Connect with us

Otomobil

Akaryakıt dışı satışlarda yeni nesil yıkama sistemlerinin ivmesi artıyor

Akaryakıt istasyonları perakende alanında her geçen gün çıtayı yükseltirken müşteri talebi de günden güne değişiyor. Bu talebi karşılamaya ve rekabette kalmaya gayret eden akaryakıt sektörünün markaları istasyonlarda müşteri memnuniyetini ve sadakatini artırmak için yeni yıkama sistemlerini devreye sokuyor. Yeni teknoloji yıkama sistemlerini üreten firmalarla hem sektörün talebini hem de yeni teknolojileri konuştuk.

Gözde Emlik / İstanbul – PETROTURK

Motorlu taşıtlar yaydığı egzoz emisyon kirliliği, katı atık ve sıvı atıklar sebebiyle birçok çevre kirliliğine sebep oluyor. Özellikle geçmişte bazı oto yıkama işletmeleri açığa çıkardıkları atık suları şehir içi kirli su şebekesine atarak yağmur suyu ve şehir kanalizasyon sistemlerine atıkların karışmasına sebep oluyordu. 2000’li yılların başında araç yıkama teknik ve stratejilerinde önemli düzenlemeler yapıldı.

Geçmiş yıllarda Türkiye’de araç sahipleri araçlarını çoğunlukla kendilerine ait alanlarda (bahçe, otopark, kapı önü vs.) kendi çabalarıyla yıkıyorlardı. Lakin yıllar içinde yapılan düzenlemeler ve su tasarrufuna yönelik oluşturulan sosyal sorumluluk kampanyalarıyla toplumsal bir farkındalık oluştu. Bu durumda tüketicilerin talebi oto yıkama işletmelerine ya da akaryakıt istasyonlarındaki yıkama sistemlerine kaydı.

SADAKAT PROGRAMLARINI DA DESTEKLİYOR

Akaryakıt istasyonları artık birer perakende noktasına dönüşmüşken müşteri talebi sadece market, tuvalet vs. olmaktan çıktı. Yakıt almak için gittiği istasyonda tüm ihtiyaçlarını karşılayabilmeyi bekleyen tüketiciler öyle ki akaryakıt sektörünün markalarının yıkama sistemlerinde de rekabet etmesine neden oluyor. Bu sistemlerin yenilikçi teknolojiler ve her geçen gün yenilenen tasarımının yanında pratik ve uygun fiyatlı olması da tercih edilebilme açısından bir o kadar önemli. Son dönemde su tasarrufuna, kısa sürede güzel sonuçlar elde etmeye ve araca zarar vermeyen (fırça kalitesi vb.) materyallere yönelen sektör markaları yıkama sistemlerinde avantajlı fırsatlar sunarak sadakat programlarını da destekliyor.

Enerji Petrol Gaz Gazetesi olarak akaryakıt istasyonlarının diğer bir kolu olan yıkama sistemlerini, sistemlerin üreticileri ve ekipman sağlayıcılarıyla konuştuk. Sektörün uzman isimleri yeni teknolojileri, beklentileri ve müşteri taleplerini gazetemizle paylaştı.


Tora Satış Direktörü Bekir Çavdaro

“VERİMLİ ÇALIŞAN BİR SİSTEM İŞLETMENİN GÜVENİLİRLİĞİNİ ARTIRIR VE UZUN VADEDE MÜŞTERİ SADAKATİNİ SAĞLAR”

Araç yıkama sistemlerini üç ana başlık altında sınıflandırabiliriz: Tünel tipi, otomatik fırçalı ve manuel yıkama. Bu sistemlerde kullanılan cila, köpük, kurutma, su basıncı ve motor tipi gibi ekipmanlar, yıkama kalitesi ve sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşır. Ödeme terminalleri, kredi kartı, mobil ödeme, barkod ve otomasyon gibi çözümler, müşteri memnuniyetini artırarak geliri yükseltir. Ayrıca, su geri kazanım sistemleri ve çevre dostu temizlik ürünleri (köpük, cila vb.) çevresel sürdürülebilirlik açısından önemli avantajlar sağlar. Tora olarak, sektörümüze tüm bu bileşenleri içeren ürünler sunmaya devam ediyoruz. İnsan ve çevre sağlığına öncelik veren ekipman kullanımı hem güvenlik hem de sürdürülebilirlik açısından kritik bir önem taşır. Araçlarını yıkamak için gelen müşterilerin, güvenli ve verimli çalışan bir sistemle karşılaşmaları, işletmenizin güvenilirliğini artırır ve uzun vadede müşteri sadakatini sağlar. Sürecin her aşamasında kullanıcıya sorunsuz, kusursuz ve yüksek kaliteli bir hizmet sunmak, sadece müşteri memnuniyetini artırmakla kalmaz aynı zamanda işletmenizin gelirini de önemli ölçüde yükseltir. Güvenli ve kaliteli bir hizmet sunmak, işletmenizi rekabette öne çıkarır ve tercih edilirliğinizi artırır. Bu nedenle, ödeme yöntemleri, otomasyon sistemleri, uzun ömürlü ve dayanıklı yıkama üniteleri gibi bileşenlerin tercih edilmesi, işletmenizin başarısı için kilit unsurlar haline geliyor. Müşterilerinize sunduğunuz güvenli ve etkili hizmet, işletmenizin itibarını güçlendirir ve uzun vadede sürdürülebilir bir başarı sağlar.

“KULLANICI DENEYİMİNİ İYİLEŞTİRİYORUZ”

Tora olarak, enerji verimliliği ve çevresel sürdürülebilirliği ön planda tutarak sektördeki yenilikçi çözümlerimizi sunmaya devam ediyoruz. Yüksek verimli motorlarımız, enerji tüketimini azaltırken üstün performans sağlıyor, böylece hem çevreye duyarlılığı artırıyor hem de işletme maliyetlerini düşürüyor. Su geri kazanım sistemlerimiz sayesinde, kullanılan suyu arıtarak yeniden kullanıma sunuyoruz ve bu sayede su tüketiminde önemli bir tasarruf elde ediyoruz. Ayrıca, biyolojik olarak parçalanabilen temizlik maddeleri kullanarak atıkların çevreye olan olumsuz etkilerini minimize ediyoruz. Müşterilere kolay ve esnek ödeme imkanı sunmak, günümüzün rekabetçi pazarında büyük bir avantaj sağlıyor. Tora olarak, kredi kartı, mobil ödeme, kağıt para tanıma ve barkod gibi çeşitli ödeme yöntemleri ile müşterilerimize hızlı, güvenli ve pratik ödeme seçenekleri sunuyoruz. Bu sayede, ödeme sürecini zahmetsiz hale getiriyor ve kullanıcı deneyimini iyileştiriyoruz. Ancak, sadece ödeme kolaylığı sağlamak yetmez; aynı zamanda, düzgün çalışan ve yüksek kaliteli yıkama hizmeti sunan bir sistemin de devrede olması şart. Kaliteli bir yıkama hizmeti, müşteri memnuniyetini artırır, müşteri sadakatini pekiştirir ve dolayısıyla işletmenizin gelirlerini yükseltir. Tora olarak, hem kullanım kolaylığı sağlayan ödeme sistemlerimizle hem de üstün yıkama kalitemizle, müşterilerimize en iyi hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Bu kombinasyon, işletmenizin hem müşteri sadakatini güçlendirmesine hem de gelir artışı sağlamasına katkıda bulunuyor.

“UZUN ÖMÜRLÜ VE SORUNSUZ GELİR KAYNAĞI”

Uzman ekiplerimizle birlikte, akaryakıt istasyonlarına özel yıkama sistemleri tasarlıyoruz. Bu sayede, istasyonların ihtiyaçlarına uygun çözümler sunarak, farklı yatırım modelleri ile kısa sürede gelir elde etmelerini sağlıyoruz. Tora olarak, yatırım sürecini tamamen üstlenebiliriz. İşletmenin şartlarına göre geliştirdiğimiz paylaşım modelleri ile istasyonlara hızlı, güvenli ve verimli çalışan bir sistem kurarak gelir artışı sağlama imkanı sunuyoruz. Böylece, işletmeler hem risklerini minimize edebilir hem de kısa vadede karlı bir yatırımın avantajlarını yaşayabilirler. Tora, akaryakıt istasyonlarına özel çözümler sunarak, uzun vadeli iş ortaklıkları ve sürdürülebilir başarı için çalışıyor. Doğru ürün ve güvenilir firma ile çalışarak işletmelere uzun ömürlü ve sorunsuz bir gelir kaynağı kazandırılabilir. Tora, 7/24 çağrı merkezi desteği ve Türkiye genelinde 81 ilde hizmet veren uzman ekipleri ile akaryakıt istasyonlarına kesintisiz hizmet sunmaya devam ediyor. Uzman ekibimiz, her türlü ihtiyaç ve soruna anında müdahale ederek, işletmenizin operasyonel verimliliğini artırır ve yüksek müşteri memnuniyeti sağlıyor. Tora ile iş birliği yaparak hem kaliteli ürünler hem de güvenilir destek hizmetleri sayesinde başarılı ve sürdürülebilir bir işletme yönetimi gerçekleştirilebiliyor.


Tekser Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Anıl Altun

“AKARYAKIT İSTASYONLARININ EN ÖNEMLİ YAKIT DIŞI GELİRLERİNDEN BİRİ ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİ”

Günümüzde fırçalı araç yıkama sistemleri son derece teknolojik bir hale geldi. Gerek fırça teknolojileri ve gerekse de ödeme sistemleri bakımından kullanıcılara büyük faydalar sağlanıyor. Barkodlu, telefonla, özel aplikasyonla, kredi kartlı, self-servis, jetonlu veya personel ile çalışma opsiyonları var. Araç yıkama sistemlerinde en önemli faktör yıkama yapılan aracın zarar görmemesi. Bu noktada tekstil bazlı fırça teknolojisi hayati önem taşıyor. Öte yandan bu sistemlerin tercihinde kullanılan sistemin garantisi, verimli kullanım ömrü ve yedek parça bulunabilirliği tercih konusu. Gelişmiş sensör ve tekstil fırçalarımızla müşterilerimize çözümler sunuyoruz. Biz Tekser Akaryakıt olarak kurduğumuz sistemlerde su geri dönüşüm sistemi özelliklerini müşterilerimize mutlaka teklif ediyoruz. Yine aynı şekilde temsilciliğini sağladığımız Christ yıkama sistemleri su ve kimyasal tüketiminde son derece temiz yıkama sonuçları veriyor. Yine aynı şekilde bu sistemlerde elektrik sarfiyatı da önemli rol oynuyor.

“ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİNDE EN ÖNEMLİ FAKTÖR YIKAMA YAPILAN ARACIN ZARAR GÖRMEMESİ”

Bizim kurmuş olduğumuz sistemlerdeki en büyük önceliğimiz araçlara hasar vermeden temiz ve kuru bir yıkama sonucu almak. İkinci noktada ise bunu düşük miktarda su, kimyasal ve elektrik tüketimi ile sağlamak. Üçüncü odak noktamız ise minimum seviyede yedek parça ve bakım ile bunu sağlamak. Bize göre bir araç yıkama sisteminin önemli noktaları bunlar. Döviz kurların, Türk Lirası karşısında değerini arttırması ithal sistemlerin Türkiye’de satışını bir miktar zorlaştırdı. Fakat orta ve uzun vadede baktığınız zaman yine de birinci kalitedeki sistemlerin en uygun çözüm olduğu anlaşılıyor. Akaryakıt istasyonları, artık yakıt dışı gelirlerden kazançlar elde etmekte ve bunların en önemlilerinden biri de araç yıkamalar. Otomatik fırçalı bir araç yıkama makinası ortalama bir istasyonda 4-5 yılda kendini amorti edebiliyor. Bu sistemlerin uzun ömürlü olması için kaliteli malzeme, kaliteli kimyasallar tercih edilmesi, orijinal yedek parça kullanılması ve zamanında periyodik bakımlarının yapılması kritik. Bu kalemleri ek maliyet olarak görmeyen işletmeler orta vadede bu makinalardan büyük kazançlar elde ediliyor.


Alga Genel Müdürü Servet Hacıoğlu

“BAZI İSTASYONLAR ARAÇ YIKAMA MAKİNELERİYLE ANILIYOR”

Bizler Alga Mümessillik olarak yaklaşık 30 yıldır Istobal firmasının Türkiye distribütörü olarak araç yıkama sistemlerinin satışını, satış sonrası hizmetini ve kiralama hizmetini sunuyoruz. Türkiye’de pazar lideriyiz ve neredeyse pazardaki tüm büyük oyuncularla iş birliktelikleri yapıyoruz. Son dönemde araç yıkama sektöründe fırçalı araç yıkama makineleri ve JetWash (basınçlı araç yıkama) sistemlerinin pek alternatifi olmadığını görüyoruz. Ancak bu iki sistemde kendine göre yenilikler ve değişiklikler zaman içerisinde müşterilerin hizmetine sunuluyor. Fırçalı yıkama makineleri, müşterilerin bilinçlenmesi, ne istediğini artık daha iyi tanımlayabilmelerinden dolayı daha fazla özellikle müşterilere hizmet edecek donanım ile sunuluyor. Artık fırçalı yıkamalarda köpük şelalesi, köpük fırçalar, orta basınçlı ön yıkama, cilalama ve kurutma nerdeyse bu işin olmaz ise olmazı haline geldi. Jetwash yıkama sistemleri de bundan farklı değil. Yoğun bir köpükleme fonksiyonu, yüksek basınç, cilalama ve durulama bir minimum standart haline geldi. Bu yüksek teknolojiye sahip araç yıkama makineleri ile müşterilerimiz araç yıkama hizmetini sokak aralarında değil, istasyonlarımızın güvenli ortamında yüksek hizmet anlayışıyla alıyorlar.

“KALİTELİ, BAKIMLI VE GÜVENİLİR MAKİNELERİ TERCİH EDİYORLAR”

Fırçalı yıkma araçları size bir standart kalite, yıkama hızı ve pratikliği sunuyor. Bu yıkamalara giren müşteriler genelde araçlarından dahi inmeden bu hizmeti alıp işlerine devam etmekten çok mutlular. Hızlı, maliyeti uygun ve yüksek standartta bir hizmet alıyorlar. Bu tabi makineni kaliteli olması ön şartına bağlı. Jetwash sistemleri ise biraz daha kendi arabasını yıkamayı tercih edenler için uygun bir sistem. Her iki sistemde de müşteri artık ne istediğini biliyor ve kaliteli, bakımlı ve güvenilir makineleri tercih ediyor. Bu iki sistem arasında verimlilik ve çevre duyarlılığı ve kaynak verimliliği açısından fırçalı yıkamalar biraz daha öne çıkıyor. Fırçalı yıkamalar çok daha az bir enerji ve su kullanımı ile araç yıkayabiliyor ve bu her araç için çok az değişiyor. JetWashlarda bu aracı yıkayan kişinin inisiyatifine kalmış bir konu. Bir arabayı isterseniz 5 dakikada yıkarsınız isterseniz yarım saatte. Fırçalı yıkamada ise bu seçtiğiniz programa göre 5 ya da maksimum 10 dakika sürüyor.

“EN FAZLA DİKKAT ETTİĞİMİZ HUSUS KALİTELİ ÜRÜN VE KİMYASALLAR KULLANMAK”

Müşteriler, hizmet alırken artık kullanacağı ekipmanın kaliteli olup olmadığına, kullanışlılığına ve yıkmada kullanılan kimyasalların kalitesine kadar bir sürü ayrıntıya dikkat ediyor. Bizim firma olarak en fazla dikkat ettiğimiz husus, kaliteli ürün ile kaliteli kimyasallar kullanarak en verimli şekilde araçları en iyi sonucu sunacağımız şekilde yıkamak ve bunu sürdürülebilir olarak sunmak. Kalite ile birlikte makinenin sürekli çalışır vaziyette tutulabilmesi ve müşterilere kesintisiz bir hizmet sunulması, müşteri aracını yıkamaya gittiğinde “Makinemiz arızalı” cevabını almaması müşteri memnuniyeti için olmazsa olmaz hususlardan biri. Makineler kapalı kalmamalı ve bunu için de çok kuvvetli bir servis ağı ile yıkamalar açık tutulmalı ve yıkama kalitesi kontrol edilmeli.

“FIRÇALI YIKAMA MAKİNELERİ OLMAZSA OLMAZ TAMAMLAYICI BİR ÜRÜN”

Fırçalı yıkama makineleri artık istasyonlar için olmazsa olmaz tamamlayıcı bir ürün haline geldi. Birçok istasyon lokasyonları itibarı ile çok iyi araç yıkama noktaları. İstasyonlar güvenilir noktalar olduğu için de müşteriler yıkma konusunda da akaryakıt istasyonlarını tercih ediyorlar. Birçok noktada görüyoruz ki bazı istasyonlar bünyelerinde barındırdıkları araç yıkama makineleri ile anılır hale geldiler, bu da araç yıkama konusunun istasyonlar için ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi. Bir fırçalı yıkama makinesi doğru bir istasyonda doğru bir yerde çalıştırılması halinde 12 aydan daha kısa bir sürede kendini ödeyebiliyor. Bununla birlikte sunmuş olduğumuz araç yıkama makinelerinin fabrika verisi ekonomik ömrü 10 yıl. Ancak bakımları düzenli yapılan makinelerimizde bu sürenin çok daha ötesinde sıkıntısız ve yüksek kalitede araç yıkama hizmeti verilmeye devam ediliyor.

“UZUN ÖMÜRLÜ KULLANIM İÇİN TALİMATLARA UYULMALI”

Bu sistemlerin uzun ömürlü ve sorunsuz çalışmasını sağlamak için ilk olarak yapılması gereken, kaliteli ve aynı zamanda satış sonrası hizmetleri güçlü olan bir marka seçimi yapmak, ancak her makinede olduğu gibi araç yıkama makineleri de periyodik bakımları olan, zaman zaman arıza verebilen cihazlar. Sistemlerin uzun ömürlü olması için yapılması gereken, üreticinin ve yetkili servislerin talimatlarına uymak, periyodik bakımları zamanında gerçekleştirmek, yetkili servis dışındaki kişilerin makineye müdahale etmesi engellemek ve kaliteli kimyasal kullanımını tercih etmek. Bu adımlar izlendiğinde araç yıkama makineleri uzun yıllar boyunca sorunsuz bir şekilde çalışmaya devam edecek.


Kronos Enerji Genel Müdürü Tuğrul Akseki

“AYNI SUYU TEKRAR KULLANARAK ETKİLİ BİR YIKAMA GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”

Self servis araç yıkama hem Türkiye’de hem de dünya genelinde hızla popülerleşen bir hizmet haline geldi ve akaryakıt dışı gelirlerin önemli bir kalemi olarak öne çıktı. Bu alandaki teknolojik gelişmelerin öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz. 2024 yılının sonunda tamamlamayı öngördüğümüz yeni, teknolojiyle donatılmış fabrikamızın, 2025 yılı ikinci çeyreğinde hizmete açılmasını planlıyoruz. Araç yıkama teknolojileri hızla gelişiyor ve biz de bu teknolojilere uyum sağlamak amacıyla 2021 yılından itibaren ülkemizde en son teknolojiye sahip sistemleri kullanmaya başladık. Günümüzde araç yıkama sistemleri, yalnızca temizliği sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda dijital ödeme sistemleriyle entegre çalışabilme özelliği de sunuyor, bu sistemlerin istasyon marketlerine de büyük ciro katkısında bulunduğunu gözlemliyoruz. Ayrıca, özellikle belirtmek isterim ki yaptığımız Ar-Ge yatırımları sayesinde suyun geri dönüşümü konusunda da ciddi adımlar atmış olup suyun israfını önleyen sistemimizle, aynı suyu sürekli kullanarak etkili bir yıkama gerçekleştirebiliyoruz. Böylece, su tasarrufu sağlarken gider kalemlerinden de tasarruf edebiliyoruz.

“SERVİS ARAÇ YIKAMA SİSTEMLERİNDE EN ÖNEMLİ UNSURLARDAN BİRİ”

Müşteri memnuniyeti arttırmak için özellikle self servis araç yıkama sistemlerinde en önemli unsurlardan birinin servis olduğu inancındayız. Bu sebeple Türkiye genelinde 38 servis noktasıyla hızla büyüyen Kronos Enerji, akaryakıt sektöründe sunduğu self servis yıkama alanları ve etkileyici servis ağıyla dikkat çekiyor. Şirketimiz, bu hizmetler aracılığıyla müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Her bir servis noktasında güçlü bir iletişim ağı kurarak self servis yıkama alanlarındaki kalite standartlarını korumaya odaklanan Kronos Enerji, sektöre birçok yenilik getirdi. Dijital ödeme sistemleri ve uzaktan takip teknolojileri sayesinde müşterilere anlık takip kolaylığı sunuyor ve oluşabilecek sorunları en hızlı şekilde tespit etme yeteneğine sahip oluyoruz. Türkiye genelindeki tüm servis noktalarına anında durum bildirimi yapabilme imkanına sahip olan şirketimiz, her bir bölge için güncel stok yöntemleri ile tedarik ettiği yıkama sistemi parça ve ekipmanlarını her zaman hazırda tutarak, bölge fark etmeksizin en hızlı müdahaleyi sağlamayı amaçlıyor. Ayrıca, düzenlenen eğitim programlarıyla bayilerin teknik bilgilerini güncel tutan Kronos Enerji, nitelikli servis ekipleri ile kesintisiz hizmet sunuyor.

“EN KALİTELİ OTO ŞAMPUANLARINI ÜRETEBİLMEK İÇİN YOĞUN BİR MESAİ HARCIYORUZ”

Son altı yıldır, kendi yazılımlarımızı, teknolojik altyapımızı ve kimyasallarımızı üretme konusunda önemli adımlar attık. Artık araç yıkama teknolojilerini kullanan müşterilerin en dikkat ettiği unsurlardan birinin oto şampuanı olduğunu biliyoruz. Bu sebepten ötürü en kaliteli oto şampuanlarını üretebilmek için bünyemizde konunun uzmanı arkadaşlar ile çalışarak yoğun bir mesai harcıyoruz. Geldiğimiz noktada yıllık yaklaşık 1 milyon ton oto şampuan üretim kapasitemizle sektördeki güçlü konumumuzu pekiştiriyoruz. Ürettiğimiz oto şampuanlarının hammaddelerini uluslararası kaliteli tedarikçilerden temin ediyoruz. Ayrıca, İstanbul’daki tesisimizde, self servis araç yıkama makinelerinde kullandığımız tüm ekipmanları en iyi uluslararası tedarikçilerden sağlıyoruz. Bu yaklaşım, self servis yıkama makinelerimizin kullanım ömrünü uzatarak performans ve dayanıklılığını artırıyor.

“300 NOKTADA YATIRIMCI KİMLİĞİMİZ BULUNUYOR”

Türkiye genelinde bin 200’ün üzerinde akaryakıt istasyonuna self servis yıkama makineleri, dijital ödeme ve otomasyon sistemleri, kimyasalları ile hizmet veriyoruz. Ayrıca, Türkiye genelinde akaryakıt istasyonları ve diğer noktalar dahil toplamda 300 noktada yatırımcı kimliğimiz bulunuyor. Değişen dünyada, akaryakıt dağıtım şirketlerine ve müşterilerimize sadece ürün değil, birlikte nasıl yatırım yapabileceğimiz konusunda da katkı sağlamak gerektiğini düşünüyoruz.

Gözde Emlik / İstanbul – PETROTURK.COM

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

İkinci El Aracı Avrupa’ya Göre 2,5 Kat Daha Pahalıya Satın Alıyoruz!“20 Yaşındaki Otomobillerde Fark 5 Kata Çıkıyor”

ÖTV düzenlemesi tekrar gündemdeyken, LenaCars önemli bir araştırmayı ortaya koydu. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de sıfır kilometre araç fiyatları, Avrupa’ya göre ortalama yüzde 70’in üzerindeyken, 0-5 yaş arası otomobillerde bu fark 2,5 kata çıkıyor. 20 yaş ve üzeri otomobillerde ise Türkiye’deki tüketiciler, Avrupa’ya oranla 5 kat daha pahalıya satın alıyor. Aradaki farkın vergilendirme sistemi nedeniyle ortaya çıktığına dikkat çeken LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, “Otomotiv sektöründe var olan vergilendirme sistemimiz güncelliğini yitirmiş durumda. Gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine göre uyarlanması, yerli üretici ve yatırımcılar için olumlu sinyal verecektir. Aynı zamanda Türkiye’nin araç penetrasyon oranını OECD ortalamasına yaklaştırır.” diyor.

 

Yüksek vergi yükü, Türkiye’de otomotiv pazarının büyüme ivmesini yavaşlatırken, ÖTV ile ilgili olası düzenlemeler tekrar gündeme geldi. “Sıfır araç satışları rekor kırdı” haberlerini her geride bıraktığımız ay okusak da LenaCars’ın yaptığı kapsamlı araştırmalara göre, Türkiye’nin nüfusa kıyasla araç sahipliğinde OECD ülkeleri arasında geride olduğu tespit ediliyor. 2024 yılında her 1000 kişiye 354 motorlu araç düşerken, AB ülkelerinde her 1000 kişiye ortalama 570 motorlu araç düşüyor.

 

Almanya’ya göre sıfır otomobiller ortalama yüzde 70 daha pahalı

Yapılan kapsamlı araştırmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulunan LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, Almanya’ya oranla, Türkiye’deki sıfır otomobillerin ortalama yüzde 70 daha pahalı olduğunu belirtti ve “Sıfır kilometre araç fiyatlarının Avrupa’ya kıyasla bu denli yüksek olması; vergi politikalarının gözden geçirilmesi, dengeli, sürdürülebilir bir vergi politikasının ortaya konması ve tüketicinin vergi yükü altında ezilmemesi gerektiğini ortaya koyuyor. ÖTV düzenlemesi gerçekleştirilirken bu durumun da göz önünde bulundurulmasını umut ediyoruz.” dedi.

Avrupa ülkelerindeki otomobil vergilendirme sistemleri bu şekilde

Almanya: Tam elektrikli araçlar (BEV), ilk tescillerinden itibaren 5 yıl motorlu taşıt vergisinden (Kfz-Steuer) muaf. Hibrit araçlar ise CO₂ emisyon değerine doğrudan bağlı yıllık vergiye tabi.

Fransa: “Bonus–Malus” sistemi uygulanıyor; düşük emisyonlu BEV/PHEV’lere alım desteği, yüksek emisyonlu içten yanmalı araçlara ek vergi getiriliyor.

Birleşik Krallık: 2022’de hibrit alım teşvikleri sona erdi; 2025 sonrası sıfır emisyonlu araçlara yönelik araç vergisi indirimleri kaldırılıyor.

Danimarka: Kayıt vergisi modelinde BEV’ler için yaklaşık %40, PHEV’ler için %50 oranları uygulanıyor.

Türkiye dışında başka bir Avrupa ülkesinde ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) gibi ilave bir vergi bulunmuyor. Vergilendirme emisyona; yani araçların çevreye verdiği kirliliğe göre yapılıyor.

 

İkinci elde fiyat farkları 2,5 kattan 5 kata kadar çıkıyor

Güncelliğiniarındaki her 4 araçtan birinin 21 yaş ve üzeri olduğunu aktaran LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik, alım gücü ve matrah tandanslı güncelliğini yitirmiş vergilendirme sistemi nedeniyle eski araçlara olan talebin yüksek olduğunu ve fiyatlarının da bu etkenlerle çok yüksek seviyede kaldığını söyledi. Nazik, “Almanya’da 2000 Euro olan 20 yaşındaki bir Opel Astra’yı, Türkiye’de 10.000 Euro’ya satın alabiliyoruz. Daha yeni modellerde, 0-5 yaş arasındaki ise ikinci el araç fiyatlarının Türkiye’de 2,5 kat daha pahalı olduğu görülüyor. Temeldeki etken vergilendirme sistemimiz, yüksek vergi yükü, her satışta ikinci el araca da transfer edilmiş oluyor.” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye’de Yüzde 10 ÖTV Dilimine Giren Elektrikli Modeller

Resmî kriterlere göre, motor gücü ≤ 160 kW ve matrah ≤ 1.450.000 TL olan EV modelleri %10 ÖTV’ye tabi modellerden bazıları:

BYD Atto 3 Design

Fiat 500e La Prima HB

Hyundai Kona Electric (100 kW Progressive)

Peugeot e 2008 GT

Renault Zoe Intense (~100 kW)

Togg T10X V2 RWD (Uzun Menzil)

Skoda Elroq (giriş versiyon)

Kia EV3 Elegance

VW ID.3 (giriş/orta pak.)

Tesla Model Y Juniper (150 kW)

BYD Seal Sedan

Citroen e-C4 X Shine Bold

Türkiye’de Hibrit Modeller ve %30 / %60 ÖTV Dilimleri

Resmî düzenlemeye göre:

  • %30 ÖTV:

o        BYD Seal U DM- i: %80’ten %30’a gerileme

  • %60 ÖTV:

o        BMW X1 xDrive30e

o        DS 9 Opera E Tense 250

o        Skoda Superb PHEV

Yeni kanun teklifinde bazı üst segment hibritlerde ÖTV oranlarının yeniden artabileceği gündemdeyken, teşvik dengesine dikkat çeken Nazik, “Yüzde 10’luk dilim, orta segmente alım teşviki sunarken, üst dilimler hâlâ yüksek vergi altında. Matrah ve dilim aralıklarının güncellenmesi, gerçek piyasa koşullarına ve çevre düzenlemelerine uyarlanması otomotiv sektörünün ve tüketici güveninin önünü açacaktır. Enflasyonist ortamda matrah bazlı vergi sisteminin terk edilmesi, daha stabil, dengeli bir vergi reformu yapılması ihtiyaç. Aksi durumda piyasada vergi bazlı sürekli dalgalanmalar görmeye devam edeceğiz.” dedi.

Continue Reading

Blog

Volvo’nun En Kompakt ve Tamamen Elektrikli SUV’u EX30 Türkiye Yollarında

Volvo’nun şimdiye kadar ürettiği en kompakt ve en çevreci SUV modeli EX30, gelişmiş teknolojileri, yüksek güvenlik seviyesi ve sürdürülebilir tasarımıyla Temmuz ayından itibaren Türkiye’de yollarda olacak.

EX30, Volvo Cars’ın tamamen elektrikliye geçiş yolculuğundaki en önemli kilometre taşlarından biri olmasının yanı sıra, şimdiye kadar ürettiği en düşük karbon ayak izine sahip model olarak öne çıkıyor.

İskandinav tasarım anlayışını sürdürülebilir malzemelerle harmanlayan iç mekânı, kullanıcı dostu dijital arayüzü ve segmentindeki öncü güvenlik teknolojileriyle EX30, şehir içi mobiliteye çağdaş ve çevreci bir yorum getiriyor.

Kendi sınıfının en üst donanım seviyesiyle sunulan EX30, Volvo Car Türkiye’nin her yıl büyüme hedeflerine ciddi katkı sağlayacak stratejik bir model olarak konumlanıyor. B segmentinde önemli bir oyuncu olmaya hazırlanan EX30’un pazara girişiyle birlikte, Volvo Car Türkiye premium SUV segmentindeki liderlik hedefine bu sene bir adım daha yaklaşıyor.

 

Türkiye pazarına özel olarak geliştirilen 150 kW’lık arkadan itişli motorun üretimi Belçika Gent fabrikasında gerçekleştiriliyor. Fabrikanın ilk haftalardaki üretiminin neredeyse tamamının Türkiye pazarı için önceliklendirmesi sayesinde, modelin Nisan ayından itibaren toplanan müşteri talepleri ile hızlıca buluşması sağlanacak. Segmentinde dikkat çekici bir fiyat seviyesinde konumlandırılan EX30’un Türkiye’ye özel donanım seviyesi için fiyatı 1.913.000 TL* olarak belirlendi.

(*MTV, plaka masrafları ve trafik sigortası dahil değildir)

 

“Segmentinin ötesine geçen EX30 ile liderliğe bir adım daha yaklaşıyoruz”
Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Alican Emiroğlu, EX30’un Türkiye pazarındaki stratejik önemine şu sözlerle dikkat çekti:

“EX30’un Türkiye pazarına girişi, Volvo Car Türkiye’nin istikrarlı büyüme hedefleri açısından önemli bir dönüm noktası. Segmentinin çok üzerinde bir donanım seviyesi sunan EX30, aynı zamanda markamızın sürdürülebilirlik vizyonunu da en güçlü şekilde temsil ediyor.

Bu modelle birlikte yalnızca elektrikli mobiliteye geçişte değil, premium SUV segmentinde liderliğe giden yolda da önemli bir adım atıyoruz. Türkiye’ye özel olarak geliştirilen motor seçeneği ve üretim önceliği, bu hedef doğrultusunda ülkemizi stratejik pazarlardan biri haline getiriyor.”

 

Kullanıcı dostu iç tasarım ve İskandinav ferahlığı

EX30’un iç mekânında denim, keten, yün gibi sürdürülebilir ve geri dönüştürülmüş malzemelerle tasarlanan dört farklı ‘iç oda’ alternatifi sunuluyor: Breeze, Mist, Pine ve Indigo. Her biri farklı İskandinav coğrafyalarından ve dokulardan ilham alıyor. Bu detaylar, EX30’un çevreye duyarlı yaklaşımını gözle görülür kılarken, farklı temalardaki iç mekân alternatifleriyle kişiselleştirme imkânı sunuluyor. Orta konsolun kaydırılabilir yapısı, akıllı saklama alanları ve sadeleştirilmiş arayüz hem sürücü hem de yolcular için ferah ve konforlu bir atmosfer sağlıyor.

Ayrıca sabit panoramik cam tavan, IR kaplamalı cam teknolojisiyle daha serin ve aydınlık bir kabin sunuyor. Yeni kare tasarımlı direksiyon simidi, otomatik kararan çerçevesiz iç dikiz aynası, kablosuz şarj pedi ve dijital anahtar gibi özellikler yer alıyor.

 

Volvo EX30’un yüksek donanım seviyelerinde yer alan ambiyans aydınlatmaları da İsveç doğasından ilhamla hazırlanmış beş farklı temayı içeriyor: Nordic Twilight, Midsummer, Northern Light, Archipelago ve Forest Bath.

 

Kompakt gövdesi ile Volvo’nun SUV’larında sunulan teknolojilerin pek çoğunu barındıran EX30,12,3 inçlik merkezi ekran, Google entegrasyonlu bilgi-eğlence sistemi, kablosuz Apple CarPlay ve gelişmiş ses sistemiyle üst segment konforunu daha erişilebilir bir formatta sunuyor. Modelde kullanılan Soundbar hoparlör sistemi, araç içi ses deneyimini yeniden tanımlarken iç mekânda daha fazla alan yaratıyor.

 

EX30: Şehir içi güvenlikten, üstün performans
Volvo EX30, şehir içi sürüşte emniyeti artıran bir dizi yenilikçi özellikle donatıldı. “Kapı Açılma Uyarısı” (Safe Exit) sistemi, yol kenarında bisikletli veya yayalar geçerken oluşabilecek olası kazaları önlemeye yardımcı olurken; yeni nesil Park Pilot Assist, dar alanlara otomatik park imkânı sunuyor. EX30, Volvo’nun bugüne kadar ürettiği en hızlı ivmelenmeye sahip otomobili olarak da dikkat çekiyor: Twin Motor versiyonu 428hp güçle 0’dan 100 km/s hıza yalnızca 3,6 saniyede ulaşarak bugüne kadar üretilmiş en hızlı Volvo otomobili unvanına sahip oldu. Geniş menzil isteyen kullanıcılar için 476 km’ye kadar menzil sunan 204hp’lik Single Extended Range seçeneği de mevcut.

 

EX30’un Türkiye’de sunulan donanımlı versiyonu olan Ultra seviyesi, standart olarak panoramik cam tavan, 22kW OBC, ısıtmalı ön koltuklar, ısıtmalı direksiyon, anahtarsız giriş, otomatik açılan bagaj, 19” alüminyum elmas kesim jant, 9 hoparlörlü, 1.040W gücünde ve 5.1 Quantum Logic Surround ses deneyimi sunan Harman Kardon soundbar ses sistemi, 360 derece kamera, BLIS kör nokta uyarı sistemi, elektrikli ayarlanabilir koltuklar ve adaptif hız sabitleyici gibi üst segment özellikleri içeriyor. Bu özellikler, EX30’u sınıfında en yüksek donanımlı modellerden biri haline getiriyor

 

Sürdürülebilirlik yaklaşımı
EX30, Volvo Cars’ın bugüne kadarki en düşük karbon ayak izine sahip modeli. Otomobilin üretiminden kullanım ömrüne kadar her aşamada çevresel etkileri minimize edecek çözümler geliştirildi. EX30, %100 yenilenebilir enerjiyle çalışan tesiste üretiliyor ve toplam karbon ayak izi 27 tonun altına indirildi. Otomobilin gövdesinde %25 geri dönüştürülmüş alüminyum, %17 çelik ve %17 polimer kullanıldı.

Yeni Volvo EX30 Türkiye’de lansman rengi olan Sand Dune’un yanı sıra Cloud Mavi, Vapour Gri, Crystal Beyaz ve Onyx Siyah seçenekleriyle sunuluyor.

 

 

Continue Reading

Blog

Hyundai Modelleri Çarpışma Testlerinden Zaferle Ayrıldı.

  • Hyundai Motor Grubu, 7’si Hyundai modeli olmak üzere toplam 15 IIHS Üstün Güvenlik Ödülü kazandı.
  • Hyundai, ikinci yıl üst üste en fazla TSP ve TSP+ derecesi alan otomotiv grubu oldu.
  • Modeller, 2025 IIHS’nin sıkı kriterlerinden “Arka Yolcu Güvenlik” Ödülüne layık görülerek öne çıktı.

 

Hyundai Motor Grubu, 2025 Uluslararası Sigorta Kurumu Karayolu Güvenliği (IIHS) çarpışma testleri değerlendirmelerinde birden fazla modelle ödül kazanarak araç güvenliğindeki başarısını bir kez daha kanıtladı. Hyundai Motor Grubu’ndaki markalardan toplam 15 model, 2025 TOP SAFETY PICK (TSP) ve TOP SAFETY PICK+ (TSP+) derecesine ulaştı.

 

Bu modeller arasında yedi Hyundai modeli bulunuyor. Grup, bu başarıyı art arda ikinci kez elde ederek sektördeki iddiasını bir kez daha ortaya koydu. Son değerlendirme testlerinde, 2025 Hyundai ELANTRA ve SONATA prestijli TSP+ derecesine layık görülerek; 2025 Hyundai IONIQ 5, IONIQ 6, KONA, TUCSON ve SANTA FE modellerine dahil oldu.

 

IIHS, 2025 yılı için çarpışma testi kriterlerini güncelleyerek arka koltuk yolcu güvenliği konusunda daha katı ölçütler getirdi. Güncellenmiş önden çarpışma testinde, arka koltukta 12 yaşında bir çocuk ya da küçük yapılı bir kadın yolcuyu temsil eden mankenler kullanılarak, olası yaralanma riskleri daha gerçekçi şekilde değerlendiriliyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.