Elektrikli Araçlar
PEUGEOT’NUN 7 KOLTUKLU SUV’U YENİ 5008 YILIN SON ÇEYREĞİNDE TÜRKİYE’DE!

2025 yılında Avrupa’daki diğer markalardan daha geniş bir elektrikli otomobil yelpazesi sunmaya hazırlanan PEUGEOT, tamamen yeni, 7 koltuklu ileri seviye SUV modelleri 5008 ve E-5008’i 2024 yılının son çeyreğinde Türkiye’de yollara çıkarmaya hazırlanıyor. Yeni PEUGEOT 5008 ve E-5008, tasarımdaki yeni marka imza kodlarını, geniş iç hacmi, kullanıcılarına sunduğu sürüş keyfi ve elektrikli performansı yeni bir boyuta taşıyor. Yeni PEUGEOT 5008, 7 yolcuya kadar olağanüstü bir yaşam alanı sunan, sınıfında öncü tamamen elektrikli bir SUV olarak yeni standartları belirliyor. Yılın son çeyreğinde ülkemiz yollarına çıkmaya başlayacak olan yeni 5008 ve E-5008, ilk aşamada 136 HP gücündeki 48V hibrit teknolojili benzinli motor ve 210 HP’lik güce sahip %100 elektrikli versiyon seçeneklerinden oluşan 2 ayrı motor seçeneğiyle satışa sunulacak. Yeni nesliyle PEUGEOT 5008, bir kez daha müşterilerinin üstün bir konforla seyahat etmesine olanak tanıyacak.
PEUGEOT, ürün yelpazesi içindeki büyük hacimli SUV modelleri yeni 5008 ve E-5008 2024 yılının son çeyreğinde yollara çıkmaya hazırlanıyor. Tamamen elektrikli bir marka olmayı hedefleyen PEUGEOT, müşterilerinin tüm gereksinimlerini karşılayacak şekilde ürün yelpazesini genişletmeye devam ediyor. Yeni E-5008, son derece geniş ve rahat bir iç mekanın yanı sıra, yedi yolcu için tamamen elektrikli ulaşım sunan kendi segmentindeki tek model olarak dikkat çekiyor. Yeni PEUGEOT E-5008, Stellantis’in STLA Medium platformunun genişletilmiş halini kullanıyor ve bu platformun esnekliğini gözler önüne seriyor. Yeni PEUGEOT 5008, 4,79 metre uzunluğu ve özellikle 2,89 metrelik aks mesafesiyle seyahat edecekler için cömert bir iç mekan sunuyor. Bu yenilikçi platform, müşterilere sınıfının en iyi performansını sunmak üzere tasarlandı. Yılın son çeyreğinde Türkiye’de yollara çıkacak olan yeni 5008 ve E-5008, ilk etapta 100 km’de 5.8 litrelik ortalama yakıt tüketimi sunan 136 HP gücündeki 48V teknolojili hibrit motor ve 502 km’ye varan menzilli 210 HP’lik %100 elektrikli motor seçeneklerinden oluşan 2 ayrı motor seçeneğiyle satışa sunulacak. Yeni 5008’de sunulacak yeni nesil 136 HP’lik 1.2 PureTech benzinli ve elektrikli motor destekli hibrit versiyon, yeni e-DCS6 şanzıman ile daha fazla sürüş keyfi ve daha düşük yakıt tüketimi sunmayı hedefliyor. Stellantis’in yeni STLA Medium platformunu kullanan E-5008’in 210 HP’lik elektrikli versiyonu ise üstün performans sunarken aynı zamanda 502 kilometreye kadar menzil sunabilmesiyle de öne çıkıyor.
Güçlü ve rafine tasarımıyla yeni bir seviyeye yükseliyor!
Yeni 5008 ileri teknolojili estetik tasarımıyla yeni bir yaklaşım sergiliyor. 4,79 metrelik uzunluğu, 1,89 metrelik genişliği ve 1,69 metrelik yüksekliğiyle yeni 5008, yüksek ve belirgin omuz çizgisi ve cömert boyutlarıyla birlikte yolda güçlü bir duruş ortaya koyuyor. Yeni 5008 tasarımıyla hareketi çağrıştırıyor. Arka camın eğimli tasarımını, çarpıcı yan tasarım öğeleri ve yeni ışık imzasıyla birlikte gövde rengi yenilikçi ön ızgarayı da içeren ön tasarım takip ediyor. Ultra kompakt farlar, radyatör ızgarasının üzerinde yer alan ve ön kısmın tamamını saran ince, zarif bir şeride yerleştiriliyor. Ayrıca Allure versiyonunda LED farlar sunuluyor. GT versiyonu ise, standart olarak, far huzmesini trafik koşullarına göre otomatik olarak ayarlayan ve diğer sürücüleri rahatsız etmeden optimum aydınlatma sağlayan, PEUGEOT’nun yeni Pixel LED teknolojisiyle yollara çıkıyor. PEUGEOT 408 ve E-3008 ile başlayan yenilikçi yaklaşımı devam ettiren yeni E-5008, modern tasarım ile aerodinamik performansı iyileştiren özel jantlarla donatılıyor. Geometrik teknik tasarımıyla dikkat çeken 19 ve 20 inçlik jantların ortasında yeni PEUGEOT logosu yer alıyor.
Yeni 5008, pürüzsüz, akıcı yan hatlarıyla dinamik ve yalın bir tasarım benimsiyor ve yan cam fitillerini kapılarda gizleyerek daha da zarif bir görünüm oluşturuyor. Yeni PEUGEOT 5008, 6 renk seçeneği ile satışa sunulacak. Yenilikçi dikromatik pigmentler sayesinde Obsession Mavi rengi, ışığa ve gövdenin şekline bağlı olarak maviden yeşile dönüşerek E-5008’in yeni bir çağa girişini zarif bir şekilde ifade ediyor. Yeni Ingaro Mavisi, ince yansımalarıyla yeni E-5008’in modern çizgilerini harika bir şekilde vurguluyor. Ayrıca Okenit Beyaz, İnci Siyah, Tekno Gri ve Titanyum Gri renk seçenekleri de bulunuyor. Bunlara ek olarak 5008 GT, standart olarak çift renkli ve parlak siyah tavanla sunuluyor.
Yeni PEUGEOT PANORAMIC I-COCKPIT® ile benzersiz bir sürüş keyfi!
Yeni E-5008 sahip olduğu tasarım ve teknolojilerle duyguları harekete geçiriyor. Sürücü, etkileyici Panoramic i-Cockpit® ile benzersiz bir sürüş deneyimi yaşarken, yolcular ise olağanüstü hacim ve konfor özelliklerinden yararlanıyor. PEUGEOT ekipleri, yükseltilmiş gösterge paneli ve geniş dokunmatik multimedya ekranı olmak üzere i-Cockpit®’in üç temel unsurundan ikisini bir araya getirmeye karar verdi. Bu iki ekran ön konsolun sol tarafından orta konsola kadar uzanan 21 inçlik yüksek çözünürlüklü tek bir panele sahip kavisli panoramik ekrana entegre edildi. Kavisli 21 inçlik HD panoramik ekran, yükseltilmiş gösterge ekranı ile dokunmatik multimedya ekranını birleştiriyor. Panoramik ekran, ön konsolun üzerinde havada süzülüyor. Süzülme etkisi, ekranın altında bulunan yeni LED ambiyans aydınlatmasıyla da vurgulanıyor. Panoramik ekranın sol tarafında, gösterge paneli, sürüşle ilgili hız, güç, sürüş destek sistemleri ve enerji akışı gibi tüm bilgileri kompakt direksiyon simidinin üzerinde birleştiriyor. Panoramik ekranın sağ tarafında ise ön konsolun ortasındaki dokunmatik multimedya ekranına, hem sürücü hem de yolcu rahatlıkla erişebiliyor. Bu ekran klima ayarı, navigasyon ve medya gibi işlevleri yönetmek için kullanılabiliyor. E-5008’in Allure versiyonunda, yeni PEUGEOT i-Cockpit® standart olarak, panoramik ekran altında tek bir panele entegre edilen iki adet 10 inçlik dijital ekrandan oluşuyor ve 21 inçlik panelle aynı etkiyi veriyor. GT donanımı ise standart olarak 21 inçlik bir ekranla donatılıyor.
En başından beri PEUGEOT i-Cockpit®’in önemli bir bileşeni olan kompakt direksiyon simidi, daha sezgisel ve konforlu bir sürüş sunmak üzere kapsamlı bir şekilde yeniden tasarlandı. Direksiyon, daha da yüksek sürüş hissi ve konfor için yenilendi. Optimum ergonomi için kompakt direksiyon simidi üzerindeki kontroller de yenilendi. Yeni kompakt direksiyon simidi, 5008 ve E-5008’de donanıma bağlı olarak ısıtma özelliğine de sahip. Ön konsolun ortasında, tamamen kişiselleştirilebilir dokunmatik i-Toggles’a da yer veriliyor. Kullanıcı bu panelde; bir kişiyi aramak, sık kullanılan bir varış noktası için navigasyonu başlatmak, kaydedilen radyo istasyonlarından birine ayarlamak, ideal klima sıcaklığını ayarlamak gibi, en sık kullandığı 10 işlevi, hızlı erişim için programlayabiliyor.
Sağlıklı bir iç mekân atmosferi sağlamak üzere yeni PEUGEOT E-5008, kabine giren havanın kalitesini sürekli izleyen ve gerektiğinde hava iç sirkülasyonunu otomatik olarak etkinleştiren AQS (Air Quality System) ile donatılıyor. Bu işlev, GT donanım seviyesinde, kirletici gazları ve parçacıkları filtreleyen “Clean Cabin” ile tamamlanıyor. Hava kalitesi, panoramik ekranın sağ tarafında gösteriliyor.
Yedi yolcu için geniş yaşam alanı
Yeni E-5008, uzun aks mesafesi sayesinde ikinci sıra koltuklarda seyahat eden yolculara oldukça cömert bir diz mesafesi sunuyor. Ayrıca üçüncü sırada yer alan koltuklar, yaşam alanı açısından segmentinde yeni bir standart belirliyor. Yeni E-5008’in ikinci sıradaki konforlu koltukları, 60/40 oranında ayarlanabilen kızaklı koltuk minderi ve 40/20/40 oranında ayarlanabilen sırtlıklarla modülerlik ve konforun mükemmel birleşimini sağlıyor. İkinci sıra koltukların sırtlıkları beş kademeli sırtlık eğim ayarı ile uzun yolculuklarda ek konfor sunuyor. Ayrıca üstün konfor seviyesi için ikinci sıradaki koltukların her birinde kaliteli kaplamalar yer alıyor.
Kolay Giriş sistemi sayesinde üçüncü sıra koltuklara erişim kolaylaşıyor. Bu çözüm ikinci sıra koltukların aynı anda tamamen eğilmesine ve öne doğru kaymasına olanak tanıyor. Böylece üçüncü sıraya erişim önemli ölçüde kolaylaşıyor. Ayrıca koltuk sırtlığının üst kısmındaki kumanda da ek bir kullanım kolaylığı sağlıyor. Geniş arka kapı açıklığının da katkısıyla üçüncü sıraya erişim daha da kolaylaşıyor.
E-5008 7 kişiye kadar yolcu taşıyabiliyor. Üçüncü sıra, ayarlanabilir koltuk başlıkları ile iki bağımsız sırtlığa sahip. Bu koltuklar minderlerin kalınlığı ve yumuşaklığı, yüksek sırtlıklar ve yetişkinler için optimize edilmiş baş mesafesi ile gerçek bir konfor sunuyor. Böylece yeni E-5008, yedi kişiye kadar seyahat ve gelişmiş yükleme kapasitesi sunarak farklı gereksinimlere uyum sağlıyor.
Yeni E-5008, 5 koltuklu kullanımda 740 litre, 7 koltuklu kullanımda 250 litre ve 2 koltuklu kullanımda 1.815 litreye kadar geniş ve çok yönlü bir bagaj hacmi sunuyor. İkinci sıradaki koltuk minderleri 60/40 oranında kaydırılabilirken, sırtlıkları 40/20/40 oranında öne ve arkaya yatırılabiliyor. Üçüncü sırada ise 50/50 oranında öne ve arkaya yatırılabilen sırtlıklar gelişmiş bir modülerlik sağlıyor. Ayrıca tüm arka koltuklar katlandığında geniş ve tamamen düz bir alan sağlayarak 2 metrelik bir yükleme uzunluğu sunuyor.
Zekice uygulanan yükleme alanı çözümleri
Yeni 5008’de üçüncü sıra koltukların arkasındaki bagaj zemini, yerinden kaldırılarak koltukların arkasına dikey olarak yerleştirilebiliyor. Böylece en az iki el bagajı için yer açılabiliyor. Yedi koltuğunda açık olduğu durumda 42 cm’lik bir bagaj boyu sunuluyor. Yeni E-5008 segmentinde bu özelliği sunan tek araç olma özelliğine sahip. Ayrıca üçüncü sıra koltukların altındaki zeminin kaldırabilir ve koltukların arkasına dikey olarak saklanabilir olması bagaj boyu valizler gibi ekstra eşyalara saklama alanı sağlıyor. Yaklaşık 80 litre kapasitesiyle bu alan, spor ekipmanı gibi eşyalar için saklama alanı sağlıyor. Yine bu alanı en iyi şekilde değerlendirmek üzere aksesuar olarak özel bir çekmece de sunuluyor. Gerektiğinde ikinci veya üçüncü sıraya ayarlanabilen bagaj perdesi, bagaj tabanının altındaki özel saklama alanında gizlenebiliyor. Bunun dışında 5008, GT versiyonunda standart olarak elektrikli bagaj ile donatılıyor.
Yeni 5008 ile her koşulda sürüş keyfi!
Yeni 5008, kullanıcılarına son derece rahat bir sürüş deneyimi sunuyor. PEUGEOT geleneğindeki dinamik şasi ayarları sayesinde ana yollarda rahat ve verimli, şehir içinde ise çevik sürüş özellikleri sergiliyor. Manevra yapmayı kolaylaştırmak üzere, standart olarak geri görüş veya kuş bakışı görüş olmak üzere, sürücüye iki farklı açı sunan bir geri görüş kamerası ile donatılıyor. Kamera, her koşulda eksiksiz görüntü sağlamak üzere bir temizleme başlığıyla donatılıyor. Yeni E-5008, opsiyon olarak, ön ve arka tekerleklere mümkün olduğunca yakın konumlandırılan 4 kamera ve otomobilin etrafına dağılan 12 sensör sayesinde, aracın çevresini 360 derece gösteren PEUGEOT VisioPark 360° teknolojisiyle donatılabiliyor.
PEUGEOT, yeni 5008 ve E-5008’de sunulan Sürüş Destek Sistemleri ile yarı otonom sürüşe doğru bir adım daha atıyor. Bu sistem, aracın tüm sensörleriyle (kameralar, radar vb.) sürücüye yardımcı oluyor. Bu sistemler, otoyollar veya çok şeritli yollarda sürücünün yükünü hafifletmek için tasarlandı. Yeni 5008’de yer alan yarı otonom sürüş özellikleri, sürücünün onayını gerektiriyor. Sensörler, sürücünün ellerini her zaman direksiyonda tutmasını sağlıyor.
Kapsamlı elektrikli güç-aktarma sistemleri
Yeni 5008, sadece menzil açısından değil, aynı zamanda sunduğu seçenekler açısından da segmentinde performans standartlarını belirleyen elektrikli ve benzinli hibrit motor seçenekleriyle yollara çıkıyor. En başından itibaren elektrikli bir otomobil olarak tasarlanan yeni E-5008, Türkiye’de ilk etapta 502 km menzil sunan, 2 tekerlekten çekiş sistemi ve 210 HP/157 kW güce sahip %100 elektrikli güç-aktarma sistemi ile satışa sunulacak. Yeni nesil sabit mıknatıslı senkron motor daha fazla güç ve verimlilik sunuyor. 2 tekerlekten çekişli versiyon, 157 kW maksimum güç ve 345 Nm maksimum tork üretiyor. 73 kWsa kapasitesine sahip batarya ise yalnızca 30 dakikada yüzde 20’den yüzde 80’e şarj olabiliyor.
PEUGEOT, müşterilerinin tamamen elektriğe geçişini desteklemek üzere yeni 5008’i hibrit motorla da sunuyor. 5008 Hybrid, yeni nesil 136 HP benzinli hibrit motor ve bir elektromotorla eşleştirilen çift kavramalı altı vitesli eDCS6 şanzımanın oluşturduğu PEUGEOT HYBRID 48V sistemiyle yollara çıkıyor. Sürüş sırasında şarj olan batarya sayesinde bu teknoloji, düşük devirlerde ekstra tork ve yakıt tüketiminde benzinli motorlara göre yüzde 15’e kadar azalma (WLTP karma döngü 5,8 l/100 km) sağlıyor. Yeni 5008 1.2 Hybrid 136 HP eDCS6, şehir içi sürüşlerinin yarısına kadar tamamen elektrikli ve sıfır emisyonlu sürüş modunda çalışabiliyor.
Blog
Elektrikli otomobil sadece bir tasarruf modeli değil, sürdürülebilir geleceğin inşasında büyük bir adım!

Elektrikli araç kiralama alanında Türkiye’nin ilk ve öncü markası olan Metafleet, SDN Tech Expo 2025 kapsamında elektrikli otomobillerin geleceğinin konuşulduğu “Teknolojiyle Yola Çık: Yeni Nesil Mobilite Ekosistemi” başlıklı panelin konuşmacıları arasında yerini aldı. Metafleet Kurucusu ve CEO’su Tevfik Günal, şehir içi ulaşımın elektrikli araçlarla nasıl dönüşüm geçirdiğini, sürdürülebilirliğin kurumsal filolar için neden vazgeçilmez bir stratejiye dönüştüğünü ve bu süreçte dijitalleşmenin sağladığı avantajları vurguladı.
Elektrikli araç kiralama alanında Türkiye’nin ilk ve öncü markası olan Metafleet, SDN Tech Expo 2025’te düzenlenen, moderatörlüğünü ünlü otomobil gazeteci ve sosyal medya influencer’ı Doğan Kabak’ın yaptığı “Teknolojiyle Yola Çık: Yeni Nesil Mobilite Ekosistemi” paneline damgasını vurdu. Panelin önemli isimlerinden biri olan Metafleet Kurucusu ve CEO’su Tevfik Günal, elektrikli araçların şehir içi ulaşıma etkilerinden, kurumsal filolar için sürdürülebilirliğin neden bir zorunluluk haline geldiğine kadar birçok başlıkta görüşlerini paylaştı. Günal ayrıca, dijitalleşmenin kurumsal filo yönetiminde nasıl katma değer yarattığını örneklerle anlatarak, mobilitenin geleceğine dair güçlü mesajlar verdi.
“Elektrikli araçlar artık bir tercih değil, zorunluluk”
Panelde, şehir içi ulaşımın elektrikli araçlarla nasıl yeniden şekillendiğini değerlendiren Tevfik Günal, şarj altyapısındaki gelişmeler ve elektrikli otomobil sürüş dinamiklerindeki farklılıklar öğrenildikçe kullanıcıların menzil kaygısının azalacağını vurguladı. Günal, “Elektrikli otomobillerin sunduğu teknolojik imkanlar, kullanıcı deneyimi açısından içten yanmalı motorlara göre çok daha ileri noktada. Şehir içi ulaşımda hava kirliliği ve gürültü kirliliğini azaltmak adına artık bu dönüşüm bir lüks değil, zorunluluk” dedi.
“Bizim işimiz araç kiralama ötesinde geleceği inşa etmek”
Günal, Metafleet’in yalnızca bir filo kiralama firması olmadığını da vurguladı. “Elektrikli araçları sadece tasarruf odaklı değerlendirmek büyük bir eksiklik olur. Biz Metafleet olarak işimizin özünü sürdürülebilirlik olarak tanımlıyoruz. Kurumsal firmaların Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda verdikleri taahhütleri yerine getirebilmeleri için onlara doğru aracı, doğru kullanım senaryosuyla sunuyoruz,” şeklinde konuştu.
“Veri odaklı filo yönetimi ile %75’e varan tasarruf sağlanabiliyor”
Panelde dijitalleşmenin filo yönetimindeki önemine de dikkat çeken Tevfik Günal, elektrikli otomobillerin teknolojik altyapılarının şirketlere değerli içgörüler de kazandırdığını belirtti. “Kiraladığınız aracın izlediği rotaları, yolculuk başına düşen enerji tüketimini, yapılan her seyahatin karbon emisyonundaki azalma oranını ve hatta şarj etaplarının trafik yoğunluğuna göre nasıl optimize edilebileceğini analiz edebiliyoruz. Bu veriler sayesinde firmalar gerçek ihtiyaçlarına göre optimizasyon yapabiliyor ve %75’e kadar maliyet avantajı sağlayabiliyor” dedi.
Tevfik Günal’ın açıklamaları, sadece bugünün değil, geleceğin mobilite vizyonuna da ışık tutuyor. Metafleet, teknolojiyi ve sürdürülebilirliği odağına alarak, Türkiye’de elektrikli araçların daha geniş kitlelere ulaşmasında öncü rolünü pekiştirmeye devam ediyor.
Metafleet Hakkında:
Türkiye’nin ilk ve tek tamamen elektrikli araç kiralama şirketi Metafleet, sürdürülebilirlik odaklı bir anlayışla sektöründe yeni standartları belirlemeyi hedefleyerek 2020 yılında faaliyetlerine başladı. 2022 yılında güçlü finansal yapıya sahip olan Ekol Filo’nun %50 ortaklığıyla sektöre adım atan Metafleet, 12 ila 60 ay arasında değişen uzun dönemli kiralama seçenekleri sunuyor. Şirket, binek ve hafif ticari elektrikli araç filosuyla müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap verirken sigorta, bakım ve onarım gibi operasyonel süreçleri üstlenerek kullanıcılarının hayatını kolaylaştırıyor. Elektrikli araçlarla filosunu yenilemek isteyen, sürdürülebilirlik konusunda öncü olmayı hedefleyen, kurumsal sosyal sorumluluk projelerine önem veren ve çevre dostu filo çözümleri arayan tüm kuruluşlara kapsamlı hizmetler sunuyor.
Blog
İkinci El Aracı Avrupa’ya Göre 2,5 Kat Daha Pahalıya Satın Alıyoruz!“20 Yaşındaki Otomobillerde Fark 5 Kata Çıkıyor”

ÖTV düzenlemesi tekrar gündemdeyken, LenaCars önemli bir araştırmayı ortaya koydu. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de sıfır kilometre araç fiyatları, Avrupa’ya göre ortalama yüzde 70’in üzerindeyken, 0-5 yaş arası otomobillerde bu fark 2,5 kata çıkıyor. 20 yaş ve üzeri otomobillerde ise Türkiye’deki tüketiciler, Avrupa’ya oranla 5 kat daha pahalıya satın alıyor. Aradaki farkın vergilendirme sistemi nedeniyle ortaya çıktığına dikkat çeken LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, “Otomotiv sektöründe var olan vergilendirme sistemimiz güncelliğini yitirmiş durumda. Gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine göre uyarlanması, yerli üretici ve yatırımcılar için olumlu sinyal verecektir. Aynı zamanda Türkiye’nin araç penetrasyon oranını OECD ortalamasına yaklaştırır.” diyor.
Yüksek vergi yükü, Türkiye’de otomotiv pazarının büyüme ivmesini yavaşlatırken, ÖTV ile ilgili olası düzenlemeler tekrar gündeme geldi. “Sıfır araç satışları rekor kırdı” haberlerini her geride bıraktığımız ay okusak da LenaCars’ın yaptığı kapsamlı araştırmalara göre, Türkiye’nin nüfusa kıyasla araç sahipliğinde OECD ülkeleri arasında geride olduğu tespit ediliyor. 2024 yılında her 1000 kişiye 354 motorlu araç düşerken, AB ülkelerinde her 1000 kişiye ortalama 570 motorlu araç düşüyor.
Almanya’ya göre sıfır otomobiller ortalama yüzde 70 daha pahalı
Yapılan kapsamlı araştırmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulunan LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, Almanya’ya oranla, Türkiye’deki sıfır otomobillerin ortalama yüzde 70 daha pahalı olduğunu belirtti ve “Sıfır kilometre araç fiyatlarının Avrupa’ya kıyasla bu denli yüksek olması; vergi politikalarının gözden geçirilmesi, dengeli, sürdürülebilir bir vergi politikasının ortaya konması ve tüketicinin vergi yükü altında ezilmemesi gerektiğini ortaya koyuyor. ÖTV düzenlemesi gerçekleştirilirken bu durumun da göz önünde bulundurulmasını umut ediyoruz.” dedi.
Avrupa ülkelerindeki otomobil vergilendirme sistemleri bu şekilde
Almanya: Tam elektrikli araçlar (BEV), ilk tescillerinden itibaren 5 yıl motorlu taşıt vergisinden (Kfz-Steuer) muaf. Hibrit araçlar ise CO₂ emisyon değerine doğrudan bağlı yıllık vergiye tabi.
Fransa: “Bonus–Malus” sistemi uygulanıyor; düşük emisyonlu BEV/PHEV’lere alım desteği, yüksek emisyonlu içten yanmalı araçlara ek vergi getiriliyor.
Birleşik Krallık: 2022’de hibrit alım teşvikleri sona erdi; 2025 sonrası sıfır emisyonlu araçlara yönelik araç vergisi indirimleri kaldırılıyor.
Danimarka: Kayıt vergisi modelinde BEV’ler için yaklaşık %40, PHEV’ler için %50 oranları uygulanıyor.
Türkiye dışında başka bir Avrupa ülkesinde ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) gibi ilave bir vergi bulunmuyor. Vergilendirme emisyona; yani araçların çevreye verdiği kirliliğe göre yapılıyor.
İkinci elde fiyat farkları 2,5 kattan 5 kata kadar çıkıyor
Güncelliğiniarındaki her 4 araçtan birinin 21 yaş ve üzeri olduğunu aktaran LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, alım gücü ve matrah tandanslı güncelliğini yitirmiş vergilendirme sistemi nedeniyle eski araçlara olan talebin yüksek olduğunu ve fiyatlarının da bu etkenlerle çok yüksek seviyede kaldığını söyledi. Nazik, “Almanya’da 2000 Euro olan 20 yaşındaki bir Opel Astra’yı, Türkiye’de 10.000 Euro’ya satın alabiliyoruz. Daha yeni modellerde, 0-5 yaş arasındaki ise ikinci el araç fiyatlarının Türkiye’de 2,5 kat daha pahalı olduğu görülüyor. Temeldeki etken vergilendirme sistemimiz, yüksek vergi yükü, her satışta ikinci el araca da transfer edilmiş oluyor.” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’de Yüzde 10 ÖTV Dilimine Giren Elektrikli Modeller
Resmî kriterlere göre, motor gücü ≤ 160 kW ve matrah ≤ 1.450.000 TL olan EV modelleri %10 ÖTV’ye tabi modellerden bazıları:
BYD Atto 3 Design
Fiat 500e La Prima HB
Hyundai Kona Electric (100 kW Progressive)
Peugeot e 2008 GT
Renault Zoe Intense (~100 kW)
Togg T10X V2 RWD (Uzun Menzil)
Skoda Elroq (giriş versiyon)
Kia EV3 Elegance
VW ID.3 (giriş/orta pak.)
Tesla Model Y Juniper (150 kW)
BYD Seal Sedan
Citroen e-C4 X Shine Bold
Türkiye’de Hibrit Modeller ve %30 / %60 ÖTV Dilimleri
Resmî düzenlemeye göre:
- %30 ÖTV:
o BYD Seal U DM- i: %80’ten %30’a gerileme
- %60 ÖTV:
o BMW X1 xDrive30e
o DS 9 Opera E Tense 250
o Skoda Superb PHEV
Yeni kanun teklifinde bazı üst segment hibritlerde ÖTV oranlarının yeniden artabileceği gündemdeyken, teşvik dengesine dikkat çeken Nazik, “Yüzde 10’luk dilim, orta segmente alım teşviki sunarken, üst dilimler hâlâ yüksek vergi altında. Matrah ve dilim aralıklarının güncellenmesi, gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine uyarlanması otomotiv sektörünün ve tüketici güveninin önünü açacaktır. Enflasyonist ortamda matrah bazlı vergi sisteminin terk edilmesi, daha stabil, dengeli bir vergi reformu yapılması ihtiyaç. Aksi durumda piyasada vergi bazlı sürekli dalgalanmalar görmeye devam edeceğiz.” dedi.
Blog
Volvo’nun En Kompakt ve Tamamen Elektrikli SUV’u EX30 Türkiye Yollarında

Volvo’nun şimdiye kadar ürettiği en kompakt ve en çevreci SUV modeli EX30, gelişmiş teknolojileri, yüksek güvenlik seviyesi ve sürdürülebilir tasarımıyla Temmuz ayından itibaren Türkiye’de yollarda olacak.
EX30, Volvo Cars’ın tamamen elektrikliye geçiş yolculuğundaki en önemli kilometre taşlarından biri olmasının yanı sıra, şimdiye kadar ürettiği en düşük karbon ayak izine sahip model olarak öne çıkıyor.
İskandinav tasarım anlayışını sürdürülebilir malzemelerle harmanlayan iç mekânı, kullanıcı dostu dijital arayüzü ve segmentindeki öncü güvenlik teknolojileriyle EX30, şehir içi mobiliteye çağdaş ve çevreci bir yorum getiriyor.
Kendi sınıfının en üst donanım seviyesiyle sunulan EX30, Volvo Car Türkiye’nin her yıl büyüme hedeflerine ciddi katkı sağlayacak stratejik bir model olarak konumlanıyor. B segmentinde önemli bir oyuncu olmaya hazırlanan EX30’un pazara girişiyle birlikte, Volvo Car Türkiye premium SUV segmentindeki liderlik hedefine bu sene bir adım daha yaklaşıyor.
Türkiye pazarına özel olarak geliştirilen 150 kW’lık arkadan itişli motorun üretimi Belçika Gent fabrikasında gerçekleştiriliyor. Fabrikanın ilk haftalardaki üretiminin neredeyse tamamının Türkiye pazarı için önceliklendirmesi sayesinde, modelin Nisan ayından itibaren toplanan müşteri talepleri ile hızlıca buluşması sağlanacak. Segmentinde dikkat çekici bir fiyat seviyesinde konumlandırılan EX30’un Türkiye’ye özel donanım seviyesi için fiyatı 1.913.000 TL* olarak belirlendi.
(*MTV, plaka masrafları ve trafik sigortası dahil değildir)
“Segmentinin ötesine geçen EX30 ile liderliğe bir adım daha yaklaşıyoruz”
Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Alican Emiroğlu, EX30’un Türkiye pazarındaki stratejik önemine şu sözlerle dikkat çekti:
“EX30’un Türkiye pazarına girişi, Volvo Car Türkiye’nin istikrarlı büyüme hedefleri açısından önemli bir dönüm noktası. Segmentinin çok üzerinde bir donanım seviyesi sunan EX30, aynı zamanda markamızın sürdürülebilirlik vizyonunu da en güçlü şekilde temsil ediyor.
Bu modelle birlikte yalnızca elektrikli mobiliteye geçişte değil, premium SUV segmentinde liderliğe giden yolda da önemli bir adım atıyoruz. Türkiye’ye özel olarak geliştirilen motor seçeneği ve üretim önceliği, bu hedef doğrultusunda ülkemizi stratejik pazarlardan biri haline getiriyor.”
Kullanıcı dostu iç tasarım ve İskandinav ferahlığı
EX30’un iç mekânında denim, keten, yün gibi sürdürülebilir ve geri dönüştürülmüş malzemelerle tasarlanan dört farklı ‘iç oda’ alternatifi sunuluyor: Breeze, Mist, Pine ve Indigo. Her biri farklı İskandinav coğrafyalarından ve dokulardan ilham alıyor. Bu detaylar, EX30’un çevreye duyarlı yaklaşımını gözle görülür kılarken, farklı temalardaki iç mekân alternatifleriyle kişiselleştirme imkânı sunuluyor. Orta konsolun kaydırılabilir yapısı, akıllı saklama alanları ve sadeleştirilmiş arayüz hem sürücü hem de yolcular için ferah ve konforlu bir atmosfer sağlıyor.
Ayrıca sabit panoramik cam tavan, IR kaplamalı cam teknolojisiyle daha serin ve aydınlık bir kabin sunuyor. Yeni kare tasarımlı direksiyon simidi, otomatik kararan çerçevesiz iç dikiz aynası, kablosuz şarj pedi ve dijital anahtar gibi özellikler yer alıyor.
Volvo EX30’un yüksek donanım seviyelerinde yer alan ambiyans aydınlatmaları da İsveç doğasından ilhamla hazırlanmış beş farklı temayı içeriyor: Nordic Twilight, Midsummer, Northern Light, Archipelago ve Forest Bath.
Kompakt gövdesi ile Volvo’nun SUV’larında sunulan teknolojilerin pek çoğunu barındıran EX30,12,3 inçlik merkezi ekran, Google entegrasyonlu bilgi-eğlence sistemi, kablosuz Apple CarPlay ve gelişmiş ses sistemiyle üst segment konforunu daha erişilebilir bir formatta sunuyor. Modelde kullanılan Soundbar hoparlör sistemi, araç içi ses deneyimini yeniden tanımlarken iç mekânda daha fazla alan yaratıyor.
EX30: Şehir içi güvenlikten, üstün performans
Volvo EX30, şehir içi sürüşte emniyeti artıran bir dizi yenilikçi özellikle donatıldı. “Kapı Açılma Uyarısı” (Safe Exit) sistemi, yol kenarında bisikletli veya yayalar geçerken oluşabilecek olası kazaları önlemeye yardımcı olurken; yeni nesil Park Pilot Assist, dar alanlara otomatik park imkânı sunuyor. EX30, Volvo’nun bugüne kadar ürettiği en hızlı ivmelenmeye sahip otomobili olarak da dikkat çekiyor: Twin Motor versiyonu 428hp güçle 0’dan 100 km/s hıza yalnızca 3,6 saniyede ulaşarak bugüne kadar üretilmiş en hızlı Volvo otomobili unvanına sahip oldu. Geniş menzil isteyen kullanıcılar için 476 km’ye kadar menzil sunan 204hp’lik Single Extended Range seçeneği de mevcut.
EX30’un Türkiye’de sunulan donanımlı versiyonu olan Ultra seviyesi, standart olarak panoramik cam tavan, 22kW OBC, ısıtmalı ön koltuklar, ısıtmalı direksiyon, anahtarsız giriş, otomatik açılan bagaj, 19” alüminyum elmas kesim jant, 9 hoparlörlü, 1.040W gücünde ve 5.1 Quantum Logic Surround ses deneyimi sunan Harman Kardon soundbar ses sistemi, 360 derece kamera, BLIS kör nokta uyarı sistemi, elektrikli ayarlanabilir koltuklar ve adaptif hız sabitleyici gibi üst segment özellikleri içeriyor. Bu özellikler, EX30’u sınıfında en yüksek donanımlı modellerden biri haline getiriyor
Sürdürülebilirlik yaklaşımı
EX30, Volvo Cars’ın bugüne kadarki en düşük karbon ayak izine sahip modeli. Otomobilin üretiminden kullanım ömrüne kadar her aşamada çevresel etkileri minimize edecek çözümler geliştirildi. EX30, %100 yenilenebilir enerjiyle çalışan tesiste üretiliyor ve toplam karbon ayak izi 27 tonun altına indirildi. Otomobilin gövdesinde %25 geri dönüştürülmüş alüminyum, %17 çelik ve %17 polimer kullanıldı.
Yeni Volvo EX30 Türkiye’de lansman rengi olan Sand Dune’un yanı sıra Cloud Mavi, Vapour Gri, Crystal Beyaz ve Onyx Siyah seçenekleriyle sunuluyor.
-
Blog4 hafta önce
Off-Road SUV JAECOO 7’de Haziran Ayına Özel Finansman Avantajları
-
Blog4 hafta önce
T10X’te haziran ayı avantajlarla başladı
-
Blog4 hafta önce
Haziran indirimleriyle Nissan’ınızı tatile hazırlayın!
-
Blog3 hafta önce
Avenger, Renegade ve Compass’ta Kredi ve Takas Olanakları
-
Blog4 hafta önce
DS Automobiles’te hazirana özel finansman teklifleri
-
Blog3 hafta önce
Skoda tabuları yıktı: 15 bin TL taksitle SUV!
-
Blog3 hafta önce
Avenger, Renegade ve Compass’ta Kredi ve Takas Olanakları
-
Blog2 hafta önce
Egea, Haziran’a özel 999 Bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla