Konferansın birinci günü, “Sanayinin Karbonsuzlaştırılması” başlıklı oturumla son buldu. Moderatörlüğünü Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Direktörü Prof. Dr. Fazilet Vardar Sukan’ın üstlendiği son oturumun panelistleri ise Ford Otosan Sürdürülebilirlik Lideri Dicle Kocaoğlu, Yazaki EMEA Global Maliyet Mühendisliği Başkanı Mehmet Ali Öztopçu, Kordsa Sürdürülebilirlik ve Pazarlama İletişimi Direktörü Nevra Aydoğan Gürsoy ve Toyotetsu Enerji Yönetimi Müdür Yardımcısı Onur Bademci oldu.

IAEC 2023’te ikinci gün!

IAEC 2023’ün ikinci günü Konferans Başkanı Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tankut Acarman’ın konuşmasıyla başladı. Ardından ana konuşmacı olarak Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi, Aspilsan Enerji AŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve TÜBİTAK RUTE Başuzman Araştırmacı Dr. Mehmet Nurullah Ateş elektrikli araçlar ve menzilleri üzerine bir değerlendirme yaptı. Akabinde moderatörlüğünü INNODARE’in kurucusu Prof. Dr. Orhan Alankuş’un üstlendiği, “Otonom Araçlar” başlıklı oturum gerçekleştirildi. Bu oturumda, Kuartis CEO’su ve Kurucu Ortağı Dr. Ahmet Saraçoğlu, AVL Küresel Segment Müdürü Andrea Leitner, Otokar Otonom Sürüş Teknolojileri Müdürü Elif Toy Aziziagham ve Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Konferans Başkanı Prof. Dr. Tankut Acarman panelist olarak yer aldı.

Öğleden sonraki ilk oturumda, Sabancı Üniversitesi Kompozit Merkezi Akademik Direktörü Doç. Dr. Burcu Saner Okan moderatörlüğünde, “Döngüsel Ekonomi” tartışıldı. Oturumda BASF İnovasyon Teknoloji Merkezi Genel Müdürü Mübahat Akın, Ford Otosan Ürün Sürdürülebilirlik Lideri Özak Durmuş ve Eurotec Yönetici Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Reha Gür panelist olarak değerlendirmeler yaptı. İkinci günün ve konferansın son oturumu ise “Akıllı Üretim Teknolojileri” başlığında gerçekleştirildi. Farklı üretim yöntemleri, yapay zekâ algoritması gibi konu başlıklarının tartışıldığı oturumda moderatörlüğü EVER İnovasyon ve Teknoloji Kurucu Ortağı Kerim Can Bayar üstlendi. Bu oturumda panelist olarak Fraunhofer Enstitü Dijital Üretim bölümünden Prof. Dr. Carmen Constantinescu, KUKA Türkiye ve Orta Doğu CEO’su Kağan Abidin, TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zekâ Enstitü Müdürü Dr. Mehmet Haklıdır ve Microsoft TR Üretim ve Enerji Endüstrisi Teknoloji Stratejisti Onur Günday yer aldı. Konferansın kapanışını ise Konferans Başkanı Prof. Dr. Tankut Acarman gerçekleştirdi.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

Elektrikli Araçlar Konusunda Kaygılar Neler?

Çevre dostu bir geleceğe adım atan Türkiye’de elektrikli araçlar her geçen gün popülerleşiyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verilerine göre de trafiğe kayıtlı elektrikli otomobil sayısı son bir yılda 32.777 adetten 131.127 adede yükseldi. Ancak bu dönüşümde kullanıcıların aklında hala bazı soru işaretleri bulunabiliyor. Türkiye’nin ilk online ilan platformu arabam.com’un 717 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırma, elektrikli araçlarla ilgili tüketicilerin endişelerini paylaştı. Araştırmaya göre, kullanıcıların %36’sı elektrikli araçlarla ilgili menzil kaygısı yaşadığını belirtirken, %31’i ise yetersiz şarj altyapısının bu araçların kullanımını zorlaştırdığını ifade etti. Katılımcılar, elektrikli araç alımında en önemli gerekçe olarak ise %38,5 oranı ile bu araçların çevre dostu olmasını gösterdi.

Elektrikli Araçların Tercih Edilme Sebepleri

arabam.com’un gerçekleştirdiği araştırmaya katılanların büyük bir çoğunluğu, elektrikli araçları çevreye duyarlı olmaları nedeniyle tercih ediyor. ‘Elektrikli otomobil alacak olsanız, en önemli gerekçeleriniz neler olur?’ sorusuna katılımcıların %38,5’i bu araçların çevre dostu yapısını en önemli avantaj olarak öne çıkarıyor. Bunun yanı sıra, düşük işletme maliyetleri %24,9 oranıyla kullanıcıların tercihlerinde etkili olan bir diğer önemli faktör. Performans ve hız %19 ile, vergi avantajları da %17,6 ile elektrikli araçların tercih edilmesinde rol oynayan diğer etkenler arasında yer alıyor.

Elektrikli Araç kullanımında menzil endişesi ve şarj alt yapı eksikliği dikkat çekiyor


arabam.com, elektrikli otomobillerin kullanımındaki zorlukların neler olduğu konusunda çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Araştırma sonuçlarına göre, ‘Elektrikli otomobil kullanımında en büyük zorluk sizce nedir?’ sorusuna katılımcıların %36’sı menzil endişesini ve %31’i yetersiz şarj alt yapısını en büyük gerekçe olarak belirtti. Bu durum, elektrikli araçların şarj altyapısının yetersizliği ve uzun yolculuklarda yaşanabilecek menzil kaygılarının hala önemli bir sorun olduğunu gösteriyor. Ayrıca, yüksek fiyatlar %18 ve servis ağının yetersizliği %15 olarak kullanıcıların karşılaştığı diğer zorluklar arasında yer alıyor.

Gerçekleştirilen araştırmada ‘Elektrikli otomobillerin gelecekte yaygınlaşmasını sağlamak için sizce hangi faktörler önemlidir?’ sorusuna katılımcıların %38,1’i daha uzun batarya ömrünün bu araçların yaygınlaşmasında belirleyici olacağını ifade etti. Bu durum, elektrikli araçları günlük yaşantıda daha kullanışlı hale getirmek için uzun batarya ömrünün tüketici gözündeki önemini gösteriyor. Yanıtların %22,6’sı da daha düşük fiyatların önemine dikkat çekti. Ayrıca, daha hızlı şarj altyapısının geliştirilmesi %23,3 ve daha fazla model seçeneğinin sunulması %12,2 ile kullanıcıların elektrikli araçlara geçişini kolaylaştıracak diğer unsurlar olarak öne çıktı.

Tüketici elektrikli araçları pahalı buluyor

Fiyatlar, elektrikli araçların benimsenmesinde kritik bir rol oynuyor. Anket sonuçlarına göre, ‘Diğerleriyle kıyasladığınızda elektrikli otomobillerin fiyatlarını nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna katılımcıların %32’si elektrikli otomobillerin fiyatlarını ‘pahalı’ olarak değerlendirirken, %27’si ise ‘çok pahalı’ buluyor. Yalnızca %8’lik bir kesim fiyatları ‘ucuz’ olarak nitelendirirken cevaplayanların %23’ü fiyatları ‘normal’ olarak görüyor. Katılımcıların %11’i se kararsız.

arabam.com İlan Platformu & Garaj Genel Müdür Yardımcısı Emrah Şahinkonuyla ilgili “Gerçekleştirdiğimiz araştırmamız, elektrikli araçlara olan ilginin giderek arttığını bizlere gösteriyor. Tüketicilerin büyük bir kısmı elektrikli araçları çevre dostu olduğu için kullanabileceğini söylüyor. Çevre dostu teknolojilere olan bilinçlenmenin arttığını söyleyebiliriz. Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) yıllık yayımladığı küresel elektrikli araç görünümü raporuna göre de 2024’ün ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre elektrikli araç satışları %25 artış gösterdi. Ancak menzil endişesi ve şarj altyapısında hissedilen eksiklik, bu araçların daha geniş kitlelere yayılmasının önündeki en büyük zorluklardan biri. Dolayısıyla devlet ve özel sektör olarak hepimiz elektrikli araçları güçlendirmek adına çalışmaları hızlandırmalıyız. Şarj sürelerinin kısalmasına yönelik çalışmalar, daha uzun menzilli batarya üretimleri, daha uygun fiyatlı elektrikli araç seçeneklerinin çoğalması elektrikli araçların yaygınlaşması için son derece önemli” dedi.

Continue Reading

Blog

OTOMOBİL SATMAK İÇİN YETKİ BELGESİ ŞARTI!

Denetlemelerin devam edeceğini belirten Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yetki belgesiz işletmelere yaklaşık 23 milyon lira ceza verildiğini açıkladı. Artık konut satışının ardından otomobil satışında da yetki belgesi dönemi başladı.

Otomobil satışı yapan galericileri yakından ilgilendiren yetki belgesi hakkında açıklama geldi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, doğrulanmış ilan düzenlemesinin konuttan sonra otomotivde devreye alınmasıyla yetki belgesi olmayan galericilerin ilan girişi yapamayacağını söyledi.

BAKAN BOLAT’TAN YETKİ BELGESİ AÇIKLAMASI

Ticaret Bakanlığınca kurulan Elektronik İlan Doğrulama Sistemi (EİDS), 15 Eylül’de devreye alınarak emlak ticaretinde uygulanacak. Tüketici mağduriyetinin engellenmesi, sahte ilanlarla vatandaşların karşılaştığı fiyat manipülasyonlarının önüne geçilmesi amacıyla başlatılacak “doğrulanmış ilan” düzenlemesi, konuttan kısa süre sonra otomotiv ilanları için de devreye girecek.

Ticaret Bakanı Bolat, otomotiv sektöründe de uygulanacak söz konusu düzenlemeye ilişkin bilgi verdi. Burada da platformlara ilan vermek isteyen vatandaşların EİDS’ye yönlendirileceğini söyleyen Bolat, “Sistem entegrasyonları sayesinde ilana konu taşıtın ilan veren kişiye veya bu kişinin birinci ve ikinci derece kan hısımlarına ya da eşine ait olduğunun doğrulaması yapıldıktan sonra ilanın verilmesi mümkün olacak.” dedi.

Bolat, taşıtın galerici vasıtasıyla ilana verilmek istenmesi durumunda, galericinin yetki belgesine sahip olması gerektiğine işaret ederek, “Yetki belgesine sahip galerici ilana konu taşıt sahibi tarafından EİDS üzerinden ilan yayımlanmadan önce yetkilendirilecek. Uygulamanın otomotivde devreye alınmasıyla, sadece ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti yetki belgesine sahip işletmelerin yetkilendirilebilmesi mümkün olacak ve yetki belgesi bulunmayan galeriler tarafından ilan girişi yapılamayacak.” dedi.

OTOMOBİL SATMAK İÇİN YETKİ BELGESİ

Otomotiv sektöründe yetki belgesi almaksızın faaliyette bulunduğu tespit edilen işletmelere Bakanlıkça bugüne kadar yaklaşık 23 milyon lira idari para cezası uygulandığını aktaran Bolat, söz konusu düzenlemeyle gerçeğe aykırı veya yanıltıcı ilanların önüne geçilerek spekülatif fiyat artışlarını önlenmeyi hedeflediklerini söyledi.

Bakan Bolat, otomotiv piyasasında bugüne kadar yapılan düzenlemeler ve denetimlere ilişkin de bilgi verdi. Motorlu kara taşıtları piyasasındaki arz ve talep dengesizlikleri sonucu ikinci el otomobil satışlarında yaşanan fiyat artışları ile stokçuluk ve sıfır taşıta erişim sıkıntılarını ortadan kaldırmak amacıyla alınan makroekonomik tedbirlerin yanında ihtiyaç duyulan düzenlemelerin Bakanlıkça gecikmeksizin hayata geçirildiğini belirten Bolat, “6 ay 6 bin kilometre” düzenlemesi olarak bilinen pazarlama ve satış kısıtlaması kapsamında bugüne kadar yaklaşık 52 milyon lira para cezası uygulandığını bildirdi.

Bolat, ikinci el motorlu kara taşıtlarının üretici veya distribütör tarafından tavsiye edilen güncel satış fiyatının üzerinde bir fiyattan ilan yoluyla pazarlanmasına kısıtlama getirildiğini, söz konusu düzenlemeye aykırı hareket edenlere bugüne kadar yaklaşık 90 milyon lira para cezası uygulandığını da hatırlattı.

Kaynak: OTOPODYUM

 

Continue Reading

Blog

JAECOO 7 Türkiye Off-Road Pazarında Taşları Yerinden Oynattı!

Çinli sofistike off-road SUV markası JAECOO, küresel pazardaki ilk modeli JAECOO 7’yi kısa bir süre önce Türkiye’de satışa sundu. Tanıtımının üzerinden sadece üç hafta geçmesine rağmen Türkiye pazarında güçlü bir hareket oluşturan JAECOO 7, şimdiden Türkiye’deki arazi SUV pazarında önemli bir yere konumlandı. Marka stratejilerinin derinlemesine uygulanması ve pazarın sürekli genişlemesi ile JAECOO’nun Türkiye’de daha da güçlü bir başarı elde etmesi ve arazi SUV pazarına yeni bir canlılık ve ivme kazandırması bekleniyor. Türk tüketicilerine daha iyi hizmet verebilmek üzere hızla bayi ağını kuran JAECOO’nun bugün itibarıyla yetkili bayileri büyük ölçüde açıldı. JAECOO bayileri İstanbul ve Ankara gibi 17 büyükşehirde yaygın olarak faaliyet gösterirken, ülke genelinde güçlü bir hizmet ağı oluşturuyor.

Yeni nesil arazi aracı markası JAECOO, merakla beklenen ilk kentsel off-road SUV modeli JAECOO 7 ile kısa sürede dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Markanın merakla beklenen arazi SUV modeli JAECOO 7, tanıtımının üzerinden sadece üç hafta geçmesine rağmen Türkiye pazarında güçlü bir hareket oluşturdu. Araç, üstün performansı ve benzersiz tasarım felsefesiyle Türkiye arazi SUV pazarına yeni bir soluk getirmeyi başardı.

Bayi ağı 17 büyük şehre yayıldı!

“Yeni nesil için yeni yaşam tarzı” marka felsefesiyle yollara çıkmaya başlayan JAECOO 7, farklı tasarımı ve zengin donanım seviyesiyle tüketicilerin dikkatini hızla üzerine çekti. Tüketiciler, JAECOO 7’nin bir off-road SUV olarak beklentilerini fazlasıyla karşıladığını ve markanın gücünü ve kalitesini detaylarıyla ortaya koyduğunu ifade etti. JAECOO, Türk tüketicilerine daha iyi hizmet verebilmek üzere bayi ağını hızla kurdu. Şu anda, yetkili bayiler büyük ölçüde açıldı. Bayiler İstanbul ve Ankara gibi 17 büyükşehirde yaygın olarak faaliyet gösterirken, ülke genelinde de güçlü bir hizmet ağı oluşturuyor. Bu bayiler sadece araç satın alma kanalları sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda farklı müşteri etkinlikleri ve kaliteli satış sonrası hizmetlerle markanın Türkiye’deki görünürlüğünü ve itibarını artırıyor. JAECOO 7’nin Türkiye pazarına girişi, ülkenin dört bir yanından müşterileri bayilere çekerek test sürüşleri için rezervasyonların hızlı artmasını sağladı. Marka, tüketici beklentilerini karşılamak üzere İstanbul’da ilk müşteri off-road test sürüşü etkinliğini gerçekleştirdi. Ayrıca popüler alışveriş merkezi İstinye Park AVM ile birlikte Türkiye’de bir çok lokasyonda araç sergiledi. Bu etkinliklerle, JAECOO 7 ile ilgili güçlü bir merak uyandırdı ve coşkulu kalabalığın ilgisini çekti. Yine bu pazar etkileşimleri sadece tüketici ilgisini artırmakla ve JAECOO 7’nin bilinirliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda modelin devam eden satış başarısını daha da güçlendiriyor.

Kapsamlı bir arazi ekosistemi oluşturacak!

Türkiye pazarında müşteri odaklı bir gelişim stratejisi sürdüren JAECOO, üst düzey ürünler ve tatmin edici hizmetler sunarak tüketici güvenini ve beğenisini kazanmaya kendini adamış durumda. JAECOO ayrıca, Türk kullanıcıların arazi SUV araçlara yönelik gereksinimlerini karşılamak üzere, daha uygun ve verimli bir otomobil satın alma deneyimi ve hizmeti sağlamak adına robotik bir showroom inşa etmek gibi yenilikçi projeler de dahil olmak üzere gelecekte kapsamlı bir arazi ekosistemi oluşturmayı planlıyor. JAECOO 7 satışa sunulduğu günden bu yana yoğun bir tüketici ilgisiyle karşı karşıya ve Türkiye arazi SUV pazarında önemli bir yere sahip. Marka stratejilerinin derinlemesine uygulanması ve pazarın sürekli genişlemesi ile JAECOO’nun Türkiye’de daha da güçlü bir başarı elde etmesi ve arazi SUV pazarına yeni bir canlılık ve ivme kazandırması bekleniyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.