Connect with us

Otomotiv Sektörü

SUV Segmentinde Yeni Bir Boyut: Toyota Corolla Cross Hybrid Türkiye’de          

Toyota, büyük bir merakla beklenen yeni SUV modeli Corolla Cross Hybrid’i Türkiye’de satışa sundu. Türkiye otomotiv sektöründe Adana’da gerçekleştirilen ilk binek otomobil lansmanına imza atan Toyota, kapsamlı bir test sürüşüyle Corolla Cross Hybrid’i basın mensuplarıyla tanıştırdı. Lansman dönemine özel olarak 835 bin TL’den başlayan fiyatlarla showroomlardaki yerini alan Corolla Cross Hybrid, “Efsane Bambaşka Bir Boyutta” sloganıyla yollara çıktı.

Toyota’nın SUV ürün gamını genişleten Corolla Cross Hybrid, rekabetin yoğun olduğu C-SUV segmentine yepyeni bir soluk getiriyor. Yenilenen GA-C platformu üzerinde üretilen Corolla Cross Hybrid, 5. Jenerasyon Hibrit teknolojisi, üstün güvenlik özellikleri sunan Toyota Safety Sense 3, yeni 10.5 inç yüksek çözünürlüklü multimedya ekranı ve 12.3 inç dijital kokpitiyle sınıfında eşsiz bir model olarak öne çıkıyor.

Corolla Cross Hybrid ile güçlü SUV tasarımı ve yeni standartlar

Toyota Corolla Cross Hybrid, modern, sofistike SUV görünümünü, etkileyici ve dinamik bir formla buluşturuyor. Toyota SUV ailesinin tasarımını taşıyan Corolla Cross Hybrid, karakteristik ön ızgarası, keskin hatlı premium far tasarımı ve aracın dinamik tasarımına katkı sağlayan 3 boyutlu etkiye sahip gövde yapısı ile dikkat çekiyor.

4,460 mm uzunluğa, 1,825 mm genişliğe, 1,620 mm yüksekliğe ve 2,640 mm aks aralığına sahip yeni Corolla Cross Hybrid, ölçüleriyle C-SUV segmentinin kalbine konumlandırıldı. Toyota ürün gamında Toyota C-HR Hybrid ve RAV4 Hybrid arasında yer alan Corolla Cross Hybrid, panoramik cam tavanı, geniş bagaj hacmi ve ferah yaşam alanıyla da farkını ortaya koyuyor.

Corolla Cross Hybrid, fonksiyonel yapısıyla hayatın her anında müşterilerinin yanında yer alacak şekilde tasarlandı. Geniş yan camları ve yüksek oturma pozisyonu ile aydınlık ve geniş görüş açısına sahip bir kabin sayesinde Corolla Cross Hybrid günlük yaşamı kolaylaştıracak detaylarla dikkat çekiyor. Corolla Cross geniş kapılarıyla kabine binmeyi kolaylaştırırken gerektiğinde çocuk koltuğunun rahatça çıkarılmasını ya da yerleştirilmesine imkan tanıyor. Ailelerin vazgeçilmezi olacak Yeni Corolla Cross Hybrid, kavisli profile sahip arka kapılarıyla daha fazla yaşam alanı sunarken ayarlanabilir arka koltuk sırtlıkları ile yolculuk konforunu daha da yükseltiyor.

Corolla Cross Hybrid’in 525 litrelik hacme sahip bagajı, arka koltuklar katlandığında 1,321 litreye kadar yükseliyor. Elektrikli bagaj kapısı özelliği ile fonksiyonel bir bagaj kullanımı sağlıyor.

Tüm versiyonlarda zengin ve teknolojik donanımlar

Toyota Corolla Cross Hybrid, Türkiye’de Flame, Flame X-Pack, Passion ve Passion X-Pack olmak üzere dört donanım seviyesiyle satışa sunuldu. Tüm ürün gamında 1.8 litre hibrit motorla sunulan Corolla Cross, yüksek standart donanımlarıyla herkese uygun alternatiflere sahip. Corolla Cross’un fiyatı versiyonlara göre lansman dönemi boyunca 835 bin TL ile 995 bin TL aralığında bulunuyor.

Corolla Cross Hybrid’in ürün gamında öne çıkan standart özellikler arasında 5. jenerasyon hibrit teknolojisi, Toyota T-Mate, Toyota Safety Sense 3 aktif güvenlik teknolojileri, kablosuz Apple CarPlay, 10.5 inç Toyota Touch Multimedya ekranı, 12.3 dijital göstergeler ve kablosuz şarj ünitesi yer alıyor.

Toyota modelleri arasında ilk kez Corolla Cross’ta yer verilen yeni 12.3 dijital göstergeler, ergonomik tasarımıyla birlikte tüm bilgilerin rahat bir şekilde okunmasını ve kontrol edilmesini sağlıyor. Farklı temalar seçilebilen dijital gösterge, sürücü tarafından direksiyondaki düğmelerle ayarlanabiliyor. Aynı zamanda kompakt yapısı ve yerleşimi sayesinde sürücünün iyi bir görüş açısı elde etmesine de katkı sağlıyor.

Yeni daha hızlı işlemciyle donatılan yüksek çözünürlüklü 10.5 inç dokunmatik multimedya ekranı ise, hem sürüş keyfini artırıyor ve hem de kolay kullanımıyla aracın tüm özelliklerine kolay erişim sağlıyor.

Zengin standart donanımlara ek olarak Corolla Cross Hybrid’in giriş seviyesi olan Flame versiyonu, 17 inç alaşım jantları, elektronik park freni, geri görüş kamerası, sürücü koltuğunda elektrikli bel desteği, çift bölgeli otomatik klima, kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, kısa/uzun huzmeli LED ön farlar gibi özelliklerle öne çıkıyor. Flame X-Pack versiyonu ise panoramik cam tavan ve tavan rayı ile geliyor.

Corolla Cross Hybrid Passion versiyonunda, bunlara ek olarak 18 inç alaşım jantlar, elektrikli bagaj kapağı, ambiyans aydınlatması, premium tasarımlı led ön farlar, sıralı ön dönüş sinyali, anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemi, karartılmış arka ve arka yan camlar bulunuyor.

Passion X-Pack ise Passion donanımlarına ek olarak tam deri koltuklar, kör nokta uyarı Sistemi, ön ve arka park sensörü, Nanoe teknolojili çift bölgeli otomatik klima, ısıtmalı direksiyon, sürücü ve yolcu koltuğu ısıtması ve elektrikli ayarlanabilir sürücü koltuğuna sahip.

Toyota’nın en gelişmiş hibrit teknolojisi ilk kez Corolla Cross’ta

Toyota, Corolla Cross modelinde global olarak ilk kez 5. jenerasyon hibrit teknolojisine yer verdi. Toyota’nın 25 yıldan bu yana sürekli olarak geliştirdiği hibrit teknolojisi, 5. jenerasyonuyla daha güçlü ve daha keyifli bir sürüş sunarken, daha düşük yakıt tüketimi ve daha düşük emisyon değerleri elde edilmesini sağlıyor.

1.8 litre hibrit motora sahip Corolla Cross Hybrid, yeni nesil sistemle birlikte yüzde 15 daha fazla güç üretiyor. Elektrik motoru ve benzinli motoru kombine eden 1.8 litre hibrit sistem, 140 HP güç ve 185 Nm tork üretiyor. Önden çekişli olarak sunulan Corolla Cross Hybrid, 170 km/s maksimum hıza çıkıyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 9,9-10 sn saniyede tamamlıyor. WLTP ölçümlerinde birleşik yakıt tüketimi yalnızca 5,0-5,1 lt/100 km olan Corolla Cross Hybrid, 115-117 g/km CO2 emisyon değerine sahip.

Daha hafif ve kompakt olan 5. jenerasyon hibrit sistemi, verimliliği artırırken artan güç çıkışıyla da dikkat çekiyor. Sistemde yer alan yeni lityum-iyon batarya da, yüzde 14 daha hafif olmasına karşın yüzde 15 daha yüksek çıkışa sahip. Batarya soğutma sistemi de daha sessiz çalışma ve uzun batarya ömrü için optimize edildi.

Dinamizmden ödün vermeyen bir SUV

Corolla Cross Hybrid, heyecan verici SUV görünümüne ve yerden yüksek tasarımına karşın dinamik sürüşten ödün vermiyor. 5. jenerasyon hibrit sisteminin getirdiği daha iyi tepkilerle birlikte daha keyifli bir sürüş sunan Corolla Cross, GA-C platformunun sağladığı dinamiklikten ve rijitlikten de yararlanıyor. Önde MacPherson ve arkada bağımsız çift salıncaklı süspansiyon sistem ise, engebeli yollarda dahi yüksek sürüş konforu elde edilmesini sağlıyor. Corolla Cross Hybrid’in elektrik destekli direksiyon sistemi de sürücüye daha dinamik tepkiler verecek şekilde ayarlandı. Tüm bunların kombinasyonuyla Corolla Cross her yol şartında dinamik ve konforlu bir sürüş sağlıyor.

En gelişmiş Toyota Safety Sense güvenlik özellikleri

Toyota, her modelinde olduğu gibi Corolla Cross Hybrid modelinde de yüksek güvenlik seviyesine büyük önem verdi. Corolla Cross, son nesil Toyota Safety Sense 3.0 ile kombine edilen T-Mate ile donatıldı. Aktif sürüş ve park asistan sistemleri sürüşü daha kolay ve güvenli hale getirirken aktif güvenlik sistemleri de birçok farklı senaryoya göre kazaların önüne geçebiliyor.

Corolla Cross Hybrid modelinde araç ve motosiklet algılayan Ön Çarpışma Önleyici Sistemi, Acil Durum Direksiyon Sistemi, Kavşakta Çarpışma Önleme Sistemi, Akıllı Adaptif Hız Sabitleme Sistemi olmak üzere birçok aktif güvenlik özelliği yer alıyor.

Aynı zamanda TNGA-C platformunun getirdiği yüksek gövde rijitliği ve stratejik noktalarda kullanılan güçlü ancak hafif materyallerle çarpışma sırasında darbeleri etkili bir şekilde absorbe ediyor. Standart olarak sekiz hava yastığına sahip Corolla Cross’ta kaza sırasında önde yer alanların birbiriyle çarpışmasını önlemek için kullanılan ön orta hava yastığı da bulunuyor.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

Elektrikli otomobil sadece bir tasarruf modeli değil, sürdürülebilir geleceğin inşasında büyük bir adım!

Elektrikli araç kiralama alanında Türkiye’nin ilk ve öncü markası olan Metafleet, SDN Tech Expo 2025 kapsamında elektrikli otomobillerin geleceğinin konuşulduğu “Teknolojiyle Yola Çık: Yeni Nesil Mobilite Ekosistemi” başlıklı panelin konuşmacıları arasında yerini aldı. Metafleet Kurucusu ve CEO’su Tevfik Günal, şehir içi ulaşımın elektrikli araçlarla nasıl dönüşüm geçirdiğini, sürdürülebilirliğin kurumsal filolar için neden vazgeçilmez bir stratejiye dönüştüğünü ve bu süreçte dijitalleşmenin sağladığı avantajları vurguladı.

Elektrikli araç kiralama alanında Türkiye’nin ilk ve öncü markası olan Metafleet, SDN Tech Expo 2025’te düzenlenen, moderatörlüğünü ünlü otomobil gazeteci ve sosyal medya influencer’ı Doğan Kabak’ın yaptığı “Teknolojiyle Yola Çık: Yeni Nesil Mobilite Ekosistemi” paneline damgasını vurdu. Panelin önemli isimlerinden biri olan Metafleet Kurucusu ve CEO’su Tevfik Günal, elektrikli araçların şehir içi ulaşıma etkilerinden, kurumsal filolar için sürdürülebilirliğin neden bir zorunluluk haline geldiğine kadar birçok başlıkta görüşlerini paylaştı. Günal ayrıca, dijitalleşmenin kurumsal filo yönetiminde nasıl katma değer yarattığını örneklerle anlatarak, mobilitenin geleceğine dair güçlü mesajlar verdi.

 “Elektrikli araçlar artık bir tercih değil, zorunluluk”

Panelde, şehir içi ulaşımın elektrikli araçlarla nasıl yeniden şekillendiğini değerlendiren Tevfik Günal, şarj altyapısındaki gelişmeler ve elektrikli otomobil sürüş dinamiklerindeki farklılıklar öğrenildikçe kullanıcıların menzil kaygısının azalacağını vurguladı. Günal, “Elektrikli otomobillerin sunduğu teknolojik imkanlar, kullanıcı deneyimi açısından içten yanmalı motorlara göre çok daha ileri noktada. Şehir içi ulaşımda hava kirliliği ve gürültü kirliliğini azaltmak adına artık bu dönüşüm bir lüks değil, zorunluluk” dedi.

“Bizim işimiz araç kiralama ötesinde geleceği inşa etmek”

Günal, Metafleet’in yalnızca bir filo kiralama firması olmadığını da vurguladı. “Elektrikli araçları sadece tasarruf odaklı değerlendirmek büyük bir eksiklik olur. Biz Metafleet olarak işimizin özünü sürdürülebilirlik olarak tanımlıyoruz. Kurumsal firmaların Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda verdikleri taahhütleri yerine getirebilmeleri için onlara doğru aracı, doğru kullanım senaryosuyla sunuyoruz,” şeklinde konuştu.

 

“Veri odaklı filo yönetimi ile %75’e varan tasarruf sağlanabiliyor”

Panelde dijitalleşmenin filo yönetimindeki önemine de dikkat çeken Tevfik Günal, elektrikli otomobillerin teknolojik altyapılarının şirketlere değerli içgörüler de kazandırdığını belirtti. “Kiraladığınız aracın izlediği rotaları, yolculuk başına düşen enerji tüketimini, yapılan her seyahatin karbon emisyonundaki azalma oranını ve hatta şarj etaplarının trafik yoğunluğuna göre nasıl optimize edilebileceğini analiz edebiliyoruz. Bu veriler sayesinde firmalar gerçek ihtiyaçlarına göre optimizasyon yapabiliyor ve %75’e kadar maliyet avantajı sağlayabiliyor” dedi.

Tevfik Günal’ın açıklamaları, sadece bugünün değil, geleceğin mobilite vizyonuna da ışık tutuyor. Metafleet, teknolojiyi ve sürdürülebilirliği odağına alarak, Türkiye’de elektrikli araçların daha geniş kitlelere ulaşmasında öncü rolünü pekiştirmeye devam ediyor.

 

Metafleet Hakkında:

Türkiye’nin ilk ve tek tamamen elektrikli araç kiralama şirketi Metafleet, sürdürülebilirlik odaklı bir anlayışla sektöründe yeni standartları belirlemeyi hedefleyerek 2020 yılında faaliyetlerine başladı. 2022 yılında güçlü finansal yapıya sahip olan Ekol Filo’nun %50 ortaklığıyla sektöre adım atan Metafleet, 12 ila 60 ay arasında değişen uzun dönemli kiralama seçenekleri sunuyor. Şirket, binek ve hafif ticari elektrikli araç filosuyla müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap verirken sigorta, bakım ve onarım gibi operasyonel süreçleri üstlenerek kullanıcılarının hayatını kolaylaştırıyor. Elektrikli araçlarla filosunu yenilemek isteyen, sürdürülebilirlik konusunda öncü olmayı hedefleyen, kurumsal sosyal sorumluluk projelerine önem veren ve çevre dostu filo çözümleri arayan tüm kuruluşlara kapsamlı hizmetler sunuyor.

Continue Reading

Blog

İkinci El Aracı Avrupa’ya Göre 2,5 Kat Daha Pahalıya Satın Alıyoruz!“20 Yaşındaki Otomobillerde Fark 5 Kata Çıkıyor”

ÖTV düzenlemesi tekrar gündemdeyken, LenaCars önemli bir araştırmayı ortaya koydu. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de sıfır kilometre araç fiyatları, Avrupa’ya göre ortalama yüzde 70’in üzerindeyken, 0-5 yaş arası otomobillerde bu fark 2,5 kata çıkıyor. 20 yaş ve üzeri otomobillerde ise Türkiye’deki tüketiciler, Avrupa’ya oranla 5 kat daha pahalıya satın alıyor. Aradaki farkın vergilendirme sistemi nedeniyle ortaya çıktığına dikkat çeken LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, “Otomotiv sektöründe var olan vergilendirme sistemimiz güncelliğini yitirmiş durumda. Gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine göre uyarlanması, yerli üretici ve yatırımcılar için olumlu sinyal verecektir. Aynı zamanda Türkiye’nin araç penetrasyon oranını OECD ortalamasına yaklaştırır.” diyor.

 

Yüksek vergi yükü, Türkiye’de otomotiv pazarının büyüme ivmesini yavaşlatırken, ÖTV ile ilgili olası düzenlemeler tekrar gündeme geldi. “Sıfır araç satışları rekor kırdı” haberlerini her geride bıraktığımız ay okusak da LenaCars’ın yaptığı kapsamlı araştırmalara göre, Türkiye’nin nüfusa kıyasla araç sahipliğinde OECD ülkeleri arasında geride olduğu tespit ediliyor. 2024 yılında her 1000 kişiye 354 motorlu araç düşerken, AB ülkelerinde her 1000 kişiye ortalama 570 motorlu araç düşüyor.

 

Almanya’ya göre sıfır otomobiller ortalama yüzde 70 daha pahalı

Yapılan kapsamlı araştırmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulunan LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, Almanya’ya oranla, Türkiye’deki sıfır otomobillerin ortalama yüzde 70 daha pahalı olduğunu belirtti ve “Sıfır kilometre araç fiyatlarının Avrupa’ya kıyasla bu denli yüksek olması; vergi politikalarının gözden geçirilmesi, dengeli, sürdürülebilir bir vergi politikasının ortaya konması ve tüketicinin vergi yükü altında ezilmemesi gerektiğini ortaya koyuyor. ÖTV düzenlemesi gerçekleştirilirken bu durumun da göz önünde bulundurulmasını umut ediyoruz.” dedi.

Avrupa ülkelerindeki otomobil vergilendirme sistemleri bu şekilde

Almanya: Tam elektrikli araçlar (BEV), ilk tescillerinden itibaren 5 yıl motorlu taşıt vergisinden (Kfz-Steuer) muaf. Hibrit araçlar ise CO₂ emisyon değerine doğrudan bağlı yıllık vergiye tabi.

Fransa: “Bonus–Malus” sistemi uygulanıyor; düşük emisyonlu BEV/PHEV’lere alım desteği, yüksek emisyonlu içten yanmalı araçlara ek vergi getiriliyor.

Birleşik Krallık: 2022’de hibrit alım teşvikleri sona erdi; 2025 sonrası sıfır emisyonlu araçlara yönelik araç vergisi indirimleri kaldırılıyor.

Danimarka: Kayıt vergisi modelinde BEV’ler için yaklaşık %40, PHEV’ler için %50 oranları uygulanıyor.

Türkiye dışında başka bir Avrupa ülkesinde ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) gibi ilave bir vergi bulunmuyor. Vergilendirme emisyona; yani araçların çevreye verdiği kirliliğe göre yapılıyor.

 

İkinci elde fiyat farkları 2,5 kattan 5 kata kadar çıkıyor

Güncelliğiniarındaki her 4 araçtan birinin 21 yaş ve üzeri olduğunu aktaran LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, alım gücü ve matrah tandanslı güncelliğini yitirmiş vergilendirme sistemi nedeniyle eski araçlara olan talebin yüksek olduğunu ve fiyatlarının da bu etkenlerle çok yüksek seviyede kaldığını söyledi. Nazik, “Almanya’da 2000 Euro olan 20 yaşındaki bir Opel Astra’yı, Türkiye’de 10.000 Euro’ya satın alabiliyoruz. Daha yeni modellerde, 0-5 yaş arasındaki ise ikinci el araç fiyatlarının Türkiye’de 2,5 kat daha pahalı olduğu görülüyor. Temeldeki etken vergilendirme sistemimiz, yüksek vergi yükü, her satışta ikinci el araca da transfer edilmiş oluyor.” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye’de Yüzde 10 ÖTV Dilimine Giren Elektrikli Modeller

Resmî kriterlere göre, motor gücü ≤ 160 kW ve matrah ≤ 1.450.000 TL olan EV modelleri %10 ÖTV’ye tabi modellerden bazıları:

BYD Atto 3 Design

Fiat 500e La Prima HB

Hyundai Kona Electric (100 kW Progressive)

Peugeot e 2008 GT

Renault Zoe Intense (~100 kW)

Togg T10X V2 RWD (Uzun Menzil)

Skoda Elroq (giriş versiyon)

Kia EV3 Elegance

VW ID.3 (giriş/orta pak.)

Tesla Model Y Juniper (150 kW)

BYD Seal Sedan

Citroen e-C4 X Shine Bold

Türkiye’de Hibrit Modeller ve %30 / %60 ÖTV Dilimleri

Resmî düzenlemeye göre:

  • %30 ÖTV:

o        BYD Seal U DM- i: %80’ten %30’a gerileme

  • %60 ÖTV:

o        BMW X1 xDrive30e

o        DS 9 Opera E Tense 250

o        Skoda Superb PHEV

Yeni kanun teklifinde bazı üst segment hibritlerde ÖTV oranlarının yeniden artabileceği gündemdeyken, teşvik dengesine dikkat çeken Nazik, “Yüzde 10’luk dilim, orta segmente alım teşviki sunarken, üst dilimler hâlâ yüksek vergi altında. Matrah ve dilim aralıklarının güncellenmesi, gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine uyarlanması otomotiv sektörünün ve tüketici güveninin önünü açacaktır. Enflasyonist ortamda matrah bazlı vergi sisteminin terk edilmesi, daha stabil, dengeli bir vergi reformu yapılması ihtiyaç. Aksi durumda piyasada vergi bazlı sürekli dalgalanmalar görmeye devam edeceğiz.” dedi.

Continue Reading

Blog

Volvo’nun En Kompakt ve Tamamen Elektrikli SUV’u EX30 Türkiye Yollarında

Volvo’nun şimdiye kadar ürettiği en kompakt ve en çevreci SUV modeli EX30, gelişmiş teknolojileri, yüksek güvenlik seviyesi ve sürdürülebilir tasarımıyla Temmuz ayından itibaren Türkiye’de yollarda olacak.

EX30, Volvo Cars’ın tamamen elektrikliye geçiş yolculuğundaki en önemli kilometre taşlarından biri olmasının yanı sıra, şimdiye kadar ürettiği en düşük karbon ayak izine sahip model olarak öne çıkıyor.

İskandinav tasarım anlayışını sürdürülebilir malzemelerle harmanlayan iç mekânı, kullanıcı dostu dijital arayüzü ve segmentindeki öncü güvenlik teknolojileriyle EX30, şehir içi mobiliteye çağdaş ve çevreci bir yorum getiriyor.

Kendi sınıfının en üst donanım seviyesiyle sunulan EX30, Volvo Car Türkiye’nin her yıl büyüme hedeflerine ciddi katkı sağlayacak stratejik bir model olarak konumlanıyor. B segmentinde önemli bir oyuncu olmaya hazırlanan EX30’un pazara girişiyle birlikte, Volvo Car Türkiye premium SUV segmentindeki liderlik hedefine bu sene bir adım daha yaklaşıyor.

 

Türkiye pazarına özel olarak geliştirilen 150 kW’lık arkadan itişli motorun üretimi Belçika Gent fabrikasında gerçekleştiriliyor. Fabrikanın ilk haftalardaki üretiminin neredeyse tamamının Türkiye pazarı için önceliklendirmesi sayesinde, modelin Nisan ayından itibaren toplanan müşteri talepleri ile hızlıca buluşması sağlanacak. Segmentinde dikkat çekici bir fiyat seviyesinde konumlandırılan EX30’un Türkiye’ye özel donanım seviyesi için fiyatı 1.913.000 TL* olarak belirlendi.

(*MTV, plaka masrafları ve trafik sigortası dahil değildir)

 

“Segmentinin ötesine geçen EX30 ile liderliğe bir adım daha yaklaşıyoruz”
Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Alican Emiroğlu, EX30’un Türkiye pazarındaki stratejik önemine şu sözlerle dikkat çekti:

“EX30’un Türkiye pazarına girişi, Volvo Car Türkiye’nin istikrarlı büyüme hedefleri açısından önemli bir dönüm noktası. Segmentinin çok üzerinde bir donanım seviyesi sunan EX30, aynı zamanda markamızın sürdürülebilirlik vizyonunu da en güçlü şekilde temsil ediyor.

Bu modelle birlikte yalnızca elektrikli mobiliteye geçişte değil, premium SUV segmentinde liderliğe giden yolda da önemli bir adım atıyoruz. Türkiye’ye özel olarak geliştirilen motor seçeneği ve üretim önceliği, bu hedef doğrultusunda ülkemizi stratejik pazarlardan biri haline getiriyor.”

 

Kullanıcı dostu iç tasarım ve İskandinav ferahlığı

EX30’un iç mekânında denim, keten, yün gibi sürdürülebilir ve geri dönüştürülmüş malzemelerle tasarlanan dört farklı ‘iç oda’ alternatifi sunuluyor: Breeze, Mist, Pine ve Indigo. Her biri farklı İskandinav coğrafyalarından ve dokulardan ilham alıyor. Bu detaylar, EX30’un çevreye duyarlı yaklaşımını gözle görülür kılarken, farklı temalardaki iç mekân alternatifleriyle kişiselleştirme imkânı sunuluyor. Orta konsolun kaydırılabilir yapısı, akıllı saklama alanları ve sadeleştirilmiş arayüz hem sürücü hem de yolcular için ferah ve konforlu bir atmosfer sağlıyor.

Ayrıca sabit panoramik cam tavan, IR kaplamalı cam teknolojisiyle daha serin ve aydınlık bir kabin sunuyor. Yeni kare tasarımlı direksiyon simidi, otomatik kararan çerçevesiz iç dikiz aynası, kablosuz şarj pedi ve dijital anahtar gibi özellikler yer alıyor.

 

Volvo EX30’un yüksek donanım seviyelerinde yer alan ambiyans aydınlatmaları da İsveç doğasından ilhamla hazırlanmış beş farklı temayı içeriyor: Nordic Twilight, Midsummer, Northern Light, Archipelago ve Forest Bath.

 

Kompakt gövdesi ile Volvo’nun SUV’larında sunulan teknolojilerin pek çoğunu barındıran EX30,12,3 inçlik merkezi ekran, Google entegrasyonlu bilgi-eğlence sistemi, kablosuz Apple CarPlay ve gelişmiş ses sistemiyle üst segment konforunu daha erişilebilir bir formatta sunuyor. Modelde kullanılan Soundbar hoparlör sistemi, araç içi ses deneyimini yeniden tanımlarken iç mekânda daha fazla alan yaratıyor.

 

EX30: Şehir içi güvenlikten, üstün performans
Volvo EX30, şehir içi sürüşte emniyeti artıran bir dizi yenilikçi özellikle donatıldı. “Kapı Açılma Uyarısı” (Safe Exit) sistemi, yol kenarında bisikletli veya yayalar geçerken oluşabilecek olası kazaları önlemeye yardımcı olurken; yeni nesil Park Pilot Assist, dar alanlara otomatik park imkânı sunuyor. EX30, Volvo’nun bugüne kadar ürettiği en hızlı ivmelenmeye sahip otomobili olarak da dikkat çekiyor: Twin Motor versiyonu 428hp güçle 0’dan 100 km/s hıza yalnızca 3,6 saniyede ulaşarak bugüne kadar üretilmiş en hızlı Volvo otomobili unvanına sahip oldu. Geniş menzil isteyen kullanıcılar için 476 km’ye kadar menzil sunan 204hp’lik Single Extended Range seçeneği de mevcut.

 

EX30’un Türkiye’de sunulan donanımlı versiyonu olan Ultra seviyesi, standart olarak panoramik cam tavan, 22kW OBC, ısıtmalı ön koltuklar, ısıtmalı direksiyon, anahtarsız giriş, otomatik açılan bagaj, 19” alüminyum elmas kesim jant, 9 hoparlörlü, 1.040W gücünde ve 5.1 Quantum Logic Surround ses deneyimi sunan Harman Kardon soundbar ses sistemi, 360 derece kamera, BLIS kör nokta uyarı sistemi, elektrikli ayarlanabilir koltuklar ve adaptif hız sabitleyici gibi üst segment özellikleri içeriyor. Bu özellikler, EX30’u sınıfında en yüksek donanımlı modellerden biri haline getiriyor

 

Sürdürülebilirlik yaklaşımı
EX30, Volvo Cars’ın bugüne kadarki en düşük karbon ayak izine sahip modeli. Otomobilin üretiminden kullanım ömrüne kadar her aşamada çevresel etkileri minimize edecek çözümler geliştirildi. EX30, %100 yenilenebilir enerjiyle çalışan tesiste üretiliyor ve toplam karbon ayak izi 27 tonun altına indirildi. Otomobilin gövdesinde %25 geri dönüştürülmüş alüminyum, %17 çelik ve %17 polimer kullanıldı.

Yeni Volvo EX30 Türkiye’de lansman rengi olan Sand Dune’un yanı sıra Cloud Mavi, Vapour Gri, Crystal Beyaz ve Onyx Siyah seçenekleriyle sunuluyor.

 

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.