Otomotiv Sektörü
Voyah, Dev SUV’u Free İle Premium Segmente Yeni Bir Soluk Getiriyor!
Çin’in en büyük otomotiv şirketlerinden Dongfeng çatısı altında yer alan, premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah, Türkiye’de 35 yılı aşkın otomotiv sektörü tecrübesiyle faaliyet gösteren Marcar Otomotiv A.Ş. tarafından temsil edilmeye başlandı. Voyah, Türkiye’ye ilk aşamada yaklaşık 5 metre uzunluğundaki premium elektrikli SUV modeli Free ile 4.550.000 TL’den başlayan ön sipariş fiyatıyla giriş yapıyor.
20 inçlik jantların üzerinden yükselen heybetli tasarımıyla Voyah Free, otomotiv sektöründeki en yeni konfor ve güvenlik teknolojilerini üst düzey sürüş deneyimi arayanların kullanımına sunuyor. 4 farklı “Voyah Modu”nda ayarlanabilen iç mekanda, araç içinde uyuyan çocuklardan, performanslı sürüşe odaklananlara, makam konforundan, yorgun sürücülerin desteklenmesine uzanan farklı beklentiler gerçek oluyor. Otomotiv sektöründe eşi benzerine zor rastlanan; 3 göstegeçildiğinde yerinden yükrge ekranını kapsayan kokpit tasarımı, kapı kilitleri açılıp sürüşe selirken, isteğe bağlı olarak sürüş esnasında minimalist bir konuma getirilebiliyor.
5 kişilik iç mekanda kademesiz ambiyans aydınlatma renkleri, parfüm desteği, ileri seviyede filtrelenen klima, masaj fonksiyonlu koltuklar ve daha birçok donanımla premium sürüş deneyimi sonuna kadar yaşatılıyor. Çok kapsamlı güvenlik donanımlarına ek olarak yarı-otonom sürüş desteklerindeki en güncel ekipmanlar da standart olarak sunuluyor. 2 elektrikli motoruyla 360 kW (488 HP) sistem gücü ve 720 Nm maksimum tork üreten, Akıllı 4 Çeker Sistemi’nin de katkısıyla 0-100 km/s hızlanmasını 4.4 saniyede tamamlayabilen Voyah Free, WLTP normlarına göre 500 km’ye kadar elektrikli menzil sunuyor. Voyah’ın Türkiye distribütörlüğünü üstlenen Marcar’ın Yönetim Kurulu Başkanı Nevruz Çırak’la ortak bir karar alarak 2 sene önce ilk çalışmalarına başladıklarını ifade eden Marcar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Çırak, “Çinli markaların dünya çapında yükselişi devam ediyor. Premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah markasını Marcar Otomotiv olarak temsil etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Ön siparişe açtığımız Voyah Free modelimiz kısa sürede büyük ilgi gördü. Premium segmente Voyah Free ile yeni bir soluk getiriyoruz” dedi.

Türkiye’de 35 yılı aşkın otomotiv sektörü tecrübesiyle faaliyet gösteren Marcar Otomotiv A.Ş., Çin’in en büyük otomotiv şirketlerinden Dongfeng çatısı altında yer alan, premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah’ın Türkiye distribütörü oldu. Türkiye’ye ilk aşamada tamamen elektrikli premium bir SUV olan Free modelinin satışına başlandı. Voyah Free için ön siparişler, 4.550.000 TL’den başlayan, geri alım garantisi ve 8 yıl batarya garantisini de kapsayan fiyatlarla alınmaya başlanırken, ilk otomobillerin eylül ayında teslim edilmesi öngörülüyor.
Premium segmente yeni bir soluk getiriyoruz
Çinli markaların dünya çapında yükselişinin devam ettiğini söyleyen Marcar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Çırak, “Premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah markasını, Marcar Otomotiv olarak temsil etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Ön siparişe açtığımız Voyah Free modelimiz kısa sürede büyük ilgi gördü. Premium segmente Voyah Free ile yeni bir soluk getiriyoruz” dedi. Çin’den birçok marka ile görüşmeler yaptıklarını ifade eden Çırak, “Bu noktada yeni Çin markaları arasından en sürdürülebilir olması sebebiyle Voyah’ı tercih ettik. Çünkü Dongfeng’in devlete bağlı olarak uzun yıllardır otomotiv sektöründe faaliyet göstermesi, bizim karar almamızda önemli bir etken oldu” açıklamasında bulundu.

Büyük boy elektrikli premium SUV pazarında yepyeni bir deneyim
İlk olarak Çin pazarında 2021’nin son çeyreğinde yollara çıkan Voyah Free, 2022’de Çin haricinde ilk defa Norveç pazarına ihraç edildi. Çin ve Norveç’in ardından Türkiye pazarında yollara çıkan Voyah Free, 4905 mm uzunluğu, 1950 mm genişliği ve 1645 mm yüksekliğiyle büyük boy SUV segmentinde yer alıyor. 2960 mm’lik dingil mesafesiyle 5 kişi için geniş yaşam kabini sağlayan Voyah Free, 2340 kilogram ağırlığında. Voyah Free’nin, dünyanın farklı bölgelerinden tasarımcıların oluşturduğu Küresel Voyah Tasarım Ekibi ve Italdesign Giugiaro’nun iş birliğinde, premium SUV segmentine yakışır tasarımı, 6 farklı renkte tercih edilebiliyor. Heybetli ve aynı zamanda dinamik tasarım, 255/45 R20 ölçüsünde lastikler ve çok kollu alaşım jantlarla tamamlanıyor.
Farklı sürüş modlarıyla yüksek kabiliyetli bir ulaşım aracı
Adaptif havalı süspansiyonları sayesinde zeminden taban yükseliği 118 ile 213 mm arasında değişebilen elektrikli SUV’de, önde çift kollu alüminyum bağımsız süspansiyon, arkada çoklu bağlantılı alüminyum bağımsız süspansiyonlarla desteklenerek mutlak yol tutuşa odaklanılıyor. Ayrıca; “Eco, Comfort, Performance, Outing, Snow ve Individual” olmak üzere 6 farklı sürüş modu seçimi de yapılabiliyor. 605 kilogram taşıma kapasitesi ve 2 tona kadar çekme kapasitesiyle hem yolcuların tüm eşyaları hem de karavan ya da treyler gibi ekipmanlar, Voyah Free ile birlikte yolculuk edebiliyor. Voyah Free’nin 560 litrelik bagaj hacmi, arka koltukların elektrikli olarak yatırılmasıyla 1320 litreye kadar genişletilebiliyor. Arkadaki bagaja ek olarak ön kaputun altında 72 litrelik ek bir bagaj alanı daha sunuluyor.

İç mekanda tavizsiz premium etki
Dış tasarımla uyumlu olacak şekilde iç mekanda da en yeni premium teknolojiler ve atmosfer, Voyah Free’nin standartları arasında yer alıyor. İç mekan, Koyu Mavi Vurgulu Siyah, Koyu Mavi Vurgulu Bej ve Bej Desenli Kahverengi olmak üzere 3 farklı döşeme opsiyonuyla tercih edilebiliyor. Elektrikli, ısıtmalı, havalandırmalı ve masaj özellikli ön koltuklar, özellikle ön yolcu koltuğundan birinci sınıf bir uyku koltuğuna dönüştürülebiliyor.
Yükselen ekranlar ve farklı ışık geçirgenliği sağlayan cam tavan
3 farklı ekranı ve yan havalandırma menfezlerini kapsayacak şekilde yerinden yükselebilen kokpit tasarımıyla otomotiv sektöründe devrimsel bir yeniliği gerçek kılan Voyah Free, bu sayede yolcuların ferahlık hissini artırabiliyor ya da ekranlara ihtiyaç olmaması durumunda gözden uzak olabilmesini sağlıyor. Kademesiz renk değiştirme seçeneğiyle ambiyans aydınlatması tam renkli gam ritmi ortam ışığına imkan veriyor. Voyah Free’nin konfor teknolojileri kapsamında standart olarak sunulan “Akıllı Kısılabilir Panaromik Sanal Perde”, ultraviyole ışınlarının yüzde 99.9’unu bloke etmek için 10 farklı ışık geçirgenliği seviyesinde ayarlanabiliyor.
Tüm koşullarda emisyonsuz güç
ESSA platformu üzerinden yükselen tamamen elektrikli Voyah Free, biri 160 kW gücünde ön aksa, ikincisi 200 kW arka aksa aktarma yapan, toplamda 360 kW (488 HP) sistem gücüne sahip. 720 Nm maksimum tork üreten sistem, Akıllı 4 Çeker Sistemi’nin de katkısıyla 0-100 km/s hızlanmasını 4.4 saniyede tamamlayabiliyor. Voyah Free’nin maksimum hızı ise 200 km/s.
WLTP normlarına göre 500 km’ye kadar elektrikli menzil sunan Voyah Free’nin şehir içi tüketim değeri 15,5 kWh/100 km iken kombine sürüş tekimiyse 20,2 kWh/100 km. Hızlı şarj istasyonlarında (DC) bataryalar 45 dakika içerisinde yüzde 20’den 80 seviyesine kadar doldurulabiliyor. 106/100 kWt batarya kapasitesi, 12V ve 230V priz ve Tip 2 şarj kablosu da Voyah Free’nin ekipmanları arasında yer alıyor.
4 farklı modda ayarlanabilen “Akıllı Kokpit”
Konfor ve güvenlik teknolojilerinde eksiksiz bir premium deneyim sunan Voyah Free, segmentindeki pek çok rakibinde olmayan ekipmanları standart olarak sağlıyor. Bunlardan, “Akıllı Kokpit”in 4 farklı modu bulunuyor.
Voyah’ın, “V-Moment” olarak adlandırdığı konfor yazılımları sayesinde araca yaklaştığınız zaman dikkat çekici aydınlatmalar devreye giriyor, kilitler otomatik olarak açılıyor, gizli kapı kolları yerlerinden yükseliyor ve adaptif havalı süspansiyonlar sayesinde araç karoseri, kolay biniş için alçak poziyona getiriliyor. Araç içine geçildiğinde entegre üçlü ekran yerinden yükselirken ortam ışığı da devreye alınıyor. FACE ID yüz tanıması sayesinde sürücünün koltuk ayarları ve dikiz aynası hafızasındaki konumuna getiriliyor.
Değişken kokpit modları arasında “V-Performance” Yüksek Enerji Modu’na geçildiğindeyse üçlü ekran alçalıyor, sistem arayüzü minimalist bir görünüme geçiyor, ambiyans aydınlatması kırmızıya dönüyor, sportif bir esans kabin içine yayılıyor ve karoser alçaltılıyor.
“V-Attention” ise; “Uyandırma” ya da “Canlandırma” modu olarak devreye alınabiliyor. Bu modda yorgunluk koruması için 6 çeşit hatırlatma, yanıp sönen sesli ve görüntülü göstergeler, aromalı klima servis alanı navigasyonu gibi detaylar dikkat çekiyor.
Voyah Free’deki dördüncü mod ise “V-Care” bakım modu. Otomobilde kalan çocukların akıllı yardımcısı olan bu modda, çocuklar araca bindiklerinde, kapı kilitleri hatırlatılıyor. Pamper işlemi açıldığındaysa çocuklar araç içinde uyurken hava kalitesi, ortam ışıkları ve camlar ayarlanabiliyor. Özelleştirilmiş çocuk ses ve görüntü kaynakları, araç içinde geçirilen iyi zamanları kaydediyor.
Sağlıklı hava kalitesi ve müzik sistemi
Voyah Free’deki gelişmiş klima sistemi, PM2.5 gerçek zamanlı izleme ve filtreleme fonksiyonuyla her zaman araç içinde taze hava oluşturabiliyor. IAQS Hava Kalitesi Yönetimi araç dışındeki hava kalitesine göre iç mekan sağlıklı ve izole bir atmosfer sağlıyor. Mod seçimlerine göre araç içindeki ambiyansa uygun olarak esans dağılımı da yapılarak istenmeyen kokuların önüne geçiliyor. Müzik sistemi olarak da Dyaudio Premium yüksek kaliteli HIFI ses sistemi kullanılıyor.
Güvenlik donanımında sektörün en kapsamlısı ve günceli
Premium bir otomobilin güvenliğin ön saflarında yer alması kaçınılmazdır. Voyah Free’de de bu istisnai bir durum değil. C-NCAP’teki en yüksek puan olan 5 yıldızı alan Voyah Free, ön ve arka koltuklar için yan hava perdesi ve bunlara ek olarak 6 farklı hava yastığını standart olarak sunuyor. Ön ve arkada gergili ve kuvvet sınırlayıcılı emniyet kemerleri, bağlanmamış emniyet kemeri hatırlatma sistemi, boyun yaralanması riskini azaltan ön ve arka koltuk başlıkları da diğer standartlar arasında. Teknolojik olarak gelişmiş Voyah Free, çok çeşitli işlevler ve sürücü asistanlarıyla yoldaki durumu kontrol etmeye yardımcı oluyor. Türkiye pazarında satışa sunulan standart aktif güvenlik donanımı:
- Otomatik Frenlemeli Sistem
- Önden Çarpışma Uyarı Sistemi
- Kör Nokta Uyar Sistemi
- 360° Surround Kameralar
- Otomatik Park Asistanı
- Gece Görüş Sistemi
- Hız Sınırlayıcılı (ACC) Trafik Asistanı
- Trafik Sıkışıklığı Asistanı (TJA)
- Şeritten Ayrılma Uyarısı (LDW)
- Şerit Merkezi Asistanı Trafik işareti tanıma özelliğine sahip çok fonksiyonlu dikiz aynası kamerası
- Arka Trafik Uyarı Sistemi
- Sürücü Yorgunluk Uyarı Sistemi
- Lastik Basıncı İzleme Sistemi
- Düşük hızlarda sürerken, yayaların dikkatini işitsel olarak çeken akustik uyarı.
- FCW önden çarpışma uyarı sistemi
- RCW arkadan çarpışma uyarısı
- FVSR ön otomobil çalıştırma hatırlatıcısı
- RCTA geri vites uyarı sistemi
- DOW açık kapı uyarı sistemi
- LDW şeritten ayrılma uyarı sistemi
- LCA şerit değiştirme uyarısı
- BSD kör nokta tespit sistemi
- Yorgun sürüş izleme ve erken uyarı
- AVM 360° panoramik video sistemi
- Bekçi modu
- ISA hız sınırı tanımlama sistemi
- TJA trafik sıkışıklığı yardımı
- HWA otoyol yardımı
- ICA akıllı seyir asistanı
- AEB otomatik fren sistemi
- LCC şerit merkezleme sistemi
- ACC tam hızlı alan uyarlanabilir seyir
- F-APA, endüstrinin en kapsamlı görsel füzyon otomatik park sistemi
Satış sonrası hizmetleriyle güven veriyor
Türkiye otomotiv pazarına yeni giren bir marka olmasına karşın Voyah, sağladığı satış sonrası hizmetlerle güven aşılıyor. Marcar tarafından sunulan “Geri Alım Garantisi” kapsamında 0 km olarak satılan tüm Voyah Free modelleri 2. elde distribütör tarafından değerinde satın alınabiliyor. 8 yıl batarya garantisi ve 5 yıl otomobil garantisine sahip Voyah Free, yol yardımı ve hasar destek hattı ile kullanıcılarının her ihtiyacını karşılıyor.
Otomotiv Sektörü
Hyundai Motor Türkiye, Çocukların Hayallerine Hayat Veriyor
Günümüzde küresel sorunlar ve sürdürülebilirlik, her yaştan bireyin gündeminde önemli bir yer tutuyor. Özellikle çocuklar, doğuştan gelen merakları ve sınırsız hayal güçleriyle bu konulara en özgün ve yaratıcı bakış açılarını kazandırma potansiyeline sahip. Hyundai Motor Türkiye, bu potansiyeli desteklemek ve çocukların dünyayı iyileştirme vizyonlarını sanat yoluyla ifade edebilmelerini sağlamak amacıyla “Hyundai Resim Yarışması: Dünyayı İyileştiren Araçlar” projesini başlattı.
Hyundai ’nin “İnsanlık İçin İlerleme” vizyonu doğrultusunda geliştirilen yarışma, 2024 yılında başlatıldı ve 2025 yılında çocuk çalışmaları alanında uzman bir sosyal girişim olan Bilim Virüsü iş birliğiyle güçlendirildi. Proje, çocukların sürdürülebilir, yenilikçi ve daha iyi bir dünya için çözüm üretebilecek araç fikirlerini hayal güçleriyle buluşturduğu yaratıcı bir platform sunuyor.
Program, üç aşamadan oluşuyor. İlk aşama olan Fikir Geliştirme Süreci’nde, çocukların Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) hakkında farkındalık kazanmaları, bu amaçlar üzerine düşünmeleri ve hikâyelerini geliştirmeleri hedefleniyor.
Ardından gelen Sanatsal Tasarım Aşaması’nda ise çocuklar, SKA doğrultusunda dünyayı iyileştirecek araç fikirlerini özgün çizimlerle ifade ediyor. Yarışmanın son bölümünü oluşturan İlham Veren Seçim Süreci’nde, alanında uzman jüri üyeleri eserleri yaratıcılık, tema uygunluğu ve sanatsal ifade gücü gibi kriterlere göre değerlendiriyor. Bu doğrultuda proje kapsamında seçkin jüri üyeleri ile şeffaf bir seçim süreci kurgulandı.
- Ahmet Aydemir | Dr. Öğr. Üyesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi İşletme Bölümü Akademisyeni ve Çevre, Enerji ve Sürdürülebilirlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü
- Ayça Çizer | Otomotiv Gazetecisi ve İçerik Üreticisi
- İdil Türkmenoğlu | Yazar, Danışman, Öğretim Görevlisi ve Çocuk Genç Sanat Tiyatro Kurucusu
- Seydi Murat Koç | Ressam ve Doğuş Üniversitesi Öğretim Görevlisi
- Yalvaç Ural | Çocuk Edebiyatı Yazarı
Bu değerlendirmelerin sonucunda 120 eser finale çıkmaya hak kazanacak. 7-8 yaş, 9-10 yaş ve özel gereksinimli 7-10 yaş kategorilerinden seçilen 9 eser ile birlikte, “Hyundai Özel Ödülü” almaya hak kazanan bir çalışma, Hyundai Motor Türkiye tarafından 3D formatında gerçeğe dönüştürülerek çocukların hayal dünyasına hayat verecek. Bunun yanında da 10 eser sahibine Hyundai tarafından hediye çeki verilecek.
Hyundai Motor Türkiye, bu proje ile yalnızca çocukların sanatsal gelişimlerini desteklemekle kalmıyor; aynı zamanda onların toplumsal duyarlılığını artırmayı, sürdürülebilir kalkınma bilincini yaygınlaştırmayı ve geleceğe umutla bakan bir nesil yetiştirmeyi hedefliyor.
Yarışma hakkında detaylı bilgi ve başvuru koşulları için http://resimyarismasi.hyundai.com.tr sitesinden bilgi alınabiliyor.
Otomotiv Sektörü
Hyundai Hidrojen Yakıt Hücresi İçin Kore’de Yeni Bir Tesis Kuruyor
Hyundai, Güney Kore’nin Ulsan kentinde yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisinin temel atma törenini düzenledi. Bu adım, ülkeyi enerji dönüşümünde küresel bir lider haline getirme hedefinin önemli bir parçası olarak görülüyor.
Yeni tesis, daha önce içten yanmalı motor şanzımanı üreten fabrikanın bulunduğu 43.000 metrekarelik alanda kurulacak. Bu seçim, Hyundai’nin geleceğin mobilitesine geçişini sembolik biçimde temsil ediyor. 2027’de tamamlanması planlanan tesis, kimyasal işleme ve montaj operasyonlarını entegre ederek yılda 30.000 yakıt hücresi ünitesi üretecek. Tesis, Hyundai Motor Grup’un “Hydrogen for Humanity (İnsanlık İçin Hidrojen)” anlamına gelen HTWO markası altında faaliyet gösterecek.
Yaklaşık 675 milyon dolarlık yatırım değerine sahip tesis, binek otomobiller, ticari kamyonlar, otobüsler, iş makineleri ve deniz taşıtları gibi çeşitli mobilite uygulamaları için yeni nesil hidrojen yakıt hücreleri ve elektrolizörler üretecek.
Temel Teknolojilerde İlerleme
Tesis, iki temel ürün aracılığıyla Hyundai Motor Grup’u küresel hidrojen teknolojisinde ön safa taşımayı hedefliyor:
- Yeni nesil hidrojen yakıt hücresi: Hyundai, mevcut modellere kıyasla daha yüksek güç çıkışı ve dayanıklılık sunarken, maliyet rekabetçiliğiyle küresel pazarda liderlik hedefliyor. Yakıt hücreleri, hidrojen ve oksijen arasındaki elektrokimyasal reaksiyonlarla elektrik üreten sistemlerdir ve araçlarda jeneratör görevi görür.
- PEM elektrolizörler: Kore’de ilk kez üretilecek yüksek verimli polimer elektrolit membran (PEM) elektrolizörleri, sudan karbon emisyonu olmadan yüksek saflıkta hidrojen üretebilen sistemlerdir. Bu teknoloji, küresel net sıfır hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynayacak. Hyundai, yaklaşık 30 yıllık yakıt hücresi geliştirme tecrübesi sayesinde elektrolizör bileşenlerinde %90 oranında yerelleştirme sağlamıştır.
Şirket, elektrolizör yığını geliştirmiş ve 2025 Şubat ayında tamamlanan 1 MW’lık konteyner tipi bir sistem şu anda günde 300 kg’dan fazla yüksek saflıkta hidrojen üretmektedir. Ayrıca Jeju Adası’nda 5 MW sınıfı büyük ölçekli bir proje geliştirilmekte olup, tam kapsamlı bir yeşil hidrojen ekosistemi kurmayı hedeflemektedir.
Gelişmiş Üretim Platformu
Hyundai, Ulsan’daki yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisini, insan odaklı üretim uzmanlığından elde ettiği birikimle geliştirilmiş ileri bir üretim platformu olarak işletmeyi planlıyor.
Tesis, iş gücü yükünü azaltmak ve operasyonel verimliliği artırmak için robotik teknolojilerden yoğun şekilde yararlanacak. Ayrıca gelişmiş izleme sistemleriyle en küçük güvenlik riskleri bile tespit edilerek çalışanların güvenliği ön planda tutulacak.
Hidrojen Ekosistemini Genişletmek
Üretilen yakıt hücreleri, binek otomobillerden ağır ticari kamyonlara, otobüslerden iş makinelerine ve deniz araçlarına kadar çok çeşitli uygulamalara göre optimize edilecek.
Hyundai Motor Grup, yakıt hücrelerinin ötesinde hidrojen değer zincirinin tamamını kapsayan çözümler geliştiriyor. Üretimden depolamaya, taşımadan kullanıma kadar her aşamada kamu kurumları, küresel şirketler ve araştırma kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışıyor.
Temel atma töreni, hükümet, yerel otoriteler ve endüstri paydaşları arasında iş birliği platformu oluşturmayı amaçlayarak hidrojen ekonomisini hızlandırmak için birleşik bir yaklaşımı güçlendirdi. Hyundai Motor, karbon nötrlüğünü destekleyecek stratejik ortaklıklarını genişletmeyi ve küresel hidrojen liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor.
Törende katılımcılar, çok nesilli yakıt hücreleri ve elektrolizörleri, ayrıca hidrojenle çalışan yeni nesil NEXO SUV, kamyonlar, ekskavatörler, gemiler, traktörler ve forkliftler gibi birçok hidrojenli aracı yakından inceleme fırsatı buldu. Yeni tesisin, pazar büyümesine paralel olarak üretim ölçeğini artırması, küresel hidrojen ekosisteminin genişlemesine ve altyapı gelişimine önemli katkı sağlaması bekleniyor.
Törende ayrıca Hyundai Motor Grup ile Koreli otobüs üreticisi KGM Commercial arasında yakıt hücresi tedarikine ilişkin bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma, tesisin Kore’nin hidrojen ekosisteminin gelişiminde oynayacağı kritik rolü bir kez daha vurguladı.
Otomotiv Sektörü
Continental, Pirinç Kabuğu Küllerinden Lastik Üretiyor!
Lastik üretiminde çevresel etkileri azaltmak amacıyla yenilenebilir ve geri dönüştürülmüş hammaddelerin kullanımına yönelik dönüşümü kararlılıkla sürdüren Continental, daha sürdürülebilir malzemelerle üretime odaklanmaya devam ediyor. Continental, pirinç kabuğu küllerinden elde edilen silika ile çevreci üretimde yeni bir adım daha attı.
Continental 2024 yılında üretimdeki payı ortalama %26 olan çevreci hammaddeleri 2025 sonuna kadar %2 ila %3 oranında artırmayı öngörüyor. Yüksek güvenlik, performans ve kalite standartlarından ödün vermeden 2030 yılına kadar bu oranı %40’ın üzerine taşımak şirketin kısa dönemli hedefleri arasında yer alıyor. Continental Lastikleri Sürdürülebilirlik Direktörü Jorge Almeida, “Continental’de inovasyon ve sürdürülebilirlik birlikte ilerliyor. Güvenlik, kalite ya da performanstan taviz vermeden, lastiklerimizde pirinç kabuğu küllerinden elde edilen silika kullanmamız, tamamen yeni bir yol açtığımızın göstergesi” dedi.
Lastik bileşiminde kritik öneme sahip hammaddeler olan karbon siyahı ve silika, bu sürdürülebilir dönüşümde kilit bir rol üstleniyor. Her iki dolgu maddesi de kauçuğun dayanıklılığını artırarak lastiklerin uzun ömürlü olmasını sağlarken, aynı zamanda frenleme ve yol tutuş gibi temel performans özelliklerine doğrudan etki ediyor.
Silika, optimum kavrama ve düşük yuvarlanma direnci sağlamak amacıyla temel dolgu maddelerinden biri olarak kullanılıyor. Continental, bu malzemeyi geleneksel olarak kullanılan kuvars kumu yerine artık pirinç kabuğu küllerinden temin ediyor. Pirinç kabukları; risotto pirinci gibi ürünlerin işlenmesi sonucu ortaya çıkan tarımsal bir yan ürün olup başta Asya ve İtalya’da yaygın olarak bulunuyor. Bu biyokütle, ileri işlem teknikleriyle enerji açısından daha verimli yöntemlerle silikaya dönüştürülüyor. İtalya’da Solvay gibi üreticiler tarafından geliştirilen bu silika türü, döngüsel ekonomiyi destekleyerek değer zincirinin her aşamasında daha sürdürülebilir bir katkı sağlıyor.
Continental, bu yenilikçi malzemenin öncülerinden biri olarak, lastik sırt bileşimlerinde silika kullanımı sayesinde fren mesafelerini neredeyse %50 oranında azaltmayı başardı. Aynı zamanda yuvarlanma direncinin düşürülmesiyle, enerji tüketimi ve CO₂ emisyonlarında da önemli kazanımlar elde ediliyor.
Lastiklerin toplam ağırlığının yaklaşık %20’sini oluşturan karbon siyahı ise kauçuğun yapısal dayanıklılığı açısından vazgeçilmez bir dolgu maddesi. Continental, üretimde kullanılan bu malzemenin daha sürdürülebilir versiyonlarını geliştirmek için üç farklı teknolojiye odaklanıyor:
- Biyo-bazlı üretim: Kağıt endüstrisinin atık ürünü olan tall yağı gibi organik yağlardan elde edilen karbon siyahı, fosil kaynaklara çevreci bir alternatif sunuyor
- Geri dönüştürülmüş piroliz yağı: Ömrünü tamamlamış lastiklerden elde edilen piroliz yağı, yeniden işlenerek karbon siyahı üretiminde kullanılıyor
- Doğrudan geri kazanım: Verimli piroliz süreçleri sayesinde hurda lastiklerden karbon siyahı doğrudan geri kazanılıyor
Pyrum İş Birliğiyle Geri Dönüşümde Yeni Ufuklar
Continental, kullanım ömrünü tamamlamış lastiklerin geri dönüştürülmesini optimize etmek amacıyla Pyrum Innovations ile iş birliği yapıyor. Termoliz teknolojisi konusunda uzmanlaşmış Pyrum ile birlikte yürütülen süreç sayesinde, hurda lastiklerden geri kazanılan karbon siyahı, yeniden lastik üretiminde kullanılabiliyor. Continental bu yöntemi ilk olarak forklift lastiklerinde başarıyla uyguladı. Şirket, geri dönüştürülmüş karbon siyahının performans ve güvenlik kriterlerine uygun biçimde binek araç lastiklerinde de yaygınlaştırılmasını hedefliyor.
Continental, çevreye duyarlı hammaddeleri kütle dengesi yaklaşımı ile mevcut üretim süreçlerine entegre etmeye devam ediyor. Böylece fosil kaynakların belirli bir kısmının yerine sürdürülebilir alternatifler kullanılıyor. Nihai ürünlerde bu geçişin pozitif çevresel etkisi açık biçimde görülebiliyor.


