Otomotiv Sektörü
Yeni Mercedes-Benz E-Serisi Türkiye’de Satışa Sunuldu

2023 sonbaharında Avrupa yollarına çıkan yeni Mercedes-Benz E-Serisi Aralık ayı itibari ile Türkiye’de.75 yılı aşkın bir süredir orta sınıf lüks sedan dünyasında standartları belirleyen E-Serisi ile Mercedes-Benz, 2023 yılında bu segmentte tamamen yeni bir sayfa açıyor. İçten yanmalı motordan elektrikli güç-aktarma sistemlerine geçişe işaret eden yeni E-Serisi, yeni elektronik mimarisiyle kapsamlı bir dijital kullanıcı deneyimi sağlıyor. E 220 d 4MATIC 5.900.000 TL’den ve Türkiye için özel olarak üretilen E 180 4.220.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Dış tasarımda geleneksel gövde orantıları özel karakteristik çizgilerle zenginleştiriliyor
Yeni E-Serisi, geleneksel üç hacimli sedan gövde orantıları (uzunluk: 4.949 mm, genişlik: 1.880 mm, yükseklik: 1.468 mm) ve 2.961 mm uzunluğundaki aks mesafesi ile bir önceki nesil E-Serisi’ne göre 22 mm daha uzun bir tasarıma sahip. Ayrıca kısa ön aks uzantısı, uzun kaputu oldukça geride konumlandırılan kokpit ve geride konumlandırılan arka kabin tasarımını uyumlu bir şekilde takip eden bagaj uzantısı ile dikkat çekiyor.
Otomobilin profilden görünümü, geride konumlandırılan kabin sayesinde uyumlu gövde orantılarını gözler önüne seriyor. Yan cephedeki karakteristik çizgiler otomobilin sportif karakterini vurguluyor.
Arka cephede yeni bir kontüre ve özel tasarıma sahip iki parçalı LED arka lambalarda yer alan Mercedes-Benz yıldız motifi günün her anında kendisini gösteriyor.
Yeni E-Serisi, Türkiye’ye özel motor seçenekleri ile pazarda
Türkiye pazarında ilk etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere benzinli ve dizel iki farklı motor seçeneğinin sunulacağını belirten Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan “75 yıldan fazla bir süredir orta sınıf lüks sedan araçların standartlarını belirleyen, gelenek ve modernizmi birleştirerek kendine özel hayran kitlesini yaratan E-Serisi her zaman teknolojik ilerlemenin ilk uygulandığı araç olmuştur. Sahip olduğu elektronik mimari ile kapsamlı dijital bir deneyim sunan yeni E-Serisi 2023 yazında Avrupa yollarına çıktıktan sonra şimdi de Türkiye’de. Türkiye pazarına özel ve arkadan itişli oluşuyla sportif bir sürüş deneyimi sunan E180, 170 beygir gücünde (125 kW) içten yanmalı benzinli motorun yanı sıra, 23 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, dünya üzerinde sadece Türkiye’de satışa sunuluyor. Tüm bunlar bize Mercedes-Benz için Türkiye‘nin ne kadar önemli bir pazar olduğunu gösteriyor“ dedi.
Mercedes-Benz ‘in 1946 yılından günümüze yaklaşık 17 milyon orta sınıf araç ürettiğini ve E-Serisi’nin mirasının da markanın ilk günlerine kadar uzandığını vurgulayan Bekdikhan, “E-Serisi Türkiye’de bugüne kadar 82.000 adet satarak dünyadaki başarısını yerel pazara da taşıdı. Her yeni modeli heyecanla beklenen, müşterilerimizin daima kendilerinden bir parça buldukları ve Nisan’da dünya prömiyeri gerçekleştirilen yeni E-Serisi’nin Türkiye’de büyük ilgi göreceğinden eminiz” dedi.
Edition 1: Teknoloji ve konforun ideal birleşimine tanık olun
Yeni E-Serisi’nin, ilk üretime özel Edition 1 paketinde kapsamlı bir donanım kombinasyonu sunuluyor. Maksimum ayrıcalık ve konfor için tasarlanan Yeni E-Serisi Edition 1, hayatınızı kolaylaştıracak özelliklerle donatıldı. Edition 1’a özel standart olarak sunulan AIRMATIC havalı süspansiyon sistemi ve Arka aks yönlendirme sistemi (4,5°) sürücü ve yolcular için maksimum sürüş güvenliği ve dinamizmi sunarken 3 boyutlu dijital gösterge paneli, ısıtmalı ve havalandırmalı ön koltuklar ve Burmester® 4D surround ses sistemi ile iç mekânı konforlu ve eğlenceli bir yaşam alanına dönüştürüyor.
Dış tasarımda geleneksel gövde orantıları ve özel karakteristik çizgiler
Mercedes-EQ modellerinin radyatör panelini andıran parlak yüzey, yeniden tasarlanmış sportif farlar ve radyatör ızgarası arasında estetik bir bağlantı noktası görevini üstleniyor. Üç boyutlu olarak tasarlanan radyatör ızgarası, dış mekân tasarım konseptine bağlı olarak yenilikçi, klasik veya sportif bir görünüm kazanabiliyor. Standart olarak sunulan DIGITAL LIGHT sayesinde maksimum görüş alanını sürücülere sunuyor. Mercedes-Benz’in bir tasarım geleneği olan ve kaş çizgisini andıran far tasarımı yeni E-Serisi’nde de kendisini gösteriyor. Otomobilin kaputunda sportifliğe vurgu yapan güç kubbeleri yer alıyor. Mercedes-Benz EQ ve S-Serisi modellerinden tanınan KEYLESS-GO gizli kapı kolları ise ön plana çıkan diğer tasarım unsurları.
MBUX Superscreen ile öne çıkan iç tasarım
Ön konsol, iç mekânı benzersiz bir dijital deneyime hazır hale getiriyor. E-Serisi ön yolcu ekranı ile MBUX Superscreen’in geniş cam yüzeyi ön konsol boyunca uzanarak bütüncül bir görünüm sağlıyor. Sürücünün görüş alanında yer alan tamamen dijital gösterge paneli görsel olarak bu yapıdan ayrılıyor.
Gösterge panelinin ön bölümü, 64 renkli ambiyans aydınlatması ile aydınlatılıyor. Işık şeridi, ön panelde geniş bir yay çizdikten sonra A sütunlarını aşıp kapılara kadar uzanarak iç mekandaki ferahlık hissini güçlendiriyor. Kapı panellerinin üst kısmındaki havada süzülüyor gibi görünen kumanda ünitesi ekranların cam yüzeylerinin görünümüyle eşleşiyor.
Ön konsolla homojen bir tasarıma sahip orta konsol, ön konsolun alt bölümüyle düz bir çizgi halinde birleşiyor. Kapaklı ve bardak tutuculu eşya gözü, ön tarafta üç boyutlu olarak şekillendirilen üniteye entegre edilmiş durumda. Orta konsolun arka kısmında yumuşak yapıda bir kol dayama bölgesi yer alıyor.
Kapı orta paneli, içbükey bir kıvrım sayesinde kesintisiz bir şekilde kolçakla birleşiyor. Elektrikli cam kumandalarına ve kapı kollarına yer veren ön kısım, metalik detayları ile otomobilin sahip olduğu ileri teknolojiyi görsel olarak vurgulayan bir unsur olarak tasarlandı. Koltuklardaki oturma yüzeyinin ve sırt bölgesinin konturları, zarif bir akış oluşturacak şekilde içten dışa uzanıyor. Ayrıca katmanlı tasarım sayesinde koltuğun tabanı zemin üzerinde süzülüyor hissi uyandırıyor. Girintili dikey çizgiler, yukarı doğru genişleyerek dış konturu takip ediyor. E-Serisi, iç mekân genişliğinde sınıfının önde gelenlerinden. Sürücü, bir önceki modele göre 5 mm daha fazla baş mesafesine sahip. Arka koltuktaki yolcular ise 2 cm artan aks mesafesinden yararlanıyor. Diz mesafesinde 10 mm ve bacak mesafesinde 17 mm artışın yanında arka dirsek genişliği de 1.519 mm gibi önemli bir artış vaat ediyor. 25 mm’ye ulaşan bu artış neredeyse bir S-Serisi kadar bir alan sunuyor. Bagaj hacmi ise 540 litreye kadar çıkıyor.
Mild-Hybrid Güç Ünitesi
Hem dizel hem de benzinli motorlar, turbo besleme dışında entegre bir marş jeneratörü (ISG) ile destekleniyor. Dolayısıyla bu motor seçenekleri birer mild-hibrit. Yeni batarya teknolojisi sayesinde elektromotorlar 20 bg yerine 23bg ek güç ve 205 Nm ek tork sunuyor.
Türkiye pazarına özel E 180 motor seçeneği
Türkiye pazarında ilk etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere biri benzinli ve dizel iki farklı motor seçeneği sunuluyor.
Türkiye pazarına özel E 180 M 254 motor NANOSLIDE® silindir kaplaması veya CONICSHAPE® silindir honlaması dahil en gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor. Arkadan itişli oluşuyla sportif bir sürüş deneyimi sunan E180, 170 beygir gücünde (125 kW) içten yanmalı benzinli motorun yanı sıra, 23 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, sadece dünya üzerinde sadece Türkiye’de sunulacak.
E 220 d 4MATIC versiyonundaki OM 654 M da gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor ve yüksek verimlilik seviyesiyle dikkat çekiyor. Her iki motorda da standart olarak 9G-TRONIC otomatik şanzıman sunuluyor.
Yeni E-Serisi çevikliği ve yüksek yol tutuşunu her biri dört kontrol kolu tarafından hassas bir şekilde yönlendirilen ön tekerler sayesinde sağlıyor. Beş kollu bağımsız arka aks ise düzlüklerde üstün bir stabilite sağlıyor. Ön akslardaki yaylar ve amortisörler tek bir payandada birleşerek tekerleklerin yönlendirilmesinde görev almıyor. Böylece, süspansiyon sistem hassas tepkiler verebiliyor. Ön yardımcı şasi ve arka aks taşıyıcısı, süspansiyon ve gövdeyi titreşim ve gürültüden arındırıyor. Yeni E-Serisi’nin ön iz genişliği 1.634 mm ve arka iz genişliği 1.648 mm ölçülerine sahip. Ayrıca tekerlekler 21 inçe kadar farklı jant seçenekleri ile donatılabiliyor.
Yeni E-Serisi’nde Edition 1 ile standart olarak teknik paket sunuluyor. Teknik paket, ADS+ sürekli ayarlanabilir amortisörler ve arka aks yönlendirmesine sahip çok yönlü AIRMATIC havalı süspansiyon sistemini içeriyor. Bu nedenle her zaman adaptif sönümleme sistemi ADS+’a sahip AIRMATIC süspansiyon, yüksek bir hassasiyette maksimum konforu sağlıyor. AIRMATIC ayrıca seviye kontrol işlevi ile araç yükünden bağımsız olarak otomobilin yerden yüksekliğini sabit tutar veya istenen seviyede değişiklik yapabilmeyi sağlar. Yeni E-Serisi, arka aks yönlendirmesi ve buna eşlik eden daha doğrusal oranlı ön aks direksiyon oranı ile çevik ve dengeli sürüş özellikleri sergiliyor. 4,5 dereceye direksiyon açısına sahip arka aks, dönüş çapını azami 90 santimetre azaltabiliyor. 4MATIC versiyonlarda dönüş çapı 12,0 metre yerine 11,1 metre seviyesine inerken, arkadan itişli versiyonlarda 11,6 metreden 10,8 metreye düşüyor.
Etkileyici ve sürükleyici eğlence deneyimi
Yeni E-Serisi’nde müzik, oyunlar ve birçok içerik neredeyse tüm duyularla deneyimlenebiliyor. İç mekandaki dijital yenilikler sayesinde E-Serisi artık daha akıllı. Ayrıca kişiselleştirme ve etkileşimde tamamen yeni bir boyut açıyor. Yeni E-Serisi, sahip olduğu yazılım odaklı anlayış sayesinde analog donanımları azaltarak elektronik altyapısını daha dijital bir noktaya taşıyor.
Önceden ayrı ayrı işlem gören bilgisayar fonksiyonları artık tek bir işlemcide birleşiyor. Böylece ekranlar ve MBUX eğlence sistemi, çok güçlü bir merkezi araç bilgisayarını paylaşıyor. Daha hızlı gerçekleşen veri akışı sayesinde sistemin çalışma performansı artıyor.
Yeni E-Serisi’nde yer alan yapay zekâ sayesinde MBUX, çok sayıda bilgi-eğlence, konfor ve araç işlevi için kişiselleştirilmiş öneriler sunuyor. Sıfır katmanlı tasarım ile kullanıcı, alt menüler arasında gezinmek veya sesli komut vermek zorunda kalmıyor. Duruma bağlı ve bağlamsal olarak, uygulamalar görüş alanında en üst düzeyde görünüyor. Böylece, bir fonksiyona ulaşmak zahmetsiz bir hal alıyor. MBUX Navigasyon için arttırılmış gerçeklik sayesinde grafik navigasyon ve trafik bilgilerini canlı görüntülerin üzerine yerleştiriyor.
Apple Car Play veya Android Auto, araç hareket halindeyken mobil cihazın belirli işlevlerinin orta ve yolcu ekranında kullanılmasını sağlıyor.
Burmester® 4D surround ses sistemi, 21 hoparlör ve 15 kanal 730 Watt amplifikatör ile çok daha gelişmiş bir ses kalitesi sunduğu gibi ön koltuklardan verilen bas titreşimleri sayesinde müzik dinlemeyi fiziksel bir deneyim haline dönüştürüyor.
Müzik görünür hale geliyor: Ses Görselleştirme
Ses Görselleştirme işlevine sahip yeni 64 renkli ambiyans aydınlatması sayesinde yeni E-Serisi kullanıcıları, müziği üç duyu ile deneyimleyebiliyor. Müzik ve film veya uygulama seslerini (istenirse Dolby Atmos® teknolojisi ile) duyabiliyor, hissedebiliyor (opsiyon olarak sunulan Burmester® 4D surround ses sistemindeki ses rezonansı dönüştürücüler aracılığıyla) ve ayrıca görebiliyor. İlk kez E-Serisi ile sunulacak olan görselleştirme, 64 renkli ambiyans aydınlatmasının ışık şeridinde gerçekleşiyor. Örneğin, hızlı vuruşlar hızlı ışık değişiklikleri yaratırken, akıcı ritimler yumuşak bir şekilde birleşen aydınlatma oluşturabiliyor.
Eğlence deneyimi ön yolcu için her zaman etkileyici. Ön yolcu, opsiyonel olarak sunulan kendine ait ekranda video akışı gibi dinamik içerikleri izleyebiliyor.
Sesli Komut:
MBUX sesli komutlar ile daha da işlevsel hale geliyor. “Sadece Konuş” işleviyle artık akıllı sesli komut “Hey Mercedes” olmadan da etkinleştirilebiliyor. İşlev etkinleştirildiğinde, ekranda kırmızı bir mikrofon simgesi otomobilin hazır olduğunu ve komut beklediğini gösteriyor.
THERMOTRONIC dört bölgeli otomatik klima sistemi ve Dijital Havalandırma Menfezleri
THERMOTRONIC dört bölgeli otomatik klima sistemi (opsiyonel ekstra) ile dijital havalandırma menfezleri, konfor deneyimini daha da ileri taşıyor. Ön havalandırma menfezlerini istenen havalandırma tipine göre otomatik ayarlıyor. İstenen bölgeyi klima ekranında işaretlediğinizde hava çıkışları otomatik olarak bölgeye yöneliyor ve dilenen havalandırmayı zahmetsizce sağlıyor. Bölge seçimi her koltuk için yapılabiliyor. Bunun yanında, havalandırma menfezleri sadece otomatik değil, el ile de ayarlanabiliyor.
Çok sayıda sürüş destek sistemi
E-Serisi’nin standart sürüş destek sistemleri arasında ATTENTION ASSIST, Aktif Fren Yardımcısı, Aktif Şerit Takip Yardımcısı, Park Paketi, Geri Görüş Kamerası ile Aktif Hız Sınırına Otomatik Uyarlama Yardımcısı gibi işlevler yer alıyor. Sürüş destek sistemlerinin durumu ve etkinliği, sürücü ekranının yardım modunda tam ekran olarak gösteriliyor.
ATTENTION ASSIST, kamera sayesinde sürücü ekranında (opsiyonel ekstra) dikkat dağınıklığı uyarısı sunuyor. Örneğin Sürüş Yardım Paketi PLUS (opsiyonel) kapsamında sunulan Aktif Direksiyon Yardımcısı otomobili şeritte tutmaya yardımcı oluyor. Daha önce otoyollarda olduğu gibi, E-Serisi artık şehir içi yollarda da durduktan sonra otomatik olarak kalkış yapabiliyor. Ayrıca şerit işaretleri net görülemediği için Aktif Direksiyon Yardımcısının kullanılamadığı zamanlarda, bunu direksiyon simidindeki titreşimlerle sürücüye bildiriyor.
Sofistike gövde konsepti ve koordineli emniyet sistemleri
E-Serisi’nin güvenlik konsepti, rijit bir yolcu kabinine ve deforme olabilen çarpışma bölgelerine sahip bir gövdeye dayanıyor. Emniyet kemerleri ve hava yastıkları gibi güvenlik sistemleri bu yapıya özel olarak uyarlanmış durumda. Bir kaza anında koruyucu önlemler duruma uyumlu şekilde etkinleştiriliyor.
Sürücü ve ön yolcu hava yastıkları dışında sürücü tarafında bir diz hava yastığı da standart olarak sunuluyor. Önden çarpışma anında bacakların direksiyon kolonu veya ön konsol ile temasını önlüyor. Standart cam hava yastıkları, başın yan cama veya delici nesnelere çarpma riskini azaltıyor. Bunun dışında ciddi bir yandan çarpışma durumunda, çarpışmanın olduğu taraftaki cam hava yastığı ön ve arka yan camların üzerinde bir perde gibi A sütunundan C sütununa kadar uzanıyor. Olası bir takla anında her iki yandaki hava yastıkları etkinleşiyor.
Kaynakları koruyan malzemeler
Çok sayıda E-Serisi bileşeni doğal kaynaklardan tasarruf edilmesini sağlayan malzemelerden (geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir hammaddeler) üretiliyor. Örneğin E-Serisi’nin baz koltuk versiyonunda geri dönüştürülmüş bir malzeme ile birleştirilen boyasız alpaka yünü döşeme kullanılıyor. Koltukların köpüğünde “kütle dengesi yaklaşımına” göre ilk kez sertifikalı geri dönüştürülmüş hammaddeler kullanılırken, özellik olarak bu malzeme ham petrolden üretilen hammaddeler ile aynı performansı sergiliyor. Bu sayede ürün kalitesi korunurken fosil kaynaklara olan gereksinim azalıyor.
Ayrıca Mercedes-Benz, 2022 yılından bu yana dünya genelindeki tüm fabrikalarında karbon nötr dengesiyle üretim yapıyor. Dışarıdan sağlanan elektrik, sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılandığından karbon içermiyor. Şirket, ayrıca tesislerinde yenilenebilir enerji üretimini artırmayı hedefliyor. 2024 yılı sonuna kadar Sindelfingen tesisinde güneş pillerinin arttırılması için yatırım yapılacak. Bunun yanında su tüketimi ve üretilen atık miktarı da azaltılacak.
E-Serisi, uzun soluklu bir başarı hikayesi
Mercedes-Benz, 1946 yılından günümüze yaklaşık 17 milyon orta sınıf araç üretti. E-Serisi’nin mirası, markanın ilk günlerine kadar uzanıyor.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında üretim yeniden başladığında, ilk olarak 1936’da tanıtılan 170 V (W 136) üretime geri döndü. Saloon, 1947’de Mercedes-Benz’in savaş sonrası ilk binek otomobili oldu. 1953’ün bağımsız karoserli “Ponton” gövdeli 180 modeli (W 120) yeni teknik ve yapısal özelliklere sahipti. 1961 yılında bunu “Fintail” serisinin (W 110) dört silindirli versiyonları izledi. 1968’de “Stroke/8” serisi (W 114/115) üst orta sınıftaki bir sonraki adımı simgeliyordu. 1976’dan sonraki 123 model serisi daha da başarılı oldu.
1984’ten 1995’e kadar üretilen 124 modeli, ilk kez 1993 yılının ortalarından itibaren E-Serisi adını aldı. Çift farlı yüzü ve yenilikçi teknolojileri 1995 yılında pazara sunulan 210 serisinin karakteristik özellikleriydi. 211 modeli E-Serisi, 2002 yılının başlarında piyasaya sürüldü. Bunu 2009 yılında E-Serisi 212 (Sedan ve Estate) ve 207 (Cabriolet ve Coupé) serileri izledi. 213 modeli Mercedes-Benz E-Serisi 2016’da ve 2017’den itibaren de ilk kez All-Terrain olarak görücüye çıktı. Ayrıca 238 serisinin coupé ve cabrio gövde tipleri de bulunuyor.
Fiyat Listesi
Model |
Fiyat (TL) |
E 180 Edition 1 Exclusive |
4.220.000 |
E 180 Edition 1 AMG |
4.330.000 |
E 220 d 4MATIC Edition 1 Exclusive |
5.900.000 |
E 220 d 4MATIC Edition 1 AMG |
6.050.000 |
|
|
Mercedes-Benz |
Mercedes-Benz |
E 180 |
E 220 d 4MATIC |
||
Motor |
|
||
Silindir adedi/düzeni |
|
Sıralı/4 |
Sıralı/4 |
Motor hacmi |
cc |
1.496 |
1.993 |
Maksimum güç |
bg/kW, d/d |
170/125, 5600-6100 |
197/145, 3600 |
Ek elektrik gücü |
bg/kW |
23/17 |
23/17 |
Maksimum tork |
Nm, d/d |
250/1800 – 4000 |
440, 1800-2800 |
Ek elektrik torku |
Nm |
205 |
205 |
Sıkıştırma oranı |
|
10: 1 |
15,5:1 |
Yakıt karışımı |
|
Yüksek basınçlı enjeksiyon |
Yüksek basınçlı enjeksiyon |
Güç aktarımı |
|
||
Güç aktarma tipi |
|
Arkadan itiş |
Dört tekerlekten çekiş |
Şanzıman |
|
9G TRONIC otomatik şanzıman |
9G TRONIC otomatik şanzıman |
Vites oranları |
1./2./3./4./5./6./8./9. |
5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 |
5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 |
|
Geri vites |
4,8 |
4,8 |
Süspansiyon |
|
||
Ön aks |
|
Dört kollu ön aks, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler |
|
Arka aks |
|
Beş kollu bağımsız, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler |
|
Fren sistemi |
|
Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, |
Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, |
Direksiyon |
|
Elektrik destekli kremayer direksiyon |
Elektrik destekli kremayer direksiyon |
Ebatlar ve ağırlıklar |
|
||
Uzunluk/genişlik/yükseklik |
mm |
4949/1880/1468 |
4949/1880/1468 |
Aks mesafesi |
mm |
2961 |
2961 |
İz genişliği ön/arka |
mm |
1634/1648 |
1634/1648 |
Dönüş çapı |
m |
10,8 |
11,1 |
Bagaj hacmi, VDA |
lt |
540 |
540 |
Boş ağırlık |
kg |
1820 |
1975 |
Yükleme kapasitesi |
kg |
625 |
605 |
İzin verilen toplam ağırlık |
kg |
2445 |
2580 |
Depo kapasitesi/yedek |
lt |
66/7 |
66/7 |
Performans, tüketim, emisyon |
|
||
Hızlanma 0-100 km/s |
sn |
8,9 |
7,8 |
Maksimum hız |
km/s |
225 |
234 |
Karma yakıt tüketimi, WLTP |
lt/100 km |
6,7 |
5,2 |
Karma CO2 emisyonu, WLTP |
|
153 |
137 |
Emisyon sınıfı |
|
Euro 6 |
Euro 6 |
Otomotiv Sektörü
BYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor

BYD Türkiye, Kemerburgaz’da inşa ettiği özel alanda YANGWANG U8 ve YANGWANG U9’un benzersiz yeteneklerini sergilediği nefes kesen teknoloji şovunun ardından, şimdi de bu modelleri ve teknolojik gücünü TEKNOFEST İstanbul’da katılımcılarla buluşturdu.
Dünyanın lider yeni enerji araç üreticisi BYD, Türkiye’nin en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST İstanbul’da yerini aldı. 17-21 Eylül tarihlerinde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen festival, teknoloji tutkunlarını bir araya getirirken; BYD Türkiye de lüks segment markası YANGWANG U8 ve YANGWANG U9 modellerinin yanı sıra, ODMD (Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği) Ocak – Ağustos verisine göre tüm elektrikli hatchback modeller içerisinde en fazla satış yapan BYD DOLPHIN modelini ziyaretçilerle buluşturdu.
BYD’nin devrim niteliğindeki Blade Batarya, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi başta olmak üzere ileri teknolojileri de fuar alanında kurulan özel stand alanında katılımcılara tanıtıldı.
TEKNOFEST’E gelen ziyaretçiler, BYD’nin inovasyon gücüyle donatılmış araçlarını ve ileri teknolojilerini yakından inceledi. Track Edition versiyonu ile dünyanın en hızlı elektrikli süper spor modeli unvanına sahip YANGWANG U9, BYD’nin kurduğu özel stand alanında sergilenirken, amfibi özelliği sayesinde hem karada hem de suda hareket edebilen YANGWANG U8 ise 360 derece Tank Dönüşü performansı ile nefes kesen bir şov sundu.
“BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra, ileri teknolojilerimizi TEKNOFEST’te tüm Türkiye ile buluşturuyoruz”
BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, markanın inovasyona olan güçlü bağlılığını her fırsatta yansıtmaya büyük önem verdiklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Türkiye’nin en büyük teknoloji etkinliği olan TEKNOFEST, ülkemizin özellikle havacılık ve savunma sanayi alanında ulaştığı noktayı gösteren son derece değerli bir organizasyon. Ayrıca, gençlerimizin bilim ve teknolojiye olan ilgisini destekleyerek, ülkemizin geleceğine de katkı sunuyor.
DNA’sında teknoloji ve inovasyon olan BYD ise, kendini sürekli gelişime adamış küresel bir teknoloji markası. 120 bini aşkın Ar-Ge mühendisiyle her gün ortalama 40 patent başvurusu gerçekleştiren şirket; bataryadan elektrikli motorlara, süspansiyon sistemlerinden akıllı sürüş teknolojilerine kadar birçok devrim niteliğindeki teknolojiyi otomotiv dünyasına kazandırıyor.
Türk tüketicisi, yeni teknolojilere olan ilgisi ve hızlı adaptasyon yeteneğiyle öne çıkıyor. Biz de BYD Türkiye olarak, 7 farklı modelden oluşan geniş ürün yelpazemizle en son teknolojileri kullanıcılarımızla buluşturuyoruz. Bugün burada teknoloji ve otomobil severlere BYD’nin inovasyon gücünü yakından tanıtmak için bulunuyoruz. 11 Eylül’de Kemerburgaz’da gerçekleştirdiğimiz, Avrupa’da bir ilk olma özelliği taşıyan etkinlikte YANGWANG U8 ve U9 modellerimizi kapsamlı bir teknoloji şovuyla tanıtmıştık. BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra şimdi ileri teknolojilerimizle TEKNOFEST’te yer almak ve bu teknolojilerimizi tüm Türkiye ile buluşturmak bizim için ayrı bir mutluluk.”
BYD, teknoloji gücüyle fark yaratıyor
1995’te batarya üreticisi olarak yola çıkan BYD, bugün elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve akıllı teknolojiler alanında geliştirdiği çözümlerle daha temiz ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor. 2022’de fosil yakıtlı araç üretimini tamamen sonlandıran ilk otomotiv şirketi olan BYD, bugün dünyanın lider yeni enerjili araç üreticisi konumunda bulunuyor.
Batarya, elektrik motorları ve elektronik kontrol üniteleri gibi elektrikli araçların kalbinde yer alan bileşenlerdeki uzmanlığıyla öne çıkan BYD, son yıllarda geliştirdiği Blade Batarya, DM-i Süper Hibrit Teknolojisi, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi ve DMO Süper Hibrit Sistemi gibi yenilikler, markayı sektörün öncüleri arasına taşıyor. Bir teknoloji lideri olarak BYD, yalnızca otomobil üretmekle kalmıyor; mobilitenin geleceğini yeniden tanımlıyor. YANGWANG U8 ve U9 modelleri, bu vizyonun en çarpıcı örneklerini temsil ediyor.
DOLPHIN: Gelişmiş teknoloji, uzun menzilli batarya gücü
Okyanus serisinin öne çıkan modellerinden BYD DOLPHIN, deniz yaşamından ilham alan tasarım detaylarıyla şık ve modern bir görünüm sunuyor. Gelişmiş teknolojisini uzun menzilli batarya gücüyle birleştiren BYD DOLPHIN, konfor ve verimlilik odaklı bir sürüş deneyimi sağlıyor.
Geniş iç hacmi ve yüksek teknoloji donanımlarıyla segmentinde öne çıkan BYD DOLPHIN, 2024 AutoBest Ödülü’nü kazanarak kalite ve verimliliğini tescilledi. BYD’nin kendi geliştirdiği e-Platform 3.0 üzerinde yükselen model, Lityum Demir Fosfat (LFP) teknolojisine sahip 60.4 kWsa kapasiteli Blade Batarya ile güvenlik, dayanıklılık ve performans konusunda yüksek standartlar sunuyor.
204 PS güç ve 310 Nm tork üreten elektrik motoruyla 0-100 km/s hızlanmasını 7 saniyede tamamlayan DOLPHIN, 160 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. WLTP ölçümlerine göre 427 km WLTP menzil ve 15.9 kWsa karma enerji tüketimi sunan model, 110 kW DC hızlı şarj desteği sayesinde bataryasını yüzde 30’dan yüzde 80’e 26 dakikada şarj edebiliyor. Gelişmiş enerji tasarrufu sağlayan ısı pompası sistemi ise standart olarak sunuluyor.
Euro NCAP’ten 5 yıldız alan BYD DOLPHIN, markanın diğer modellerinde olduğu gibi uzaktan bağlantı özellikleriyle kullanıcılarına üst düzey konfor sunuyor. Türkiye’deki BYD sahipleri ise uzaktan güncelleme (OTA) sistemi sayesinde araçlarını servise gitmeye gerek kalmadan güncelleyerek her zaman en güncel teknolojiye sahip olabiliyor.
YANGWANG U8: BYD’nin lüks ve son teknoloji SUV’u
YANGWANG markasının ilk seri üretim modeli olan U8, BYD’nin 20 yılı aşkın AR-GE birikiminin ve inovasyon vizyonunun bir sonucu olarak ortaya çıktı. Performans, güvenlik ve ileri teknolojiyi bir arada sunan U8, lüks SUV segmentinde “fütüristik teknoloji, olağanüstü off-road kabiliyeti ve premium yaşam alanı” kombinasyonu ile öne çıkıyor. YANGWANG’ın temeli, 2004’te tanıtılan BYD ET konseptine dayanıyor. ET, dört motorlu bağımsız aktarma sistemini dünyaya ilk kez tanıtmıştı. 20 yıl sonra bu vizyon, e4 platformu ile seri üretime taşındı.
Markanın logosu, “elektrik” anlamına gelen en eski Çince hiyerogliflerden Dian’dan esinlenmiş olup, ilerleme ve bilinmeyene cesurca yol almayı simgeliyor.
Dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinden olan IF Tasarım Ödüllü U8’in öne çıkan teknolojileri arasında yüzme kabiliyeti dikkat çekiyor. Araç, bu özelliği sayesinde karada ilerledikten sonra su üzerinde de yol alabiliyor. Bir diğer yenilikçi özellik olan Tank Dönüşü ise dört tekerin ters yönlerde dönmesiyle aracın kendi etrafında 360 derece dönmesine imkân tanıyor.
49,05 kWh Blade Batarya ve CTC (Cell-to-Chassis) entegrasyonu ile 880 kW (1.196 PS) güç ve 1.280 Nm tork sunan araç, 0’dan 100 km/s hıza 3,6 saniyede ulaşıyor ve azami 200 km/s hız yapabiliyor. CLTC protokolünde, aracın karma sürüş menzili 1.000 km, elektrikli sürüş menzili ise 180 km olarak açıklanıyor.
Araç içi uydu iletişimi, gece görüş sistemi ve opsiyonel drone kitiyle donatılmış olan U8, aynı zamanda VtoL enerji paylaşımı ve 15+1 kişiselleştirilebilir off-road modu gibi özelliklerle de dikkat çekiyor. DiSus-P hidrolik gövde kontrol sistemi, 20 inç dövme alaşım jantlar, su geçirmez hava girişi ve sabit yan basamak gibi donanımlar da araca üstün bir kullanım deneyimi sağlıyor.
YANGWANG U9: BYD’nin elektrikli süper otomobil vizyonu
BYD YANGWANG U9, inovasyon, mühendislik, güvenlik ve estetiği bir araya getiren elektrikli süper spor otomobil vizyonunu temsil ediyor. 360 derece dönüş, zıplama ve dans etme kabiliyetleriyle otomotiv dünyasında yenilikçi bir performans deneyimi sunan bu model, ileri teknoloji ile estetiği bir araya getiriyor. Keskin hatlara sahip Time Gate tasarım dili, Interstellar far tasarımı ve dinamik ışık imzaları ile U9, aerodinamik ve sportif bir duruş sergiliyor. Çift kokpit iç düzen ve 127 renkli ambiyans aydınlatması, sürüş moduna göre değişerek yüksek teknoloji deneyimini pekiştiriyor.
Dört bağımsız motoruyla 1.305 PS güç ve 1.680 Nm tork üreten BYD YANGWANG U9, 0’dan 100 km/s hıza 2,36 saniyede ulaşabiliyor. 80 kWh yeni nesil Blade Batarya ile CLTC protokolünde 450 km menzil sağlayan araç, 500 kW çift girişli ultra hızlı şarj sistemi sayesinde yüzde 30’dan yüzde 80’e yalnızca 10 dakikada ulaşabiliyor.
BYD’nin e4 platformu üzerine inşa edilen U9, bağımsız tork kontrolü, DiSus-X akıllı gövde kontrol sistemi, karbon-seramik diskler ve gelişmiş süspansiyon yapısı ile hem pist performansı hem de günlük sürüş konforu sunuyor. Aerodinamik olarak ayarlanabilir ve opsiyonel karbon fiber “swan neck” spoiler yüksek yere basma kuvveti sağlayarak üstün yol tutuşu sağlarken, araçta ısı pompası ve Cell-to-Body entegrasyonu gibi ileri teknolojiler de yer alıyor.
YANGWANG U8 ve U9 modelleri, BYD’nin Ar-Ge gücünü, mühendislik vizyonunu ve teknoloji liderliğini doğrudan yansıtırken, şu an için Avrupa homologasyonu bulunmadığı için Türkiye pazarında kısa vadede satışa sunulmaları planlanmıyor.
Otomotiv Sektörü
WATT, 500’üncü şarj lokasyonunu açtı

Türkiye elektrikli mobilite sektöründe bir ilk olan şarj istasyon tesisi WAT Şarj HUB, Bodrum-İstanbul yolu üzerinde hizmete açıldı.
WAT’ın 500’üncü şarj lokasyonu olan bu öncü tesis, yalnızca araçlara şarj hizmeti sunmakla kalmıyor; 7/24 açık olan tesiste dinlenme ve aktivite alanları, hijyen standartlarına uygun tuvaletler ve yiyecek-içecek otomatları bulunuyor. Böylece yolcular, aileler ve evcil hayvanlar için keyifli bir mola noktası oluşturuyor. Ayrıca, 4 adet 180 kW ve 2 adet 360 kW ultra hızlı şarj istasyonuyla aynı anda 12 araca enerji sağlama kapasitesine sahip ve güneş enerjisi destekli altyapısıyla sürdürülebilirliği merkeze alan bu öncü tesis, şehir içi ve şehirler arası yollarda yaygınlaştırılması hedeflenen projelere de güçlü bir örnek teşkil ediyor.
Türkiye’de elektrikli araç şarj noktalarını, yalnızca enerji alınan duraklar olmaktan çıkararak kullanıcı alışkanlıklarını yeniden şekillendirecek bir deneyim alanına dönüştürmeyi hedefleyen Koç Topluluğu şirketi WAT Mobilite, bu vizyon doğrultusunda Türkiye’de bir ilk olan WAT Şarj HUB tesisini ve aynı zamanda 500’üncü şarj lokasyonunu Bodrum-İstanbul yolu üzerinde hayata geçirdi. Proje, sürdürülebilirlik yaklaşımıyla kullanıcı konforunu birleştirerek yolculuk deneyimini yeniden tanımlıyor.
WAT Şarj HUB, yalnızca araçların şarj edildiği bir nokta değil; yolculukların daha konforlu hale geldiği yeni bir durak olarak tasarlandı. 7/24 hizmet veren tesiste dinlenme ve aktivite alanları, temel ihtiyaçların giderileceği hijyenik tuvaletler ve yiyecek-içecek otomatları elektrikli araç kullanıcıları haricinde tüm ziyaretçilerine sosyal bir deneyim alanı sunuluyor. Yerel toplulukları destekleme vizyonu doğrultusunda, bölgeye özgü zeytinyağı üretimine katkı sağlıyor. Sezon dönemlerinde, tesiste zeytinyağı satışına ayrılmış özel alanlar bulunacak. Şarj süreci boyunca kullanıcılar yalnız bırakılmıyor; sahada bulunan WAT Mobilite sorumluları, destek ve yönlendirme sağlayarak güvenli ve keyifli bir deneyim yaşatıyor. Böylece elektrikli araç kullanıcıları için şarj molası, artık sadece beklemek değil; ailelerin, yolcuların ve evcil hayvanların da faydalanabildiği yeni nesil bir yolculuk alışkanlığına dönüşüyor.
Yılda 48.469 kWh temiz enerji üretiliyor
520 ağaca eşdeğer fayda sağlanıyor
WAT Şarj HUB, 4 adet 180 kW ve 2 adet 360 kW ultra hızlı şarj istasyonuyla aynı anda 12 araca yüksek performansla şarj hizmeti sunuyor. Şarj istasyonlarının ve tesisin enerji ihtiyacı güneş enerjisiyle destekleniyor. Bu sayede yılda 48.469 kWh temiz enerji üretilerek; dizel araç ile 70.619 km seyahate eş değer 18.926 kg CO₂ salınımı engelleniyor, 520 ağacın korunmasına eşdeğer çevresel fayda sağlanıyor. Böylece güçlü teknolojik altyapı, sürdürülebilir gelecek vizyonuyla buluşuyor. WAT Mobilite’nin Fenerbahçe Kalamış Marina ve Bodrum Koçtaş’ta hayata geçirdiği güneş enerjisi destekli şarj noktalarıyla başlayan bu yaklaşım, WAT Şarj HUB ile bir adım daha öteye gidip şehirlerarası yolculuklara taşınıyor ve kullanıcı deneyimini üst seviyeye çıkarıyor.
Benzer projeler şehirlerarası ve şehir içlerinde uygulanacak
Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen bu konsept, elektrikli araç kullanıcılarının yolculuk deneyimini geliştirmeyi amaçlıyor. WAT Şarj HUB, artık yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılayan bir tesis değil; aynı zamanda geleceğin yolculuk alışkanlıklarını şekillendiren yeni bir standart sağlıyor. Milas-Muğla’da açılan bu ilk tesisin ardından, önümüzdeki dönemde benzer projeler hem şehirlerarası hem de şehir içi yollarda hayata geçirilecek. Şarj molalarını yalnızca enerji dolumu değil, yolculuk deneyimini zenginleştiren bir fırsata dönüştürüyor. Tesis, 6 Eylül’den itibaren ilk ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
Alp Karahasanoğlu: “Yeni nesil bir alışkanlığın öncüsü oluyoruz.”
WAT Şarj HUB ile elektrikli araç kullanıcılarının yolculuk deneyimini tamamen yeniden tanımladıklarına dikkat çeken WAT Mobilite & WAT Motor Genel Müdürü Alp Karahasanoğlu, “Türkiye’de bir ilk olan ve WAT Mobilite’nin 500’üncü şarj lokasyonu olarak devreye alınan bu tesisimiz, yalnızca araçları şarj etmekle kalmıyor; aynı zamanda ailelerin, yolcuların ve evcil hayvanların keyifle vakit geçirebileceği, modern ve konforlu bir durak sunuyor. Güneş enerjisi destekli altyapımız sayesinde sürdürülebilirliği merkeze alıyor, çevresel etkileri azaltarak şehirlerarası yolculuklarda yeni nesil bir alışkanlığın öncüsü oluyoruz. Bodrum-İstanbul yolu üzerinde hayata geçirdiğimiz bu öncü tesis, önümüzdeki dönemde şehirlerarası ve şehir içi yollarımızda yaygınlaşacak projelerimiz için de ilham verici bir örnek teşkil ediyor.”
Otomotiv Sektörü
JAECOO 7’de Eylül Ayına Özel 1 Milyon TL’ye Varan Finansman Fırsatı!

JAECOO, eylül ayında Türk tüketicilere premium off-road SUV modeli JAECOO 7’de dikkat çekici finansman teklifleri sunuyor. Bu kapsamda JAECOO, 1 milyon TL’ye varan cazip kredi seçenekleri ve avantajlı fiyatlar ile yeni bir otomobil satın almak isteyen kullanıcılara avantajlar sağlıyor.
İlk premium off-road SUV modeli JAECOO 7 ile Türkiye’de 1 yıl gibi kısa sürede önemli bir satış başarısı elde eden JAECOO, eylül ayında sunduğu avantajlı finansman olanakları ile bir kez daha dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Bu kapsamda üstün teknolojisi ve benzersiz arazi sürüş fonksiyonları ile Türkiye arazi SUV pazarına yeni bir soluk getiren JAECOO 7’nin Evolve (4×4) versiyonu, ticari müşterilere özel 400.000 TL 6 ay yüzde 0 faizli kredi veya 1 milyon TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 2,81 faizli kredi avantajlarıyla 2.725.000 TL’den başlayan fiyatlardan yararlanabiliyor. JAECOO 7’nin Revive 4×2 versiyonu ise eylül ayına özel 2.550.000 TL’den başlayan fiyatlarla yeni kullanıcılarını bekliyor.
Maceraya hazır premium SUV JAECOO 7!
Premium, şehirli off-road SUV modeli JAECOO 7, iddialı tasarımı ve üstün off-road performansıyla Türk kullanıcısının dikkatini çekmeyi başardı. JAECOO 7, “Klasikten Gelen, Klasiğin Ötesine” sloganıyla modern şehir tarzını off-road estetiği ile birleştiren iddialı çizgilerle, klasik tasarım öğelerini miras alıyor. Modern tasarımlı ön ızgarası ve matris LED farları ile güçlü bir görünüm ortaya koyarken, 19 inçlik jantları zarafeti güçlü görünümle birleştiriyor.
Buna ek olarak JAECOO 7, off-road sürüşlerinde devrim yaratan ARDIS- Tüm Zeminlerde Akıllı Sürüş Sistemi ile donatılıyor. Kum, kar ve off-road da dahil olmak üzere yedi sürüş modu sunan bu sistem, farklı sürüş gereksinimlerine mükemmel bir çözüm sunuyor. Üst düzey kalite ve mükemmel sürüş deneyimiyle öne çıkan JAECOO 7’nin akıllı kokpiti ise üstün tepki hızı, akıcı performansı ve gelişmiş kullanım özellikleri için sektördeki en gelişmiş Snapdragon 8155 çiple donatıldı. Modelin 14,8 inçlik bilgi-eğlence ekranı, gelişmiş ve sürükleyici bir teknolojik deneyim sağlıyor. Yeni sektör lideri sanal gösterge paneli ve 540° gelişmiş görüş sistemi ile sürücülerin çevreleriyle ilgili bilgilere zahmetsizce erişmelerini sağlayarak sürüş güvenliğini artırırken, kullanıcılara sorunsuz bir off-road yolculuğu sağlıyor. Ayrıca benzersiz 8 hoparlörlü SONY surround ses sistemi ile 64 renkli ortam aydınlatması bir araya gelerek sürükleyici bir sürüş deneyimi yaratıyor.
-
Hava Yolu4 hafta önce
SunExpress’e Youth Awards 2025’te Çifte Ödül
-
Otomotiv Sektörü4 hafta önce
BYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor
-
Otomotiv Sektörü4 hafta önce
Hyundai’nin Beklenen Modeli i30 Türkiye’de Yeniden Satışta
-
Kara Yolu4 hafta önce
Türkiye’nin Stratejik Otoyolunda Güvenlik TCK by Kıraç A.Ş.’ye Emanet
-
Deniz Yolu4 hafta önce
KRUVAZİYER TURİZMİNDE KIŞ AYI REKORU! 3 YILDA 6 KAT ARTIŞ
-
Otomotiv Sektörü2 hafta önce
Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de
-
Ulaşım4 hafta önce
Türkiye’nin Ulaşım Haritası Yeniden Çiziliyor: Raylı Sistemler ve Otomobilde Yeni Dönem
-
Otomobil1 hafta önce
JAECOO 7 Modelinde Ekim Ayına Özel Finansman ve Cazip Fiyat Teklifleri!