Kamyon-Çekici
RENAULT TRUCKS, Elektrikli Araç Serisini Büyütüyor
Renault Trucks, müşterilerinin temiz enerjiye geçişlerini hızlandırmalarına yardımcı olmak için tam elektrikli ürün gamını genişletiyor. Dağıtım gamı elektrikli araçlar için daha geniş batarya seçenekleri bulunuyor: Renault Trucks D ve D Wide Z.E artık 66 kWh bataryaları ile de sunuluyor. Ayrıca Renault Trucks Master Z.E.’nin, 3,5 tonluk modeli pazara sürülüyor.
Tam elektrikli ürün gamı olan Renault Trucks Z.E. serisindeki araçlar, gürültü kirliliğini önlüyor ve kentsel hava kalitesini koruyor. Sıkı trafik kısıtlamalarına tabi olan uygulamalara bile şehir içi bölgelere erişim sağlıyor.
Nakliye şirketlerinin elektrikli araçlara geçmesine yardımcı olmak için tam elektrikli Renault Trucks kamyonlar, 400 km’ye kadar çalışma menziliyle 3,1 ila 26 ton brüt araç ağırlığı arasında özelleştirilebiliyor.
Renault Trucks D ve D Wide Z.E. şimdi 66 kWh batarya donanımı ile sunuluyor
Batarya, bir elektrikli kamyondaki en maliyetli bileşenlerden biri olarak ön plana çıkıyor. Renault Trucks, maksimum çalışma aralığını sistematik olarak dahil etmek yerine müşterilerine gerçekten ihtiyaç duydukları menzili sunmayı tercih ediyor. Müşterilerin gerçek uygulama gereksinimlerine göre uyarlanmış bu çözüm, hem yükleri koruyor hem de firmaların rekabet güçlerini arttırıyor.
Renault Trucks D ve D Wide Z.E, artık çeşitli menzil opsiyonları ile sunuluyor. Önceden 50 kWh ile sınırlandırılmış olan bataryalar bulunurken artık araçlar 66 kWh lityum iyon bataryalar ile de donatılıyor. Müşteriler, Renault Trucks D Z.E. için beş farklı konfigürasyonda 66 kWh’ya kadar maksimum altı batarya grubundan seçim yapabiliyor ve bu da 400 km’ye kadar çalışma menzili anlamına geliyor.
Renault Trucks Master Z.E., 3,5 tonluk bir modeliyle piyasaya sürüldü
Renault Trucks, Master Z.E. serisini de genişletiyor. Bu kamyon artık, önceki versiyon olan 3.1 tona yerine 3.5 tonluk brüt araç ağırlığı ile sipariş edilebiliyor. Renault Trucks Master Z.E., 400 kg ek yük taşımasına rağmen 120 km’lik gerçek çalışma menzili sunuyor ve sadece altı saatte tamamen şarj edilebiliyor.
3,1 tonluk ürün yelpazesi, üç farklı uzunlukta (L1, L2, L3) ve iki ayrı yükseklikte (H1, H2) bulunan iki modelden (panelvan ve düz zeminli kabin) oluşuyor. 3,5 tonluk panelvan versiyonu halihazırda piyasada bulunuyor.
Ayrıca 3,5 tonluk Renault Trucks Master Z.E. tam elektrikli hizmet kamyonu, kısa bir süre sonra bir boşaltma römorku veya kaldırma bagaj kapağı olan yüksek hacimli bir konteyner gibi çok çeşitli ekipmana sahip bir platform kabini ve şasi kabini ile birlikte satışa sunulacak.
Renault Trucks Z.E. serisi teknik özellikleri
Renault Trucks Master Z.E.
– Toplam brüt araç ağırlığı 3.1t ile 3.5t arasında
– 57 kW elektrikli motor
– Maksimum tork: 225 Nm
– Maksimum hız: 100 km/h
– Batarya: 33 kWh lityum-iyon bataryalar
– NEDC’ye bağlı menzil aralığı: 200 km
– Gerçek uygulama menzil aralığı: 120 km‘ye kadar
– Şarj : 7 kW AC
Renault Trucks D Z.E.
– Toplam brüt araç ağırlığı: 16t – Ağırlık: 16.7t.
– Mevcut dingil mesafesi: 4,400 mm ve 5,300 mm
– 185 kW elektrikli motor (130 kW kesintisiz güç)
– Elektrikli motorun maksimum torku: 425 Nm.
– Arka aks için maksimum tork: 16 kNm
– İki vitesli şanzıman
– Batarya: Toplamı 200 ila 400 kWh olan lityum-iyon bataryalar
– Gerçek uygulama menzil aralığı: 400 km’ye kadar
– Şarj : 20 kW AC ve 150 kW DC
Renault Trucks D Wide Z.E.
– Brüt araç ağırlığı: 26 t Ağırlık: 27 t.
– Mevcut dingil mesafesi: 3,900 mm, diğerleri talep üzerine mevcut
– Toplam 370 kW’lik iki elektrik motoru (260 kW kesintisiz güç)
– Elektrikli motorun maksimum torku: 850 Nm
– Arka aks için maksimum tork: 28 kNm.
– İki vitesli şanzıman
– Batarya: 200 ila 265 kWh olan lityum-iyon bataryalar
– Gerçek uygulama menzil aralığı: 180 km’ye kadar
– Şarj : 20 kW AC ve 150 kW DC
Blog
TürkTraktör’ün Yapay Zeka Asistanı TrakBot 7/24 Çiftçilerin Hizmetinde
TürkTraktör, çiftçilerin hayatını kolaylaştırmak amacıyla devreye aldığı mobil uygulaması Tarlam Cepte’yi geliştirmeye devam ediyor. Tarlam Cepte’nin sektördeki ilk yapay zeka destekli yeni sohbet robotu TrakBot, çiftçilerin her an yanında olan dijital bir asistan gibi çalışıyor. Çiftçilerin karar alma süreçlerine hız kazandıran TrakBot, kullanıcıların sorularına anında yanıt vererek tarımsal verimliliği artırmayı hedefliyor.
TürkTraktör Şirket Lideri Matthieu Séjourné, tarımı geleceğe hazırlama amacıyla dijitalleşme yolunda önemli adımlar atmaya devam ettiklerini belirtti. Tarlam Cepte’nin yeni sohbet robotu ‘TrakBot’un bunun son örneklerinden biri olduğunu ifade eden Séjourné, “TürkTraktör olarak tarımda en yeni teknolojileri ilk kez devreye almaya büyük önem veriyoruz. En çevreci traktör ve ekipmanlarımızın yanı sıra tarımın dijitalleşmesi için de durmaksızın çalışıyoruz. Çiftçilerimizin her türlü ihtiyacında yanında olabilmek ve dijital karar desteği sunabilmek için 2019’da hayata geçirdiğimiz Tarlam Cepte uygulamamızı her geçen gün yeni özelliklerle donatıyoruz” dedi.
Kullanıcı sayısı 170 bini geçen Tarlam Cepte’nin sektörde bir ilk olan sohbet robotu ‘TrakBot’un tarımda dijital dönüşümü hızlandıracağına inandığını vurgulayan Séjourné, “Tarım endüstrisi için özel olarak tasarlanan TrakBot, çiftçilerimizin her an yanlarında taşıyabilecekleri dijital bir asistan olarak çalışıyor. 7/24 iletişim kurarak, hava durumu raporlarından kampanyalara, gübreleme tavsiyelerinden sulama önerilerine kadar pek çok konuda sorulara anında yanıt veriyor. Güncel verilerle desteklenen doğru ve hızlı cevaplarla çiftçilerimiz en sık karşılaştığı sorunların üstesinden gelebiliyor. Bu yeni teknolojinin verimli ve sürdürülebilir tarım tekniklerini de yaygınlaştıracağına inanıyoruz” dedi.
Tarlam Cepte Tarımın Geleceğini Bugünden İnşa Ediyor
TürkTraktör, tarım sektörüne yenilikçi çözümler sunan Tarlam Cepte ile dijitalleşmeyi kullanarak sektördeki tüm paydaşları daha sürdürülebilir ve verimli bir geleceğe taşımayı hedefliyor. Tarlam Cepte’nin sunduğu dijital çözümler, tarım sektöründeki geleneksel iş yapış biçimlerini dönüştürerek daha akıllı, hızlı ve verimli bir tarım pratiği inşa etmeyi amaçlıyor.
Chatbot teknolojisiyle geliştirilen TrakBot, tarımda dijitalleşmenin çiftçilerin yanı sıra büyük tarım işletmeleri için de büyük faydalar sağlayacağı bir dönüm noktasını işaret ediyor. TrakBot, büyük veri analitiği ve tarım sektörüne yönelik bilgisi sayesinde verileri hızla işleyip hızlı ve kişiselleştirilmiş yanıtlar sunuyor.
Samimi, profesyonel ve tarafsız bir dil kullanan TrakBot, gereksiz detaylardan kaçınarak çiftçilerin sorularına net ve doğru çözümler öneriyor. Yapay zeka tabanlı yapısı sayesinde cevapların doğru ve kapsamlı olması için çaba gösteren TrakBot, sorular eksik bilgi içermesi durumunda doğru ve tatmin edici cevabı verebilmek için gerekli soruları yöneltmeye devam ediyor.
Blog
Doğum Yeri Aksaray Olan Yeni Actros L Türkiye Yollarına Çıkıyor!
Mercedes-Benz Türk, Yeni Actros L’yi yeni tasarımıyla ocak ayında yollara çıkarmaya hazırlanıyor. Mercedes-Benz Türk’ün Aksaray Fabrikası’nda üretimine başlanan, yenilenen yüzü ve teknolojik kabiniyle öne çıkan yerli üretim yeni Actros L’nin ilk tanıtımı Mercedes-Benz Türk Kamyon Satış Bayilerine gerçekleştirildi. “Verimliliğin Yeni Şekli” mottosuyla yollara çıkmaya başlayan Mercedes-Benz “Yeni Actros L”, yüksek konforu, son teknoloji donanımları ve üst düzey verimliliği ile sektöründe öncülüğünü pekiştirecek ve çekici segmentinde yeni standartları belirleyecek.
Kusursuz hizmet anlayışıyla geliştirdikleri yeni nesil ürünleri en son güvenlik standartlarını kapsayacak şekilde yollara çıkardıklarını söyleyen Mercedes-Benz Türk Kamyon ve Pazarlama Satış Direktörü Alper Kurt, “Üretimine başladığımız yeni Mercedes-Benz Actros L’yi, fütüristik araç tasarımı, optimize edilmiş aerodinamik özellikleri, bir dizi konfor özelliği, rakipsiz güvenlik özellikleri, gelişmiş dinamik sürüş sistemleriyle birlikte müşterilerimizin beğenisine sunmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyuyoruz. Yeni Actros L modelimiz, devrim niteliğinde yeni kabin tasarımımız ProCabin gibi yenilikçi donanımlarla yollara çıkıyor. Böylece yeni aracımızda yüzde 3’e varan yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Yeni Actros L ile sektörün yükünü daha da hafifletmeyi vadediyor, tüm müşterilerimizi verimliliğin yeni şeklini deneyimlemeye davet ediyoruz” dedi.
Mercedes-Benz Actros L modeli, 2022’de piyasaya sürülmesinden bu yana, Mercedes-Benz Türk çekici segmentinin standartlarını belirlemeye devam ediyor. “Verimliliğin Yeni Şekli” mottosuyla ocak ayından itibaren yollara çıkmaya başlayacak Mercedes-Benz Türk’ün Aksaray Fabrikası’nda üretimine başlanan Mercedes-Benz yeni Actros L, yüksek konforu, son teknoloji ekipmanları ve üst düzey verimliliğiyle sektöründe öncülüğünü pekiştirmeye devam ediyor. Yenilenen yüzü ve teknolojik kabiniyle öne çıkan yeni Actros L, fütüristik ProCabin tasarımıyla çekici segmentinde yeni standartları belirliyor. Bu tasarım sayesinde yüzde 3’e varan yakıt tasarrufu sağlanırken; Ekim 2022’de devreye alınan 3’üncü nesil OM 471 motoru ile beraber önceki nesle oranla toplamda yüzde 7’ye varan yakıt tasarrufu sağlanıyor. Kusursuz hizmet anlayışıyla geliştirdikleri yeni nesil ürünleri en son güvenlik standartlarını kapsayacak şekilde yollara çıkardıklarını söyleyen Mercedes-Benz Türk Kamyon ve Pazarlama Satış Direktörü Alper Kurt, “Bugün başarısını kanıtlamış amiral gemisi modelimizi şimdi yeni bir boyuta taşıyor; fütüristik araç tasarımı, optimize edilmiş aerodinamik özellikleri, bir dizi konfor özelliği, verimli motorları, gelişmiş dinamik sürüş sistemleriyle, “Yeni Actros L”yi müşterilerimizin beğenisine sunmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyuyoruz. Aksaray Fabrikamızda üretimine başladığımız ve ocak ayı itibarıyla da satışa sunduğumuz Yeni Actros L ile sürüş teknolojileri bakımından, müşterilerimize daima en iyi araç çözümlerini sunma sözümüzün bir kez daha altını çiziyoruz. Yeni Actros L modeliyle, test edilip kanıtlanmış amiral gemisi araç modelimizi birçok açıdan çok daha verimli hale getirdik. Bunun en iyi örneği, devrim niteliğinde yeni kabin tasarımımız. Yeni Actros L modelinde bu tasarım sayesinde yüzde 3’e varan yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Yeni aracımızla sektörün yükünü daha da hafifletmeyi vadediyor, tüm müşterilerimizi verimliliğin yeni şeklini deneyimlemeye davet ediyoruz” dedi.
Verimlilik: Devrim niteliğinde yeni kabin tasarımı!
Hayatına 1996 yılında başlayan Mercedes-Benz Actros kamyon serisi, müşterilerinin ve sürücülerinin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılama yeteneğiyle kısa zamanda Mercedes-Benz Trucks’ın gözde modellerinden biri olmayı başardı. 80 mm uzatılmış aerodinamik tasarımlı yeni kabinin ön kısımda karşılanan hava akımı, mümkün olan en verimli şekilde aracın çevresinden yönlendirilerek dolaşıma devam ediyor. Optimize edilmiş hava akışını sağlamak için, neredeyse hiçbir boşluk veya açıklık bırakılmadan oluşturulan aerodinamik tasarım konsepti, motor bölmesini dış hava akımından ayırmak için kullanılan kauçuk parçalarla tamamlandı. Böylece Yeni Actros L modelinde bu tasarım sayesinde yüzde 3’e kadar yakıt tasarrufu sağlandı. Mercedes-Benz Türk, aerodinamik optimizasyon uygulamalarıyla birlikte, Yeni Actros L modelinin verimliliğini, 12,8 litre motor hacmine sahip 3’üncü nesil OM 471 dizel motorla daha da artırıyor. Uzun mesafe taşımacılık için tasarlanan Yeni Actros L’de mümkün olan en düşük yakıt tüketiminin sağlanması üzerine odaklanıldı. OM 471 dizel motorla beraber araçta önceki nesle göre maksimum yüzde 4’e kadar yakıt tasarrufu sağlanıyor.
Uzun Yol Taşımacılığında “Konforun Yeni Şekli” Yeni Actros L!
Mercedes-Benz Türk, Yeni Actros L ve fütüristik kabin tasarımıyla, verimlilik artırma ve toplam maliyeti azaltmanın yanı sıra, sürücü kabininin cazip dış tasarımı ve konforu gibi unsurların da araç alımlarında önemli bir rol oynadığının altını çiziyor. Stream, Big veya Giga Space olmak üzere mevcut olan ProCabin iç mekânında; optimize edilmiş koltuk ısıtma, yeni premium Dinamica Star koltuk kılıfları, ahşap iskeletli yataklar ve konforu çok daha artırılmış Ekstra Premium Konforlu yatak minderi gibi birçok konfor özelliği sunuluyor. Aracın yeni konfor donanımları arasında, sürücü koltuğu için masaj fonksiyonu da yer alıyor. Bu masaj fonksiyonu, koltuğun tünel tarafındaki bir fonksiyon düğmesi aracılığıyla etkinleştiriliyor ve 10 dakika sonra otomatik olarak kapanıyor. Yeni LED ambiyans aydınlatması, hem mavi LED’li ortam gece sürüş ışığı hem de kehribar yaşam alanı ışığı sayesinde aracın iç mekanına rahatlatıcı bir aydınlatma sağlıyor ve böylece daha iyi bir yaşam atmosferi sunuyor. Aynı zamanda gece sürüşü sırasında kabin içinde bir yönlendirme ışığı görevi de görüyor.
Mercedes-Benz Yeni Actros L “Teknolojinin Yeni Şekli”!
1 Ocak 2025’te yürürlüğe giren Genel Emniyet Yönetmeliği’ne (GSR Faz B) göre üretilen Yeni Actros L modeli, regülasyon gerekliliklerinin ötesinde özelikler sunuyor:
Çoklu şerit takip özelliğiyle Aktif Fren Asistanı 6 (ABA6)
ABA 5’in gelişmiş versiyonu olarak tanımlanabilen ABA 6, Mercedes-Benz kamyon ve çekicilerin far ve ön çamurluk bölgesinde ek radar sensörleri ile 270 derece gelişmiş gözlem alanı sunuyor. Genişletilmiş izleme aralığına ek olarak Mercedes-Benz Türk mühendisleri, hareketli yayalara ve bisikletlilere verilen tepkinin 60 km/s’ye kadar hız aralığına genişletme imkânı yakaladı. Böylece araçlar, karşıdan karşıya geçen, karşıdan gelen veya aracın şeridinde yürüyen yayalara otomatik tam frenleme (acil frenleme adı verilen) ile tepki verebiliyor. Yaya ve bisiklet algılama özelliğiyle regülasyon gerekliliklerinin de ötesinde gelişmiş bir frenleme özelliği sunan yeni nesil kamyonlar, özellikle şehir içinde çalışan araçlar için ayırt edici bir güvenlik özelliği olarak öne çıkıyor.
Aktif Kör Nokta Asistanı 2
Sunduğu konfor ve şıklığın yanı sıra geliştirilmiş teknolojik donanım ile hem güzel hem de güvenli olan Mercedes-Benz kamyonlar her iki tarafında bir bisikletli, araç, yaya veya herhangi bir nesne algıladığında çarpışmayı önlemek için sürücüye iki aşamalı bir uyarı sistemi sunuyor. Sistem, regülasyon gerekliliklerinin ötesinde olası çarpışmayı engellemek için frenleme özelliğine de sahip.
Mercedes-Benz Türk, Türkiye’nin dört bir yanında hizmet veren güçlü bayi ağıyla birlikte Mercedes-Benz Actros L modelinin segmentindeki başarısını ve sektördeki öncülüğünü sürdürmeye devam edecek.
Kamyon-Çekici
Mercedes-Benz Türk’ün Desteğiyle İKSV Tarafından Yürütülen SaDe (Sanatçı Destek Fonu) Programı Sanatçıları, Mentorlarıyla Çalışmalara Başladı
Yaklaşık 40 yıldır “Kültür-sanatın #daima yanında” mottosunun rehberliğinde pek çok çalışmaya destek vererek çeşitli projelere imza atan Mercedes Benz Türk, toplumsal dayanışmayı güçlendiren ve kültürel mirası korumayı teşvik eden projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) yürüttüğü ve Mercedes-Benz Türk’ün destekleriyle görsel sanatlar alanında faaliyet gösteren sanatçıların gelişimlerine ve üretim süreçlerine katkıda bulunmak amacıyla hayata geçirilen SaDe (Sanatçı Destek Fonu) programı Şubat 2023 depremlerinden sonra ikinci programını sadece depremden etkilenen sanatçılara açtı.
Yaklaşık 40 yıldır “Kültür-sanatın #daima yanında” mottosunun rehberliğinde pek çok çalışmaya destek vererek çeşitli projelere imza atan Mercedes Benz Türk, görsel sanatlar alanında faaliyet gösteren sanatçıların gelişimlerine ve üretim süreçlerine katkıda bulunmak amacıyla İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) yürütücülüğünde hayata geçirilen SaDe’ye (Sanatçı Destek Fonu) destek vermeye devam ediyor. Program bu yıl Şubat 2023 depremlerinden etkilenen sanatçıların tasarı aşamasındaki projelerini hayata geçirebilmeleri için destek sağlıyor.
SaDe (Sanatçı Destek Fonu) programı kapsamında desteklenen sanatçılar, üretim süreçleri boyunca projelerini geliştirebilmeleri için alanlarında uzman mentorlarla çalışma imkânı buluyor. Üstelik bu isimler sanatçıların kendi belirlediği, beraber çalışmak istedikleri kişiler oluyor. Program kapsamında, tasarım aşamasındaki projelerini geliştirmeleri için programa katılan sanatçılara 5.000’er Avro destek sağlanıyor. Buna ek olarak sanatçılar çalışabilecekleri kültür-sanat profesyonelleri, kurumlar ve üreticilerle de bir araya getiriliyor.
Görsel sanatlar alanında çalışmalar yapan sanatçılara yönelik fona, 2024 yılında 84 sanatçı başvurdu. Yapılan başvurular arasından desteklenecek sanatçılar Aylin Çankaya, Cemil Çalkıcı, Gökçe Çetin, Macide Yalçınkaya, Nesime Karateke ve Rozelin Akgün olarak belirlendi.
Mimarlık bölümü mezunu olan Aylin Çankaya, bölümünün araçlarını fotoğraf alanıyla birleştirerek bir hikâye anlatıcılığı yapmayı amaçlıyor ve bu alanda mentoru olarak seçtiği Aslıhan Demirtaş ile birlikte projesini geliştirecek. Aslıhan Demirtaş; ODTÜ’de lisans, MIT’de yüksek lisans eğitiminin ardından Doha, Katar’daki İslam Sanatları Müzesi ve Japonya’daki Miho Şapeli projelerinde baş tasarımcı olarak Pritzker Ödülü sahibi I.M. Pei ile iş birliği yaptı. Çalışmaları Salt Galata ve Ulus, Pratt Manhattan Gallery, Aronson Gallery, Collectorspace ve Şarika Bienali’nde sergilenen Demirtaş, 2022 yılında 15. Dönem Ağa Han Mimarlık Ödülleri teknik değerlendirme komisyonunda görev aldı.
Adana’da yaşayan Mimarlık Bölümü mezunu Cemil Çalkıcı, çalışmalarında genel olarak doğal ve yapılı çevre arasındaki ilişkiyi inceliyor. Mentoru Emre Hüner ile birlikte yaşadığı şehirle olan ilişkisinin farklı yönlerini keşfedeceği bir proje hazırlayacak. Çalışmalarını İstanbul ve Amsterdam’da sürdüren Emre Hüner, Milano Güzel Sanatlar Akademisi mezunu olup, Art Explora, Artpace ve Rijksakademie gibi misafir sanatçı programlarına katıldı. Sylvia Kouvali Gallery, Arter gibi mekânlarda düzenlediği kişisel sergilerin yanı sıra 9. Asya Sanat Bienali (2024) ve 14. İstanbul Bienali’nde grup sergilerinde eserleri yer alan Hüner’in çizim, video, heykel ve yerleştirmeler gibi çeşitli araçlarla yaptığı işleri, Arter, Tate ve Centre Pompidou gibi prestijli müze koleksiyonlarında yer aldı.
Mentorluğunu Nazlı Pektaş’ın yapacağı sanatçı Gökçe Çetin, Marmara Üniversitesi Resim Bölümü’nde başladığı eğitimine devam ediyor. Çetin, duygular ve toplumsal normlar üzerine çalışmalarına devam ederken, depremlerin ardından ölüm, kayıp, yas, yıkım ve bunların bireysel yaşama etkileri üzerine ağırlık vermeye başladı. Mentoru Pektaş, lisans eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü’nde tamamladı, yüksek lisansı ise Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik-Cam Bölümü’nde yaptı. Halen Marmara Üniversitesi ve Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültelerinde öğretim görevlisi olarak çalışan Pektaş, sanat eleştirisi, yapıt analizi, sanat tarihi, seramik sanatı tarihi ve çağdaş sanatta beden konularında dersler vermeye devam ediyor. Bunun yanı sıra SUMMART, CIF Cocoon, Art Week, Bilsart Yapı Kredi Kültür Sanat, Marmara Üniversitesi Cumhuriyet Müzesi ve Sanat Galerisi’ndeki sergilerin yanı sıra pek çok serginin küratörlüğünü üstlendi.
Hatay’da yaşayan resim öğretmeni Macide Yalçınkaya, üretim sürecinde sanatçı ve akademisyen Evrim Kavcar’ın mentorluğuyla projesini hayata geçirecek. Yalçınkaya, üretimlerinde tekrar, örüntü ve belirsizlik kavramlarını çalışmalarının merkezine alıyor. Çalışma ve araştırmaları, düzen ile düzensizlik arasında gerçekleşene odaklanıyor. Mentoru Kavcar, yüksek lisansını San Francisco Art Institute’ta, sanatta yeterlik çalışmasını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Heykel Bölümü’nde tamamladı. Nesin Sanat Köyü ve Mardin Artuklu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin kurucu kadrosunda yer alan Kavcar’ın işleri; 28. İstanbul Film Festivali, PiST Disiplinlerarası Proje Alanı, ARTER, 17.İstanbul Bienali, Sinopale 8, Borusan Contemporary, Eldem Sanat Alanı, PASAJ Bağımsız Sanat Alanı, KASA Galeri, Karşı Sanat Çalışmaları, Barın Han, 3. Mardin Bienali, nGbK neue Gesellschaft für Bildende Kunst, Galerie Nord, TTayvan Tıpta İnsan Bilimleri Müzesi gibi uluslararası mekânlar ve etkinliklerde sergilendi. Kavcar, Berlin Senatosu Misafir Sanatçı Programı ve SAHA Studio gibi programlara katıldı.
Görsel sanatçı, fotoğrafçı ve kültür yöneticisi Günseli Baki’nin mentorluk yapacağı Nesime Karateke, Antakyalı bir belgesel yönetmeni olarak SaDe’nin desteğiyle projesini hayata geçirecek. Sanat üretiminde ağırlıklı olarak hafıza/mekân; kent/birey ve toplumsal cinsiyet konularıyla ilgilenen mentoru Baki, hafıza ve mekân üzerine yaptığı görsel, metinsel üretimler; arşivden beslenen, araştırma odaklı uzun süreli transdisipliner çalışmalara imza atıyor.
Diyarbakır’dan desteğe başvuran Rozelin Akgün ise çalışmalarında biyolojik döngüler ve biyomateryallere odaklanıyor. Sosyal, kültürel, ekonomik ve psikolojik bağlamlarla organik maddeleri ve dönüşen formları çalışıyor. Rozelin Akgün’ün mentorluğunu mühendislik ve belgesel fotoğrafçılığı kökenli sanatçı, küratör ve akademisyen Serkan Taycan üstleniyor. Taycan araştırmalarında İstanbul’a odaklanarak kentsel dönüşüm, altyapı, şehir hakkı ve sanatsal aktivizm konularını inceliyor. Fotoğraf, video, haritalama ve yürüyüş gibi medyalar aracılığıyla ekolojik ve kentsel dinamikleri ele alan Taycan’ın işleri Venedik Mimarlık Bienali, İstanbul Bienali, MAXXI ve İstanbul Modern gibi önemli mekânlarda sergilendi.
-
Blog4 hafta önce
Elektrikli Araç Satışları Üçüncü Kez Tavan Yaptı
-
Blog4 hafta önce
Škoda’dan Aralık Ayına Özel Avantajlı Kampanyalar
-
Otomobil Kampanyaları4 hafta önce
“Çünkü O Bir Mercedes-Benz.”
-
Otomobil Kampanyaları4 hafta önce
Chery, En Güncel Çarpışma Testi Laboratuvarında TIGGO 8 Pro Max’in Üstün Güvenlik Seviyesini Gösterdi!
-
Blog3 hafta önce
Opel’in Amiral Gemisi Yeni Grandland Türkiye’de Ön Talep Almaya Başlıyor!
-
Blog4 hafta önce
Türk Otomotiv Sanayi, Krizle Mücadele Ederken Bile Sektörün Geleceği İçin Yatırımları İhmal Etmemeli!
-
Blog4 hafta önce
Yenilenen Suzuki Vitara Şimdi Aralık Ayına Özel %0 Faiz Avantajı ile Türkiye’de!
-
Blog4 hafta önce
Ford’un Sıra Dışı İki Yeni Modeli Bronco Sport ve Edge Şimdi Türkiye’de