Connect with us

Deniz Yolu

Taşımacılık Sektöründe Beklentiler Pozitif

  KPMG Türkiye ve İÜ Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi’nin iş birliğiyle hesaplanan Lojistik Güven Endeksi 2020’yi pozitif tamamladı. Endeks 2019’un son çeyreğine göre 2020’nin aynı döneminde yüzde 15 artış gösterdi. İstihdamda da artış görülen endeks sektörün 2021 beklentileri için pozitif sinyal veriyor

KPMG Türkiye ve İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi iş birliğiyle hesaplanan Lojistik Güven Endeksi 2020 yılının son çeyreğini pozitif görünümde tamamladı. Böylece sektör iki çeyrek üst üste olumlu görünümünü korudu.

Lojistik Güven Endeksi 2020 yılının dördüncü çeyreğinde, bir önceki üç aylık döneme kıyasla yaklaşık yüzde 1 artarak 110,38 puan olarak gerçekleşti. Endeks 2019 yılının son çeyreğine oranla ise yaklaşık yüzde 15’lik daha büyük bir artışa işaret ediyor. Sektörün güncel durumunu gösteren Mevcut Durum Endeksi, ikinci çeyreğin başından bu yana iyileşmesini sürdürerek 107,54 puana yükseldi.

Sektörün insan kaynakları ihtiyacını ölçen endeks de genel iyileşme eğilimini takip ederek, son çeyrekte yüzde 25’lik artışla 105,84 olarak ölçüldü ve sektörde istihdama ilişkin görünümün pozitife geçtiğinin sinyallerini verdi.

2021 yılının ilk çeyreğine yönelik beklentilere bakıldığında, taşımacılık sektöründe iş durumu koşullarına ilişkin endeks, çeyrek bazında yaklaşık yüzde 9’luk artışla, 114,60 olarak ölçüldü. Sektörün gelecek üç aydaki insan kaynakları ihtiyacına yönelik beklenti endeksi de yaklaşık yüzde 18’lik artışla 123,36’ya yükseldi.

KPMG Türkiye Taşımacılık Sektör Lideri Yavuz Öner, kargo taşımacılığı

KPMG Türkiye Taşımacılık Sektör Lideri Yavuz Öner

İlk çeyrekte karlılık beklentisi negatif

Diğer yandan, sektörün 2021 yılının ilk çeyreğindeki karlılığa ilişkin beklentilerini ölçen endeks, yüzde 20’lik düşüşle, 82,48’e geriledi ve karlılık görünümü negatife döndü. Karlılığa ilişkin zayıf beklentiler, etkileri küresel ölçekte hissedilen ciddi maliyet artışlarına bağlanıyor. Baltık Kuru Yük Endeksi’nin Ocak ayında bin 800 dolar eşiğini aşması, Çin’den Avrupa’ya yapılan yüklemelerdeki navlun ücretlerinin, konteyner arzındaki sıkıntılar nedeniyle büyük artış kaydetmesinden kaynaklandı. Şubat ayında ise Baltık kuru yük endeksinin bir parça gerileyerek bin 440 dolar eşiğine inmesine rağmen endeks halen geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 200’ün üzerinde bir artışa işaret ediyor. Navlun ücretlerinin yıllık bazda kaydettiği üç haneli artışlar, sektör üzerinde baskı oluşturuyor.

Küresel limanların iki-üç yılı var

Endeksi değerlendiren KPMG Türkiye Taşımacılık Sektör Lideri Yavuz Öner, kargo taşımacılığının toparlanma sürecinde olmasına rağmen denizcilikte işlerin yoluna girmesinin iki-üç yılı bulabileceğini söyledi.  Öner şöyle konuştu:

“Taşımacılık sektörü, 2020 yılının ikinci yarısı itibarıyla başladığı iyileşme eğilimini sürdürüyor. Alt sektör bazında pandeminin etkileri en yoğun olarak, yolcu taşımacılığındaki düşüşe bağlı olarak havacılıkta gözlenmişti. Ancak sektör, kargo taşımacılığı için yoğun talepten destek alarak toparlanma sürecine girdi. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) açıklamaları doğrultusunda, normalleşme sürecinde hükümetler ve havayolu şirketleri, uluslararası yolcu taşımacılığında ülkeler arası standart işletme prosedürlerini hayata geçirmek üzere iş birliği yapabilir.

  Denizcilikte de tedarik zincirindeki bozulmalara paralel olarak limanlardaki ticaret hacminde bir düşüş gözlenmişti.

Dünya genelinde liman işletmecilerinin ve hükümetlerin destekleri sayesinde bir toparlanma kaydedildi. Ancak denizcilik sektörü, ticareti yapılan ürünlerin ve tedarik zinciri ağının konumuna bağlı olarak, nihai tüketici talebine ve ticaret hacminden doğrudan etkileniyor. Buna göre, belirli küresel limanların Covid-19 öncesindeki seviyelere dönmesi iki veya üç yıl alabilir.”

Pandemi sürecinde tedarik zincirindeki bozulmaları takiben bölgesel ve ulusal tedarik zinciri ve lojistik alt yapılarına yönelik yatırımlarda ciddi artış beklentileri olduğunu ifade eden Öner, “Tedarik zincirine ilişkin öngörülen büyük yatırımlar; liman, havalimanı ve demir yolları da dahil olmak üzere taşımacılık ve lojistik sağlayıcıları üzerinde baskı oluşturabilir. Taşımacılık şirketleri, bu yeni çevreye adapte olmak ve sürdürülebilirlik sağlamak için operasyonlarını, maliyet yapılarını ve iş modellerini gözden geçirmek durumunda kalabilir” dedi.

 

 

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

Büyük İstanbul Tüneli İki Kıtayı Demir Ağlarla Birbirine Bağlayacak

İki kıtayı metro hattı ile birbirine bağlayacak olan proje, İstanbul Boğazı’nı geçecek şekilde planlandı, Söğütlüçeşme (Kadıköy) – İncirli (Bakırköy) arasında ulaşımı sağlayacak.

Proje Marmaray ve Avrasya’dan sonra Boğaz’ın altından geçecek üçüncü tünel olacak. Bu projeyle günde 6,5 milyon yolcunun kullanacağı 11 farklı raylı sistem hattını birbirine bağlayarak şehrin ulaşımını sağlayacak. Projenin 2025’te yüzde 25’inin ve 2028’de de tamamının bitirilmesi planlanıyor.

İki kıtayı metro hattı ile birbirine bağlayacak olan proje, İstanbul Boğazı’nı geçecek şekilde planlanmış olup, Söğütlüçeşme (Kadıköy) – İncirli (Bakırköy) arasında ulaşımı sağlayacak.

Büyük İstanbul Tüneli Projesi 4,3 km’lik bölümü boğaz geçişi olmak üzere toplamda 30,2 km uzunlukta ve 15 istasyondan oluşacak. Anadolu ve Avrupa yakasında toplamda 11 raylı sistem ile entegre olarak planlanan hattın, Türkiye’nin en kalabalık şehri İstanbul’un ulaşım sorununa önemli çözüm katkısı sağlayacak metro hattı olarak planlandı. Proje 2028 de faaliyete geçecek.

Kaynak: LOJİPORT

Continue Reading

Deniz Yolu

“Ulaşan ve Erişen Türkiye 2053” Gençler, 1 milyon 625 bin liralık ulaştırma projeleri için yarışacak

Bakan Uraloğlu, “Yarışma karayolu, demiryolu, denizcilik, havacılık ve uzay, haberleşme gibi stratejik alanlarda gençlerimizin vizyoner fikirlerini hayata geçirmeleri için fırsat sunuyor. Kazananlara toplam 1 milyon 625 bin lira ödül vereceğiz” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi (UDHAM) tarafından düzenlenen ikincisi düzenlenecek olan “Ulaşan ve Erişen Türkiye 2053” Üniversiteler Arası Ar-Ge Projeleri Fikir Yarışması’nın başvuru sürecinin 31 Ocak 2025 tarihine kadar süreceğini açıkladı. Bakan Uraloğlu, “Yarışma, üniversite öğrencilerinin Türkiye’nin ulaşım ve altyapı alanlarında yenilikçi fikirler geliştirmelerini teşvik etmeyi amaçlıyor.” ifadelerini kullandı.

Kategorilerde Büyük Ödüller

Bakan Uraloğlu, yarışmanın karayolu, demiryolu, denizcilik, havacılık ve uzay, haberleşme olmak üzere 5 ayrı kategoride düzenleneceğini ve her kategoride birinciye 150 bin lira, ikinciye 100 bin lira üçüncüye 75 bin lira ödül verileceğini belirtti. Uraloğlu, “Yarışma neticesinde kazananlara toplam 1 milyon 625 bin lira ödül vereceğiz. Değerlendirme kurulunun belirlediği alanlarda ayrıca mansiyon ödülü de verilecek.” dedi.

Başvurular Çevrimiçi Alınıyor

Bakan Uraloğlu, yarışmaya katılmak isteyen öğrencilerin başvurularını fikiryarismasi.uab.gov.tr adresi üzerinden çevrimiçi olarak gerçekleştirebileceklerini kaydederek “1 Kasım 2024’te başlayan başvuru süreci 31 Ocak 2025’te sona erecek.” bilgisini paylaştı.

Türkiye’nin 2053 Hedeflerinde Önemli Bir Adım

Bakan Uraloğlu, bu tür yarışmaların gençlerin bilimsel ve teknik projelerde daha aktif rol almalarını sağlayacağını belirterek, “Türkiye’nin 2053 hedeflerine ulaşmasında gençlerimizin katkısı büyük olacak, onların yenilikçi fikirlerine alan açıyoruz. Yarışma, karayolu, demiryolu, denizcilik, havacılık ve uzay, haberleşme gibi stratejik alanlarda gençlerimizin vizyoner fikirlerini hayata geçirmeleri için büyük bir fırsat sunuyor.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: LOJİPORT

Continue Reading

Deniz Yolu

Turizmde Sürdürülebilirlik İçin Türk Bayraklı Gemilere İhtiyacımız Var!

2024 yılının son çeyreği, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde önemli büyüme kaydettiği bir yıl oldu. Yıl boyunca artan kruvaziyer gemi seferleri, Türkiye’nin kıyılarını yerli ve yabancı turistler için cazip bir destinasyon haline getirdi. Ancak, yüksek enflasyon oranları ve artan maliyetleri belirten Camelot Maritime Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, ‘‘Ülkemizde yabancı bayraklı bir yolcu gemisini işleten ilk firmayız. Artık daha çok Türk bayraklı kruvaziyer gemileri görmek istiyoruz. Fakat mevcut yüksek enflasyon oranları, bu hedeflere ulaşmamızı zorlaştırıyor.” şeklinde ifade etti.

Kruvaziyer turizmi, Türkiye ekonomisi için giderek daha fazla önem kazanıyor. Coğrafi konumu sayesinde kruvaziyer turizminde stratejik bir merkez olan Türkiye, limanlarındaki gelişmiş altyapı ve teknik imkanlarla birlikte, sahip olduğu özellikleriyle de dünya kruvaziyer turizminde öne çıkma yolunda hızla ilerliyor. Türkiye’nin kültürel ve doğal zenginliklerini tanıtma ve yerel ekonomiyi canlandırma fırsatını beraberinde getirdiğini belirten Camelot Maritime Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, “Türkiye, eşsiz güzellikteki kıyıları ve tarihi zenginlikleri ile kruvaziyer turizmi için ideal bir destinasyon. Kıyılarımız, her yıl artan seferlerle birlikte daha fazla turist çekiyor. Bu hem yerel esnafımız hem de ülkemiz için büyük bir fırsat. Ancak artan enflasyon seyahat maliyetlerini artırarak, turistlerin harcama alışkanlıklarını olumsuz yönde etkilemeye başladı.’’ dedi.

Yüksek Enflasyon Turizm Potansiyelini Tehdit Ediyor

Kruvaziyer turizmi, yerel esnafa ve bölge ekonomisine sağladığı katkılarla dikkat çekiyor. Yolcular, her durakta yerel ürünleri deneyimleyerek, kültürleri yakından tanıma fırsatı buluyor. Türkiye’nin karşılaştığı yüksek enflasyon, bu potansiyeli tehdit ediyor. Son dönemlerde, rezervasyonların altı ay önceden planlandığını ve bu süreçte %30’luk bir azalma yaşandığını gözlemlediğini belirten Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, ‘‘Gemimizde bulunan şikayet kutularına yapılan geri dönüşler, ‘Ülkeniz çok pahalı’ şeklinde bir sonuç ortaya koydu. Bu durum, turizm sektöründeki endişeleri artırıyor ve turistlerin seyahat etme isteğini olumsuz yönde etkiliyor. Ülkemizin enflasyon oranında en iyisini olmasını istiyoruz. Armatörlere, daha fazla devlet bazında ve kredisel bazda destek sağlanmalı. Türk bayraklı kruvaziyer gemilerinin sayısının artması, sektördeki sürdürülebilirliği sağlayacaktır.” açıklamasını yaptı.

Enflasyonun Düşmesi ve Devlet Desteği Şart

Türkiye’de yabancı bayraklı gemi işleten tek firma olarak, Türk bayraklı kruvaziyer gemilerinin sayısını artırmak için devlet desteğine ihtiyaç duyduklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Ülkemizdeki enflasyon oranının düşmesini ve armatörlerin devlet destekleri ile teşvik edilmesini istiyoruz. Bu destekler, Türk bayraklı kruvaziyer gemileri için büyük bir adım olacaktır.” dedi.

Ayrıca, kruvaziyer turizminin yerel ekonomiye sağladığı katkıyı da önemseyen Çavuşoğlu, “Kruvaziyer yolcuları, her gün yeni bir şehirde, farklı kültürlerde ve lezzetlerde deneyim yaşama fırsatına sahip. Bu da yerel esnaf için önemli bir gelir kaynağı oluşturuyor. Bir otele gelen turist, alışveriş ve gezme imkânı sınırlıyken, kruvaziyer turizmiyle birlikte bu sınırlar ortadan kalkıyor. Her gün yeni bir güzelliği keşfetmeyi, farklı sahilleri görmeyi ve yerel ürünleri deneyimlemeyi mümkün kılıyor.” ifadelerini kullandı.

‘‘2025 Hedefimiz Daha Fazla Türk Bayraklı Gemi’’

Coğrafik açıdan ülke olarak özel bir konumda bulunduğumuzu söyleyen Çavuşoğlu, 2025 yılına yönelik hedeflerini açıkladı. Çavuşoğlu, önümüzdeki yıllarda Türk bayraklı kruvaziyer gemilerinin sayısını artırmayı planladığını belirterek, ‘‘2025 yılına kadar Türkiye’de daha fazla Türk bayraklı gemi görmek istiyoruz. Bu hedef hem yerel ekonomi hem de turizm sektörü için kritik bir öneme sahip. Önümüzdeki dönemde 1 veya 2 yeni yolcu gemisi almayı düşünüyoruz. Belki de daha küçük olan gemimizi Türkiye içinde çalıştıracağız. Şu anki gemimizi ise Avrupa kıyısında çalıştırmayı planlıyoruz. Tabi şartlar değişirse ve imkanlar iyileşirse biz de esnek bir durum alabiliriz. Bu, piyasanın taleplerine göre şekillenecektir.’’ dedi.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.