Connect with us

Üst Yapı

Tarım vasfını yitiren araziler, lojistiğe verilecek

Akdeniz’de tarım vasfını yitiren arazilerin sanayi ve lojistik sektörüne kazandırılması için imar planları üzerinde yoğun bir çalışma gerçekleştiriliyor.

Akdeniz Belediye Meclisi, Kasım ayı olağan meclis toplantısının ikinci birleşimini gerçekleştirildi. Belediye Konferans Salonu’ndaki toplantıda yapılan toplantının dilek ve temenniler bölümünde söz alan CHP’li Meclis Üyesi Serhat Servet Dövenci’nin, Büyüklehir yerine ilçe belediye meclisinde sanayi sitesi talebini dile getirdi.

Dövenci, “Mersin’de daha önce de çok konuşuldu, bununla ilgili bir çalışma yapacağınızı söylemiştiniz; sanayi sitesinin yer talebi ile ilgili. Şuan sanayi sitesi yetmiyor, etraftaki evlerin altları sanayi olmaya başladı. Mahalle aralarında yayıldı. Mersin çok hızlı büyüyen bir şehir, bununla ilgili acilen bir sanayi parselinin oluşturulması gerekiyor. Ve buranın da küçük bir alan olmaması lazım, en azından 15-20 veya 30 yıllık projeksiyon olması lazım. Eğer böyle bir çalışmayı bir an önce başlatırsanız Mersin sanayicileri, küçük esnafları size müteşekkir olacaktır” dedi.

“3 BİN HEKTARIN ÜZERİNDE TARIM ARAZİSİNİN İMARA AÇILMASINI İSTİYORUZ”

Dövenci’ye yanıt Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak’tan geldi. Yeni Sanayi Siteleri için çalışmaları olduğunu söyleyen Gültak, kentin 100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda Mersin Hali’nden Tarsus Hali’ne kadar olan 22 kilometrelik yol için yoğun bir mücadele verdiklerini söyleyerek, “Büyükşehir Belediye Başkanımıza da söyledik oda kendi gücü ile hareket ediyor ve bir şeyler yapmak istiyor. Akdeniz Bölgesi’nde yeni imar ile birlikte 3 bin hektar üzerinde tarım arazisinin imara açılmasını istiyoruz. Ama bu keyfi bir açılma değil. Bunu yukarıya anlatmaya,ikna etmeye çalışıyoruz çünkü Tarım Bakanlığı bu konuda çok hassas, kolay kolay izin vermiyor.

“KONTEYNER KOYACAK, GÜMRÜKLÜ ANTREPO VEYA LOJİSTİK ALAN YAPACAK BİR METRE YERİMİZ YOK”

Neden istiyoruz; çünkü bu coğrafyanın, Akdeniz’in Lübnan Limanı’ndan sonra ki değeri, işleyişi daha da arttı, en büyük limanı bizde. Fakat konteyner koyacak, gümrüklü antrepo veya lojistik alan yapacak maalesef bir metre yerimiz yok.

Daha önce de söylemiştim; Serbest Bölge otoban girişi ile Bekirde Yolu arasında 1.1 hektarlık bir alanı istedik fakat sanırım ancak yarısını alarak, bir lojistik alan açacağız. Anlaştık gibi duruyor.

SANAYİNİN ORTASINDA TARIM NE KADAR SAĞLIKLI VE VERİMLİ OLUR

Anlaşamadığımız konu bu yol, çünkü yolu açtığımızda bin 3000, bin 400 hektar tarım arazisi gidiyor. Aslında Çimsa’ya kadar tarım yapılmıyor bu bölgede. Serbest Bölge otobanından alıp Çimsa’ya kadar gittiğiniz alanda ciddi bir tarım yok. İşte orada Özgürlük, Yeşilçimen gibi bir sürü mahalleler türemiş ama tarım arazisi yok. Ama buraların çoğu tarım arazisi gözüküyor. Çimsa’dan sonra Nacarlı’la kadar narenciye bahçeleri var, doğrudur. Bunları da anlattık, neden olması gerektiğini. Üstte 2 ve 3’üncü organize sanayi bölgesinin, alt tarafta Şişecam ve Çimsa’nın bulunduğu bir yerde, bu kadar sanayi alanın içinde tarımın ne kadar sağlıklı, verimli olacağını izah ettik. Tahmin ediyorum bir ay içinde bir sonuca varacağız.

MERSİN CUMHURBAŞKANINA KADAR GİTMELİ

Karar istemediğimiz bir şekilde olur ise büyükşehir ve diğer belediye başkanları ile bir şekilde Ankara’da bir toplantı yapılıp, belki de beyefendiye, cumhurbaşkanımıza ulaşıp, bu konunun tekrar anlatılması gerekecek.

Bu Akdeniz’in ve şehrin kaderini değiştirecek bir imar planı. Biz bunu başaramazsak şehir tıkanır. Şehir batıda oturmaya, doğuda kazanmaya alışmış. Bizim Akdeniz olarak liman, lojistik, turizm ve tarımı hep beraber götürmemiz lazım.

Bu yolu açtığımız zaman özellikle Nacarlı’ya kadar büyük bir ihtiyaca cevap verecek. Özellikle Organize Sanayi Bölgesi Yönetimi de buna çok seviniyor. D400’ün paralelinde bir yol olacak, tır kamyon gibi araçlar otobandan çıkacak ve hiç aşağı inmeden bu yolu kullanarak direk organize sanayi bölgesine girebilecek.

HEDEF; BİN HEKTARLIK SANAYİ SİTESİ

Bunun altında yaklaşık bin hektar civarında bir araziyi ihtisas sanayi alanı olarak düşünüyoruz. İnşallah bu seçim yılı içerisinde de başaracağız bunu, o zaman Mersin’in önü de açılmış olacak. Hem şehrin içindeki esnaflar taşınmış olacak, hem de limanımız çok daha değerli bir liman olacak. Çünkü eğer biz limanın kapasitesini, konteyner alanlarını, lojistik bölgelerin kapasitesini arttıramazsak artık gemilerin bir kısmı buraya gelmemeye başlayacak. Çünkü nerede birikecek bu konteynerler?

“AĞAÇ, TARIM DÜŞMANI DEĞİLİZ”

Böyle bir çalışma devam ediyor ve biz de sıkı takipçisiyiz çünkü dediğim gibi; sadece Akdeniz’in değil, şehrin yapısını değiştirecek bir imar yapısı için uğraşıyoruz. Yoksa biz ağaç, tarım düşmanı değiliz. Tam tersine Akdeniz bölgesi; Türkiye’nin en önemli yaş sebze ve meyve deposu. Kazanlı, Karaduvar ve Adanalıoğlu bölgelerinde Türkiye’nin domatesi, patlıcanı, salatalığı, yeşilliği buradan çıkıyor. Dolayısıyla tarımı da önemsiyoruz ama limanımızda önemli. Bunları dengeli bir şekilde götürmeye çalışıyoruz” diye konuştu.

Ulaşım Gündemi

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Üst Yapı

Krone ve DFDS’ten Türkiye Lojistik Sektörüne Güçlü Katkı: 1.050 Treyler Teslimatı Gerçekleştirildi

Avrupa ve Türkiye’nin önde gelen treyler üreticisi Krone, Türkiye’nin üretim gücünü ve stratejik önemini vurgulayan bir başarıya daha imza attı. Lojistik devi DFDS ile süregelen iş birliği kapsamında, DFDS Türkiye ve Avrupa Güney İş Birimine 1.050 adet treyler teslim edildi. Bu teslimat, Türkiye’deki treyler üretiminin geldiği noktayı ve Avrupa ile kurulan sanayi köprüsünü yansıtan önemli bir kilometre taşı olarak dikkat çekiyor.

Kartal Erköy: Türkiye Üretiminin Gücü

Teslimat töreninde konuşan Krone Ticari Araçlar Genel Müdürü Kartal Erköy, Türkiye’deki üretim yetkinliğine ve sürdürülen yatırımlara dikkat çekerek şunları söyledi:

“Krone’nin Türkiye’deki üretim serüveni 2012 yılında Tire fabrikamızda sadece iki modelle başladı. Bugün geldiğimiz noktada, 230.000 m²’lik modern tesisimizde 24 farklı model üretiyoruz. Bu dönüşüm, Türkiye’nin sanayi gücü ve lojistik altyapısının geldiği seviyeyi gösteriyor. DFDS’e gerçekleştirdiğimiz 1.050 treylerlik teslimat, mühendislik yetkinliğimizin ve üretim kabiliyetimizin somut bir göstergesidir. Bu başarıyı; nitelikli insan kaynağımıza, inovatif yaklaşımımıza ve yalın üretim metotlarımıza borçluyuz.”

Ingo Geerdes: DFDS’e toplam 4.000 adetten fazla teslimat

Kartal Erköy’ün ardından söz alan Fahrzeugwerk Bernard Krone Genel Müdürü Ingo Geerdes, Türkiye’nin bu büyük iş birliğindeki yerine ve DFDS ile süregelen stratejik ortaklığa vurgu yaptı:

“DFDS ile Avrupa’da uzun yıllara dayanan güçlü bir iş birliğimiz var ve geçtiğimiz 10 yıl içerisinde 4.200’den fazla treyler teslim ettik. Bugün Türkiye’deki bu teslimatla, bu güvene dayalı ilişkinin ne kadar sağlam bir temel üzerine kurulduğunu bir kez daha görüyoruz. Bu iş birliğinin, DFDS’e, Türkiye lojistik sektörüne ve bölge ticaretine yeni kapılar açacağına inanıyorum.”

Andreas Völker: Üretim Entegrasyonu ve Pazara Güven

Krone’nin Türkiye ve Almanya’daki üretim entegrasyonunu değerlendiren Krone Trailer International Uluslararası İş Geliştirme, Satış & Key Account Direktörü Andreas Völker, bu teslimatın küresel sinerjiyle gerçekleştiğini belirtti:

“Teslimatını gerçekleştirdiğimiz 850 adet tenteli treyler Tire’de, 200 adet tekstil taşıyıcı treyler Almanya’daki Herzlake tesisimizde üretildi. Bu, Krone’nin küresel entegrasyon kabiliyetinin ve esnek üretim yapısının güçlü bir göstergesidir. Tire fabrikamız bugün yalnızca yerel değil, aynı zamanda global ölçekte stratejik bir üretim üssüdür. Almanya merkezimizin Türkiye’ye duyduğu güven sayesinde, burada en modern altyapı ile üretim yapıyor, Türkiye’den 33 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunun yanında en büyük yabancı sermayeli treyler yatırımına sahip konumumuzu sürdürüyoruz. %25’lik pazar payımız, bu pazara olan bağlılığımızı açıkça ortaya koyuyor.”

Jeppe Vestrup Skivild: Türkiye’ye Yatırım ve Stratejik İş Birliği

DFDS’in Avrupa ile Türkiye arasındaki bağları güçlendirme vizyonuna dikkat çeken DFDS Türkiye Lojistik Başkanı Jeppe Vestrup Skivild, şirketin yatırımlarının stratejik öneminin altını çizdi:

“Bir yıldan kısa bir sürede gerçekleştirdiğimiz bu 1.050 treyler yatırımı ile Türkiye’nin stratejik bir pazar olarak bizim için taşıdığı önemi güçlü bir şekilde ortaya koyuyoruz. Bu yatırım, müşterilerimize değer yaratma ve Türkiye ile Avrupa arasındaki bağlantıları güçlendirerek ticaret akışlarını destekleme kararlılığımızın bir yansımasıdır. Bu yolculukta, Krone ile uzun yıllara dayanan iş birliğimiz—treylerlerinin kalitesine, dayanıklılığına ve müşteri odaklı yaklaşımına duyduğumuz güven üzerine kurulmuştur—bizim için kilit bir unsur olmaya devam ediyor. Treylerlerin Türkiye’de üretiliyor olması ise, ülke ekonomisine katkısından ötürü bu iş birliğini bizim açımızdan daha da değerli hale getiriyor. Bu ortaklığın büyümeye devam edeceğine ve müşterilerimize önümüzdeki yıllarda daha da büyük değer sunacağına inanıyoruz.

DFDS için bu yatırım yalnızca kapasite artışından veya filomuzu yenilemekten ibaret değil; hizmet kalitesinde, güvenlikte ve operasyonel verimlilikte önemli bir sıçramayı temsil ediyor. Endüstriyel ve otomotiv müşterilerimiz için tasarlanan 850 yeni tenteli treyler ve perakende, tekstil ve yüksek değerli ürün taşımacılığı için tasarlanan 200 tekstil taşıyıcı treyler ile, hızın, ürün güvenliğinin ve ‘mağazaya hazır’ teslimatın kritik olduğu sektörleri doğrudan destekliyoruz. Daha genç ve ihtiyaca göre yapılandırılmış bu filoyla müşterilerimizin tedarik zincirlerini daha dayanıklı hale getiriyor, aynı zamanda onlara daha fazla seçenek ve esneklik sunuyoruz. Türkiye, DFDS için kilit bir pazar ve biz burada uzun vadeli bir kararlılıkla varız: ekipman yatırımlarımızı, insan kaynağımızın uzmanlığı, planlama disiplinimiz ve dijital takip teknolojilerimizle birleştirerek Türk şirketlerinin Avrupa pazarlarına daha hızlı, güvenli ve güvenilir şekilde erişimini sağlıyoruz. Ve her zaman müşterilerimize daha fazlasını ve daha iyisini sunmak için yatırım yapmaya ve yeniliklere devam edeceğiz.”

Continue Reading

Blog

Büyük İstanbul Tüneli İki Kıtayı Demir Ağlarla Birbirine Bağlayacak

İki kıtayı metro hattı ile birbirine bağlayacak olan proje, İstanbul Boğazı’nı geçecek şekilde planlandı, Söğütlüçeşme (Kadıköy) – İncirli (Bakırköy) arasında ulaşımı sağlayacak.

Proje Marmaray ve Avrasya’dan sonra Boğaz’ın altından geçecek üçüncü tünel olacak. Bu projeyle günde 6,5 milyon yolcunun kullanacağı 11 farklı raylı sistem hattını birbirine bağlayarak şehrin ulaşımını sağlayacak. Projenin 2025’te yüzde 25’inin ve 2028’de de tamamının bitirilmesi planlanıyor.

İki kıtayı metro hattı ile birbirine bağlayacak olan proje, İstanbul Boğazı’nı geçecek şekilde planlanmış olup, Söğütlüçeşme (Kadıköy) – İncirli (Bakırköy) arasında ulaşımı sağlayacak.

Büyük İstanbul Tüneli Projesi 4,3 km’lik bölümü boğaz geçişi olmak üzere toplamda 30,2 km uzunlukta ve 15 istasyondan oluşacak. Anadolu ve Avrupa yakasında toplamda 11 raylı sistem ile entegre olarak planlanan hattın, Türkiye’nin en kalabalık şehri İstanbul’un ulaşım sorununa önemli çözüm katkısı sağlayacak metro hattı olarak planlandı. Proje 2028 de faaliyete geçecek.

Kaynak: LOJİPORT

Continue Reading

Üst Yapı

Yanmar Turkey, Yanmar ve Solis Traktörleri ile 2024’te Pazar Payını Artırmaya Devam Ediyor

Yanmar ve Solis marka traktörler, iç ve dış pazarlarda üst sıralara yükselmeye devam ediyor. Yanmar Turkey, traktörlerinin yanı sıra tarım ekipmanlarının da Türkiye ve dünya pazarında kazandığı başarıdan dolayı mutluluk duyuyor.

110 yılı aşkın geçmişi ile dünyanın önde gelen endüstriyel motor üreticilerinden Japon devi Yanmar’ın Türkiye’deki tam iştiraki Yanmar Turkey,  traktör konusundaki uzmanlığını iç ve dış pazarlarda göstermeye devam ediyor. Yanmar ve Solis marka traktörleri, YTAGRI tarım ekipmanları ile çiftçilerin yanında olmayı sürdüren Yanmar Turkey, 2024 yılının ilk yarısında  çiftçilerin dayanıklı, üstün performanslı, yakıt tüketimi ve kullanım maliyetleri düşük traktörlerle buluşmasını sağladı.

Tarlada, bağda ve bahçede çiftçinin sağ kolu

Yanmar Turkey Tarım İş Kolu ve İş Geliştirme Direktörü Murat Balkan Kanbir; “Tarım, Türkiye ekonomisinde her zaman en önde gelen sektörlerden biri olmuştur. Çiftçilerimiz bu ekosistemin en önemli halkasıdır ve çiftçinin en büyük yardımcısı olan traktör ise tarımsal mekanizasyonun lokomotifidir. Yanmar Turkey olarak bu bilinçle Türk çiftçisinin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak adına çalışıyoruz. Çiftçilerimizin üstün performanslı, dayanıklı traktör ve tarım ekipmanlarıyla üretim gerçekleştirmesini hedefliyoruz. Bu amaçla üretilen Yanmar ve Solis marka traktörler; çiftçilerimizin en zorlu şartlarında gösterdikleri başarıyla çiftçilerimizin beğenisini kazanıyor” dedi.

Yanmar Turkey, ihracat sınırlarını genişletmeyi planlıyor

Uluslararası traktör satışında da, 2024 yılının ilk yarısında ivmesini dinamik bir şekilde artıran Yanmar Turkey, Yanmar’ın global anlamda çizdiği çerçeve doğrultusunda mevcut ve hedef pazarlara traktör ihracatını sürdürüyor. İzmir Torbalı Traktör Üretim Tesisinde banttan indirdiği her iki traktörden birini ihracat hedefi ile üreten Yanmar Turkey; Avrupa ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri, Orta Asya ülkeleri, KKTC, Afrika ülkeleri ve Güney Asya  için Yanmar traktörler ile Türkiye, Pakistan ve KKTC için Solis marka traktörler sunuyor.  Yanmar Turkey, 2024 sonu itibariyla ihracat bölgeleri arasına yer alan Balkanlar ve Kuzey Afrika’da çalışmalarını yoğunlaştırmayı hedefliyor.

Yeni pazarlara açılmak için çalışıyoruz

Uluslararası pazarlarda sadece Yanmar ve Solis marka traktörlerin değil, aynı zamanda YTAGRI markası ile tarımsal üretim araçlarının da ihracatını gerçekleştirdiklerini ifade eden Murat Balkan Kanbir; Türkiye’nin tarım makineleri sektörünün, makine ihracatı içinde önemli bir yere sahip olduğunun altını çizdi. Kanbir, Türkiye’de tarım makineleri ihracatının Ocak 2024 – Temmuz 2024 arasındaki dönemde ABD, İtalya, Azerbaycan, Özbekistan başta olmak üzere birçok ülkeye toplam 787 milyon dolara ulaştığını aktararak şunları söyledi: “Türkiye’nin makine ihracatı 2024’ün ilk 7 ayında geçen yıla nazaran yüzde 1.7 oranında düşmüş olsa da, pazarlarda Türk markalarına yönelik ilgi devam ediyor. Hem traktör hem de tarım makineleri kategorilerinde Yanmar Turkey olarak biz de, başta Yanmar temsilciliklerinin yer aldığı Japonya, Kore ve Tayland’a yoğunlukla ihracat gerçekleştirmek ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak adına mevcut ihracat pazarlarımızın yanına yenilerini eklemek için çalışıyoruz. 2024 yılının son çeyreğinde, hem iç hem de dış pazarlarda değerli başarılara imza atmak hedefiyle çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz. 2025 yılı itibarıyla ise, Afrika pazarında yeni yatırımlarla Yanmar’ın ve Türkiye’nin ihracat hedeflerine katkı sağlamayı planlıyoruz.”

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.