Connect with us

Otomotiv Sektörü

Yeni Mercedes-Benz S-Serisi’nin sırrı ortaya çıktı

Farklı özelikleri kademeli olarak dijital sunumlarla gün ışığına çıkarılan yeni Mercedes-Benz S-Serisi’nin üstündeki sır perdesi, 2 Eylül’de gerçekleştirilen dünya lansmanıyla tamamen kalktı.

Modern lüks, S-Serisi’nin iç mekanıyla tamamen yeni bir boyut kazanıyor. Tasarımcılar, zarafet, kalite ve kullanım kolaylığı ile ön plana çıkan ve yolcuların kendini iyi hissetmesini sağlayan Lounge özelliklerine sahip bir atmosfer yarattı. Yeni ön konsol; yeni mimarisi, modern tasarımı ve ergonomik yapısıyla öne çıkıyor. Ancak sunulan huzur ortamı bu kadarla kalmıyor. Yüksek düzeyde sürüş ve gürültü konforunun yanı sıra çok çeşitli ENERGIZING konfor programları ile S-Serisi yolcularına huzurlu ve konforlu bir yolculuk sunuyor. Ayrıca filtreleme performansı daha da arttırılan ENERGIZING AIR CONTROL ile yolcular, yolculuk boyunca daha da zinde kalıyor.

Birçok konuda daha akıllı hale gelen yeni Mercedes-Benz S-Serisi, sürüş deneyimini tamamen yeni bir boyuta taşıyor. MBUX’in (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) sunmuş olduğu dijital yenilikler dışında, daha kısa dönüş turu sağlayan arka aks yönlendirme sistemi ve arka yolcu hava yastıkları gibi güvenlik yenilikleri dahil, sürüş keyfini artıran ve aynı zamanda daha da güvenli hale getiren yenilikler de bulunuyor. Yeni bir özellik olarak PRE-SAFE® Impulse yan güvenlik sistemi, olası bir yandan çarpma (her iki yandan da) öncesinde E-ACTIVE BODY CONTROL, süspansiyon sistemi üzerinden aracın gövdesini yükseltiyor. Sürekli olarak gelişmeye devam eden sürüş destek sistemleri, otonom sürüş yolunda önemli bir adım oluşturmaya devam ediyor. MBUX’un sezgisel kullanım entegrasyonu sayesinde görselleştirme tamamen yeni bir boyuta ulaşıyor.

Mercedes-Benz markası 100 yılı aşkın bir süredir lüks sınıfta standartları belirliyor

Markanın Amiral Gemisi olan S-Serisi, bünyesinde barındırmış olduğu ileri seviyede mühendislik, işçilik ve gelişmiş dijital yeniliklerle Mercedes-Benz’in tasarımdan üretime bulunmuş olduğu seviyeyi temsil ediyor. Yapay zeka S-Serisi’nde, markanın otomotiv teknolojisindeki 135 yıllık tecrübesiyle birleştiriliyor. Mercedes-Benz yaklaşık 70 yıl önce 220 ile model serisinin temelini attı. Pazara sürüldüğü 1951 yılından bu yana tüm dünyada 4 milyon adedin üzerinde S-Serisi Sedan satıldı. “S-Serisi” ismi, resmi olarak 116 kasa kodu ile birlikte 1972 yılında tanıtıldı. S-Serisi Sedan, son 10 yılda özellikle Çin, ABD, Güney Kore ve Almanya pazarlarında daha da popüler oldu. Şu an üretim hayatı sona eren S-Serisi Sedan neslinden bugüne kadar toplam 500.000 adedin üzerinde satıldı.

S-Serisi’nin müşteri sadakat oranı oldukça yüksek. Batı Avrupa’da daha önce S-Serisi kullanmış olan müşterilerin yaklaşık yüzde 80’i tercihini yine bir Mercedes-Benz otomobilinden yana kullanıyor. ABD pazarında bu oran yüzde 70’in üzerinde bulunuyor. S-Serisi Sedan dünya genelinde ağırlıklı olarak uzun dingil mesafesiyle tercih ediliyor. 10 müşteriden yaklaşık 9’u S-Serisi Sedan’ı uzun versiyon olarak satın alıyor.

MBUX: Kişiselleştirme ve etkileşimde tamamen yeni bir boyut

Son yıllarda başka hiçbir yenilik, bir Mercedes-Benz’in kullanımını MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) kadar kolaylaştırmadı. 2018 yılında tanıtımı yapılan öğrenebilir sistemin ikinci nesli yeni S-Serisi ile birlikte kullanıma sunuluyor. Donanım ve yazılım alanında kaydedilen gelişmelerle birlikte iç mekan daha da dijital ve akıllı hale geliyor. Muhteşem görüntüler, bazıları OLED teknolojisine sahip beş adede kadar büyük ekran, konfor işlevlerinin kullanımını kolaylaştırıyor. Gerek arka koltuklar, gerekse sürücü için sunulan kişiselleştirme ve sezgisel kullanım olanaklarının kapsamı daha da artıyor. Örneğin, yeni Üç boyutlu dijital gösterge paneli, bir düğmeye basıldığında derinlik algısını arttırıyor. Böylece özel 3 boyutlu gözlük takmaya gerek kalmadan gerçek derinlik etkisi elde ediliyor.

İsteğe bağlı olarak iki adet ön camda sanal gösterge paneli (Head-up-Display) sunulurken daha büyük olan, arttırılmış gerçeklik içeriği sunuyor. Örneğin navigasyon kullanımında animasyonlu yönlendirme okları sanal olarak doğru şeritte yola yansıtılırken, Aktif Mesafe Asistanı gibi asistan fonksiyonlarının bilgileri de yine yola yansıtılıyor. Yansıtılan görüntü sanal olarak 10 metrelik mesafede gösterilirken görüntünün büyüklüğü 77 inç büyüklüğünde bir ekrana denk geliyor.

Mercedes me uygulamasındaki çevrimiçi hizmetlerin etkinleştirilmesiyle sesli komut sistemi “Hey Mercedes” daha fazla diyaloğa ve öğrenmeye yatkın bir yapı kazanıyor. Belirli eylemler, “Hey Mercedes” etkinleştirme ifadesi olmadan da tetiklenebiliyor. Buna gelen bir çağrıyı cevaplama da dahil. “Hey Mercedes” artık araca ait işlevleri de açıklıyor ve genel bilgilerle ilgili soruları yanıtlıyor. Sesli komut sistemi, S-Serisi’nde arka koltuktan da kullanılabiliyor.

Baş üstü kontrol ünitesine entegre kameralar ve öğrenme algoritmaları sayesinde MBUX İç Mekan Yardımcısı yolcuların çok sayıda kumanda talebini algılıyor. Sistem, yolcunun başının yönünü, el hareketlerini ve vücut dilini yorumluyor ve ilgili araç işlevleriyle tepki veriyor. MBUX İç Mekan Yardımcısı sadece kullanım kolaylığı sunmakla kalmıyor, aynı zamanda güvenlik açısından da destek sunuyor. MBUX İç Mekan Yardımcısı bir kamera üzerinden ön yolcu koltuğundaki çocuk oto koltuğunu algılayarak hareket öncesinde ekranda çocuk oto koltuğu için emniyet kemeri uyarısında bulunuyor.

“MBUX Akıllı Ev” özelliği ile S-Serisi, ev için de bir kontrol merkezine dönüşüyor. Günümüz tüketicisinin evi giderek daha akıllı hale geliyor. “Akıllı Ev” kavramı altında, WLAN ve sensörler ev iletişimini sağlıyor. Böylece kullanıcı; sıcaklık ve aydınlatma, panjurlar ve elektrikli cihazlara uzaktan erişim sağlayarak onları kontrol ve kumanda edebiliyor. Ayrıca hareket algılayıcıları ve pencere tetikleyicileri, istenen veya istenmeyen ziyaretçiler hakkında bilgi veriyor.

yeni-mercedes-benz-s-serisi-(4).jpgSalon karakteri ve ferah bir ortamı beraberinde getiren iç tasarım ve boyut konsepti

S-Serisi ile seyahat etmek her zaman dingin ve huzurluydu, ayrıca çalışmak da her zaman kolaydı. İç mekan, yeni nesil ile birlikte ev ve iş arasında bir sığınak, üçüncü bir mekan haline geldi. Hem kısa hem de uzun versiyon olsun S-Serisi’nin her iki gövde tipinin ön ve arka koltuklarında sunulan konfor seviyesi önemli oranda iyileştirildi. İç mekanda sunulan alan hissi ve ferahlığı da önemli oranda arttırıldı.

s-serisi-tablo.png

İç mimarlık ve yat tasarımından unsurları harmanlayan devrim niteliğinde bir iç tasarım sürücüyü ve arka koltuk yolcularını karşılıyor. Gösterge paneli, orta konsol ve kolçaklardan oluşan mimari, geniş bir alan üzerinde süzülüyor hissi veriyor. Kumanda sayısındaki azalma, iç tasarımdaki minimalist yaklaşımı vurguluyor. Konsolun üst kısmı ile büyük dekoratif yüzey arasındaki ince kademe iki katmanlı bir görünüm oluştururken yatay genişlik algısını daha da arttırıyor.

İç mekanda beş adede kadar ekran dışında ön konsol ve arka (Konfor koltuk versiyonunda) taraftaki geniş dekoratif yüzeyler dikkat çekiyor. Gerçek alüminyum süslemelerle desteklenen açık gözenekli ahşap yüzeyler iç mekandaki lüks ve kalite algısını arttırıyor. Yatay olarak konumlandırılan ve dört parçadan oluşan merkezi havalandırma ızgarası yeni tasarım öğelerinden biri olarak öne çıkıyor. Her bir yanda iki adet ince yatay tasarımlı havalandırma ızgarası ile ön konsoldaki tasarım bütünlüğü sağlanıyor.

Sürücü göstergesiyle orta konsoldaki medya ekranı birbirini tamamlayan estetik bir görünüm sunuyor. Ekranların görünümü, toplam dört ekran tasarımı (Zarif, sportif, özel, klasik) ve üç mod (Navigasyon, sürüş destek, servis) ile kişiselleştirilebiliyor.

Uzun yolculuklarda maksimum konfor için çok sayıda teknolojiyle desteklenen koltuklar

Koltuklar ergonomik tasarımıyla oturmaya ve dinlenmeye davet ediyor. Akıcı, üç boyutlu katman tasarımı görsel bir rahatlık sağlıyor. Farklı işçilik şekilleri farklı karakteristik özelliği beraberinde getiriyor. Lugano derideki akan uzunlamasına borular daha zarif ve avangart bir etkiye neden olurken, Napa deri ve Napa Exclusive derideki elmas kapitone kesim daha klasik ama bir o kadar çekici bir görünüm sunuyor.

Ön koltuklardaki 19 adede kadar motor, yolcunun rahat etmesini sağlıyor ve aynı zamanda koltuklardaki teknolojinin gelişmişlik seviyesini de gözler önüne seriyor. Ancak konfor tek başına yeterli olmuyor. Koltuklar, güvenlik noktasında da önemli bir sorumluluk üstleniyor. Ayrıca konu lüks ve rahatlık olduğunda S-Serisi’ndeki her bir koltuktaki AGR onayı önemli bir sorumluluk üstleniyor.

Yeni S-Serisi’nde on farklı masaj programı bulunuyor. Titreşim motorlarını kullanan sistem, ısı ile sıcak taş prensibini kullanarak rahatlatıcı masajın etkisini artırabiliyor. Bu noktada koltuk ısıtması ile aktif ergonomik koltukların şişirilebilir hava odacıkları birleştiriliyor. Yüzeye, yani yolcuya daha yakın konumlandırılan hava odacıklarıyla masaj etkisi daha da arttırılıyor.

Beş farklı arka koltuk seçeneği, S-Serisi’nin arka kısmını daha çok bir çalışma alanı veya bir dinlenme yeri olarak kişiselleştirme olanağı sunuyor. İki adet elektrik kontrollü arka koltuk için sunulan ısıtmalı arka koltuk başlıkları yeni bir özellik olarak öne çıkıyor. Şoförlü versiyonundaki ön yolcu koltuğunun ayar şekli ile açısı ve arkasındaki yatar koltukla birlikte daha da iyileştirildi.

yeni-mercedes-benz-s-serisi-(5).jpgRahat ettiren ve zinde tutan ENERGIZING konfor özellikleri

ENERGIZING Konfor’un bütünsel “Zinde ve Sağlıklı” yaklaşımı, farklı konfor sistemlerini bir düğme hareketi veya sesli komut ile etkinleştiriyor ve benzersiz bir deneyim yaşatmak üzere bunları programlarla bir araya getiriyor. Sistem eşzamanlı olarak; örneğin monoton sürüşlerde canlandırma veya stres seviyeleri yüksek olduğunda rahatlama gibi iç mekanda uygun bir atmosfer yaratıyor. ENERGIZING COACH, araç ve yolculuk bilgilerine bağlı olarak uygun bir canlandırma veya sağlık programı bile öneriyor. Sürücünün uygun bir akıllı saat taşıması halinde uyku kalitesi ve stres seviyesi bilgiler de algoritmaya dahil ediliyor.

Mercedes-Benz, yeni S-Serisi’nde ENERGIZING konfor yönetimini daha da geliştirdi. Koltuk minderindeki titreşim motorlarına dayalı masaj ve Burmester® 4D surround ses sisteminin yapısından kaynaklanan ses iletimi gibi yenilikler sisteme entegre edildi. Bu şekilde derin frekanslar çok daha deneyimlenebiliyor. Sesin koltukların gövdesinde yeniden üretimi, üç boyutlu dinleme deneyimine başka bir seviye daha ekliyor ve 4D ses etkisini oluşturuyor. Bu arada sesin algılanabilir yoğunluğu, her koltuk için ayrı ayrı ayarlanabiliyor. Her bir koltuğun sırtlığına entegre edilen iki adet yapısal ses dönüştürücü sayesinde müzik daha yoğun hissediliyor.

Otonom sürüş ve sürüş destek sistemleri ile sürücü için daha da fazla destek

“Home Office” çok yakında “Mobil Office” olacak. Buna direksiyon başındaki sürücüler de dahil. En azından “Yıldızlı bir araç” kullananlar için. Mercedes-Benz, ileri seviyede otonom sürüş özelliklerine sahip bir S-Serisi’ni güvenli bir şekilde uygulamaya koyarak Seviye 3 için zorlu yasal gereklilikleri karşılamayı hedefliyor. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren, yeni DRIVE PILOT ile donatılan S-Serisi’nin, Almanya’daki otobanların uygun bölümlerinde yoğun trafik veya yoğun dur-kalk koşullarında ileri seviyede otonom sürüş yapması bekleniyor. Sürücünün hayatını kolaylaştıran bu çözüm, sürücüye internette gezinmek veya araç içi ofiste e-postaları gözden geçirmek gibi diğer faaliyetlere vakit ayırma olanağı sunuyor.

Mercedes-Benz, yeni S-Serisi ile kazasız sürüş vizyonuna büyük bir adım daha yaklaşıyor. Sürücü, çok sayıda yeni veya kapsamı genişletilmiş Sürüş Yardım Sistemi tarafından destekleniyor. Günlük sürüş stresinden önemli oranda kurtulan sürücü böylece rahat ve güvenli bir sürüş gerçekleştirebiliyor. Sistemler olası bir tehlike anında yaklaşan bir çarpışmaya uygun şekilde tepki vermesine yardımcı oluyor. Sistemlerin işlevselliği, sürücü ekranındaki yeni bir ekran konseptiyle deneyimlenebiliyor. Daha güçlü çevre sensörleri sayesinde park sistemleri manevra esnasında sürücüyü daha iyi destekleyebiliyor. MBUX entegrasyonu sayesinde kullanım daha sezgisel ve daha hızlı hale geliyor. Opsiyonel arka aks yönlendirme sistemi park yardım sistemlerine entegre edilirken manevra hesaplamaları buna göre yapılıyor. Acil fren fonksiyonları özellikle trafikteki diğer paydaşları korumak için devreye giriyor.

Sürücü Araç dışından park etme yardımcısı ile aracı akıllı telefon üzerinden park edebiliyor veya park yerinden çıkartabiliyor. Sistemin kullanımı önemli oranda basitleştirildi. Yeni S-Serisi, gerekli özel ekipman ve ilgili bağlantılı hizmet (Ülkeye bağlı olarak) ile birlikte, ulusal yasaların bu tür bir uygulamaya izin vermesi koşuluyla, altyapıya sahip otoparklarda tamamen otonom ve sürücüsüz olarak giriş ve çıkış yapma teknolojisine sahip.

Arka aks yönlendirme sistemi ile daha kullanışlı ve dinamik yürüyen aksam sistemleri

Yenilikçi yürüyen aksam sistemleri, yeni S-Serisi’nde etkileyici bir sürüş deneyimi sağlıyor. 10 dereceye kadar dönüş açısına sahip arka aks yönlendirme (İsteğe bağlı donanım) sistemi şehirdeki manevra kabiliyetini kompakt bir otomobil seviyesine çıkartıyor. Örneğin, uzun dingil mesafesine sahip dört tekerlekten çekişli S-Serisi’nin dönüş çapı, arka aks yönlendirmesiyle 1,9 metre azalarak 10,9 metreye düşüyor.

İsteğe bağlı olarak sunulan E-ACTIVE BODY CONTROL süspansiyon sistemi, sürüş konforu ile atak sürüş özelliklerini muhteşem bir şekilde harmanlarken aynı zamanda olası bir yandan çarpışma anında ek koruma sunuyor. Sürekli ayarlanabilir amortisörler, ADS + ile AIRMATIC havalı süspansiyon standart olarak sunuluyor. Tüm yürüyen aksam ve kontrol sistemleri arasındaki ağ iletişimi ileri seviyede stabil ve güvenli bir sürüş sağlıyor. Mercedes-Benz, olası bir kaza öncesindeki önlemleri PRE-SAFE® Impulse yan güvenlik sisteminin yeni bir özelliği ile daha da geliştiriyor: Yaklaşan bir yandan çarpma olasılığında, E-ACTIVE BODY CONTROL süspansiyon sistemi aracın gövdesini saniyenin onda biri gibi kısa bir süre içinde 80 milimetreye kadar kaldırıyor. Böylece çarpışma anında oluşan kuvvet, kapı yerine marşpiye gibi daha sağlam ve dayanıklı bir bölgeye yönlendiriliyor ve kapılarla sürücü kabininin deformasyon olasılığı azaltılıyor. Sistem, olası bir yandan çarpışmayı önlemek için radar sensörlerini kullanıyor.

Alışagelmiş muhteşem gövde orantılarına sahip etkileyici dış tasarım

Kısa ön aks uzantısı, uzun dingil mesafesi ve dengeli bir arka aks uzantısı ile S-Serisi, ideal oranlara sahip klasik bir sedan olarak tasarlandı. Arttırılmış iz genişliği ve modern tasarımlı jantlara sahip geniş tabanlı lastikler, otomobilin daha da kaslı görünmesini sağlıyor. Yan gövde üzerindeki karakteristik çizgilerin sayısı önemli oranda azaltıldı. Özenle şekillendirilen yan gövde yüzeyleri özel ışık oyunlarını beraberinde getiriyor. Önden bakıldığında statü sembolü, heybetli ve gösterişli radyatör ızgarası dikkat çekiyor.

Farlar aracın ön görünümünü tamamlıyor. S-Serisi’ne özgü üç noktalı gündüz farlarına sahip farlar, daha düz ve genel olarak daha ince bir tasarımla dikkat çekiyor. Kapının tasarımıyla bütünleşen gizli kapı kolları (İsteğe bağlı donanım) baştan aşağı yeniden tasarlandı. Kapı kolu, kullanıcının yaklaşması veya kapı kolu yüzeyine dokunmasıyla otomatik olarak açılıyor. KEYLESS-GO ile anahtarsız giriş özelliği devreye giriyor.

Otomobilin görsel dinamizmi arka kısımda da devam ediyor. Arkadaki stop lambaları birçok ayrıntıya sahip iç yapıları ve çeşitli, kısmen hareketli özellikleriyle otomobilin genel kalite algısına katkıda bulunuyor. Tüm bu tasarım detaylarıyla yeni S-Serisi hem gece hem de gündüz özgün bir görünüm sergiliyor.

Gerek dış, gerekse de iç tasarımda yenilikçi dijital teknolojiye sahip aydınlatma

Mercedes-Benz, tamamen yeni destek özelliklerini mümkün kılan DIGITAL LIGHT teknolojisini ilk kez seri üretimde kullanılıyor:

  • Karayolu üzerinde bir ekskavatör sembolünün tespit edilmesiyle yol çalışması uyarıları,
  • Yolun kenarındaki yayaların tespit edilerek uyarılması,
  • Şeride bir uyarı sembolü yansıtarak trafik ışıklarının, dur işaretinin veya girilmez tabelasının gösterilmesi,
  • Yol üzerine kılavuz işaretler yansıtarak daraltılan yolların (yol çalışması) bildirilmesi.

DIGITAL LIGHT: Her far 1,3 milyon mikro ayna yardımıyla ışığı kıran ve yönlendirilen son derece parlak üç LED’li bir ışık modülünden oluşuyor. Yani her araçta 2,6 milyon pikselin üzerinde çözünürlük bulunuyor. Bu, son derece hassas bir ışık dağılımı sağlıyor. Böylece uzun far asistanı, karşıdan gelen trafik veya trafik işaretlerinde 84 piksel ışık ile kıyaslandığında 100 kat daha doğru çalışıyor. Aydınlık-karanlık çizgisi veya ışık dağılımı gibi diğer tüm uyarlanabilir ışık işlevleri çok daha büyük bir hassasiyetle yerine getirilirken, böylece örneğin, sis farı, otoyol aydınlatması veya şehir içi aydınlatması optimize edilebiliyor.

Yeni S-Serisi, LED teknolojisi sayesinde iç mekanı aydınlatmasında da önemli bir gelişme kaydediyor. Mercedes-Benz, ilk kez etkileşimli aydınlatma uyguluyor. Aktif ambiyans aydınlatması (İsteğe bağlı donanım), sürüş yardım sistemlerine entegre ediliyor ve uyarıları görsel olarak destekleyebiliyor. Bunun dışında klima sistemi veya “Hey Mercedes” sesli komut sistemi gibi konfor sistemlerinde de aktif ambiyans aydınlatması uygun bir geri bildirim sağlıyor.

Aerodinamik : Gelişmiş rüzgar sürtünme simülasyonları

0,22 Cd rüzgar sürtünme katsayısı ile S-Serisi, özellikle lüks sedan segmenti olmak üzere dünyanın en yüksek aerodinamik verimliliğine sahip otomobillerinden biri olarak öne çıkıyor. Her ne kadar yeni S-Serisi’nde ön alan (A) biraz artarak 2,5 m² seviyesine ulaşmış olsa da rüzgar sürtünme kat sayısı önceki nesile kıyasla daha da düşürüldü. Cd ve A’nın ürünü 0,56 m² olup önceki neslin makyaj sonrası değerine kıyasla 200 cm² daha düşük. Gövde üzerinde, gövde altında ve ek parçalardaki aerodinamik önlemler sayesinde hem rüzgar tünelinde hem de gerçek sürüş koşullarında aerodinamik performans iyileşiyor. Henüz tasarımın ilk aşamasından itibaren yüksek performanslı bilgisayarla kapsamlı rüzgar sürtünme simülasyonları gerçekleştirildi.

Yeni S-Serisi’nde aeroakustik de geliştirildi. Önceki nesil bile iç mekanda son derece gelişmiş bir gürültü konforu sunuyordu. Yeni nesil S-Serisi daha da sessiz bir yapı sunuyor. Gövdenin yüksek rijitlik seviyesi muhteşem gürültü ve titreşim konforunun temelini oluşturuyor. Bunu birçok detay çözüm tamamlıyor. Örneğin, ön alan bölgesindeki kablo kanallarındaki açıklıklar iki kez kaplanıyor. Motor sesinin iç mekana belli belirsiz bir oranda ulaşması için ön ısı duvarındaki yalıtım malzemesi A-Sütunlarına ve araç zeminine kadar uzatıldı. Mercedes-Benz ayrıca ilk kez seri üretimde seçili gövde profillerinde akustik köpükler kullanıyor.

Daha fazla elektrik desteği ve daha fazla verimlilik

Yeni S-Serisi ilk etapta farklı güç seviyelerine sahip sıralı altı silindirli benzinli ve dizel motorlarla yollara çıkıyor. Entegre Marş Jeneratörü’ne (ISG) ve 48 Volt beslemeye sahip bir V8 motor kısa bir süre sonra ürün gamına dahil edilecek. 2021 yılında ise yaklaşık 100 km tamamen elektrikli sürüş menziline sahip bir şarj edilebilir hibrit versiyon ürün gamını tamamlayacak.

s-serisi-tablo2.png

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

YENİ ÖTV MUAFİYETİ DÜZENLEMESİYLE ÖNE ÇIKAN RENAULT’NUN YERLİ MODELLERİ: CLIO VE MEGANE SEDAN

  • Yeni ÖTV muafiyeti düzenlemesiyle getirilen en önemli şartlardan biri, yüzde 40 yerlilik oranı şartı olarak öne çıkıyor.
  • Renault, Clio ve Megane Sedan modelleriyle yüzde 40 yerlilik oranı şartını sağlayan sınırlı sayıdaki markalar arasında yer alıyor.

 

ÖTV Muafiyetli Modellerde Yeni Düzenleme: Yüzde 40 Yerlilik Oranı Şartı

Yeni yıl öncesi Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile engelli bireylerin Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) muafiyetine ilişkin yeni düzenlemeler getirildi. Bu düzenlemeler kapsamında, ÖTV muafiyetinden faydalanılabilecek otomobiller için yüzde 40 yerlilik oranı taşıma şartı getirildi. 2024 yılında 1 milyon 561 bin 255 TL olarak uygulanan ÖTV muafiyetli araç üst limiti ise 1 Ocak 2025 itibarıyla 2 milyon 290 bin 200 TL olarak güncellendi. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerine göre, 2024 yılında otomobil satışlarındaki yerli model payı yüzde 29 olarak gerçekleşmişti. İlgili düzenlemeyle yerli üretimin teşvik edilmesi ve yerlilik payının yükseltilmesi amaçlanıyor.

Otomobilin üretiminde kullanılan malzemelerin, parçaların ve iş gücünün yerli kaynaklardan sağlanmasıyla elde edilen yerlilik oranı, yeni düzenlemeyle birlikte özellikle Türkiye’de üretim yapan otomobil markaları açısından avantaj sağlıyor.

Türkiye’de aktif olarak üretim yapan Oyak Renault Otomobil Fabrikaları, yıllık 400 bine yakın üretim kapasitesiyle yerli üretime önemli katkılar sağlıyor. Renault markasının Clio ve Megane Sedan modelleri, yüzde 40 yerlilik oranını yakalayan sınırlı sayıdaki modeller arasında yer alıyor.

Clio ve Megane Sedan, Renault’nun Türkiye binek pazarındaki liderliğini pekiştiren önemli iki modeli arasında bulunuyor. Bu iki model, yıl boyunca gerçekleşen binek model satışlarında liderliği elinde bulunduran ilk üç model arasında konumlanıyor. Yeni çıkan kararla Clio ve Megane Sedan modellerinin, ÖTV muafiyetine yönelik en güçlü tercihler olarak öne çıkması bekleniyor.

 

MAİS Genel Müdürü Dr. Berk Çağdaş, “Clio ve Megane Sedan, ürün gamımızın en çok satan modelleri olarak öne çıkıyor. Türkiye’nin severek kullandığı, binek satışlarının ilk üç sırasında yer alan bu iki modelimizi hâlihazırda caddelerde sıklıkla görüyoruz. Türkiye’de üretilen ve önemli yerlilik oranlarına sahip olan bu modellerimiz, ÖTV muafiyetine ilişkin yeni getirilen düzenlemelerle, engelli vatandaşlarımızın kullanımına sunulmaya devam edecek. Bu modellerimizle hem engelli vatandaşlarımızın ulaşım ihtiyaçlarına destek olmaya hem de yerli üretimin teşvik edilmesine katkıda bulunmaya devam edeceğimiz için mutlu ve gururluyuz” dedi.

 

En Sevilen Binek Model: Renault Clio

2024 yılını 50.891 adet satışla kapatan Renault Clio, Türkiye’de en çok sevilen ve tercih edilen binek modellerin başında geliyor. Renault’nun binek satışlarındaki liderliği sırtlayan Clio modeli, aynı zamanda binek pazarında en çok satılan ikinci model olarak konumlanıyor. B-HB segmentinde bulunan Clio’nun 145 hp hibrit motor seçeneği, 10 inç dijital gösterge ekranı, 9,3 inç multimedya ekranı  ve sınıfında standartları zorlayan 391 litrelik bagaj hacmi, Renault Clio’nun ayırt edici özellikleri olarak öne çıkıyor. Sportif Esprit Alpine versiyonu, Clio’nun maceracı ruhunu ön plana çıkarıyor. Benzin otomatik ve düşük yakıt tüketimine sahip hibrit motor seçenekleri bulunan Renault Clio, tüm versiyonlarıyla yeni ÖTV düzenlemelerine uygun modeller arasında yer alıyor.

 

Ailelerin, İş Sahiplerinin ve Filoların Tercihi: Megane Sedan

Renault’nun Türkiye yollarında en çok görmeye alışık olduğumuz modelleri arasında bulunan Renault Megane Sedan, bu özelliğine yakışacak şekilde Türkiye’nin en çok satan 3. binek modeli olarak konumlanıyor. 2024 yılında 40.077 adet satarak önemli bir satış başarısı elde eden Megane Sedan; dinamik dış tasarımı, geniş iç mekanı, büyük bagaj hacmi ve kolay kullanımıyla Türkiye’deki birçok kesimin tercihi oluyor. Benzinli versiyonu için yüksek motor gücüne ulaşırken dizel otomatik versiyonu için düşük yakıt tüketimi sağlıyor. Renault Megane Sedan da Renault Clio gibi tüm versiyonlarıyla yeni ÖTV düzenlemelerini karşılayan modeller arasında bulunuyor.

Continue Reading

Blog

BENZERSİZ KONFOR SUNAN CITROËN MODELLERİNDE YENİ YIL FIRSATLARI!

Citroën, üstün konforlu ve gelişmiş teknolojiye sahip modellerini ocak ayında da birbirinden özel kredi koşulları ve fiyat teklifleriyle sunuyor. Kampanya kapsamında, kendi segmentlerinde fark yaratan üstün donanımlarıyla Citroën C4 ile kompakt sınıfta 4 kapılı sedan ve SUV genlerini buluşturan C4 X modellerinde 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi avantajından faydalanılabiliyor. Ocak ayının avantajlı kampanyalarından biri de üstün konfor ve sıfır emisyonlu sürüş deneyimi ile öne çıkan elektrikli Citroën modellerinde sunuluyor. Bu kapsamda Citroën C4 ve C4 X’in yüzde 100 elektrikli versiyonları ë-C4 ve ë-C4 X satın almak isteyenler, 250 bin TL için 12 ay yüzde 0 faizli cazip kredi imkanından yararlanabiliyor. SUV segmentinde rakiplerinden üstün konfor ve teknolojik özellikleriyle ayrılan Citroën C5 Aircross modelinde 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi imkanından faydalanılabiliyor. Citroën’in, konfor özelliklerinin yanı sıra üstün teknolojisiyle de fark yaratan ve geçtiğimiz yıl yenilenen hafif ticari araç modelleri Berlingo Kombi ve Berlingo Van ise 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi veya 700 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 2,99 faizli kredi avantajıyla dikkat çekiyor. Ayrıca Citroën’in 2025 model yılına sahip tüm hafif ticari araç modellerinde 200 bin TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 1,99 faizli kredi veya 400 bin TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi imkanları sunuluyor.

 

Citroën’in hayata konfor ve renk katan otomobilleri, ocak ayındaki finansman kampanyalarıyla, yeni bir binek veya hafif ticari Citroën modeli satın almak isteyen sürücüleri bekliyor. Kendi segmentlerinde fark yaratan üstün donanımlarıyla Citroën C4 ile kompakt sınıfta 4 kapılı sedan ve SUV genlerini buluşturan C4 X modellerinde ocak ayında sunulan 250 bin TL için 12 ay ve yüzde 0 faizli kredi avantajı Citroën sahibi olmak isteyenleri hayalindeki modele bir adım daha yaklaştırıyor. Citroën’in konfor, tasarım ve işlevselliği bir araya getiren SUV modeli C5 Aircross modelinde 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi imkanıyla Citroën showroomlarında yeni sahiplerini bekliyor.

 

Citroën hafif ticari model ailesinde benzersiz fırsatlar!

Citroën’in tasarım, pratiklik ve modülerliğin yanı sıra 1.5 BlueHDI 130 HP yeni nesil motoru sayesinde performans ve verimliliğiyle de öne çıkan ve konfor özellikleriyle sürüş deneyimini bir üst seviyeye çıkartan Berlingo Kombi ve kombivan sınıfının öncüsü olarak modüler tasarımıyla dikkat çeken Berlingo Van modelleri 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi veya 700 bin TL için 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi fırsatlarıyla Citroën showroomlarında yeni sahiplerini bekliyor. Profesyonel yolcu taşımacılığının yanı sıra kalabalık seyahatleri konforlu ve ferah bir deneyime dönüştüren Jumpy Spacetourer, 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi veya 700 bin TL için 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi seçeneği ile satın alınabiliyor. Citroën, yüksek kapasite ve konforu bir arada sunan Jumper modelini 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi veya 700 bin TL için 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi fırsatıyla kullanıcılarla buluşturuyor. Citroën Jumpy modeline ise 250 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi veya 700 bin TL için 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi imkanları ile sahip olunabiliyor. Ayrıca Citroën’in 2025 model yılına sahip tüm hafif ticari araç modellerinde 200 bin TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 1,99 faizli kredi veya 400 bin TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 2,99 faizli kredi imkanları buluyor.

 

Elektrikli Citroën modellerinde sıfır faiz avantajı sürüyor!

Ocak ayının avantajlı kampanyalarından biri de üstün konfor ve sıfır emisyonlu sürüş deneyimi ile öne çıkan elektrikli Citroën modellerinde sunuluyor. Bu kapsamda Citroën C4 ve C4 X’in yüzde 100 elektrikli versiyonları ë-C4 ve ë-C4 X satın almak isteyenler, 250 bin TL için 12 ay yüzde 0 faizli cazip kredi teklifiyle geleceğin Citroën teknolojilerine bugünden ulaşabiliyor. Citroën’in pratik, çok yönlü ve şehirli mobilite aracı olan Citroën Ami One, Citroën Ami Tonic ve Citroën Ami Peps modelleri ocak ayında 200 bin TL için 20 ay vadeli ve yüzde 0 faizli kredi olanağı sunuyor.

Continue Reading

Blog

BMW, CES 2025’te Geleceğin Sürüş Deneyimini Tanıttı: Yeni BMW Panoramic iDrive ve BMW İşletim Sistemi X

Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörlüğünü üstlendiği BMW, MINI ve BMW Motorrad markalarını bünyesinde barındıran BMW Group, 7 – 11 Ocak tarihleri arasında Las Vegas’ta düzenlenen Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (CES), geleceğin sürüş ve kullanıcı deneyimini tanımlayan Yeni BMW iDrive ve BMW İşletim Sistemi X’i tanıttı.

BMW Panoramic Vision’ın odak noktasını oluşturduğu Yeni BMW iDrive, üretime yakın versiyonu ile ilk kez CES 2025’te teknoloji meraklılarının deneyimine sunuldu. Yeni BMW iDrive’ın temelini oluşturan yeni İşletim Sistemi X ise yeni ekran ve işletim sisteminin merkezindeki beyin olarak görev yapıyor. Modern tasarımıyla dikkat çeken bütünsel sistem, 2025’in sonundan itibaren BMW’nin tüm yeni modellerinde sunulacak.

Dört Öge, Tek Hedef: Karakteristik BMW Tarzında Sürücü Odaklılık
Yeni BMW iDrive; BMW Panoramic Vision, BMW 3D Head-Up Display, Merkezi Ekran ve Yeni Çok Fonksiyonlu Direksiyon olmak üzere dört merkezi ögeyi eşsiz bir konseptte birleştiriyor.

BMW’nin yeni Head-Up Display konsepti BMW Panoramic Vision, sürüş bilgilerini ön camın alt kısmında köşeden köşeye uzanan siyah bir yüzeye, tüm yolcuların da görebileceği şekilde yansıtıyor. En önemli sürüş bilgileri ise direksiyon üzerinden, doğrudan sürücünün görüş hattına veriliyor. Sürücü, Merkezi Ekran üzerinden orta ve sağ bölgede yer alacak içeriği kişiselleştirebiliyor. BMW Panoramic Vision’ın entegre görüntüsü sürücü ve yolcular için 3 boyutlu bir etki oluşturuyor.

Opsiyonel olarak sunulan BMW 3D Head-Up Display, BMW Panoramic Vision’ın üzerinde yer alıyor. BMW 3D Head-Up Display, sürücünün görüş alanına doğrudan entegre edilmiş navigasyonu ve otomatik sürüş bilgilerini gösteriyor.

Matrix Arka Aydınlatma Teknolojisine sahip Merkezi Ekran, dokunmatik olarak işlevlerin ve içeriğin optimal şekilde kullanılmasını sağlayan bir menü yapısı sunuyor. Direksiyonun yakınında ideal bir konumda bulunan ekran önemli kullanım kolaylığı sağlıyor. Seçilen içerikler, Merkezi Ekran’dan BMW Panoramic Vision’a bir kaydırma hareketiyle aktarılabiliyor.

BMW’nin shy-tech yaklaşımıyla Yeni Çok Fonksiyonlu Direksiyondaki düğmeler, mevcut işlevleri vurgulamak için aydınlatılıyor. Uygun fonksiyonlar, ihtiyaç duyulduğunda butonlarda görünür hale geliyor. Ana fiziksel kontrol aracı olan direksiyonun düğmeleri aktif dokunsal geri bildirim sağlıyor. Düğmelerin kabartmalı yüzeyleri sayesinde sürücüler, dikkatlerini yoldan ayırmadan kolaylıkla kumanda edebiliyor.

Bu dört ögenin kombinasyonu, “eller direksiyonda, gözler yolda” yaklaşımını yeniden yorumlayarak sürücü odaklılığı ile öne çıkan BMW’nin sezgisel, kullanıcı dostu ve ergonomik olarak optimize edilmiş işleyişine yeni bir boyut kazandırıyor.

BMW’nin işletim konseptlerindeki çeyrek asırlık öncülük ve teknolojik liderliğinin Yeni BMW Panoramic iDrive’a aktarıldığını belirten BMW AG Yönetim Kurulu Üyesi, Geliştirme Sorumlusu Frank Weber, “Yüksek teknolojiyi, üst düzey sezgisellik ile buluşturduk. Bu teknolojinin temellerini oluşturan yeni İşletim Sistemi X ile dünyanın en iyi ve en kapsamlı bilgi-eğlence sistemlerinden birine daha da büyük bir yetenek kazandırarak ve çok modlu etkileşimde sektör standardını bir kez daha belirliyoruz. Bu yılın sonundaki ilk seri üretim Neue Klasse modeli başta olmak üzere yeni Panoramic iDrive gelecekteki tüm BMW modellerinin ayrılmaz bir parçası olacak.” diyor.

Sürücüye doğru bilgiyi doğru yer ve zamanda sunan BMW Panoramic iDrive, analog ve dijital etkileşimlerin optimal bir kombinasyonu sunma yaklaşımını devam ettiriyor. Silecekler, sinyal lambaları, dış dikiz aynaları, ses kontrolü, vites seçicileri ve buz çözücüler dokunsal düğmelerle kumanda edilirken medya kontrol, navigasyon, sürüş asistanı, ekran kişiselleştirme, MyModes seçimi gibi diğer işlevler ise dokunma/ses kontrolü ya da Çok Fonksiyonlu Direksiyon aracılığıyla optimize ediliyor.

BMW Panoramic iDrive‘ın geliştirilme aşamasında, 22 milyon bağlantılı BMW otomobilden elde edilen veriler üzerinden gerçekleşen öğrenme sürecinin yanı sıra BMW laboratuvarlarında yaklaşık 3.000 müşterinin katıldığı sayısız çalışma yapıldı. Bu sayede işletim mantığına yönelik her karar, veriye dayalı bir şekilde alınarak kullanıcı deneyimi, müşteri tercihleri ve gereksinimleriyle uyumlu hale getirildi.

BMW İşletim Sistemi X: Akıllı, Çok Yönlü, Geleceğe Uygun
Tamamı BMW tarafından geliştirilen Yeni BMW İşletim Sistemi X, BMW modellerinin birçoğunda kullanılan mevcut işletim sisteminin bir güncellemesi olarak sunuluyor. Yeni BMW İşletim Sistemi X, bir önceki sistemden daha büyük bir güncelleme sunmasıyla hem geçmişle uyumlu hem de geleceğe yönelik bir altyapı olarak öne çıkıyor.

BMW Group Bağlantılı Şirketlerden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Stephan Durach, “Yeni BMW Panoramic iDrive’ın genel konsepti, Yeni BMW İşletim Sistemi X ile gelen büyük bir teknolojik sıçrama sayesinde mümkün oldu. Sezgisel bir kullanım, duygusal açıdan etkileyici deneyimler ve mükemmel derecede kişiselleştirme sunan Yeni BMW iDrive; Yeni BMW İşletim Sistemi X sayesinde yazılım tabanlı bir aracın potansiyelini ortaya koyuyor.” diyor.

BMW İşletim Sistemi X’in genişletilmiş zekası, Merkezi Ekran ve Çok Fonksiyonlu Direksiyonun fiziksel ve dijital deneyimlerini birleştirmeyi mümkün kılıyor. Örneğin, gelen bir arama ilk olarak BMW Panoramic Vision’da gösteriliyor ve direksiyon üzerindeki butonlar ile aramayı kabul veya reddetme seçeneği sunuluyor.

Bir navigasyon hedefi, dokunmatik kontrol veya sesli komutla girildiğinde, rota yönlendirme uyarıları BMW 3D Head-Up Display’de; yollar ve kavşaklar hakkındaki daha fazla bilgi ise BMW Panoramic Vision’da gösteriliyor. Bunun yanı sıra Merkezi Ekran üzerinde daha geniş ölçekli bir harita görünümü de sunulabiliyor.

BMW İşletim Sistemi X ile kişiselleştirmeyi yeni bir seviyeye taşıyan BMW Panoramic Vision’daki ekranlar, kişisel tercihlere göre uyarlanabiliyor. Sürücüler artık “My Mode”da çeşitli sürüş özellikleri için kendi ayarlarını seçebiliyor. Ayrıca, kullanıcı tarafından seçilen görseller, Merkezi Ekran için arka plan olarak yüklenebiliyor ve Ortam Aydınlatması ile kullanıcı arayüzü tasarımının renkleri, sürücünün özel tercihlerine göre ayarlanabiliyor.

BMW Akıllı Kişisel Asistanı ile Maksimum Konfor
Çok Fonksiyonlu Direksiyondaki ilgili düğmeye basılarak veya “Hey BMW” komutuyla devreye alınabilen BMW Akıllı Kişisel Asistanı’nın yetenekleri sürekli olarak geliştiriliyor. Bu teknolojinin Büyük Dil Modellerinin (LLM) entegrasyonu sayesinde Neue Klasse için tamamen yeni bir seviyeye taşınması hedefleniyor. BMW Akıllı Kişisel Asistanı, başlangıçta navigasyona odaklanacak ve müşterinin “Beni en yakın şarj istasyonuna götür.”, “Yakında hangi restoran var?” gibi daha kapsamlı sesli komutlar vermesini sağlayacak.

BMW Akıllı Kişisel Asistanı, BMW’nin mevcut bilgi-eğlence sistemlerinde olduğu gibi kullanıcı davranışına dayalı olarak proaktif önerilerde bulunabiliyor. Bu özellik, BMW İşletim Sistemi X ile bir üst seviyeye taşınarak ilgili durumlarda sürücünün nadiren kullandığı sürücü destek sistemlerini vurguluyor. Örneğin, sürücü daha önce bağımsız olarak Spor Modu’nu etkinleştirmişse, sistem uygun rotalarda Spor Modu’na geçmeyi öneriyor. Eğer sürücü, bu önerilere birkaç kez yanıt vermezse sistem öneride bulunmayı sonlandırıyor.

Tasarımı ve Teknolojisiyle Eşsiz Bir Deneyim: BMW Panoramic iDrive

Sürüş deneyimi ön planda tutularak sürücünün rahat hissetmesi ve araç üzerinde tam kontrol sahibi olması hedeflenen Yeni BMW Panoramic iDrive‘ın tasarımı da bu amaca uygun olarak geliştirildi. Kullanıcı arayüzü, mümkün olduğunca sezgisel ve uyumlu bir şekilde tasarlanarak kesintisiz etkileşim sağlamak amacıyla detaylara özel bir önem verildi. Bunun sonucunda ses, ışık ve yenilikçi tasarımın uyumlu birleşimiyle zenginleştirilmiş bütünsel bir deneyim ortaya çıktı. Tüm yolculukları insan ile araç arasında özel bir bağ kurma anına dönüştüren Yeni BMW Panoramic iDrive, 2025 sonundan itibaren tüm yeni BMW modellerine entegre edilebilecek.

 

BMW Group Kıdemli Tasarım Başkan Yardımcısı Adrian van Hooydonk, “Teknoloji ve müşteri tercihlerinin değişimi her zamankinden daha hızlı. Dijital deneyimlerin ve sesin tasarımı giderek daha önemli bir rol oynuyor. Yeni BMW Panoramic iDrive, sadece araçlarımızı daha akıllı ve kullanıcı dostu hale getirmekle kalmıyor, aynı zamanda çok daha geniş kişiselleştirme imkânı sunarak her yeni BMW’yi kullanıcının kendisine ait bir otomobile dönüştürüyor.” diyor.

Yeni HypersonX ses deneyimi, Yeni BMW Panoramic iDrive tarafından sunulan bütünsel deneyimin bir diğer ögesi olarak öne çıkıyor. BMW Group Ses Tasarımı Stüdyosu tarafından geliştirilen ve Neue Klasse modellerinde bulunan bu sistem, Li3 ses sinyalleri ile Kişisel Mod ve Spor Modu için özel sürüş seslerini içeriyor. Çok boyutlu spektrum, sesleri mevcut sürüş durumuna tam uyarlayarak sürücü ile BMW arasında duygusal bir etkileşim yaratıyor.

 

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.