Kara Yolu
Treyler satışları çakıldı, Avrupa’da 6. sıraya geriledik

Satışlarda yüzde 50’den fazla düşüş yaşayan treylerciler, bu yıl Avrupa’da 2’ncilikten 6. sıraya geriledi. Destek bekleyen sektör, 2019’da kaybın artmasından endişe ediyor.
Lojistik sektöründe yaşanan sıkıntılar treyleri vurdu, son 3 yılda pazar 10 yıl geriye gitti. 2015’de 25 bin adet olan satışlar, bu yıl 12 bin adetlere düştü. Avrupa’da 2. sırada yer alan sektör, iç pazardaki büyük daralma nedeniyle 2018’de 6. sıraya geriledi.
Pazardaki yabancı oyuncular da planlanan yatırımları beklemeye aldı. 2019’da daha büyük kayıp yaşamaktan endişe ettiklerini dile getiren TREDER Başkanı Kaan Saltık, “6 önemli sektörde yapılan KDV indirimine, treylerin dahil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Dernek olarak Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a bir mektup göndererek bu talebimizi ilettik, beklemedeyiz” dedi.
Üretim kapasitesinin yüzde 80’i boşta
Treyler Sanayicileri Derneği (Treder) Başkanı Kaan Saltık, bu yıl pazarın 17 bin adetlerde kapanmasını beklerken, 12 bin adetlere düştüğünü ve piyasanın dip yaptığını söyledi. Türkiye treyler pazarının, potansiyelinin altında seyrettiğine vurgu yapan Saltık, “Türkiye, 100 bin adetlik treyler üretim kapasitesine sahip. 100 bin adet nerede 12 bin adet nerede? Hedefimiz Türk treyler sektörünün en az 30 bin adedi yurtiçine, 30 bin adedi de yurtdışına olmak üzere 60 bin adetlere gelmesi. kapasitenin yaklaşık yüzde 80’i boşta. Önümüzdeki yıl da iyi sinyal vermiyor. 2019’nu 12 bin adedin altında kalmasından endişe ediyoruz” dedi.
Her yıl yüzde 50’ye yakın büyüyorduk
Sektörün son 10 yılda büyük gelişme gösterdiğini hatırlatan Saltık, şunları kaydetti: “Firmalarımız üretim kapasitelerini arttırdı, ürün gamını geliştirdi. Ar-Ge bütçeleri arttı, merkezler açıldı. Global tedarikçiler Türkiye’de üretim, montaj ve lojistik merkezleri açtı. Yurtiçi pazar 25 bin adetlerin üzerinde gerçekleşti. İhracatımız 5 kat arttı, her yıl ortalama yüzde 50 büyüyen bir sektör haline geldik. Avrupa’nın 2. büyük treyler pazarı olduk. Ancak, son üç yılda arkamıza aldığımız rüzgarlar tersine dönmeye başladı. Yurtiçinde adetlerimiz 12 bin adetlere düştü. Treyler pazarımız 10 yıl geriye düştü. Avrupa pazarında altıncı sıraya kadar geriledik. Tarihimizde ilk defa Polonya’nın gerisine düşmek üzereyiz. Buna karşın ihracat adetlerimizi ve pazarlarımızı sürekli arttırıyoruz. İhracat atağımızın kesilmemesi lazım. Eğer yurtiçinde güçlü pazarımız olmaz ise ihracat ataklarımız yarıda kalır. Türk treyler sektörü yarattığı istihdam, katma değer ile örnek alınacak bir sektör. Treder üyelerinin 2018 ihracatı 10 bine yaklaşıyor. Sektör yarattığı istihdam ve katma değerle her türlü desteğini hak ediyor.”
Hurda teşviki, KDV indirimi ve finansman desteği bekliyorlar
Treyler sektörünün devletten hurda teşviki ve KDV indirimi talebi olduğunu belirten saltık, finansman konusunda da sıkıntı yaşadıklarını, bankaların kredi konusunda isteksiz davrandığını söyledi. Saltık, “Zor bir yıldan, daha zor bir yıla geçiyoruz. Avrupa’daki pazarın da yükseliş trendini kaybedeceği öngörüsüyle, rekabet daha üst boyutlara taşınacak diye düşünüyorum. Burada Rusya, Orta Doğu ve Afrika pazarları daha kıymete binecek. İhracat en büyük avantajımız ve bu avantajımızı kaybetmememiz lazım. İhraç pazarlarında Türk malı algısını daha üst seviyelere çıkarmamız gerekiyor. Ters rüzgarların etkisinden bu sektör kurtulduğunda, pazardaki ertelenmiş yatırımların da etkisiyle çok hızlı bir şekilde güzel günlere döneceğimizi ümit ediyorum” diye konuştu.
Türkiye’yi üretim üssü yapan yabancı da endişeli
Alman treylercilerin yatırımda yeni rotası Türkiye olmuştu. Almanya dışında sadece Türkiye’de üretim yapan Krone İzmir’e geçtiğimiz yıl ikinci fabrikayı açtı. 2017’de Aks üreticisi Saf Holland Düzce’de fabrika kurdu, Türkiye’yi hub yaptı. Son olarak Schmitz Cargobull Adapazarı’na fabrika yatırımı yaptı, perdeli ve frigorifik üretimine başladı.Ancak iç pazarda yaşanan sıkıntılar nedeniyle bu firmalardan bazıları planlanan yatırımları erteledi. Schmitz Cargobull CEO’su Andreas Schmitz, planda olan damper üretimini şimdilik beklemeye aldıklarını belirtti.
Treyler parkı yaşlandı, 50 bin adet yenilenmeli
Türkiye treyler parkı 300 bin adedin üzerinde.Bunun 50 bin adedinin yenilenmesi gerektiğini belirten Saltık, “Firmalar son yıllarda yatırım yapamadığı için filolar yaşlandı. Son 3 yılda yaklaşık 40 bin adetlik park yenilenmesi yapılmadı. Lojistikteki sıkıntılar pazardaki daralmanın ana nedeni. İhracattaki artışa karşın, ithalattaki yavaşlama TIR’ların boş dönmesine neden oluyor. Lojistikçinin mali kaybı büyük. Araçlarını yenileyemedikleri için uluslararası rekabet güçleri de azalıyor. Oysa ki, yeni nesil treylerler kullanıcısına hem ekonomi hem de güvenlik sağlıyor” dedi.
Kara Yolu
Türkiye’nin Stratejik Otoyolunda Güvenlik TCK by Kıraç A.Ş.’ye Emanet

Türkiye’nin ulaşım altyapısında yeni bir dönem başlıyor. Ankara–Kırıkkale–Delice Otoyolu Yap-İşlet-Devret Projesi, Başkenti Kırıkkale ve Delice üzerinden Karadeniz ve Doğu Anadolu’ya bağlayarak ülkenin lojistik, ekonomik ve ticari gücünü artıracak.
Yaklaşık 380 kilometre uzunluğundaki otoyol, seyahat süresini önemli ölçüde kısaltırken ülke ekonomisine yıllık 5,2 milyar TL tasarruf sağlayacak. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen proje, yalnızca hız ve verimlilik değil, aynı zamanda yol güvenliği standartlarını da üst seviyeye çıkaracak.
Bu stratejik projede yol güvenliği bariyer sistemlerinin üretimi ve teslimatı için TCK by Kıraç A.Ş. tercih edildi. Yapılan anlaşma kapsamında Şirket, ilk faz olarak 8 milyon ABD doları tutarında, gidiş geliş olmak üzere toplam 380 km’lik otokorkuluk üretimini üstlenecek.
TCK by Kıraç A.Ş. Yönetimi’nden Açıklama
“Ülkemizin stratejik ulaştırma projelerinden birine katkı sunmaktan gurur duyuyoruz.” diyen TCK by Kıraç A.Ş. Genel Müdürü Serkan MALÇOK, “Yol güvenliği, bariyer sistemlerindeki uzmanlığımız, yüksek teknolojiye sahip tesislerimiz ve sürdürülebilirlik yaklaşımımızla bu projede yer almak, yalnızca Şirketimizin değil, Türkiye’nin de geleceğine hizmet etmektedir. Ayrıca ISO 39001 Yol Trafik Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikası için başvurumuzu tamamladık. Bu sertifikayı alarak, yalnızca ulusal değil, uluslararası yol güvenliği standartlarında üretim ve hizmet verme taahhüdümüzü belgelendirmiş olacağız.” dedi.
Türkiye Kazanacak
Ankara–Kırıkkale–Delice Otoyolu, yalnızca şehirler arası mesafeyi kısaltmakla kalmayacak; Türkiye’ye ekonomik, güvenlik ve çevresel faydalar da sağlayacak. Ankara–Kırıkkale arasındaki yolculuk süresi 80 dakikadan 43 dakikaya düşerken, ülke ekonomisine yıllık 5,2 milyar TL tasarruf kazandıracak. Modern otokorkuluk sistemleriyle kazaların etkisi azaltılacak, yol güvenliği en üst seviyeye taşınacak. Daha az yakıt tüketimi sayesinde karbon emisyonları düşecek ve sürdürülebilir bir ulaşım altyapısı hayata geçirilecek.
TCK by Kıraç A.Ş. Kimdir?
TCK by Kıraç A.Ş., yol güvenliği bariyer sistemleri, enerji altyapı çözümleri ve savunma sanayii uygulamaları için çelik sistemler üreten, Türkiye’nin öncü mühendislik ve üretim şirketlerinden biridir. Bursa ve Bozüyük’te yer alan modern üretim tesislerinde yüksek teknoloji, otomasyon ve çevre dostu süreçlerle faaliyet gösteren şirket, bugün 21’den fazla ülkeye ihracat yapmaktadır.
Uluslararası yol güvenliği standartlarını benimseyen TCK by Kıraç A.Ş., ISO 39001 Yol Trafik Güvenliği Yönetim Sistemi ile küresel ölçekte referans bir marka olmayı hedeflemektedir.
Blog
Murat Lojistik, Yolda Teknolojisi ile dijitalleşiyor

Yolda.com’un teknolojisini kendi bünyesine entegre eden Murat Lojistik, dijitalleşme alanında attığı yeni adımla sektördeki gücünü daha da artırmayı hedefliyor.
Yolda.com’un teknolojisini kendi bünyesine entegre eden Murat Lojistik, dijitalleşme alanında attığı yeni adımla sektördeki gücünü daha da artırmayı hedefliyor.
İşletmelerin karayolu taşımacılık süreçlerini dijitalleştiren Yolda.com’un geliştirdiği yenilikçi teknoloji altyapısını devralan Murat Lojistik, stratejik bir anlaşmaya imza attı. Bu teknoloji devri, Murat Lojistik’in operasyonlarını daha verimli yönetmesine ve müşterilerine daha hızlı ve entegre çözümler sunmasına olanak sağlayacak.
Yurtiçi lojistik sektörünün öncü firmalarından Murat Lojistik, 1959 yılından bu yana Türkiye’nin yükünü taşımaya devam ediyor. Geniş dağıtım ağı, güçlü öz mal filosu, genç ve dinamik ekibi ile yatırımlarını sürdürerek büyüyen Murat Lojistik, 3.500’den fazla öz mal ve kiralık filomuzla soğuk, donuk, kuru gıda ve gıda dışı gönderileri, Türkiye’nin her noktasına tam zamanında prensibine göre ulaştırıyor.
Murat Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yüksel Yolda.com’un teknoloji transferi ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yolda.com’un teknoloji altyapısını satın alarak dijital dönüşüm hedeflerimizi hızlandırıyoruz. Bu altyapı sayesinde süreçlerimizi daha hızlı ve etkili bir şekilde yönetebileceğiz. Yolda.com’un teknoloji gücünü Murat Lojistik bünyesine katmaktan dolayı büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi.
Murat Lojistik Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Elif Sude Yüksel ise şunları söyledi: “Yolda.com’un teknoloji altyapısını bünyemize katarak dijitalleşme yolculuğumuzda büyük bir adım daha attık. Bu teknoloji sayesinde hem operasyonlarımızda hız ve verimliliği artıracağız hem de müşterilerimize daha şeffaf ve izlenebilir çözümler sunacağız.”
Yapılan anlaşma ile Yolda.com, dijital dönüşüm yolculuğunda edindiği deneyim ve bilgi birikimini Murat Lojistik’e aktardı. Yolda.com’un geliştirdiği teknoloji sayesinde, rut optimizasyonu, sipariş yönetimi, izlenebilirlik ve analitik raporlama gibi pek çok alanda Murat Lojistik’in dijital altyapısı güçlenecek.
Blog
Bisiklet bataryalarına dikkat! Akülü bisikletleri gece boyu şarjda bırakmayın!

Uzmanlar, son dönemde kullanımı yaygınlaşan ve gece boyu şarjda bırakıldığı için patlama meydana gelen elektrikli bisiklet bataryalarının güvenli şarj edilmesine ilişkin uyarıyor. İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Cihazların üzerinde şarj tamamlandığında elektriği kesen bir düzen olmalı. Şarj takip edilmeli, cihaz tek başına şarjda bırakılmamalıdır.” dedi. Yeni alınacak pilli cihazlarda; Lityum Demir Fosfat (LiFePO4) piller tercih edilmesi gerektiğine de vurgu yapan Dr. Uçan, “Bu yeni teknik piller, lityum iyon pillere göre daha uzun ömürlü ve güvenlidir. Bu da pilden oluşacak yangın ve patlama riskini azaltır.” dedi.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, elektrikli bisiklet bataryalarının güvenli şarj edilmesi ve bataryaların patlama riski üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Sıcaklık ve şarj kontrolü önemli
Lityum-iyon pillerin 5 ile 40 derece arasındaki sıcaklık aralığında çalışması gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Doğrudan güneş ışığı veya ortamın çok sıcak olması da lityum iyon pil taşıyan cihazın yangın ve patlama gibi tehlikelere yol açabileceği unutulmamalıdır. Cihazların üzerinde şarj tamamlandığında elektriği kesen bir düzen olmalı. Şarj takip edilmeli, cihaz tek başına şarjda bırakılmamalıdır. Eğer bir patlama gerçekleşirse başlangıç aşamasındaki yangını söndürmek daha kolaydır. Başlayan yangını erken haber almak için yangın duman dedektörü kullanılması uygun olabilir.” dedi.
Yeni teknik piller daha güvenli
Yeni alınacak pilli cihazlarda; Lityum Demir Fosfat (LiFePO4) piller tercih edilmesi gerektiğine de vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Bu piller enerji depolama teknolojisinde önemli bir ilerlemeyi temsil ediyor ve onları geleneksel Lityum pil türlerinden ayıran bir dizi avantaj sunuluyor. Katot malzemesi olarak lityum demir fosfat kullanılan bu yeni teknik piller, lityum iyon pillere göre daha uzun ömürlü ve güvenlidir. Bu da pilden oluşacak yangın ve patlama riskini azaltır.” diye konuştu.
Düşük kaliteli bataryalılarda risk daha yüksek
Batarya patlamalarının başlıca nedenlerine de değinen Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Lityum iyon Pil hücresindeki ısı üretimi, ısı dağıtma kapasitesini aştığında termal kaçak meydana gelir. Bataryada ekzotermik reaksiyonları tetikleyebileceği için termal kaçak genellikle yüksek sıcaklıklarda meydana gelir. Reaksiyonlar daha fazla ısı ürettiğinden ve pil sıcaklığının arttığından pilin şişmesine, tahrip olmasına, yangın ve patlamalara yol açmasına sebep olabilir. Elbette düşük kaliteli bataryalılarda risk daha yüksektir.” şeklinde de konuştu.
Yanan bataryaya su dökmeyin!
Evde ve iş yerinde elektrikli araç bataryalarının şarjı için güvenli alanların nasıl tasarlanması gerektiğine de dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Yanan bir lityum iyon pil taşıyan bir cihazı söndürmek için asla su kullanılmamalıdır. Otomatik sping sisteminden uzak tutulmalıdır. Su yangını daha da büyüterek yaygınlaşmasına sebep olur. D sınıfı (metal) yangınların kontrolü oldukça zordur. Lityum gibi alkali metallerin yangınlarının, yayılmaması için özel önlemler alınmalı, söndürülmesi için özel söndürücüler kullanılması gerekir.” dedi.
Elektrik araç şarj istasyonları açık havada olmalı
Evde şarj yapılan yerlerin civarında yanıcı madde bulunmamasına dikkat edilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Rüştü Uçan, “Pil yangını sırasında çıkacak öldürücü gazlara dikkat edilmelidir. Elektrik araç şarj istasyonlarının açık havada olmasına dikkat edilmelidir. Pratikte şarj yapılan yerde özel söndürücü yoksa kum bulundurulması uygun olabilir. Kapalı garajlarda elektrikli araçlar için diğer araçlardan betonla ayrılmış özel bölüm yapılması uygun olabilir.” şeklinde sözlerini tamamladı.
-
Deniz Yolu4 hafta önce
KRUVAZİYER TURİZMİNDE KIŞ AYI REKORU! 3 YILDA 6 KAT ARTIŞ
-
Hava Yolu4 hafta önce
SunExpress’e Youth Awards 2025’te Çifte Ödül
-
Otomotiv Sektörü4 hafta önce
Hyundai’nin Beklenen Modeli i30 Türkiye’de Yeniden Satışta
-
Otomotiv Sektörü2 hafta önce
Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de
-
Otomotiv Sektörü4 hafta önce
BYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor
-
Kara Yolu4 hafta önce
Türkiye’nin Stratejik Otoyolunda Güvenlik TCK by Kıraç A.Ş.’ye Emanet
-
Ulaşım4 hafta önce
Türkiye’nin Ulaşım Haritası Yeniden Çiziliyor: Raylı Sistemler ve Otomobilde Yeni Dönem
-
Hava Yolu1 hafta önce
İGA İstanbul Havalimanı Yine “Dünyanın En İyisi”