Otomotiv Sektörü
Yeni Mercedes-Benz E-Serisi: Dünyalar Arası Köprü
- 2023 yazında Avrupa yollarına çıkacak.
- Ürün gamının yarısı dördüncü nesil şarj edilebilir hibrit olacak.
- Türkiye’de ilk olarak E 220 d 4MATIC ve Türkiye için özel olarak üretilen E 180 motor seçenekleri sunulacak.
- Yeni E-Serisi akıllı eğlence sistemi daha sürükleyici ve etkileşimli.
E-Serisi, 75 yılı aşkın bir süredir orta sınıf lüks sedan dünyasında standartları belirliyor. Mercedes-Benz, 2023 yılında bu segmentte tamamen yeni bir sayfa açıyor: Yeni E-Serisi, içten yanmalı motordan elektrikli güç-aktarma sistemlerine geçişe işaret ediyor. Ayrıca yeni elektronik mimarisiyle kapsamlı bir dijital kullanıcı deneyimi sağlıyor. Türkiye’de ilk olarak E 220 d 4MATIC ve Türkiye için özel olarak üretilen E 180 motor seçenekleri sunulacak.
Dış tasarımda geleneksel gövde orantıları ve özel karakteristik çizgiler
Yeni E-Serisi, geleneksel üç hacimli sedan gövde orantılarına (Uzunluk: 4.949 mm, Genişlik: 1.880 mm, Yükseklik: 1.468 mm) sahip. Kısa ön aks uzantısına sahip otomobilde, uzun kaputu oldukça geride konumlandırılan kokpit takip ediyor. Geride konumlandırılan arka kabin tasarımı, kendisini uyumlu bir şekilde takip eden bagaj uzantısına sahip. 2.961 mm uzunluğundaki aks mesafesi, bir önceki nesil E-Serisi’ne göre 22 mm daha uzun.
Mercedes-EQ modellerinin radyatör panelini andıran parlak yüzey, yeniden tasarlanmış sportif farlar ve radyatör ızgarası arasında estetik bir bağlantı noktası görevini üstleniyor. Üç boyutlu olarak tasarlanan radyatör ızgarası, dış mekan tasarım konseptine bağlı olarak yenilikçi, klasik veya sportif bir görünüm kazanabiliyor. Standart olarak sunulan yüksek performanslı LED farların yerine opsiyon olarak da DIGITAL LIGHT, tercih edilebiliyor. Hangi far çeşidi tercih edildiği fark etmeksizin, tasarımı gündüz ve gece her an kendisini fark ettiriyor. Mercedes-Benz’in bir tasarım geleneği olan ve kaş çizgisini andıran far tasarımı yeni E-Serisi’nde de kendisini gösteriyor. Otomobilin kaputunda sportifliğe vurgu yapan güç kubbeleri yer alıyor.
Otomobilin profilden görünümü, geride konumlandırılan kabin sayesinde, ahenkli gövde orantılarını gözler önüne seriyor. Opsiyon olarak Mercedes-Benz modellerinde kullanılan gizli kapı kolları alınabiliyor. Yan cephede yer alan karakteristik çizgiler otomobilin sportif karakterini vurguluyor.
Arka cephede yeni bir kontüre ve özel tasarıma sahip iki parçalı LED arka lambalar göze çarpıyor. Her bir arka lambada yer alan Mercedes-Benz yıldız motifi günün her anında kendisini gösteriyor.
MBUX Superscreen ile öne çıkan iç tasarım
Ön konsol, iç mekanı benzersiz bir dijital deneyime hazır hale getiriyor. E-Serisi isteğe bağlı ön yolcu ekranı ile donatıldığında, MBUX Superscreen’in geniş cam yüzeyi merkezi ekrana kadar uzarak bütüncül bir görünüm sağlıyor. Sürücünün görüş alanında yer alan tamamen dijital gösterge paneli görsel olarak bu yapıdan ayrılıyor. Yolcu ekranı olmayan versiyonlarda ekranın yerini farklı seçeneklerde sunulabilen süslemeler alıyor. Görsel olarak ayrışan merkezi ekran, bu panelin içbükey yüzeyinin üzerinde süzülüyormuş etkisi yaratıyor.
Gösterge panelinin ön bölümü, 64 renkli ambiyans aydınlatması ile aydınlatılıyor. Işık şeridi, ön panelde geniş bir yay çizdikten sonra A sütunlarını aşıp kapılara kadar uzanarak iç mekandaki ferahlık hissini güçlendiriyor. Kapı panellerinin üst kısmındaki havada süzülüyor gibi görünen kumanda ünitesi ekranların cam yüzeylerinin görünümüyle eşleşiyor.
Ön kolsolla homojen bir tasarıma sahip orta konsol, ön konsolun alt bölümüyle düz bir çizgi halinde birleşiyor. Kapaklı ve bardak tutuculu eşya gözü, ön tarafta üç boyutlu olarak şekillendirilen üniteye entegre edilmiş durumda. Orta konsolun arka kısmında yumuşak yapıda bir kol dayama bölgesi yer alıyor.
Kapı orta paneli, içbükey bir kıvrım sayesinde kesintisiz bir şekilde kolçakla birleşiyor. Elektrikli cam kumandalarına ve kapı kollarına yer veren ön kısım, metalik detayları ile otomobilin sahip olduğu ileri teknolojiyi görsel olarak vurgulayan bir unsur larak tasarlandı. Koltuklardaki oturma yüzeyinin ve sırt bölgesinin konturları, zarif bir akış oluşturacak şekilde içten dışa uzanıyor. Ayrıca katmanlı tasarım sayesinde koltuğun tabanı zemin üzerinde süzülüyor hissi uyandırıyor. Girintili dikey çizgiler, yukarı doğru genişleyerek dış konturu takip ediyor. E-Serisi, iç mekan genişliğinde sınıfının önde gelenlerinden. Sürücü, bir önceki modele göre 5 mm daha fazla baş mesafesine sahip. Arka koltuktaki yolcular ise 2 cm artan aks mesafesinden yararlanıyor. Diz mesafesinde 10 mm ve bacak mesafesinde 17 mm artışın yanında arka dirsek genişliği de 1.519 mm gibi önemli bir artış vaat ediyor. 25 mm’ye ulaşan bu artış neredeyse bir S-Serisi kadar bir alan sunuyor. Bagaj hacmi ise 540 litreye kadar çıkıyor.
Motor seçeneklerinin yarısını Plug – In Hibrit oluşturuyor
Sistematik elektrifikasyon ve akıllı hacim küçültme çözümleri sayesinde yeni E-Serisi tüm motor seçenekleriyle verimlilikte yeni standartlar belirliyor. Motor seçeneklerinin yarısı dördüncü nesil Plug-In Hibrit sistemlerden oluşuyor. Sunulan altı motor seçeneğinden üçünde içten yanmalı motorun avantajlarını elektrikli bir otomobilinkilerle birleştiriyor.
İçten yanmalı motorlar güncel modüler Mercedes-Benz motor ailesi FAME (Modüler Motorlar Ailesi), sıralı dört silindirli veya altı silindirli motorlardan oluşuyor.
Hem dizel hem de benzinli motorlar, turbo besleme dışında entegre bir marş jeneratörü (ISG) ile destekleniyor. Dolayısıyla bu motor seçenekleri birer yarı hibrit. Yeni batarya teknolojisi sayesinde elektromotorlar 15 kW yerine 17 kW ek güç ve 205 Nm ek tork sunuyor.
Türkiye pazarına özel E 180 motor seçeneği
Türkiye pazarında ilk etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere biri benzinli ve dizel iki farklı motor seçeneği sunulacak.
Türkiye pazarına özel E 180 M 254 motor NANOSLIDE® silindir kaplaması veya CONICSHAPE® silindir honlaması dahil en gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor. Arkadan itişli oluşuyla sportif bir sürüş deneyimi sunan E180, 167 beygir gücünde (25 kW) içten yanmalı benzinli motorun yanı sıra, 22 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, sadece dünya üzerinde sadece Türkiye’de sunulacak.
E 220 d 4MATIC (WLTP: ortalama yakıt tüketimi: 5,7-4,9 lt/100 km, ortalama CO2 emisyonu: 149-130 gr/km) versiyonundaki OM 654 M da gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor ve yüksek verimlilik seviyesiyle dikkat çekiyor. Her iki motorda da standart olarak 9G-TRONIC otomatik şanzıman sunuluyor.
AIRMATIC ve arka aks yönlendirmesi ise opsiyonel olarak geliyor.
Yeni E-Serisi çevikliği ve yüksek yol tutuşunu büyük oran her biri dört kontrol kolu tarafından hassas bir şekilde yönlendirilen ön tekerler sayesinde sağlıyor. Beş kollu bağımsız arka aks ise düzlüklerde üstün bir stabilite sağlıyor. Ön akslardaki yaylar ve amortisörler tek bir payandada birleşerek tekerleklerin yönlendirilmesinde görev almıyor. Böylece, süspansiyon sistem hassas tepkiler verebiliyor. Ön yardımcı şasi ve arka aks taşıyıcısı, süspansiyon ve gövdeyi titreşim ve gürültüden arındırıyor. Yeni E-Serisi’nin ön iz genişliği 1.634 mm ve arka iz genişliği 1.648 mm ölçülerine sahip. Ayrıca tekerlekler 21 inçe kadar farklı jant seçenekleri ile donatılabiliyor.
Yeni E-Serisi’nde opsiyonel olarak teknik paket sunuluyor. Teknik paket, ADS+ sürekli ayarlanabilir amortisörler ve arka aks yönlendirmesine sahip çok yönlü AIRMATIC havalı süspansiyon sistemini içeriyor. Bu nedenle her zaman adaptif sönümleme sistemi ADS+’a sahip AIRMATIC süspansiyon, yüksek bir hassasiyette maksimum konforu sağlıyor. AIRMATIC ayrıca seviye kontrol işlevi ile araç yükünden bağımsız olarak otomobilin yerden yükseklini sabit tutar veya istenen seviyede değişiklik yapabilmeyi sağlamakta. Yeni E-Serisi, opsiyonel olarak sunulan arka aks yönlendirmesi ve buna eşlik eden daha doğrusal oranlı ön aks direksiyon oranı ile çevik ve dengeli sürüş özellikleri sergiliyor. 4,5 dereceye direksiyon açısına sahip arka aks, dönüş çapını azami 90 santimetre azaltabiliyor. 4MATIC versiyonlarda dönüş çapı 12,0 metre yerine 11,1 metre seviyesine inerken, arkadan itişli versiyonlarda 11,6 metreden 10,8 metreye düşüyor.
Etkileyici ve sürükleyici eğlence deneyimi
Yeni E-Serisi’nde müzik, oyunlar ve birçok içerik neredeyse tüm duyularla deneyimlenebiliyor. İç mekandaki dijital yenilikler sayesinde E-Serisi artık daha akıllı. Ayrıca kişiselleştirme ve etkileşimde tamamen yeni bir boyut açıyor. Yeni E-Serisi, sahip olduğu yazılım odaklı anlayış sayesinde analog donanımları azaltarak elektronik altapısını daha dijital bir noktaya taşıyor.
Önceden ayrı ayrı işlem gören bilgisayar fonksiyonları artık tek bir işlemcide birleşiyor. Böylece ekranlar ve MBUX eğlence sistemi, çok güçlü bir merkezi araç bilgisayarını paylaşıyor. Daha hızlı gerçekleşen veri akışı sayesinde sistemin çalışma performansı artıyor.
Yeni E-Serisi’nde yer alan yapay zeka sayesinde MBUX, çok sayıda bilgi-eğlence, konfor ve araç işlevi için kişiselleştirilmiş öneriler sunuyor. Sıfır katmanlı tasarım ile kullanıcı, alt menüler arasında gezinmek veya sesli komut vermek zorunda kalmıyor. Duruma bağlı ve bağlamsal olarak, uygulamalar görüş alanında en üst düzeyde görünüyor. Böylece, bir fonksiyona ulaşmak zahmetsiz bir hal alıyor. Opsiyonel olarak sunulan MBUX Navigasyon için arttırılmış gerçeklik sayesinde grafik navigasyon ve trafik bilgilerini canlı görüntülerin üzerine yerleştiriyor.
Şimdiye kadar çoğunlukla telefon uygulamaları, kullanıcının akıllı telefonundan bilgi-eğlence sistemine yansıtmasıyla ulaşılabiliyordu. Apple Car Play veya Android Auto, araç hareket halindeyken mobil cihazın belirli işlevlerinin orta ve yolcu ekranında kullanılmasını sağlıyor. Mercedes-Benz’deki yazılım uzmanları, üçüncü parti uygulamalarının yüklenmesine izin veren yeni bir uyumluluk katmanı geliştirdi.
Yeni E-Serisi ile iki farklı ses sistemi sunuluyor. Standart ses sistemi 7 hoparlör ve 5 kanal 125 Watt amplifikatörden oluşuyor. Opsiyon olarak Burmester® 4D surround ses sistemi alınabiliyor. Burmester® 4D surround ses sistemi, 21 hoparlör ve 15 kanal 730 Watt amplifikatör ile çok daha gelişmiş bir ses kalitesi sunduğu gibi ön koltuklardan verilen bas titreşimleri sayesinde müzik dinlemeyi fiziksel bir deneyim haline dönüştürüyor
Müzik görünür hale geliyor: Ses Görselleştirme
Ses Görselleştirme işlevine sahip yeni 64 renkli ambiyans aydınlatması sayesinde yeni E-Serisi kullanıcıları, müziği üç duyu ile deneyimleyebiliyor. Müzik ve film veya uygulama seslerini (istenirse Dolby Atmos® teknolojisi ile) duyabiliyor, hissedebiliyor (opsiyon olarak sunulan Burmester® 4D surround ses sistemindeki ses rezonansı dönüştürücüler aracılığıyla) ve ayrıca görebiliyor. İlk kez E-Serisi ile sunulacak olan görselleştirme, 64 renkli ambiyans aydınlatmasının ışık şeridinde gerçekleşiyor. Örneğin, hızlı vuruşlar hızlı ışık değişikliklerine neden olurken, akıcı ritimler yumuşak bir şekilde birleşen aydınlatma yaratabiliyor.
Eğlence deneyimi ön yolcu için her zaman etkileyici. Ön yolcu, opsiyonel olarak sunulan kendine ait ekranda TV veya video akışı gibi dinamik içerikleri izleyebiliyor. Gelişmiş kamera tabanlı koruma sayesinde sürücünün ekranı izlediği durumlarda otomatik olarak kararak, eğlenceyi bölmeden güvenli sürüşün keyfini sunuyor.
Sesli Komut:
MBUX sesli komutlar ile daha da işlevsel hale geliyor. “Sadece Konuş” işleviyle artık akıllı sesli komut “Hey Mercedes” olmadan da etkinleştirilebiliyor. İşlev etkinleştirildiğinde, ekranda kırmızı bir mikrofon simgesi otomobilin hazır olduğunu ve komut beklediğini gösteriyor.
Artırılmış günlük konfor: Rutinler
Mercedes-Benz, kullanıcıların hangi konfor sistemlerini düzenli olarak kullandığını öğrenmesi için yapay zeka (AI) üzerinde çalışıyor. Yapay zekanın aynı koşullar altında çeşitli işlevleri otomatikleştirmesi amaçlanıyor. Böylece kişiselleştirilmiş otomasyon oluşuyor. Mercedes-Benz, şimdiden oldukça gelişmiş olan bu yeniliği ‘rutin’ olarak adlandırıyor.
Yeni E-Serisi’nin lansmanıyla, kullanıcılar standart rutinler için şablonlar kullanabilecek. Ayrıca rutinleri kendileri oluşturma seçeneğine de sahip olacaklar. Kullanıcılar bunu yaparken, çeşitli işlevleri ve koşulları birbirine bağlayabiliyor. Örneğin, “İç sıcaklık on iki santigrat derecenin altındaysa, koltuk ısıtmasını aç ve ortam aydınlatmasını sıcak bir turuncuya ayarla” şeklinde komutlar verebiliyorlar.
Dijital Havalandırma Kontrollü THERMOTRONIC
THERMOTRONIC üç bölgeli otomatik klima sistemi (opsiyonel ekstra) ile dijital havalandırma kontrolü, konfor deneyimini daha da ileri taşıyor. Ön havalandırma ızgaralarını istenen havalandırma tipine göre otomatik ayarlıyor. İstenen bölgeyi klima ekranında işaretlediğinizde hava çıkışları otomatik olarak bölgeye yöneliyor ve dilenen havalandırmayı zahmetsizce sağlıyor. Bölge seçimi her koltuk için yapılabiliyor. Bunun yanında, havalandırma ızgaraları sadece otomatik değil, el ile de ayarlanabiliyor.
Bazıları daha da geliştirilen çok sayıda sürüş destek sistemi
E-Serisi’nin standart sürüş destek sistemleri arasında ATTENTION ASSIST, Aktif Fren Yardımcısı, Aktif Şerit Takip Yardımcısı, Park Paketi, Geri Görüş Kamerası ile Aktif Hız Sınırına Otomatik Uyarlama Yardımcısı gibi işlevler yer alıyor. Sürüş destek sistemlerinin durumu ve etkinliği, sürücü ekranının yardım modunda tam ekran olarak gösteriliyor.
ATTENTION ASSIST, kamera sayesinde sürücü ekranında (opsiyonel ekstra) dikkat dağınıklığı uyarısı sunuyor. Örneğin Sürüş Yardım Paketi PLUS (opsiyonel) kapsamında sunulan Aktif Direksiyon Yardımcısı otomobili şeritte tutmaya yardımcı oluyor. Daha önce otoyollarda olduğu gibi, E-Serisi artık şehir içi yollarda da durduktan sonra otomatik olarak kalkış yapabiliyor. Ayrıca şerit işaretleri net görülemediği için Aktif Direksiyon Yardımcısının kullanılamadığı zamanlarda, bunu direksiyon simidindeki titreşimlerle sürücüye bildiriyor.
Sofistike gövde konsepti ve koordineli emniyet sistemleri
E-Serisi’nin güvenlik konsepti, rijit bir yolcu kabinine ve deforme olabilen çarpışma bölgelerine sahip bir gövdeye dayanıyor. Emniyet kemerleri ve hava yastıkları gibi güvenlik sistemleri bu yapıya özel olarak uyarlanmış durumda. Bir kaza anında koruyucu önlemler duruma uyumlu şekilde etkinleştiriliyor.
Sürücü ve ön yolcu hava yastıkları dışında sürücü tarafında bir diz hava yastığı da standart olarak sunuluyor. Önden çarpışma anında bacakların direksiyon kolonu veya ön konsol ile temasını önlüyor. Standart cam hava yastıkları, başın yan cama veya delici nesnelere çarpma riskini azaltıyor. Bunun dışında ciddi bir yandan çarpışma durumunda, çarpışmanın olduğu taraftaki cam hava yastığı ön ve arka yan camların üzerinde bir perde gibi A sütunundan C sütununa kadar uzanıyor. Olası bir takla anında her iki yandaki hava yastıkları etkinleşiyor. Baş koruma sistemine ek olarak, yan hava yastıkları, arka koltuk başları (opsiyonel) dahil olmak üzere göğüs bölgesini de kaplayabiliyor.
Kaynakları koruyan malzemeler
Çok sayıda E-Serisi bileşeni doğal kaynaklardan tasarruf edilmesini sağlayan malzemelerden (geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir hammaddeler) üretiliyor. Örneğin E-Serisi’nin baz koltuk versiyonunda geri dönüştürülmüş bir malzeme ile birleştirilen boyasız alpaka yünü döşeme kullanılıyor. Koltukların köpüğünde “kütle dengesi yaklaşımına” göre ilk kez sertifikalı geri dönüştürülmüş hammaddeler kullanılırken, özellik olarak bu malzeme ham petrolden üretilen hammaddeler ile aynı performansı sergiliyor. Bu sayede ürün kalitesi korunurken fosil kaynaklara olan gereksinim azalıyor.
Ayrıca Mercedes-Benz, 2022 yılından bu yana dünya genelindeki tüm fabrikalarında karbon nötr dengesiyle üretim yapıyor. Dışarıdan sağlanan elektrik, sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılandığından karbon içermiyor. Şirket, ayrıca tesislerinde yenilenebilir enerji üretimini artırmayı hedefliyor. 2024 yılı sonuna kadar Sindelfingen tesisinde güneş pillerinin arttırılması için yatırım yapılacak. Bunun yanında su tüketimi ve üretilen atık miktarı da azaltılacak.
E-Serisi, uzun soluklu bir başarı hikayesi
Mercedes-Benz, 1946 yılından günümüze 16 milyonun üzerinde orta sınıf araç üretti. E-Serisi’nin mirası, markanın ilk günlerine kadar uzanıyor.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında üretim yeniden başladığında, ilk olarak 1936’da tanıtılan 170 V (W 136) üretime geri döndü. Saloon, 1947’de Mercedes-Benz’in savaş sonrası ilk binek otomobili oldu. 1953’ün bağımsız karoserli “Ponton” gövdeli 180 modeli (W 120) yeni teknik ve yapısal özelliklere sahipti. 1961 yılında bunu “Tailfin” serisinin (W 110) dört silindirli versiyonları izledi. 1968’de “Stroke/8” serisi (W 114/115) üst orta sınıftaki bir sonraki adımı simgeliyordu. 1976’dan sonraki 123 model serisi daha da başarılı oldu.
1984’ten 1995’e kadar üretilen 124 modeli, ilk kez 1993 yılının ortalarından itibaren E-Serisi adını aldı. Çift farlı yüzü ve yenilikçi teknolojileri 1995 yılında pazara sunulan 210 serisinin karakteristik özellikleriydi. 211 modeli E-Serisi, 2002 yılının başlarında piyasaya sürüldü. Bunu 2009 yılında E-Serisi 212 (Sedan ve Estate) ve 207 (Cabriolet ve Coupé) serileri izledi. 213 modeli Mercedes-Benz E-Serisi 2016’da ve 2017’den itibaren de ilk kez All-Terrain olarak görücüye çıktı. Ayrıca 238 serisinin coupé ve cabrio gövde tipleri de bulunuyor.
Mercedes-Benz | Mercedes-Benz | ||
E 180 | E 220 d 4MATIC | ||
Motor | |||
Silindir adedi/düzeni | Sıralı/4 | Sıralı/4 | |
Motor hacmi | cc | 1.496 | 1.993 |
Maksimum güç | HP/kW, d/d | 170/125, 5600-6100 | 197/145, 3600 |
Ek elektrik gücü | HP/kW | 23/17 | 23/17 |
Maksimum tork | Nm, d/d | 250/1800 – 4000 | 440, 1800-2800 |
Ek elektrik torku | Nm | 205 | |
Sıkıştırma oranı | 0,417361 | 15,5:1 | |
Yakıt karışımı | Yüksek basınçlı enjeksiyon | Yüksek basınçlı enjeksiyon | |
Güç aktarımı | |||
Güç aktarma tipi | Arkadan itiş | Dört tekerlekten çekiş | |
Şanzıman | 9G TRONIC otomatik şanzıman | 9G TRONIC otomatik şanzıman | |
Vites oranları | 1./2./3./4./5./6./8./9. | 5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 | 5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 |
Geri vites | 4,8 | 4,8 | |
Süspansiyon | |||
Ön aks | Dört kollu ön aks, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler | ||
Arka aks | Beş kollu bağımsız, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler | ||
Fren sistemi | Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, | Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, | |
Direksiyon | Elektrik destekli kremayer direksiyon | Elektrik destekli kremayer direksiyon | |
Jantlar | 7,5 J x 17 | 8 J x 18 H2 ET 32.5 | |
Lastikleri | 225/60 R17 | 225/55 R 18 | |
Ebatlar ve ağırlıklar | |||
Uzunluk/genişlik/yükseklik | mm | 4949/1880/1469 | 4949/1880/1469 |
Aks mesafesi | mm | 2961 | 2961 |
İz genişliği ön/arka | mm | 1634/1648 | 1634/1648 |
Dönüş çapı | m | 11,6 | 11,6 |
Bagaj hacmi, VDA | lt | 540 | 540 |
Boş ağırlık | kg | 1820 | 1975 |
Yükleme kapasitesi | kg | 625 | 605 |
İzin verilen toplam ağırlık | kg | 2445 | 2580 |
Depo kapasitesi/yedek | lt | 66/7 | 66/7 |
Performans, tüketim, emisyon | |||
Hızlanma 0-100 km/s | sn | 7,8 | |
Maksimum hız | km/s | 234 | |
Karma yakıt tüketimi, WLTP | lt/100 km | 5,7-4,9 | |
Karma CO2 emisyonu, WLTP | 149-130 | ||
Emisyon sınıfı | Euro 6 | Euro 6 |
Blog
Hyundai’den Yenilikçi Bir Elektrikli SUV Mobilitesi: IONIQ 9
- Hyundai, üstün genişlik, şık tasarım ve gelişmiş EV teknolojisini IONIQ 9’da bir araya getiriyor.
- Düz bir zemine sahip olan IONIQ 9, döndürülebilir koltuklarıyla da yolcu deneyimini zirveye taşıyor.
- Universal Island 2.0 kokpitiyle etkileyici bir iç mekana sahip olan otomobilde 110,3 kWh bir pil var.
- IONIQ 9, yüksek kapasiteli bu piliyle birlikte 620 km’lik bir sürüş menzili vaat ediyor.
- Büyük SUV pazarında dikkat çekecek olan IONIQ 9, 2025’in ilk yarısında satışa sunulacak.
Hyundai Motor Company, son teknoloji tasarım ve yenilikçi elektrikli araç teknolojisini bir araya getiren, geniş iç mekana sahip, üç sıralı ve tamamen elektrikli SUV modeli olan IONIQ 9’u tanıttı. Dünya lansmanı Amerika, Los Angeles’teki ikonik Goldstein House’da gerçekleştirilirken aracın tasarım özellikleri de mekanın orta yüzyıl modern mimarisine önemli bir gönderme yapıyor.
2030 yılına kadar 23 adet yeni EV modelini tanıtmayı planlayan Hyundai, IONIQ modelleriyle tüm dikkatleri üzerine çekeren aynı zamanda EV dünyasında liderliği de hedefliyor. Sırasıyla 2022 ve 2023’te Dünya Yılın Otomobili Ödülleri’nde (WCOTY) üç kez birincilik kazanan Hyundai, IONIQ 5 ve IONIQ 6’nın ardından şimdi de IONIQ 9 ile bu başarıyı sürdürmek istiyor.
IONIQ 9’un dünya prömiyeri, Hyundai Motor Company Başkanı ve Global Operasyon Direktörü José Muñoz’un açılış konuşmasıyla başladı. IONIQ 9’un tanıtımının ardından etkinlikte, Hyundai markasını ve IONIQ 9’un tasarımını ele alan bir sergi de düzenlendi. Bu sergi alanı, IONIQ 9’un gelişim yolculuğunu vurgularken aynı zamanda markanın geleceği hakkında da önemli ipuçları verdi.
Hyundai Motor Company Başkanı ve CEO’su Jaehoon Chang ise tanıtımı yapılan yeni modelle ilgili olarak “IONIQ 9, Hyundai’nin elektrifikasyona olan bağlılığını ve güvenini temsil ediyor. Hyundai Motor Grubu’nun beğeni toplayan Elektrik-Global Modüler Platformu (E-GMP) ile geliştirilen IONIQ 9, olağanüstü bir iç mekan alanı sunarak kullanıcılara benzersiz bir yolculuk deneyimi sunarken global EV pazarındaki liderliğimizi de sağlamlaştırıyor” dedi
Yedi kişilik elektrikli
IONIQ 9, yedi kişiye kadar oturma alanıyla öne çıkan bir otomobil. Üç sıralı bir oturma düzenine sahip IONIQ 9, böylece geniş bir EV arayan kullanıcılar için oldukça çekici bir seçenek olarak bir adım öne çıkıyor. Bireysel ihtiyaçlara hitap eden etkileyici bir iç mekan ve teknolojik özelliklerle dolu olan otomobil, ayrıca geniş bir evin salonunuydaymış gibi bir his uyandırıyor. Eliptik malzemelerle hazırlanan iç mekan, sakinleştirici tonlarla da karakterize edilmiş. Panoramik tavandan gelen doğal ışık ise kabine dingin ve doğal bir his sağlıyor.
IONIQ 9’un düz zemini de altı veya yedi kişilik oturma düzenlemelerine olanak tanıyor. Birinci ve ikinci sıradaki rahatlama özellikli koltuklar, tam olarak yatırılabiliyor ve araca optimum konfor sağlıyor. Hatta araç şarj esnasında dört kişiye kadar üstün bir dinlenme olanağı sağlıyor. IONIQ 9 ayrıca, ikinci ve üçüncü sıralar birleştirildiğinde 1.899 mm baş mesafesi ve 2.050 mm bacak mesafesi sunuyor.
IONIQ 9’un rahatlama özellikli bu koltukları, masajı işlevi de dahil olmak üzere bu segmentte bir ilk olan “Dinamik Vücut Bakım Sistemi” içeriyor. Bu sistem, özellikle uzun yolculuklarda yorgunluğu azaltarak kan akışını ve dolaşımını uyarmak için basınç ve titreşim kullanıyor.
IONIQ 9 ayrıca, ikinci sıradaki döner koltuklarıyla da dikkat çekiyor. Koltuklar araç park halindeyken kendi ekseninde dönerek ikinci ve üçüncü sıradaki yolcularının birbirine bakmasını sağlıyor. Bu esnek yapılandırma özelliği, yolcular arasındaki etkileşimi ve iletişimi artırarak aracın benzersiz iç mekanının tadını çıkarmanın başka bir yolunu sunuyor.
Universal Island 2.0 adlı bir konsola sahip olan IONIQ 9, burada da etkileyici bir depolama ve yükleme alanı sunuyor. Ön sıra oturma düzeninde erişilebilirliği ve rahatlığı artıran bu konsolun çift yönlü kol dayanakları da önden ve arkadan açılabiliyor.
Universal Island 2.0, 190 mm’ye kadar hareket ettirilebiliyor ve ikinci sıradaki yolcuların kolayca erişebilmesini sağlıyor. Konsol, üst bölümde de 5,6 litrelik bir depolama alanı ve alt kayar bölümde de 12,6 litrelik geniş bir alan sunuyor.
Üçüncü sıra koltuklar ise düz olarak katlandığında bagaj tam 1.323 litreye kadar çıkabiliyor. Üç sıra açık pozisyonda olduğundaysa 620 litreye kadar normal bir bagaj alanı sunuyor. Bu hacme ek olarak, arkadan itişli seçenekte ön bagaj 88 litre ve dört çekerdeyse 52 litre olarak veriliyor.
IONIQ 9’un bilgi-eğlence sistemi, panoramik kavisli ekranın bir parçası olarak 12 inçlik bir ekran ve 12 inçlik entegre bir monitör içeriyor. Araçta 5.1 kanallı surround ses için geliştirilmiş bir multimedya birimi var. Premium BOSE sistemi, stereo 14 hoparlörlü olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, aracın ses sistemini kullanarak bir EV’nin sanal sürüş sesini çıkaran e-Active Sound Design’a (e-ASD) da yer verilmiş.
IONIQ 9 ayrıca malzeme seçimlerinde de sürdürülebilirliği vurguluyor. Bu malzemeler arasında Eko-Deri, Geri Dönüştürülmüş PET Kumaş, Yün Kumaş, Bio TPO/PU Deri, Bio PET/Süet Kumaş ve Bio Boya bulunuyor. Araç ayrıca geri dönüştürülmüş lastik atıklarından yapılan boyayı da kullanıyor. IONIQ 9’un panoramik kavisli ekranı, yüzer gösterge paneli, ince hava delikleri ve ortam iç aydınlatması ise aracın fütüristik iç atmosferini daha da güçlü hale getiriyor.
“Aerosthetic” tasarım, şık ve sofistike bir görüntü sunuyor
IONIQ 9’un şık ‘Aerosthetic’ adı verilen tasarım dili, oldukça şık bir dış görünüm sunuyor. Hyundai’nin aerodinamik inovasyonuyla hazırlanan gövde, son derece sofistike ve fütüristik bir stil olarak harmanlanıyor. IONIQ 9’un ön tasarımı, LED ışık ünitelerine ve alt ön panele entegre edilmiş parametrik pikseller içeriyor ve bu da otomobile benzersiz bir görüntü katıyor.
IONIQ 9’un silüeti, akıcı bir aerodinamik profil ve dijital yan aynalarla donatıldığında sadece 0,259 Cd’lik düşük bir sürtünme katsayısı yaratıyor. Pürüzsüz ve kavisli bir tavan çizgisiyle devam ettirilen tasarımda enerji kullanım verimliliği, gövdenin altındaki hava akışının yumuşatılması ve dengelenmesiyle elde ediliyor. Tekerlek ve lastik direncinin azaltılmasıyla da artırılan verimlilik için ilk kez yeni bir çift hareketli aktif hava kapağı (AAF) sistemi uygulanmış. Aero-optimizasyon çözümleri arasında 3D şekilli gövde altı örtüsü, aerodinamik tekerlekler ve gizli antenler yer alıyor.
Hyundai modelleri arasında en uzun dingil mesafesine sahip olan IONIQ 9, burada da 3.130 mm’lik bir değer ile fark yaratıyor. Gövde ve çamurlukların şekli, hacimsel olarak etkileyici bir izlenim yaratırken, aynı zamanda otomobile derinlik ve boyut katıyor.
Dış aydınlatma, Hyundai’nin diğer EV modelleriyle benzer bir yapıda. Küçük tip küp projeksiyon farlar ve karşıdan gelen araçları aşırı ışıktan koruyan akıllı ön aydınlatma sistemi (IFS) ile öne çıkan IONIQ 9, diğer kardeşlerinde olduğu gibi parametrik piksel lambaları içeriyor. Arkada ise LED kombinasyonuna yer verilirken gelişmiş görünürlük için dış kapı kolları da aydınlatılmış. IONIQ 9’un kendine güvenen bu duruşu ise 19, 20 ve 21 inç jant seçenekleriyle destekleniyor. Birbirinden ilgi çekici 16 farklı renk ile üretilecek olan IONIQ 9’un iç mekanındaysa siyah ve altı adet iki tonlu seçenek yer alıyor.
Gelişmiş güç elektroniği ve gelişmiş EV sürüş deneyimi
Hyundai IONIQ 9, iyileştirilmiş verimlilik için iki aşamalı bir invertöre yer veriyor. Hyundai’nin yenilikçi E-GMP mimarisiyle desteklenen bu sistem, motor sesini azaltmaya yardımcı olurken aynı zamanda iyileştirilmiş akustik lamine cama ve A sütunu alanında güçlendirilmiş bir plakaya da yer veriyor. Kabin içindeki yol ve rüzgar gürültüsünü, titreşimi ve sertliği (NVH) ortadan kaldırmaya yardımcı olan bu sistemle birlikte oldukça sessiz olan IONIQ 9, uzun süreli yolculuklarda maksimum ev konforunu sunuyor.
E-GMP platformu, genişletilmiş sürüş menzili için yüksek voltajlı pil paketine olanak sağlarken artırılmış kargo alanı için de düz bir zemin imkanı sunuyor. Çarpışma güvenliği ve dayanıklılığı da optimum çarpışma enerjisi dağılımı için tasarlanmış sağlam bir gövde yapısı sayesinde iyileştirilmiş.
IONIQ 9, hafif bir gövdeye sahip olması için alüminyum çamurluklara ve çeyrek panellere sahip ilk Hyundai modeli konumunda. Yeni çift hareketli aktif hava kapağı (AAF) sistemi ise düz gövde panelleriyle birlikte pil soğutma ve aerodinami için hava akışını ve dış görünümü daha da iyileştiriyor.
Büyük kapasiteli pil, etkileyici bir menzil ve performans sunuyor
Gelişmiş PE sisteminin yüksek voltajlı ve zemine monte NCM lityum iyon pili, 110,3 kWh sistem enerjisi sunuyor. IONIQ 9’un düşük sürtünme katsayısı, gelişmiş platformu ve pil teknolojileri sayesinde 620 km’lik (19 inç ile- WLTP) bir menzil elde edilirken ayrıca 194 Wh/km’lik bir enerji tüketimine ulaşması bekleniyor.
IONIQ 9, 350 kW şarj cihazı kullanarak sadece 24 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e kadar şarj olanağı sunarken, platformun araçtan yüke (V2L) kolaylık özelliği ve 400V/800V çoklu şarj kabiliyeti de aracı daha da cazibeli hale getiriyor.
Long-Range RWD (Uzun Menzil- Arkadan İtiş) modeli, 160 kW’lık arka motorla desteklenirken buna ek olarak 70 kW’lık ön motora da sahip. “Performance AWD (Performans – Dört Çeker)” modelleri ise hem önde hem de arkada 160 kW’lık motorlarla donatılmış.
Performans modeli, 0’dan 100 km/s hıza sadece 5,2 saniyede ulaşırken, uzun menzilli AWD varyantı ise 6,7 saniyede ulaşıyor. Uzun Menzilli RWD versiyonu da bu hıza 9,4 saniyede ulaşıyor. Sollama gibi orta menzilli hızlanma esnasında performans modeli 80’den 120 km/s hıza sadece 3,4 saniyede ulaşıyor. Uzun Menzilli AWD varyantı ise bunu 4,8 saniyede gerçekleştirirken, Uzun Menzilli RWD versiyonu da 6,8 saniyede ulaşıyor.
IONIQ 9, bu etkileyici performansını bir karavan çekme gibi yeteneklerle de destekliyor. Römork modunda, araç römorkun ağırlığını otomatik olarak algılıyor ve öngörülen menzili buna göre ayarlıyor. Bu özellik, optimum performans için sabit 50:50 ön-arka motor torku dağıtım oranını koruyor. Avrupa’da satışa sunulacak IONIQ 9 modelleri, 2.500 kg’a kadar çekme kapasitesine sahipken, Kuzey Amerika modelleri ise 2.267 kg çekme kapasitesine sahip.
IONIQ 9, 2025’in ilk yarısında öncelikle Kore ve Amerika’da satışa sunulacak ve daha sonra Avrupa ve diğer pazarlarda trafiğe çıkacak. Kapsamlı bir standart donanım ve son teknoloji konfor özellikleri vaat eden IONIQ 9’un kısa sürede EV dünyasında adından sıkça söz ettirmesi tahmin ediliyor.
Araba Bakımı
Stellantis Türkiye Parça ve Servisler’den 3 Yaş Üzeri Araçlara Avantajlı Bakım Paketleri!
Stellantis Türkiye Parça ve Servisler, periyodik bakımın önemine dikkat çektiği ve yoğun talep gören bakım kampanyalarına kasım ayında da devam ediyor. Yetkili servis noktalarında sunduğu kaliteli hizmet ve avantajlı fiyat politikasıyla rakiplerinden ayrılan Stellantis Türkiye Parça ve Servisler, aracını kışa hazırlamak isteyen Peugeot, Citroën ve Opel sahiplerine özel fiyatlar sunuyor. Bu kapsamda 3 yaş üzerindeki binek araçlarına Stellantis Türkiye Parça ve Servisler’e bağlı Peugeot, Citroën ve Opel yetkili servislerinde periyodik bakım yaptıranlara uygun fiyatlı seçenekler sunuluyor.
Stellantis Türkiye Parça ve Servisler, aracını kışa hazırlamak isteyen müşterilerine özel bir periyodik bakım kampanyası devreye aldı. Stellantis Türkiye Parça ve Servisler, kasım ayı sonuna kadar devam edecek yeni kampanyasıyla kış döneminde aracında konfor ve güvenliği sağlamak isteyen binek araç sahiplerini yetkili servislere davet ediyor. Stellantis Türkiye Parça ve Servisler, 3 yaş üzeri tüm Peugeot, Citroën ve Opel modellerinin dahil edildiği kampanya kapsamında periyodik bakım hizmetini uygun fiyatlarla sunuyor.
Periyodik bakımlar avantajlı fiyatlarla sunuluyor!
Stellantis Türkiye Parça ve Servisler’in sağladığı periyodik bakım paketleri oldukça cazip fiyatlarla sunuluyor. Buna göre, 3 yaş üzeri Peugeot, Citroën ve Opel araç sahipleri binek araçlarının periyodik bakımını Stellantis Türkiye’nin güvencesindeki Eurorepar yedek parçalarıyla 6.499 TL’lik avantajlı fiyatlarla yetkili servislerde gerçekleştirebiliyor. Bakım paketi içeriklerinde ise motor yağı, yağ filtresi, polen filtresi, hava filtresi, cam suyu ve karter tapası değişimleri yer alıyor. Tüm bu markalarda, müşteriler bakım sonrası 1 yıl boyunca Yol Yardım hizmetlerinden ücretsiz yararlanma fırsatını yakalıyor. Üstelik ödemelerinde Bonus kredi kartını tercih eden müşteriler peşin fiyatına 6 taksit kampanyasından da faydalanıyor.
Blog
2024 hangi markaya iyi, hangi markaya kötü geldi?
2024 yılı, otomotiv sektörü için hem başarılarla hem de hayal kırıklıklarıyla dolu bir yıl oldu. Bazı markalar ve modeller için bu yıl adeta altın çağ olurken, bazıları ise tahminlerin çok altında kalarak beklentileri karşılayamadı. İşte o liste.
Türkiye’de 2024 yılı otomotiv satış verileri açıklandı. Fiat Egea Sedan, uygun fiyat avantajı ve kullanıcı dostu özellikleriyle zirveyi kaptı. Renault Clio ve Megane ise takipte. TOGG 10X yerli üretimle öne çıkıyor! İşte Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobil modelleri…
Türkiye otomotiv sektöründe 2024 yılına damga vuran satış verileri açıklandı. Tüketici eğilimlerini ortaya koyan bu veriler, hangi modellerin en çok tercih edildiğini gözler önüne seriyor. Fiat Egea Sedan, 2024 yılında zirvenin sahibi oldu!
2024 Yılında Türkiye otomotiv sektörü yükselişte
Türkiye’de otomotiv sektörü 2024 yılında büyük bir atılım gerçekleştirdi. Ocak-Ekim dönemini kapsayan verilere göre, toplamda 750 bin adet otomobil satışı gerçekleştirildi. Bu istatistikler, tüketicilerin hangi modelleri tercih ettiğini net bir şekilde gösteriyor.
Zirvenin sahibi
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) tarafından açıklanan verilere göre, Fiat Egea Sedan 46 bin 11 adetlik satış rakamıyla yılın en çok tercih edilen otomobili oldu. Kullanıcı dostu tasarımı, düşük yakıt tüketimi ve uygun fiyat avantajı, bu başarıyı getiren temel faktörler arasında yer alıyor.
Renault modelleri ilk üçte yer aldı
Listenin ikinci sırasında, 38 bin 410 adetlik satış rakamıyla Renault Clio bulunuyor. Şehir içi kullanıma uygun yapısı ve teknolojik donanımlarıyla Clio, bu yıl da popülerliğini korudu. Üçüncü sırada ise 32 bin 324 adetle Renault Megane yer alıyor. Megane, geniş iç hacmi ve konforlu sürüş deneyimiyle dikkat çekiyor.
Yerli üretim TOGG 10X ile yeni bir soluk
2024 yılının dikkat çeken bir diğer modeli ise yerli üretim TOGG 10X oldu. 20 binin üzerinde satış rakamına ulaşan TOGG, özellikle çevreci özellikleri ve modern tasarımıyla kullanıcıların beğenisini topladı. Yerli üretimin güçlenmesi, TOGG’un ilerleyen dönemlerde daha büyük bir başarı yakalamasına olanak tanıyor.
EBS Analiz Otomotiv Yönetim Danışmanlığı tarafından yayımlanan rapor da, 2024 yılında otomotiv sektöründe en çok kaybeden araç modellerini açıkladı.
İşte EBS Danışmanlığın yayımladığı rapora göre 2024 yılında en az satılan otomobilleri:
SATIŞI DÜŞEN MARKALAR
- SERES
2024: 1
2023: 289
DEĞİŞİM: – Yüzde 99,65
- SKYWELL
2024: 324
2023: 2.041
DEĞİŞİM: – Yüzde 84,13
- MITSUBISHI
2024: 56
2023: 203
DEĞİŞİM: – Yüzde 72,41
- SUBARU
2024: 273
2023: 803
DEĞİŞİM: – Yüzde 66
- ALFA ROMEO
2024: 760
2023: 1.918
DEĞİŞİM: – Yüzde 60,38
- MASERATI
2024: 219
2023: 480
DEĞİŞİM: – Yüzde 54,38
- DS
2024: 1.508
2023: 3.173
DEĞİŞİM: – Yüzde 52,47
- ASTON MARTIN
2024: 10
2023: 20
DEĞİŞİM: – Yüzde 50
- JAGUAR
2024: 49
2023: 94
DEĞİŞİM: – Yüzde 47
- LEAPMOTOR
2024: 185
2023: 310
DEĞİŞİM: – Yüzde 40
Kaynak: OTOPODYUM
-
Otobüs4 hafta önce
Mercedes-Benz eCitaro G, “2024 Yılı Elektrikli Otobüs Şampiyonu” Oldu!
-
Blog4 hafta önce
Gençler İçin Tasarlanan Yeni JAECOO 5 Seyahatte Yeni Bir Çağ Başlatıyor!
-
Blog4 hafta önce
“Kadın Ustalar Yetişiyor”
-
Blog4 hafta önce
OGTY’de büyük ödül nar kabuğundan araç içine biyo malzeme üreten Pomeco’nun!
-
Blog4 hafta önce
Chery Tarihi Bir Başarıya Daha İmzasını Attı 15 Milyonuncu Aracını Banttan İndirdi!
-
Araba Bakımı3 hafta önce
Mobil Oil Türk A.Ş. 23 Şehirde 5 Bin Ustayla 25 Seminer Gerçekleştirecek!
-
Araba Bakımı4 hafta önce
Elektrikli Araçlarda Yanlış Lastik ve Fren Sistemi Seçimi Yapmayın!
-
Otomobil2 hafta önce
JAECOO’dan Kasım Ayına Özel 600 Bin TL Yüzde 0 Faizli Kredi ve Nakit Alım Avantajları!