Connect with us

Hafif Ticari

Yeni Mercedes-Benz Citan ve eCitan Tanıtıldı

Yeni Mercedes-Benz Citan’da geniş iç hacim ve yüksek yük kapasitesi ile bir araya gelen kompakt dış boyutlar, özellikle şehir içi teslimat ve hizmet sunma operasyonlarında çok çeşitli uygulamaları mümkün kılıyor.

 Ürün hem Panelvan hem de Tourer yani “kombi” tiplerinde sunuluyor. Aracın sağında ve solunda geniş aralıkta açılan sürgülü kapılar ile alçak yükleme eşiği birleştiğinde Citan ve eCitan’ın içine erişim rahatlıkla gerçekleşirken yüklerin araca kolayca yüklenebilmesi de sağlanıyor. Aracın içinde ise yolcular, Citan Tourer’in konforlu koltuklarının keyfini çıkarabiliyor. Araç, yüksek işlevselliğinin ve değişkenliğinin yanı sıra kapsamlı güvenlik donanımları ve yüksek sürüş konforu da sunuyor.

Mercedes-Benz Citan

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar Başkanı Marcus Breitschwerdt: “Sprinter ve Vito ile büyük ve orta boyutlu hafif ticari araç segmentinde varlığımızı başarıyla sürdürüyoruz. Küçük boyutlu hafif ticari araç segmentindeki Yeni Citan, portföyümüzü tamamlayan parça olacak. Araç, profesyoneller tarafından, profesyoneller için tamamen yeniden geliştirildi. Citan, benzersiz tasarımından sürüş özelliklerine, güvenliğine ve bağlantı sistemlerine kadar her yönüyle Mercedes-Benz DNA’sını taşıyor. Citan aynı zamanda, Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar’ın ticari müşterileri için, içten yanmalı motorlar ile geliştirilen son yeni araç projesi. Gelecekteki tüm yeni gelişmeler, yalnızca elektrikli motorlar ile sunulacak. Bu nedenle, Yeni eCitan, bu tutarlı elektriğe geçiş yolculuğunda mantıklı bir adım olacaktır.”

Yeni Mercedes-Benz Citan’ın tasarımı, dengeli oranları ve duyusal yüzey tasarımı ile öne çıkıyor. Küçük boyutlu hafif ticari araçlar için alışılmadık olan güçlü gövde hattı ve göze çarpan çamurluklar gibi tasarım ögeleri, aracın gücünü ve duygusal çekiciliğini vurguluyor.

Mercedes-Benz Citan

Daimler Baş Tasarım Sorumlusu Gorden Wagener: “Yeni Citan’ın Mercedes-Benz’in bir üyesi olduğu ilk bakışta bile açıkça görülebiliyor. Daha az sayıdaki hatlar ve güçlü yüzeylere sahip olan net şekiller, duyusal saflık felsefemizi yansıtıyor.”

Aracın içinde, gösterge panelinin yatay konumu, özellikle dikkat çekiyor. Mercedes-Benz tasarımcıları, çekici kavislere sahip olan hacimli ve geniş gösterge paneli taşıyıcısını tasarlarken kanat profilinden ilham aldı. Sürekli ve yatay konumlandırma, bu noktada belirleyici bir unsur oldu. Dar kanat, aracın içine doğru uzanıyor ve büyük bir hacim hissi yaratıyor. Gösterge ünitesi, bu kanattan kesilip çıkarılarak oluşturuluyor. Şekli, aşınmış bir taşı andırıyor. Kanatla taş arasında oluşan boşluk, önemli araç gereçlere hızlı erişim imkânı sağlayan pratik bir saklama bölmesi görevi görüyor.

Çok sayıda farklı kullanım olanağı ve rahat yükleme

Citan’da kompakt dış boyutlar (Uzunluk: 4498 mm) geniş hacimle bir araya getirildi. Farklı versiyonları ve pratik donanım detayları sayesinde çok sayıda farklı kullanım olanağı ve kolay yükleme imkânı sunuluyor. Citan, Panelvan ve Tourer olarak iki farklı tipte piyasaya sürülüyor. Daha sonra uzun dingil mesafesine sahip başka varyantlarının yanı sıra Mixto versiyonun da müşterilere sunulması planlanıyor. Citan, kısa dingil mesafeli varyantında (2716 mm) dahi önceki modele kıyasla çok daha geniş bir hacim sunuyor. Örneğin, Panelvan versiyonunun bagaj bölümünün uzunluğu esnek bölme duvarıyla birlikte 3,05 metreye ulaştı.

Sürgülü kapılar, özellikle dar park yerlerinde pratik bir özellik olarak dikkat çekiyor. Yeni Citan’da sürgülü kapı sayısı ikiye kadar çıkartılabiliyor. Bu kapılar, aracın her iki tarafında 615 milimetre gibi geniş bir açıklık sunuyor. Bagaj açıklığının yüksekliği, 1059 milimetre. Bagaj bölümüne arkadan da kolayca erişilebiliyor: Panelvan versiyonunun yükleme eşiği, 59 cm yüksekliğinde. Ayrıca, arka kapılar, 90 derecelik bir açıyla kilitlenebilirken aracın yanlarına doğru 180 dereceye kadar da açılabiliyor. Asimetrik arka kapılardan ilk olarak daha geniş olan sol kanadın açılması gerekiyor. Panelvan’da isteğe bağlı olarak ısıtmalı camlar ve cam sileceği bulunan arka kapılar sipariş edilebiliyor. Yine bu iki donanım seçeneğinin bulunduğu bir bagaj kapağı da talep edilebiliyor.

Mercedes-Benz Citan

Tourer, standart olarak arka camlı bir bagaj kapağı ile birlikte sunuluyor. Alternatif olarak arka kapı seçeneği de mevcut. Arka sıradaki koltuklar, 1/3:2/3 oranında katlanabiliyor. Çok sayıda saklama alanının ve bölmenin bulunması, Citan’ın günlük kullanımını kolaylaştırıyor.

Citan Panelvan, sürücü kabini ile bagaj bölmesi arasında sabit (camlı ve camsız seçenekleri mevcut) veya katlanır bölme duvarı varyantlarıyla sunuluyor. Katlanır bölme duvarı seçeneği, önceki modelde oldukça rağbet gördü ve özellikleri yeni modelde geliştirildi. Uzun nesnelerin taşınması gerektiğinde, ön yolcu tarafındaki bu ızgara 90 derece döndürülerek sürücü koltuğuna doğru katlanabiliyor ve kilitlenebiliyor. Ön yolcu koltuğu da düz bir zemin oluşturmak için katlanabiliyor. Yük koruma ızgarası çelikten yapılarak sürücü ile ön koltuktaki yolcuyu yüklerden korumak için tasarlandı.

Sabah erken saatlerde şantiyeye gitmek, zorlu dur-kalk trafikte araç sürmek veya havalimanında servis hizmeti sunmak… Küçük boyutlu bir hafif ticari araç sürücüsü olarak iş gününüzün zor geçebileceğini bilirsiniz. Ancak neyse ki Mercedes-Benz Citan’ı geliştiren ekip, örnek teşkil eden gürültü düzeyleri, koltuk konforu ve çeşitli pratik donanım ögeleri ile markayla özdeşleşen konfor düzeyine ulaşmaya büyük önem verdi. Bu, yalnızca sürücülerin refahına katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda özellikle güvenlik açısından da fayda sağlıyor: Sürücüler rahat olduklarında trafiğe daha iyi odaklanabiliyor. Bu amaç doğrultusunda yeni Citan; THERMOTRONIC, KEYLESS-GO çalıştırma özelliği ve elektronik park freni gibi binek otomobillerden aşina olduğumuz konfor ve rahatlık sistemleriyle donatıldı.

Panelvan ve Tourer, BASE ve PRO donanım serileriyle sunuluyor. BASE Serisi’nde müşterilere gereken tüm temel donanımları içeren işlevsel bir giriş seviyesi varyantı sunuluyor. PRO Serisi’nde ise ek işlevler, markayı temsil eden bir tasarımla bir araya getiriliyor.

Mercedes-Benz Citan

Modern ve ekonomik motorlar

Yeni Citan’ın motor yelpazesi, üç dizel ve iki benzinli modelden oluşuyor. Düşük devir aralığında bile ulaşılan sürülebilirlik ve ekonomik tüketim değerleri, bu motorların ortak güçlü yönleri. Panelvan modellerde yer alan dizel motorun 85 kW’lık versiyonu, aşırı güç/aşırı tork fonksiyonu ile örneğin sollama sırasında daha da yüksek bir ivme sunuyor. Kısa bir süre için 89 kW’lık güç ve 295 Nm’lik tork elde edilebiliyor.

Güç üniteleri, Euro 6d emisyon normlarına uygun. Tüm motorlar, ECO start/stop fonksiyonuna sahip. 6 ileri manuel şanzımanın yanı sıra, en güçlü dizel ve benzinli modeller için 7 kademeli çift kavramalı şanzıman seçeneği de mevcut.

Citan Panelvan Teknik Özellikler:

Citan Panelvan

Citan 108 CDI

Citan 110 CDI

Citan 112 CDI

Citan 110

Citan 113

Silindir

Sayı/ Düzen

4, sıralı

Motor hacmi

cc

1461

1332

Motor gücü

kW/hp

55/75

70/95

85/116

75/102

96/131

Devir

d/dk

3750

3750

3750

4500

5000

Azami tork

Nm

230

260

270

200

240

Devir

d/dk

1750

1750

1750

1500

1600

0-100 km/s hızlanma

sn

18,0

13,8

11,7

14,3

12,0

Azami hız

km/s

152

164

175

168

183

WLTP’ye göre tüketim değerleri:

Citan Panelvan

Citan 108 CDI

Citan 110 CDI

Citan 112 CDI

Citan 110

Citan 113

Karma yakıt tüketimi (WLTP)

l/100 km

5,4-5,0

5,6-5,0

5,8-5,3

7,2-6,5

7,1-6,4

Karma CO2 salınımı (WLTP)1

g/km

143-131

146-131

153-138

162-147

161-146

Citan Tourer Teknik Özellikler:

Citan Tourer

Citan 110 CDI

Citan 110

Citan 113

Silindir

Sayı/Düzen

4, sıralı

Motor hacmi

cc

1461

1332

Motor gücü

kW/hp

70/95

75/102

96/131

Devir

d/dk

3750

4500

5000

Azami tork

Nm

260

200

240

Devir

d/dk

1750

1500

1600

Karma yakıt tüketimi (NEDC)

l/100 km

4,9-4,8

6,4-6,3

6,4-6,3

Karma CO2 salınımı (NEDC)2

g/km

128-125

146-144

146-144

0-100 km/s hızlanma

sn

15,5

14,7

13,0

Azami hız

km/s

164

168

183

WLTP’ye göre tüketim değerleri:

Citan Tourer

Citan 110 CDI

Citan 110

Citan 113

Karma yakıt tüketimi (WLTP)1

l/100 km

5,6-5,2

7,1-6,6

7,1-6,6

Karma CO2 salınımı (WLTP)1

g/km

146-136

161-151

160-149

eCitan, 285 km menzil sunuyor

eCitan, 2022’nin ikinci yarısında piyasaya sürülüyor. Citan’ın bu tamamen elektrikli modeli, eVito ve eSprinter’den oluşan elektrikli ticari araç portföyünü genişletiyor. Aracın menzilinin WLTP’ye göre yaklaşık 285 kilometre olması planlanıyor. Böylece, aracı genellikle şehir içi kurye ve teslimat hizmetlerinde kullanan ticari kullanıcıların ihtiyaçları karşılanabiliyor. Bataryanın hızlı şarj istasyonlarında yaklaşık 40 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e ulaşması hedefleniyor. Müşterilerin, bagaj bölmesinin boyutları, yük kapasitesi ve donanımların bulunabilirliği konularında geleneksel motorlara sahip araçlara kıyasla herhangi bir ödün vermesinin gerekmemesi de önemli bir avantaj sunuyor. eCitan’da bir römork bağlantısı da bulunuyor.

Hem boşken hem de yük taşırken güvenli ve konforlu sürüş deneyimi

Mercedes-Benz Geliştirme Ekibi; sürüş konforu, dinamikleri ve güvenliğinin dengeli bir kombinasyonu olarak tanımlanan markaya özgü sürüş özelliklerini elde etmeye büyük önem verdi. Ön tekerleklerde MacPherson tipi alt salıncaklı bir aks kullanılıyor. Arkada ise yerden tasarruf sağlayan burulma kirişli aks bulunuyor. Aks taşıyıcı bağlantı kolları burada tekerlekler için ek yönlendirme sağlarken yaylar ile amortisörler birbirlerinden ayrı tasarlandı.

Kapsamlı araç testlerinde Citan’ın yayları, amortisörleri ve viraj denge demirleri, ince ayarları dikkatli bir şekilde yapılarak birbirleriyle uyumlu hale getirildi. Tourer, Mercedes-Benz’e özgü bir yaylanma oranına sahip yaylarla ve ön ve arka akslarda uygun şekilde ayarlanmış bir sönümleme kuvvetine sahip amortisörlerle donatıldı. Böylece, Citan’ın sürüş özellikleri, Mercedes-Benz DNA’sını yansıtıyor. Citan Tourer’in ön aksındaki güçlendirilmiş viraj denge demiri, virajlarda yana yatmayı azaltıyor.

Yeni Citan, hem boşken hem de yük taşırken güvenli ve konforlu bir sürüş deneyimi sunuyor. Araç, ağır yüklere karşı da kuvvetli bir karakter sergiliyor. Panelvan, ağır yükler için ideal hale getirildi. Bu sayede araç, ağır yük taşınırken dahi kusursuz bir dengeyle sürülebiliyor. Citan Tourer ise hafif yükler ve yolcu taşımak için ideal hale getirilerek konfor özelliğine daha fazla odaklanıldı.

Kapsamlı güvenlik donanımları

Güvenlik, Mercedes-Benz temel değerlerinden biri. Enerjiyi emen dağıtım yollarına sahip sağlam gövde yapısı, sayısı yediye kadar çıkabilen hava yastıkları ve çeşitli modern sürüş destek sistemleri, yüksek bir güvenlik düzeyinin sağlanmasına katkıda bulunuyor.

Mercedes-Benz Küçük Hafif Ticari Araçlar Segmenti Stratejik Proje Yöneticisi ve Baş Mühendisi Dirk Hipp: “Sürüş destek sistemlerini koordine ederken amacımız, Mercedes-Benz otomobillerinin konforlu ve uyumlu müdahalelere ilişkin felsefesini hafif ticari araçlarda uygulamaktı. ESP, Yokuş Kalkış Destek Sistemi ve Yan Rüzgâr Destek Sistemi, müşterilerin hemen gözüne çarpmayan kusursuz müdahalelerdir.”

Radar, ultrasonik sensörler ve kameralar ile desteklenen sürüş destek ve park sistemleri, trafiği ve çevreyi gözlemliyor. Sistem, gerektiğinde uyarı verebiliyor veya müdahalede bulunarak sürücüye destek sunuyor. Yeni nesil Mercedes-Benz C Serisi’nde ve S Serisi’nde olduğu gibi Aktif Şerit Takip Yardımcısı, frenleme yerine direksiyon müdahalelerini kullanıyor ve bu sayede büyük konfor sunuyor.

Yeni Citan modelleri, yasal olarak zorunlu tutulan ABS ve ESP sistemlerinin yanı sıra, standart olarak Yokuş Kalkış Destek Sistemi, Rüzgâr Savrulma Asistanı, yorgunluk uyarı sistemi olan Attention Asist (DİKKAT ASİSTANI) ve Mercedes-Benz acil çağrı sistemi ile de donatılıyor. Citan Tourer’de ise daha kapsamlı destek sistemleri kullanılıyor: Bu modelde standart olarak sunulan Aktif Fren Yardımcısı, Aktif Şerit Takip Yardımcısı, Kör Nokta Yardımcısı ve trafik işareti algılama özelliğine sahip Hız Sınırı Yardımcısı, sürücülere ek destek sunuyor.

Sıkışık trafikte sürüşü otomatik olarak devralabilen Aktif Takip Yardımcısı DISTRONIC ve Aktif Direksiyon Yardımcısı gibi başka pek çok sürüş destek sistemi de opsiyonel olarak sunuluyor. Aktif Direksiyon Yardımcısı, sürücünün Citan’ın şeritte kalmasına yardımcı oluyor.

Citan, emniyet sistemleri açısından öncü bir araç. Örneğin, Citan Tourer’de standart olarak, şiddetli bir yandan çarpışma durumunda sürücü ve ön yolcu koltukları arasında şişebilen bir orta hava yastığı bulunuyor. Bu sayede araçtaki yolcular, toplamda yedi hava yastığı tarafından korunabiliyor. Panelvan’da ise standart olarak altı hava yastığı bulunuyor.

Ulaşım Gündemi

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Elektrikli Araçlar

RS Otomotiv Grubu ve Doğan Trend Otomotiv’den Önemli İş Birliği!

Yüzde 100 elektrikli araçlar dünyasında hafif ticari araçlar da hayatımızdaki yerini almaya başladı. Elektrikli ticari araçlar tasarruf, ekonomi ve verimlilik değerleriyle ticaret hayatına güç katıyor. Otomotiv pazarında güçlü bir konuma sahip olan MAXUS Türkiye Distribütörü Doğan Trend Otomotiv ile RS Otomotiv Grubu yeni bir iş birliğine imza attı.

 

Otomotiv satış sonrası hizmetler sektörünün önde gelen şirketlerinden RS Otomotiv Grubu, RS Mobility şirketiyle, elektrikli araçlar dünyasındaki yerini aldı. RS Mobility, Maltepe’de bulunan showroomunda MAXUS’un Yetkili satış ve servis hizmetlerini vermeye başladı.

 

RS Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Ünaldı, “Otomotivdeki yeni teknolojileri ve dönüşümü bugünden yakalamayı hedefliyoruz. Elektrikli araçlar dünyasında baş döndürücü bir ivme yaşanırken, MAXUS ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğimiz sayesinde, bu sürece katma değer sağlayacağımıza inanıyoruz.” açıklamasında bulundu. Haziran ayı itibarıyla RS Otomotiv Grubu’nun Maltepe Genel Müdürlük kompleksinde kapılarını açan yeni showroom; MAXUS e-Deliver 3 test sürüşü için tüm ticaret erbaplarını bekliyor.

 

Continue Reading

Araba Bakımı

OSS Derneği İlk Kez Satış Sonrası Pazarının Büyüklüğünü Ortaya Çıkardı!

Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma gerçekleştirdi. Frost & Sullivan’ın, OSS Derneği için hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsamında sektörü mercek altına aldı. Rapora göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak kayda geçti. Rapora göre 2028 yılında bu büyüklüğün 7,877 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik” açıklamasında bulundu.  

Türkiye otomotiv sektörü, 1950’li yıllarda başladığı yolculuğunda büyük bir mesafeyi geride bıraktı. Türkiye’nin başta Avrupa olmak üzere geniş bir coğrafyanın merkezinde olmasının desteğiyle hızlı bir büyüme sağlayan yerli otomotiv sanayi, çalışanların kusursuz üretim yeteneğiyle kısa sürede Türkiye’yi dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline getirdi. Ana sanayinin tamamlayıcısı olan satış sonrası sektörü de bu süreçte büyük bir ivmeyle büyümeye devam etti.

Pazarı etkileyen mega trendler belirlendi!

Dünyanın en büyük otomotiv markalarına birinci sınıf üretim yapma gücüne sahip satış sonrası sektörünün, sektörel bilgi eksikliği sebebiyle büyüklüğü tam olarak belirlenemiyor. Bu sorunu ortadan kaldırmak için harekete geçen Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma için kolları sıvadı. Pazar araştırma ve analizi konusunda dünyanın en büyük firmalarından Frost & Sullivan’ın OSS Derneği’nin talebiyle özel olarak hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsımanda sektörü mercek altına aldı. Küresel trendler ve zorluklardan etkilenen Türkiye satış sonrası yenileme pazarının kapsamlı bir görünümünü ortaya koyan rapor, mevcut pazar büyüklüğünden büyüme tahminlerine, pazar dinamikleri ve eğilimlerinden pazarı etkileyen mega trendlere kadar pek çok konuyu masaya yatırıyor. Rapor sayesinde satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğü ilk defa ölçülmüş oldu.

Türkiye’nin araç parkının yüzde 53’ü binek araç!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Ağır ticari araçlar dahil toplam parkı ise 2023 sonu itibarıyla 28 milyon 740 bin 492 adedi buluyor. Bunun yüzde 53’ü binek, yüzde 15,6’sı pikap/kamyonet, yüzde 17,7’si motosiklet, yüzde 7,6’sı traktör, yüzde 3,3’ü kamyon, yüzde 1,7’si minibüs, yüzde 0,7’si otobüs, yüzde 0,3’ü de özel amaçlı araçlar. Binek araç parkının yüzde 15’i Renault, yüzde 10’u Fiat ve yüzde 10’u da Volkswagen markalarından oluşuyor. Hafif ticari araç tarafındaysa parkın yüzde 31’i Ford, yüzde 28’i Fiat ve yüzde 7’si de Renault modelleri olarak öne çıkıyor. Rapor, araç parkının ortalama yaşını da ortaya koydu. Buna göre parkın yüzde 24’ü 21 yaş ve üzeri, yüzde 22’si 0-5 yaş, yüzde 22’si 6-10 yaş, yüzde 19’u 11-15 yaş ve yüzde 13’ü de 16-20 yaş aracı araçlardan oluşuyor. 2020 yılında binek araçların ortalama yaşı 13,2, hafif ticari araçların ise 12,3 olarak kayda geçerken ağır ticariler dahil ortalama yaş 13 olarak belirlenmiş. 2023 sonu itibarıyla ise bu ortalamalar binek araçta 14,1, hafif ticari araçta 13,6 ve ağır ticari dahil toplam araç parkında ise 14’e yükselmiş durumda.

Binek araçlar yılda ortalama 18 bin 655 kilometre yapıyor!

Türkiye araç parkının 2023 sonuna göre yüzde 31,7’si Marmara Bölgesi’nde yer alıyor. Diğer bölgeler ise sırasıyla şöyle: İç Anadolu yüzde 18,4, Ege yüzde 17,1, Akdeniz yüzde 15,7, Karadeniz yüzde 8,8, Güneydoğu Anadolu yüzde 5,2 ve Doğu Anadolu yüzde 3,1. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, araç başına katedilen ortalama kilometreleri de ortaya çıkardı. 2024 itibarıyla binek araç başına yapılan yıllık kilometre 18 bin 665 olarak dikkat çekerken hafif ticari araçlarda bu mesafe 13 bin 438 olarak belirlendi.

Rapor ile OSS Derneği, Türkiye’de ilk kez satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğünü ortaya koymuş oldu. Buna göre satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak belirlendi. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Raporda, Covid öncesi yıllarda azalan satışların, ikinci el araç bakım ve servis hizmetlerine olan ihtiyacın artmasına ve ortalama yaşın 14’ün üzerine çıkmasına neden olduğu belirtiliyor. Rapora göre 2023 yılında lastik satışından 1,59 milyar dolar, aküden 373,4 milyon dolar, yağ değişiminden 602 milyon dolar, frenden 535 milyon dolar, çarpışma elemanlarından 555 milyon dolar, şanzımandan 255 milyon dolar, filtrelerden 261 milyon dolar, soğutma sisteminden 120 milyon dolar ve aydınlatma ürünlerinden de 178 milyon dolarlık gelir elde edildi. Bu da satış sonrası yenileme pazarı cirosunun yaklaşık yüzde 25’inin lastik satışından elde edildiğini ortaya koyuyor. Bu rakamların 2028 yılında lastik satışında 2,03 milyar dolara, aküde 465 milyon dolara, yağ değişiminde 746 milyon dolara, frende 660 milyon dolara, çarpışma elemanlarında 620 milyon dolara, şanzımanda 286 milyon dolara, filtrelerde 318 milyon dolara, soğutma sisteminde 135 milyon dolara ve aydınlatma ürünlerinde de 206 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Böylece 2028 yılında binek ve hafif ticari araç grubunda satış sonrası yenileme pazarının 7,8 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması öngörülüyor.

20 yeni bayi zorunluluğu ile servis sayısı artacak!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre 2023 yılında 1510 adedi yetkili servis, 25 bin adedi bağımsız servis, 1480 adedi franchise ve zincir hizmetler, 12 bin 210 adedi de yetkili hasar onarım merkezleri olmak üzere toplam 40 bin 200 servis bulunuyor. 2028 yılı için beklenti ise toplam servis sayısında 44 bin 390 adede ulaşılması. Raporda, servis sayısının azalması beklenirken Asyalı elektrikli araç markalarına getirilen 20 yeni bayi zorunluğunun sayı olarak artışı teşvik edeceği belirtiliyor. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi aynı zamanda araç kullanıcılarının servis alışkanlıklarını da ortaya çıkardı. 0-3 yaş arası aracı olan kullanıcıların yüzde 97’sinin yetkili servisleri tercih ettiği belirlenirken bu oranın 3-5 yaşta yüzde 45’e 6-10 yaşta ise yüzde 5’e kadar gerilediği, 10 yaştan büyük araçların tamamımın servis ihtiyacını bağımsız garaj ve atölyelerde giderdiği ortaya çıktı.

Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik. Bu hedeflerle OSS Derneği olarak, Türkiye’de ilk defa satış sonrası pazar büyüklüğünün ölçülmesinde öncülük yapmaktan büyük gurur ve kıvanç duyuyoruz. Bugüne kadar tüm paydaşlarımız yurt içi sektör büyüklüğü için, elindeki bireysel verilerle ortalama bir değer hesaplamakta idi. Bugünden itibaren OSS Derneği’nin önderliği ve veri desteğiyle nihai sonuca ulaştırdığımız sektörel analiz sayesinde ülkemizi ulusal ve uluslararası platformda resmi verilerle dayandırarak tanıtma fırsatını tüm sektör paydaşlarımıza armağan ederken, ülkemiz ve otomotiv satış sonrası üretim ve dağıtım sektörü için hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.

 

Continue Reading

Hafif Ticari

“Otomotivde Yılın İkinci Yarısı Kampanya Dönemi Olacak”

Otomotiv sektörünün en büyük veri ve ikinci el fiyatlandırma şirketi Cardata’nın Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Yılın ilk 5 aylık döneminde 480 bin adet seviyesinden kapanan sıfır kilometre otomotiv satışlarının haziran ayıyla birlikte 600 bin adet seviyesine çıkacağını söyleyen Hüsamettin Yalçın, “Haziran ayında pazarın bayram tatiline rağmen 100-120 bin adet seviyesinde kapanacağını öngörüyoruz. Sene başından beri devam eden kampanyalar özellikle haziran ayında çok daha iddialı bir boyuta çıktı. Şöyle ki haziran ayında pazarda satılan araçların yüzde 26’sı yani her 4 araçtan biri indirime girdi. Ayrıca 7 Temmuz’a kadar stoklardaki bazı araçların markalar tarafından eritilmesi için hazırlanan kampanyalar ve Çinli markaların 8 Temmuz sonrası fiyatlarını artıracağı gerçeği haziran satışlarını ciddi boyutta artırdı. Tüm bunlar düşünüldüğünde pazarın yıl sonunda 1 milyon adedin üzerinde kapanacağını düşünüyoruz. Sene başından bu yana yapılan kimi analiz ve yorumlardaki gibi pazarın yüzde 30-35 düşmesi söz konusu olmayacaktır. İkinci el pazarı ise yılı yaklaşık 5 milyon adetle kapatacaktır” dedi. 2024’ün ikinci yarısının yoğunlukla sıfır kilometre araçlar için kampanyalar dönemi olacağını vurgulayan Hüsamettin Yalçın, “İç pazarda düşüşe geçen yerli payı ve Türkiye’ye yatırımın teşvik edilmesi hedeflenerek yapıldığı açıklanan ek vergi kararı bugüne kadar Avrupalı rakiplerine göre daha düşük fiyattan araç satan Çinli markaların fiyatlarının yükselmesine sebep olacak. Çinli markalar, fiyat stratejileriyle diğer markaların da fiyatlarını baskılıyordu. Fakat bu sefer Avrupalı markalar da fiyat artıracak; rekabette fiyat, satış gibi stratejiler ve dinamikler değişecek. Büyük ve sağlam Çinli markalar bu düzenleme sebebiyle Türkiye’den çıkmazlar; farklı satış, pazarlama ve fiyat stratejileri deneyeceklerdir” diye konuştu.

Türkiye otomotiv sektörü, 9 günlük bayram tatiline rağmen hızlı bir haziran ayını geride bırakmaya hazırlanıyor. Bir yandan Çin menşeli otomobiller için hazırlanan yüzde 40’lık ek Gümrük Vergisi düzenlemesi diğer taraftan da Avrupa’nın yeni GSR II standartlarının temmuz ayının hemen başında devreye girecek olması, haziran ayında pazarın hiç olmadığı kadar yoğun geçmesine neden oldu.

 

Haziranda pazar 100 bin adedi aşacak!

Güncel veriler ışığında pazarı değerlendiren, otomotiv sektörünün en büyük veri ve ikinci el fiyatlandırma şirketi Cardata’nın Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, yılın ilk 5 aylık döneminde 480 bin adet seviyesinden kapanan sıfır kilometre otomotiv satışlarının haziran ayıyla birlikte 600 bin adet seviyesine çıkacağını söyledi. Haziran ayında pazarın 100-120 bin adet seviyesinde kapanacağını ifade eden Hüsamettin Yalçın, “Sene başından beri devam eden kampanyalar özellikle haziran ayında çok daha iddialı bir boyuta çıktı. Şöyle ki haziran ayında pazarda satılan araçların yüzde 26’sı yani her 4 araçtan biri indirime girerken ortalama indirim oranı da yüzde 6 seviyesine ulaştı” dedi. 7 Temmuz’a kadar stoklardaki bazı araçların markalar tarafından eritilmesi için hazırlanan kampanyaların da haziran satışlarını ciddi boyutta artırdığını vurgulayan Hüsamettin Yalçın, şöyle devam etti: “Markaların stokları eritmek için 200-300 bin TL’ye varan indirimleri devreye alması, tüketicileri showroomlara çekti. Bunun yanında 8 Temmuz’da yürürlüğe girecek olan Çinli markalara yönelik yüzde 40 ek Gümrük Vergisi’nin etkileri haziran ayında belirgin bir şekilde hissedildi. Çinli markaların 8 Temmuz sonrası fiyatları artacağı için tüketici nezdinde önemli bir yoğunluk oluştu. Ayrıca Çinli markalar da gelecek ek vergiye rağmen fiyatlarında damping yaptılar ve uygun fiyatlı otomobiller sundular. Tüm bunlar düşünüldüğünde pazarın yıl sonunda 1 milyon adedin üzerinde kapanacağını düşünüyoruz. Sene başından bu yana yapılan kimi analiz ve yorumlardaki gibi pazarın yüzde 30-35 düşmesi söz konusu olmayacaktır.”

 

Haziranın son haftasında teslimat savaşları görülecek!

Bu vergi dezavantajının temmuz sonundan sonra Çinli markaları etkileyeceğini söyleyen Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, “Ancak Avrupalı markalar o kayıpları dolduracaklardır. Bu durum pazarın yıl sonunda 1 milyon adedin üstünde olmasına engel değil. Ayrıca önemle belirtmekte fayda var, haziran ayında Tesla etkisi olacak. Sektörden aldığımız bilgiye göre Tesla haziran ayında önemli teslimatlar yapacak. Bu da haziran ayında pazarın 100 bin adedin üstünde gelmesine önemli bir etken. Haziranın son haftası markaların teslimat savaşları olacağı bir hafta olacak. Ayın son haftası yoğun bir mesai olacak” diye konuştu. İkinci el tarafında ise fiyatlardaki köpüğün artık gittiğine işaret eden ve ikinci el otomotiv pazarının 2024 yılını yaklaşık 5 milyon adetlik bir büyüklükle kapatacağını belirten Hüsamettin Yalçın, şunları söyledi: “Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kredi musluklarını kısması ve Ticaret Bakanlığı’nın otomobil fiyatlarına müdahale etmesiyle birlikte, sıfır araçların tedarikinin artması, kurdaki hareketliliği bahane ederek stokçuluk yapan satıcıların artık ortadan kalkması nedeniyle ikinci el fiyatları da yüzde 30 geri geldi. Bu düşüş geçen yıl yaz başı başlamıştı. İkinci el pazarında, krediye ulaşım zorlukları ve yüksek faiz oranları, talebi şu an düşürmüş durumda. Yılın ikinci yarısında ikinci el otomobil pazarında bazı değişiklikler bekliyoruz. Yılın son çeyreğinde, özellikle de eylül ayı sonrası ikinci elde bir toparlanma öngörüyoruz. Neden yılın son çeyreği? Çünkü sıfır kilometrede önemli satış kampanyaları var ve bu da ikinci el araç fiyatlarıyla aradaki makası daraltıyor. O yüzden ikinci el araç fiyatlarındaki düşüş yılın son çeyreğine kadar devam eder. Böylece yılın son çeyreği itibarıyla fiyatları daha da düşen ikinci el araçlar bir cazibe noktası olabilir. Öte yandan ek vergi sebebiyle sıfır kilometre fiyatları artan Çinli modellerin ikinci el değeri de artacaktır.”

 

Yılını ikinci yarısında kampanyalar dönemi yaşanacak!

Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, “2024’ün ikinci yarısı yoğunlukla sıfır kilometre araçlar için kampanyalar dönemi olacak. İç pazarda düşüşe geçen yerli payı ve Türkiye’ye yatırımın teşvik edilmesi hedeflenerek yapıldığı açıklanan ek vergi kararı bugüne kadar Avrupalı rakiplerine göre daha düşük fiyattan araç satan Çinli markaların fiyatlarının yükselmesine sebep olacak. Çinli markalar, fiyat stratejileriyle diğer markaların da fiyatlarını baskılıyordu. Fakat bu sefer Avrupalı markalar da fiyat artıracak; rekabette fiyat, satış gibi stratejiler ve dinamikler değişecek. Büyük ve sağlam Çinli markalar bu düzenleme sebebiyle Türkiye’den çıkmaz; farklı satış, pazarlama ve fiyat stratejileri deneyeceklerdir. Ancak yatırım/fabrika/üretim gibi konular bugünden yarına olacak işler değil. Sonuç olarak yılın ikinci yarısında Türkiye’de otomotiv sektöründe rekabetin yeniden şekillenmesi ve pazar dinamiklerinin yeniden değişmesini bekleyebiliriz” diye konuştu.

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.