Connect with us

Sektörel

PROMETEON TÜRKİYE GÜÇLÜ BÜYÜMESİNİ SÜRDÜRÜYOR  

Prometeon Türkiye, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında Türkiye’nin ilk lastik fabrikasının sahibi olarak Türkiye ekonomisine katkı sunmaya devam ediyor.

Dünyanın endüstriyel ve ticari lastik odaklı tek global şirketi Prometeon Tyre Group, dünyada ve Türkiye’de büyümesini sürdürüyor. Anteo, Eracle, Tegrys markalarının yanı sıra Formula, Pharos ve Pirelli lisansıyla endüstriyel ve ticari lastikler üreten Prometeon, üç ülkede dört fabrikası, 8 bin çalışanı ve 160 ülkede yürüttüğü operasyonları ile 1,5 milyar euro ciroya ulaştı.

75 ülkeyi kapsayan “Türkiye-Afrika-Orta Doğu-Rusya-Orta Asya ve Kafkaslar” Bölgesi’nin merkez üssü konumunda yer alan Prometeon Türkiye, 1960 yılında Türkiye’de kurulan ilk lastik fabrikası olan Kocaeli fabrikasını da yönetiyor. Prometeon Türkiye, Kocaeli fabrikasında en yüksek teknolojiye sahip premium lastiklerin yanı sıra standart ve ekonomik segmentte lastik üretimi ile lojistik sektörünü destekliyor ve üretiminin yüzde 50’den fazlasını başta Avrupa olmak üzere 87 ülkeye ihraç ediyor. Prometeon Türkiye Kocaeli fabrikası, en yüksek ticari lastik üretim kapasitesine sahip üretim tesisi ve 150 kişilik ekipten oluşan Ar-Ge Merkezi ile hem grup içinde hem de Türkiye’de öne çıkıyor.

“Prometeon Türkiye’nin cirosu 2017-2022 yılları arasında euro bazında 2.4 katına çıktı, 2020 yılından bu yana tek markada pazar lideriyiz”

Kocaeli fabrikası Ar-Ge Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Prometeon Türkiye, AFME, Rusya, CIS Bölgesi CEO’su Gökçe Şenocak, “Global lastik pazarı, ticari araç pazarının ve lojistik endüstrisinin büyümesinin de pozitif etkisiyle her yıl büyüyor. Global lastik pazarında Türkiye’nin de içinde bulunduğu MEA bölgesi %13 paya sahipken, Türkiye MEA pazarının %12’sini oluşturuyor. Prometeon Türkiye olarak biz içinde bulunduğumuz MEA bölgesindeki net satışların 53’ünü gerçekleştirerek ülke olarak başarılı bir performans ortaya koyuyoruz.” dedi.

Türkiye lastik pazarı ve Prometeon Türkiye’nin liderliği hakkında da bilgi paylaşan Şenocak şunları kaydetti: “2017-2022 yılları arasında Türkiye yenileme pazarı %12 büyürken biz ise adette %33 büyüdük. Pazar payımızı ise aynı dönemde 4 puan artırdık. Halihazırda pazardaki her 4 lastikten biri, Prometeon tarafından üretiliyor. Diğer yandan premium ticari lastiklerimiz ile Türkiye’de 2020’den beri tek markada aralıksız pazar lideri konumunda yer alıyoruz. Bu başarıda Türkiye fabrikamızın kapasitesi, tecrübesi, bilgi birikimi, Türk mühendislerinin ve üretimin başındaki her bir çalışma arkadaşımızın emekleri büyük paya sahip.

Şirketimiz büyürken istihdamımız ve ihracatımız da büyüyor. İstihdamımız 2017’den bu yana %15 artarak 2300 kişiye ulaştı. 2023 sonu itibariyle 1.850.000 adet üretim kapasitesine ulaşacak olan üretim tesisimiz Türkiye’deki en yüksek ticari lastik üretim kapasitesine sahip fabrika konumunda. Ciromuzu 5 yılda euro bazında 2.4 katına çıkardık ve ihracat ciromuzu da yine euro bazında 4 kat artırdık. Halihazırda 87 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Yüksek teknoloji lastikleri üretme yetkinliğimizle ihracatımızın 2/3’ünü en premium pazar olan Avrupa’ya yapıyoruz.”

Prometeon mühendisliği ile geliştirdikleri yenilikçi ürün ve hizmetlere de değinen Şenocak “Sürdürülebilirliği her zaman gündeminde tutan ve bunu inovatif çözümlerle destekleyen bir grup olarak, Ar-Ge Merkezi’mizde yakıt tüketimini ve CO2 emisyonlarını azaltan yeni lastik teknolojileri için çalışıyoruz. Prometeon mühendisliği ile geliştirilen ve üretilen 02 Serisi lastiklerimiz Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin ortak çalışmaları ve Türkiye fabrikamızda yapılan üretimle Mayıs 2022’de yollara çıktı. Diğer yandan yeni teknolojili elektrikli ve çevre dostu araçlar için otomotiv endüstrisine, yük taşıma kapasitesi yüksek, sürdürülebilir malzeme ve teknolojiler ile üretilen lastikler tasarlıyoruz. Gelecek 10 yılda, hidrojen ve elektrikli motorlar için orijinal ekipman üreticisi olan ağır vasıta ve şehir içi otobüs üreticileri ile ortak çalışmalar yürütüyoruz. Ciromuzun her yıl yüzde 3’ünü Ar-Ge faaliyetlerine ayırıyoruz.” ifadelerini kullandı.

2023 yılını %6 büyüme ile kapatmayı hedeflediklerini belirterek, artan üretim kapasitesi ve Türkiye’de yaygın bayi organizasyonu ile pazar liderliğini daha da ileri taşıyacaklarını söyleyen Şenocak; “En iyi lastikleri ve çözümlerini üreterek güvenilir iş ortağı olma vizyonumuzla Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında da üretim, istihdam ve ihracat ile ülke ekonomisine katkımızı artırmak üzere çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

“Prometeon Türkiye fabrikası, Grubumuzda en yüksek teknolojiye sahip fabrika olarak öne çıkıyor”

Prometeon Türkiye’nin Grup içindeki önemli rolüne değinen ve yetkinliklerinden bahseden Prometeon Tyre Group CTO’su Alexandre Bregantim şunları söyledi: “Türkiye fabrikamız dünyadaki fabrikalarımız arasında en yüksek teknolojilere sahip fabrika olarak öne çıkıyor. İnovasyonumuzu hızlandıran, dünyadaki en gelişmiş Ar-Ge Merkezi’miz de Türkiye’de yer alıyor. Prometeon Tyre Group olarak geleceğimizi şekillendiren ve üzerinde en önemle durduğumuz konular inovasyon, dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik. Türkiye’deki güçlü ekibimizle bu konulara odaklanmayı sürdüreceğiz.”

“Gelecekte de sürdürülebilir büyüme hedeflerimize paralel üretim yapmaya devam edeceğiz”

Prometeon Türkiye’nin 63 yıllık tarihindeki kilometre taşlarını ve şirketin geldiği noktayı değerlendiren Prometeon Türkiye CTO’su-Fabrika Direktörü Bahadır Özer, “Prometeon olarak inovasyonu müşteri merkezli olarak yürütüyoruz. İnovasyonun temel taşlarını; OEM iş birlikleri, sürdürülebilirlik, açık inovasyon, regülasyon, ürün gelişimi ve dijital mobilite oluşturuyor.” dedi.

Prometeon mühendisliği ile üretilen lastikler hakkında da bilgi veren Özer “Dijital mobilite kapsamında lastik içi sensör uygulamalarını üretimimizin bir parçası haline getirmek üzere çalışırken RFID’yi özellikle 02 Serisi’nde tüm lastiklerde uygulamaya geçtik.” şeklinde konuştu.

Grubun dünya çapındaki en büyük Ar-Ge tesisi olan Türkiye Ar-Ge Merkezi’nde yaklaşık 150 çalışanı ile sürdürülebilirlik ve teknoloji odaklı 25’e yakın TÜBİTAK Projesi yürüttüklerini kaydeden Özer “2007’de kurulan ve 2015 yılında sektöründe Bakanlık lisansı alan ilk Ar-Ge Merkezi olan merkezimizi 2021 yılında yeniledik. 2023’te Ar-Ge Merkezimiz, Türk Akreditasyon Kurumu’ndan, indoor diye bilinen kapalı alan lastik testlerinin yapıldığı deney laboratuvarı olarak akredite edildi. Böylelikle Ar-Ge Merkezi’miz, Prometeon’un kendi lastik test laboratuvarından verdiği test sonuçlarının ulusal ve uluslararası resmi veya özel kuruluşlarca kabul edilmesinde güvenilirliği sağlayan önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.” dedi.

Özer, büyük Prometeon Türkiye Ailesi olarak gelecekte de yenilikçi ürün ve hizmetleri artırarak sektöre liderlik etmeye devam edeceklerini kaydetti.

“Satış sonrası hizmetler de terzi işi”

Lastik sektörünün ürün tedarikçiliğinden hizmet sağlayıcılığına dönüştüğü süreçte, ‘terzi usulü’ ürün ve hizmetlerin öne çıktığını vurgulayan Prometeon Türkiye, MEA, Rusya, CIS Bölgesi Pazarlama Direktörü Faruk Uslu, Prometeon Türkiye’nin 2017’de %21 olan pazar payının %25’e ulaştığına değindi. Uslu, Prometeon’un premium ve ekonomik segmentteki büyümesine dikkat çekti.

“Tek markadaki pazar liderliğimizin önemli bir destekleyicisi, inşaat segmentinde %30 pay ile olan liderliğimizdir. Zorlu inşaat sahalarında Prometeon tarafından üretilen lastiklere güveniliyor.” diyen Uslu filolar ve bireysel şoförler nezdinde Prometeon tercihinin 2017-2021 yılları arasında toplam 8 puan arttığını vurguladı.

Orijinal ekipman üreticileri ile olan iş birliklerine de değinen Uslu; “Ar-Ge Merkezi’mizin gücüyle hem yenileme pazarı için hem de orijinal ekipman pazarı için en yenilikçi lastikleri geliştiriyoruz. Ticari araç üreticileri ile yaptığımız iş birlikleri ile araç sektöründeki trendleri izliyor, ticari araç lastiklerinde trendleri yaratıyoruz. Prometeon Türkiye olarak ulusal ve yerel oyuncularla çalışıyoruz. Orijinal ekipman pazarına yaptığımız satışlar 2017-2022 yılları arasında adet bazında 2 kattan fazla büyüdü.” ifadelerini kullandı.

2025 sonu itibariyle tüm premium lastiklerin yerini 02 Serisi’nin alacağını belirten Uslu şunları kaydetti; “Yeni 02 Serisi %10 daha fazla kilometre performansı ve %20 daha fazla dayanıklılık vadederek verimlilik, tasarruf ve sürdürülebilirlik açılarından öne çıkıyor. Uluslararası taşımacılık lastiği olan H02 Profuel ürünümüz A sınıfı etiket değeri ile %1,4 daha düşük yakıt tüketimi sayesinde 150 araçlık bir filoda yılda 3 milyon TL’lik tasarruf imkanı sağlıyor. Bu ürünümüz aynı zamanda yılda 702 ton karbon emisyonunun azaltılmasına katkıda bulunuyor.”

Uslu “Diğer yandan profesyonel lastik yönetimi çözüm ailemiz Pro Services ile filolara da operasyonel verimlilik ve sürdürülebilirlik alanında katkı sağlıyoruz. Dijital takip sisteminden yol yardımına, merkezi faturalandırma çözümlerinden lastik kaplamaya kadar pek çok alanda sunduğumuz Pro Services çözümlerimiz sayesinde filolar ve bireysel şoförlerin kendi ana işlerine odaklanmalarına imkan sağlıyor, lastikle ilgili tüm operasyonel süreçleri biz devralıyoruz. Pro Services çözümlerimizle de tasarruf sunmaya devam

created by dji camera

ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Prometeon’un sürdürülebilirlik tutkusu

Sustainalytics tarafından gerçekleştirilen ESG standartları değerlendirmesine göre, Prometeon Tyre Group, 2022 yılında sektöründe küresel arenada üçüncü sırada yer aldı. Prometeon Tyre Group, iklim krizine karşı proaktif çözümler üretirken 2030’da su tüketiminde %53, CO2 emisyonlarında %32, solvent kullanımıda %42 azaltım ve %99 atık geri kazanımı hedefliyor. Prometeon Türkiye ise 2022 yılında atıklarının %95,7’sinin geri kazanmanın yanı sıra %28 daha az su tüketimi, %29 CO2 azaltımı ve %24 daha az enerji tüketimi ile Grubun sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağladı.

Sürdürülebilirlik vizyonunu toplumsal yatırımları da kapsayacak şekilde kurgulayan Prometeon, spora olan desteğini büyütüyor. Prometeon Tyre Group, 2022’den bu yana Dünya SBK motosiklet şampiyonasının resmi sponsorluğunu ve Superbike Dünya Şampiyonu Toprak Razgatlıoğlu’nun sponsorluğunu üstleniyor. Diğer yandan Prometeon Tyre Group, başarılı İtalyan futbol kulübü Parma ile 2022’den beri uzun vadeli iş birliği yürütüyor. Bu sayede şirket, milyonlarca insanın tutkuyla takip ettiği bir spora ve geleceğe yönelik hedefleri net olan prestijli bir futbol kulübüne destek veriyor. Yenilik, teknoloji, tutku, cesaret ve performans arayışı gibi değerler, bu sponsorluk kararlarında belirleyici rol üstleniyor.

 

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

Komatsu, MINEX 2025’te Yer Altı Maden Kamyonu HX20’nin Türkiye Prömiyerini Gerçekleştirdi

Marubeni Dağıtım ve Servis, 3-6 Eylül 2025 tarihleri arasında Fuarİzmir’de düzenlenen MINEX – 11. Uluslararası Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda en yeni yer altı maden kamyonu Komatsu HX20’nin Türkiye prömiyerini gerçekleştirdi; paletli ekskavatörler arasında verimliliği ile dikkat çeken Komatsu PC210LC-11E0’ı da iş ortakları ile buluşturdu. Marubeni Dağıtım ve Servis, Montabert’in en yeni hidrolik kırıcılarından SD28, V1800 ve XL1900’u da MINEX’de sergiledi. Açık ve kapalı alanda yer alan iki ayrı stantta konuklarını ağırlayan Marubeni Dağıtım ve Servis, maden sektöründe farklı çözümleri sağlayan en yeni teknolojileri ile de çözüm ortağı olduğunu gösterdi.

Yer altı madenlerinde verimliliği ve performansı en üst düzeye taşımaya hazırlanan yeni Komatsu HX20’nin Türkiye’deki ilk gösterimi  Fuarİzmir’de düzenlenen MINEX – 11. Uluslararası Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda gerçekleştirildi. Japon kalitesiyle iş ortaklarıyla buluşan tüm Komatsu ürünlerinde olduğu gibi, 23 tonluk paletli ekskavatör segmentinde verimlilik standartlarını yeniden belirleyen Komatsu PC210LC-11E0 da fuarda yerini aldı.

Yer altı maden sektörüne yeni bir kamyon: Komatsu HX20

Komatsu HX20, zorlu yer altı koşullarında üstün performans göstermek için tasarlandı. Orta ve büyük ölçekli madencilik faaliyetlerinde güvenilir ve dayanıklı bir madencilik kamyonu olan Komatsu HX20, üretimi en üst düzeye çıkarırken bakım ve bekleme sürelerini en aza indirmeye yardımcı oluyor. Yer altı madenlerinin zorlu koşullarına karşın Komatsu kalitesini sağlayan Komatsu HX20, 20 tonluk taşıma kapasitesi, 209 kW’lik güçlü ve çevreci Cummins QSB6.7 motoru ile verimlilik ve üretkenliğe odaklanıyor. Kompakt boyutları sayesinde dar galerilerde kıvrak hareket edebilmesi ve kendini kanıtlamış teknolojilerinin sorunsuz yapısı sayesinde yer altı madencilik faaliyetleri yürüten işletmelerin yeni favorisinin Komatsu HX20 olması bekleniyor.

9.417 mm’lik uzunluğu, 2.200 mm’lik genişliği ve yüklü haldeyken 2.555 mm’lik yüksekliğiyle kompakt bir yapı sergileyen Komatsu HX20, 10 metreküplük standart damper kapasitesine ek olarak 6 veya 12,5 metreküplük damper kapasitesi seçenekleriyle de sipariş edilebiliyor. Yaklaşık 19 tonluk çalışma ağırlığı ve 20 tonluk yük kapasitesiyle, 39 tonluk toplam yüklü ağırlığa ulaşabilen Komatsu HX20, en zorlu, dar ve alçak yer altı madenlerindeki işlerin üstesinden kolaylıkla gelebiliyor.

Düşük tüketim ve verimliliğin sembolü: Komatsu PC210LC-11E0

Yenilenmiş hidrolik ve motor tasarımı sayesinde yüzde 20’ye varan düşük yakıt tüketimiyle Komatsu PC210LC-11E0, 23 tonluk paletli ekskavatör segmentinde verimlilik standartlarını yeniden belirledi. Komatsu PC210LC-11E0, geliştirilmiş  kontrol valfi ve yüksek kapasiteli pompası sayesinde, kule dönüş, bom, arm ve kovanın aynı anda hareket ettiği kombine hareketlerde hız sağlıyor.

Operatörlerin konforu ve rahatlığı için geniş görüş açılı kabin, kullanımı kolay, konsola entegre kısa levyeler, elektrikli hava süspansiyonlu ve ısıtmalı koltuk donanımları devreye giriyor. Sınıfının en düşük Adblue tüketimine sahip seçeneklerinden Komatsu PC210LC-11E0, çalışma esnasında DPF rejenerasyonunu otomatik olarak gerçekleştirirken operatörler çalışmalarına aralıksız devam edebiliyor. Komatsu PC210LC-11E0, kırıcı tesisatı ve seçilebilir kırıcı mod/ataşman modları ile de istenilen şekilde kırıcı ile çalışılabiliyor, böylelikle kullanıcılara kolaylık ve yüksek performans sunuyor.

Maden sektörüne Komatsu imzası

Komatsu HX20’nin Türkiye’ye gelmesi ile birlikte madencilik sektöründeki katma değerli ürünlerine bir yenisini daha ekleyen Marubeni Dağıtım ve Servis, Komatsu HX30 ve Komatsu HX45 gibi yeni yer altı kamyonlarını da iş ortaklarının beğenisine sundu. Komatsu’nun yeni ürünleri arasına Komatsu WX07, Komatsu WX11 ve Komatsu WX15 yer altı yükleyicileri de eklendi. Tüm Komatsu ürünlerinde olduğu gibi düşük işletme maliyeti sağlayan güçlü şasi ve sistem tasarımları, isteğe göre uyarlanmış gövde ve boyutlar ile Komatsu’nun bir asırlık tecrübesiyle kanıtlanmış teknolojileri, yer altı madenlerinde de iş ortaklarının avantajlarına hizmet ediyor.

Continue Reading

Sektörel

Turka’dan araç muayenede yeni dönem için ilk imza    

Turka markasıyla 2027-2047 dönemindeki araç muayene hizmetlerini yürütme hakkını kazanan MOI Ortak Girişim Grubu, Cumhuriyet tarihinin en büyük ihalelerinden birinin kazanılmasının ardından Turka Araç Muayene Ekibi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na bir çalışma ziyareti gerçekleştirdi.

21 Mayıs 2025’te Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın koordinasyonunda sonuçlandırılan araç muayene ihalesini MOI Ortak Girişim Grubu kazandı. Türkiye’den Met-Gün Grup, ABD’de araç muayene ve emisyon testleri yapan Opus Group ile Itversia Gestion S.L ve VTV Norte SA şirketlerinden oluşan MOI Ortak Girişim Grubu, araç muayenede yeni dönemi başlatacak özelleştirme sözleşmesinin imzalanması sürecinde önemli adımlardan birisi olan sözleşme taslaklarının parafe edilerek Danıştay görüşüne sunulması aşamasında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na çalışma ziyareti gerçekleştirdi.

Danıştay tarafından görüş verilmesini takiben sözleşme Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile MOI Ortak Girişim Grubu arasında imzalanacak ve 2027 yılından başlayarak 2047 yılına kadar  araç muayene hizmetleri Turka markasıyla MOI Ortak Girişim Grubu tarafından verilecek.

Dünyada en yüksek araç muayenesi yapılan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu söyleyen Turka İcra Kurulu Üyesi Serhan Salman, “2024’te trafikte kayıtlı 31 milyondan fazla araç vardı ve bu sayıya her yıl yaklaşık 1 milyon araç ekleniyor. Bu da trafikteki araçların güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor. Araç muayene sisteminin sağlıklı ve verimli işlemesi, trafik kazalarının önlenmesinde hayati bir rol oynuyor; çünkü yola çıkan her aracın teknik olarak güvenli olması, binlerce hayatı doğrudan etkiliyor. Hedefimiz 15 Ağustos 2027’de, Türkiye genelindeki 249 istasyonumuzla bu süreci sorunsuz olarak devralarak başlamak. Bugün Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda gerçekleştirdiğimiz sözleşme taslaklarının parafesi işlemiyle birlikte geçtiğimiz aylarda başlattığımız çalışmalarımızın önemli aşamalarından birini daha tamamladık” dedi.

“Global bilgi birikimimizi Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden otomotiv için kullanacağız”

Her yıl tekrarları ile 15 milyona ulaşan Türkiye’deki araç muayene işlemlerini hızlı, verimli, güvenilir ve insan odaklı olarak devam ettirmek için gerekli hazırlıkları yaptıklarını belirten Opus Group CEO’su Lothar Geilen “MOI Ortak Girişim Grubu’nu oluştururken araç muayenesi konusunda alanının en iyileri ile bir araya geldik. Türkiye’deki ortağımız Met-Gün Grup, bu girişim grubunun ihaleyi kazanması konusunda büyük emekler verdi. Birlikte çalışarak elde ettiğimiz başarı dünya çapında ses getirdi. Türkiye’ye yaptığımız yatırımlarla da bu konuya ne kadar önem verdiğimizi gösteriyoruz” diyerek Türkiye gibi dünyanın en önemli ekonomilerinden birinin lokomotif sektörlerinden otomotivin daha da ileriye gitmesi için globalde elde ettikleri tecrübelerini aktaracaklarını vurguladı.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda atılan imza ile araç muayene istasyonlarının yeni dönem hazırlıklarının hız kazanacağını söyleyen Serhan Salman “2027-2047 dönemi boyunca yapacağımız değerlendirmelerle, ihtiyaç duyulan bölgelerde yeni araç muayene istasyonları açacağız. Bu yüzden de birlikte çalışacağımız girişimcileri doğru seçmek bizim için çok önemli. Hayata geçireceğimiz bayilik sistemine katılacak güvenilir iş ortaklarımızla uzun süreler boyunca çalışmak istiyoruz. Tüm operasyonlarımızda, alt işleticilerimizle birlikte, sektörde halihazırda çalışanları da bünyemize katmayı hedefleyerek,  tecrübesi olan 4 bin 500 kişiden oluşturacağımız ekibimizle istihdam hedefimizi daha ileriye taşımayı amaçlıyoruz. Diğer yandan,  araç muayene hizmetlerinde yeni dönemde, vatandaşların konforunu ve memnuniyetini artırmaya yönelik önemli düzenlemeler hayata geçireceğiz. Muayene ücretleri artık komisyon farkı alınmaksızın kredi kartı gibi farklı ödeme yöntemleriyle ödenebilecek; istasyonlarda kafeterya, bekleme alanları ve elektrikli araç şarj üniteleri gibi ek hizmetler sunulacak. Ayrıca online randevu ve şikâyet sistemleri devreye alınarak işlemlerin hızlı ve kolay şekilde tamamlanması sağlanacaktır. ” dedi.

Continue Reading

Blog

BYD, Seal 06 DM-i’nin wagon versiyonunu 611 bin liradan satacak

Çinli otomotiv devi, 109 bin 800 RMB (15 bin 320 dolar, yaklaşık 611 bin lira) başlangıç fiyatıyla Seal 06 DM-i Touring Edition’ı düzenlenen bir etkinlikte resmen piyasaya sürdü.

BYD hibrit sedanı Seal 06 DM-i’nin wagon versiyonunu piyasaya sürerek popüler Seal ailesi ürün gamını daha da genişletti.
Çinli otomotiv devi, 109 bin 800 RMB (15 bin 320 dolar, yaklaşık 611 bin lira) başlangıç fiyatıyla Seal 06 DM-i Touring Edition’ı düzenlenen bir etkinlikte resmen piyasaya sürdü.

Normal Seal 06 DM-i hibrit sedan, 28 Mayıs 2024 tarihinde BYD’nin beşinci nesil DM teknolojisine dayalı olarak piyasaya sürüldü ve 2 bin 100 kilometreye kadar NEDC menziline sahip.

Sedan, 99 bin 800, 109 bin 800, 119 bin 800, 129 bin 800 ve 139 bin 800 yuan başlangıç fiyatlarıyla beş farklı modelde sunuluyor.

Seal 06 DM-i Touring Edition 109 bin 800 yuan, 119 bin 800 yuan ve 129 bin 800 yuan başlangıç fiyatlarıyla üç farklı modelde sunulmaktadır.
Vagon varyantı 4.850 mm uzunluk, 1.890 mm genişlik ve 1.505 mm yükseklik ölçülerine ve 2.790 mm dingil mesafesine sahip olup, 4.830 mm uzunluk, 1.875 mm genişlik ve 1.495 mm yükseklik ölçülerine ve 2.790 mm dingil mesafesine sahip normal Seal 06 DM-i’den biraz daha büyük.
Seal 06 DM-i Touring Edition’ın genel tasarımı normal Seal 06 DM-i’nin tarzını takip ediyor, ancak daha fazla depolama alanı sağlayan daha yüksek bir arka bagaja sahip.

Gücünü 74 kW çıkışa sahip 1.5L benzinli motordan alan araçta ayrıca 120 kW veya 160 kW güç çıkışına sahip bir elektrik motoru var. 0’dan 100 km/sa hıza 7,7 saniye gibi kısa bir sürede çıkabiliyor.

150 KİLOMETRE BATARYA MENZİLİ VAR

BYD’nin blade bataryası ile donatılan modelin giriş seviyesi versiyonu 80 kilometre, diğer iki versiyonu ise 150 kilometre batarya menzili sunuyor.
Batarya 25 dakika içinde yüzde 30’dan yüzde 80’e kadar şarj olabiliyor ve harici güç kaynağını destekliyor.

OTOPODYUM

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.