Otomotiv Sektörü
Elektriklenme Hareketine Ayak Uydurabilmek İçin Otomotivin Tüm Paydaşları Birlikte Hareket Etmeli!

Yıla hızlı bir giriş yapan otomotiv satış sonrası pazarı, tüm gücüyle elektrikli ve otonom otomobiller için yatırım yapmaya devam ediyor. Elektrikli araçların Türkiye’deki gelişimi ve dağılımını çok yakından takip ettiklerini söyleyen OSS Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özçete, “Sektördeki değişime adapte olabilecek, Endüstri 4.0 konseptine uygun kriterlerde üretim ve dağıtım alanlarının oluşturulması için tüm sektör paydaşlarımızla birlikte hareket etme konusunda hemfikiriz” dedi. Sektörde faaliyet gösteren özellikle mavi yaka çalışanların operasyonel dönüşüm özelinde gerekli eğitimlere tabii tutulmasının önemine işaret eden Ali Özçete, “Satış sonrası alanında elektrikli araçların avantajlarını vurgulayacak bir pazarlama stratejisinin oluşturulması da en kritik noktalar arasında yer alıyor. Otomotiv satış sonrası sektörü olarak sahip olduğumuz deneyim ve altyapı ile hâlihazırda kullandığımız içten yanmalı motorlar, elektrikli – otonom araçlar ve ilgili ekipmanların üretimi ve tedariği konusunda küresel ve yerel ölçeklerde gerekli ihtiyaçları karşılayabilecek potansiyele sahibiz” diye konuştu.
Türk otomotiv sanayi, tüm paydaşları ile elektrikli mobilite rüzgarını yakalamak için çalşımalarını hızlandırıyor. Ana ve yan sanayideki üretim süreçlerini önemli ölçüde etkileyecek olan bu elektriklenme hareketi için satış sonrası pazarı da ciddi bir hazırlık sürecinden geçiyor.
Otomotivin tüm paydaşları birlikte hareket etmeli!
Elektrikli araçların Türkiye’deki gelişimini ve dağılımını çok yakından takip ettiklerini söyleyen Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özçete, “Otomotiv sektöründe yaşanan en köklü değişimlerden biri olacak olan elektrikli ve otonom araç teknolojilerinin her geçen gün arttığı bu yıllarda, otomotiv satış sonrası sektörü de bu ihtiyaca karşılık verebilmek için kendini her geçen gün yenileme ve kapasitesini artırma gayretinde” dedi. Bu değişimlerin, tedarik zinciri dinamiklerini ve hizmet sağlayıcılar arasındaki ilişkileri ciddi anlamda etkileyeceğini ifade eden Ali Özçete, “Bu temel değişiklikleri geniş kapsamlı karşılayabilmek için, sektördeki işletmelerin sürdürülebilir stratejiler benimsemeleri, yeni teknolojilere, Ar-Ge ve Ür-Ge yatırımlarına ağırlık vermeleri gerekiyor. Elektrikli araçlar petrol bazlı ürünlerin tüketimini azaltacağı için elektrikli araçlara yönelik alternatif enerji kaynakları üreten firmalar ile ortaklaşa atılacak adımlar enerji ve otomotiv satış sonrası sektörlerinde iş birliği fırsatları yaratacaktır. Sektördeki değişime adapte olabilecek, Endüstri 4.0 konseptine uygun kriterlerde üretim ve dağıtım alanlarının oluşturulması için tüm sektör paydaşlarımızla birlikte hareket etme konusunda hemfikiriz” diye konuştu.
Elektrikliler pazardaki olası daralmayı absorbe edecek!
Elektrikli araçlarda günümüz fosil yakıtlı araçlara göre temel değişimler olduğunu vurgulayan Ali Özçete, şöyle devam etti: “Yeni dönemdeki en temel değişimi içten yanmalı motorlu araçlardaki 5 bin dolayında parçanın yerini, tamamen farklı yeni parçaların alması, dijitalleşme ve araç içi yazılımsal sistemlerin uygulanması oluşturuyor. Elektrikli araçların daha az hareketli parçaya sahip olması, geleneksel içten yanmalı motorlu araçlara göre daha az bakım ve onarım gerektirecek olması, otomotiv satış sonrası sektöründe hizmet ve iş gücü talebinde değişiklikler yaratacaktır. Elektrikli araçların bakım aralıkları içten yanmalı araçlara göre 3 kat daha uzun. Fakat henüz ülkemizdeki kara taşıtları araç parkurunun 28 milyon adet seviyesinde olduğunu ve ülke nüfusuna oranla kişi başına düşen araç sayısının Avrupa ortalamasının çok altında olduğunu da dikkate almamız gerekiyor. Elektrikli araç parkurunun artması olası daralmaları da absorbe edecektir.” Türkiye’nin ilk millî elektrikli aracı olan Togg’un bu değişimde lokomotif görevini üstlendiğini belirten OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Togg’un tedarikçilerinin yaklaşık yüzde 80’i yerli üreticiden oluşuyor. Togg’un yaratmış olduğu bu etki ülkemizde elektrikli araçlar için üretilecek yedek parça konusunda, üreticilerimizin edineceği deneyimi çok daha hızlı kat etmesine büyük katkı sağlıyor. Bu tabloya göre yedek parça üreticilerinin ürün portföylerini değiştirmesi ve Ar-Ge çalışmalarını bu yöne kaydırmaları gerekiyor. Sektörde faaliyet gösteren özellikle mavi yaka çalışanların operasyonel dönüşüm özelinde gerekli eğitimlere tabii tutulması, satış alanında ise elektrikli araçların avantajlarını vurgulayacak bir pazarlama stratejisinin oluşturulması da en kritik noktalar arasında yer alıyor” dedi.
Sektörde yeni iş birlikleri göreceğiz!
Elektrikli araçların her geçen gün yaygınlaştığını, bununla birlikte otomotiv satış sonrası sektörünün de adeta yeni bir çehreye bürüneceğini ifade eden Ali Özçete, şunları söyledi: “2035 yılına gelindiğinde araç satışlarında her iki araçtan birinin elektrikli olması öngörülüyor. Böyle bir durumda da otomotiv satış sonrasının kendini bu koşullara göre yenilemesi kaçınılmazdır. Otomotiv satış sonrası sektörünü etkileyen konuların başında, elektrikli araçlar için gerekli yedek parçaların üretimi, dijitalleşme, otomasyon ve robotik kullanımının yaygınlaşması gibi birçok önemli konu başlığı bulunuyor. Bu değişimlerin tedarik zinciri dinamiklerini ve hizmet sağlayıcılar arasındaki ilişkileri ciddi anlamda etkileyeceğini söyleyebiliriz. Elektrikli araçlar petrol bazlı ürünlerin tüketimini azaltacağı için elektrikli araçlara yönelik alternatif enerji kaynakları üreten firmalar ile ortaklaşa atılacak adımlar enerji ve otomotiv satış sonrası sektörlerinde iş birliği fırsatları yaratacaktır.”
Pandemide çok başarılı bir sınav verdik!
Pandeminin yaratmış olduğu tüm etkilere karşın ülke olarak çok büyük bir sınavı başarı ile atlattıklarını vurgulayan Ali Özçete, “Pandemi döneminde yaşanan, Asya ülkelerine bağlı üretim ve dağıtım ağlarının tamamen kısıtlanması nedeniyle, coğrafi konumumuz ve yüksek üretim potansiyelimiz sayesinde bu görevi biz devraldık. Tüm dünyaya karşı oldukça başarılı bir sınav verdik. Pandeminin birtakım etkileri farklı parametrelerle halen devam etse de pandemi sonrasında gelinen bu noktada otomotiv satış sonrası sektörü özelinde ciddi bir toparlanma yaşandı. 2023 yılının ilk yarısında dolar bazında otomotiv satış sonrası sanayi ihracatı yüzde 10’a yakın bir artış gösterdi. Bu gibi gelişmelere bağlı olarak araç talebinin de yüksek olması sektörde oldukça olumlu bir hava estiriyor” diye konuştu.
2023 yılı pozitif seyrediyor!
Otomotiv satış sonrası pazarında 2023 yılının oldukça pozitif bir seyirde başladığını söyleyen Ali Özçete, “Tüm parametrelerde mutluluk ve umut verici ihracat rakamları elde ettik. OSS olarak yayınladığımız 2022 Yıl Sonu Sektörel Değerlendirme Anketi Sonuçlarına göre; 2022 yılında üyelerimizin ihracatları, dolar bazında 2021’e göre ortalama yüzde 11,21 artış gösterdi. Bu yılın ikinci çeyreğinde ise üyelerimizin ihracatı, bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,5 ile 2022’nin aynı dönemine göre de yüzde 4,58’lik artış gösterdi. Pandeminin etkilerinin azalması, artan canlı araç talebi ve ekonomik öngörülebilirliğin artmasıyla 2023 yıl sonu ihracatına pozitif yönde yansıyacağını öngörüyoruz” dedi.
Hammaddeye erişim sektörün en büyük sorunu!
Otomotiv satış sonrası sektöründe Türkiye’nin birçok parçanın üretim ve dağıtımını yapabilecek kapasitede olduğuna işaret eden OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, şöyle devam etti: “Binek otomobil grubu, ticari ve ağır vasıta araçların geneline bakacak olursak bir araç ortalama 30 bine yakın parçadan oluşuyor. Bunların büyük çoğunluğunu ülkemizde üretip hem ihracatını hem de iç pazara dağıtımını yapsak da fiyat – kalite kapsamında ciddi anlamda geride kalmış değiliz ancak bizleri de olumsuz etkileyen bazı faktörler var. Bunların başında hammaddeye erişim zorlukları ile Çin ve Avrupa’daki gibi Endüstri 4.0 konseptine daha yatkın üretim tesislerinin azlığı yer alıyor. Otomotiv satış sonrası sektörü olarak sahip olduğumuz deneyim ve altyapı ile hâlihazırda kullandığımız içten yanmalı motorlar, elektrikli – otonom araçlar ve ilgili ekipmanların üretimi ve tedariği konusunda küresel ve yerel ölçeklerde gerekli ihtiyaçları karşılayabilecek potansiyele sahibiz.”
Otomotiv Sektörü
İkinci elde 2025’in en yüksek aylık fiyat artışı gerçekleşti

VavaCars’ın her ay düzenli olarak yayımladığı VavaAI Fiyat Endeksi’nin Ağustos 2025 sonuçlarına göre, ikinci el araç fiyatları bir önceki aya kıyasla ortalama yüzde 3,98 oranında arttı. Böylece fiyatlar 6 ay üst üste yükselişini sürdürdü.
Türkiye’nin önde gelen online ikinci el araç platformlarından biri olan VavaCars, yapay zeka ile geliştirdiği VavaAI Fiyat Endeksi’nin Ağustos 2025 sonuçlarını açıkladı. VavaCars’ın kamuya açık verilerin analizini yaparak hazırladığı rapora göre, son on iki ayda ikinci el araç fiyatları toplamda yüzde 24,64 artış gösterdi. Aynı dönemde enflasyon oranı yüzde 32,95 olarak gerçekleşirken, döviz kurlarında da artışlar yaşandı. Dolar yüzde 20,7; euro ise yüzde 26,8 oranında değer kazandı. Yılbaşından bu yana değerlendirildiğinde ise 2025’in ilk sekiz ayında ikinci el araç fiyatları yüzde 14,4 oranında yükseldi. Bu dönemde enflasyon yüzde 21,5; dolar yüzde 16,3 ve euro yüzde 31,3 oranında arttı.
İkinci el piyasasında yukarı yönlü trend sürüyor
Endeks sonuçlarını değerlendiren VavaCars Ticari Grup Başkanı Serdıl Gözelekli şu açıklamalarda bulundu: “Ağustos ayında gözlemlediğimiz yüzde 3,98’lik artış, ikinci el araç pazarındaki yukarı yönlü trendin devam ettiğini ortaya koyuyor. Bu, son altı ayda kesintisiz şekilde süren artış eğiliminin bir parçası. 2025’in ilk sekiz ayında toplam fiyat artışı yüzde 14,4 seviyesine ulaştı. Bu veriler, ikinci eldeki fiyat artışının döviz kurlarına kıyasla daha hızlı gerçekleşebileceği ve ÖTV değişikliğinin yaklaşık yüzde 5 oranında yansıma yaratabileceği yönündeki öngörülerimizi doğrular nitelikte. Öte yandan, enflasyon ve dövizdeki dalgalanmaların ikinci el araç fiyatları üzerindeki baskısını sürdüğünü de gözlemliyoruz. Önümüzdeki dönemde sıfır araç fiyatlarında yaşanabilecek olası artışlar, ikinci el piyasasına olan talebi daha da yukarı çekebilir.
Piyasa dinamikleri netleşiyor
Ağustos ayında gerçekleşen yüzde 3,98’lik fiyat artışı, temmuz ayına kıyasla neredeyse iki katlık bir hızlanmaya işaret ediyor ve bu durum ikinci el araç piyasasında fiyatların yukarı yönlü hareketini daha da belirgin hale getiriyor. Yılın başından bu yana yaşanan yüzde 14,4’lük artış, özellikle yılın ikinci çeyreğinden itibaren piyasanın daha dinamik bir fiyatlamaya geçtiğini gösteriyor. VavaCars’ın kamuya açık veriler üzerinden, yapay zekâ destekli analizler ile hazırladığı VavaAI Fiyat Endeksi, ikinci el otomobil sektöründeki fiyat eğilimlerini objektif bir bakış açısıyla değerlendirme imkânı sunuyor. Bu artış, aynı zamanda yıl içinde aylık bazda görülen en yüksek artış oranı olarak dikkat çekiyor.
Otomotiv Sektörü
JAECOO Türkiye Pazarındaki Üst Düzey Başarısını Kutluyor!

Türkiye pazarındaki ilk yıl dönümünü kutlayan JAECOO, bu süreçte premium SUV segmentindeki olağanüstü başarısını gözler önüne serdi. Bu kapsamda markanın ilk premium off-road SUV modeli JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı. Üstün tasarımı, ileri teknolojisi ve şehirli çok yönlülük ile off-road kabiliyetini birleştiren JAECOO, pazar ve medyadan yüksek takdir kazanırken, aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcıların da gözdesi oldu.
JAECOO’nun ilk yıl dönümü kutlaması başarıyla tamamlandı. Markanın gelişiminde önemli bir dönüm noktası olan etkinlik, JAECOO’nun geçtiğimiz yıl boyunca teknoloji inovasyonu, ürün tasarımı ve hizmet deneyimindeki olağanüstü başarılarını gözden geçirmesini sağlarken premium SUV pazarındaki istikrarlı büyümesini ve etkisini de ortaya koydu. Özellikle bu özel günde JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı.
JAECOO, 2024 yılında gerçekleştirdiği resmi Türkiye lansmanından bu yana olağanüstü tasarım, ileri teknoloji, müşteri odaklı felsefe ve premium ürün konumlandırmasından güç alarak hızla üst segment bir lüks marka olarak kendini kanıtladı. Lansmanından itibaren marka, çok sayıda ana akım haber kaynağından, otomotiv odaklı medyadan yüksek övgüler aldı; bu da JAECOO’nun profesyonel gücünü ve lüks SUV pazarındaki benzersiz cazibesini doğruladı. Aynı zamanda JAECOO’nun kullanıcı kitlesi de markanın yüksek segment konumlandırmasını yansıtıyor. Bu kitle şirket yöneticileri, uzmanlar ve öncü girişimcilerin bulunduğu çeşitli sektörlerden seçkin profesyonellerden oluşuyor. Bu da markanın şehirli seçkinler arasındaki geniş tanınırlığını ve etkisini ortaya koyuyor.
JAECOO 7 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinin zirvesinde
Beklentileri karşılayan JAECOO, lansmanından bu yana üstün ürün kabiliyetleri ve olağanüstü kullanıcı deneyimi sayesinde pazarın ilgisini toplamayı başardı. JAECOO 7, şehirli seçkinlerin talep ettiği lüks ve konforu sunmakla birlikte, aynı zamanda etkileyici arazi performansı da sağlayarak şehir ve açık hava koşullarında kolaylıkla yol alabiliyor. Yedi farklı sürüş modu, dört tekerlekten çekiş sistemi, 540 derece gelişmiş görüntü sistemi ve rafine tasarımıyla JAECOO 7, son derece rekabetçi bir pazarda öne çıkıyor. JAECOO 7, geçtiğimiz yıl boyunca, mükemmel pazar performansını koruyarak 2025 yılında dört tekerlekten çekişli benzinli SUV segmentinde zirveye yerleşti. Bu başarı, markanın lüks SUV sektöründeki gücünü ve etkisini vurgularken, aynı zamanda off-road yetenekleri ile çok yönlü şehirli SUV kabiliyetini bir araya getiren yüksek segment bir marka olarak JAECOO’nun olağanüstü rekabetçiliğini doğruluyor. Aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcı topluluğu arasında itibarını ve etkisini daha da pekiştiriyor.
Markanın geçtiğimiz yıl boyunca gösterdiği olağanüstü performans ve istikrarlı büyüme, gücünü ve etkisini tümüyle ortaya koyuyor. İleriye bakıldığında JAECOO, inovasyonla gelişimi sürdürmeye, ürünlerini ve hizmet deneyimini sürekli optimize etmeye, premium segment SUV pazarındaki liderliğini sağlamlaştırmaya ve yeni trendler belirlemeye devam edecek.
Otomotiv Sektörü
BYD Türkiye, Yüzen, Kendi Etrafında Dönen ve Zıplayabilen Araçlarıyla Türkiye’de Teknoloji Şovu Yaptı

BYD Türkiye, YANGWANG U8 ve YANGWANG U9 modellerinin benzersiz yeteneklerini, Kemerburgaz’da inşa ettiği özel alanda nefes kesen bir teknoloji şovuyla gözler önüne serdi. Avrupa’da ilk kez Türkiye’de gerçekleştirilen etkinlikte, amfibi -hem suda hem karada hareket edebilen- özellikli YANGWANG U8 göle girerek suda yüzerken, dünyanın en hızlı elektrikli aracı YANGWANG U9 ise 360 derece Tank Dönüşü, zıplama ve dans etme yetenekleriyle izleyenlerin büyük ilgisini topladı. BYD Türkiye, Geleceğin Mobilitesini “Havada, Karada, Suda” temalı etkinliğinde katılımcılara deneyimine sunarak bir kez daha ses getirdi.
Dünyanın lider yeni enerji araç üreticisi BYD, otomotiv sektörünün sınırlarını zorlayan teknolojileri, inovasyon odaklı yaklaşımı ve geleceğin mobilite çözümleriyle küresel ölçekte adından söz ettiriyor. Türkiye’de sunduğu yeniliklerle dikkat çeken BYD Türkiye ise İstanbul’da, markanın sıra dışı modelleriyle unutulmaz bir gösteriye imza attı. Avrupa’da ilk kez BYD Türkiye tarafından düzenlenen özel etkinlikte, “geleceğin mobilitesi” canlı olarak katılımcılara sunuldu.
BYD Türkiye’nin Kemerburgaz’da sıfırdan inşa ettiği özel platformda, BYD’nin lüks segment markası YANGWANG’ın U8 ve U9 modelleri, ileri teknolojiyle bezeli görkemli bir şovun başrolündeydi. Etkinlikte katılımcılar, 17 Eylül’de gerçekleştirilecek TEKNOFEST İstanbul’da sergilenecek olan bu araçları yakından inceleme ve performanslarını tanıklık etme fırsatı buldu.
YANGWANG’ın süperspor modeli U9; yalnızca 2,36 saniyede 0’dan 100 km/s hıza çıkabilmesiyle dikkatleri üzerine toplarken, özel olarak geliştirilen Track Edition versiyonu ise, Almanya’da gerçekleştirilen testte 472,41 km/s hıza ulaşarak dünyanın en hızlı elektrikli süper otomobili unvanını kazandı. Aynı zamanda zıplama, kendi etrafında 360 derece dönebilme (Tank Dönüşü) ve dans etme gibi sıra dışı yetenekleriyle sahneye çıkan U9, izleyenlere nefes kesen bir şov sundu.
Etkinlikte YANGWANG U8’in off-road versiyonu da benzersiz özelliklerini gözler önüne serdi. Karadan hareket ederek bölgedeki göle giren ve bir süre su üzerinde ilerledikten sonra platforma geri dönen YANGWANG U8, 360 derece Tank Dönüşü yeteneği ve entegre drone teknolojisiyle katılımcılardan tam not aldı.
“BYD’nin üstün teknolojiyle donatılmış araçlarını ve yeniliklerini Türkiye pazarında kullanıcılarla buluşturmaya devam edeceğiz”
BYD’nin DNA’sında teknoloji ve inovasyonun çok önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, İstanbul’daki teknoloji şovuna ilişkin, şunları söyledi: “BYD, 120 bini aşkın AR-GE mühendisiyle her gün ortalama 40 patent başvurusu gerçekleştirerek, geleceğin teknolojilerini bugünden şekillendiriyor. 2022 yılında fosil yakıtlı araç üretimini tamamen sonlandıran ilk otomotiv markası olan BYD, inovasyon gücü, ileri teknolojiye olan yatırımları ve sürdürülebilirlik vizyonu sayesinde, 2023’ten bu yana yeni enerjili araç üretiminde dünyanın 1 numaralı elektrikli araç üreticisi konumunda yer alıyor.
BYD Türkiye olarak, Ağustos sonu itibarıyla 31 bin 800 adetlik satış performansımızla, binek araç pazarının en hızlı büyüyen markası ve Yeni Enerjili Araç Pazarı’nın lideriyiz. Türkiye’de ‘Yılın Otomobili’ seçilen SEAL U, pazarın en çok tercih edilen ikinci SUV’u olarak öne çıkıyor. Ayrıca SEAL U DM-i da en çok tercih edilen şarj edilebilir hibrit model olma başarısını gösteriyor.
Yedi farklı modelimizle kısa sürede Türk tüketicisinin güvenini ve beğenisini kazandık. Bu güçlü başlangıç, markamıza duyulan güvenin ve Türkiye pazarındaki elektrikli araçlara yönelik artan ilginin somut bir göstergesi. Türkiye otomobil pazarına “enerji vermeye” ve önümüzdeki dönemde de yeni modellerimizle büyütmeye devam edeceğiz.
BYD Türkiye olarak, markamızın inovasyona olan güçlü bağlılığını her fırsatta yansıtmaya büyük önem veriyoruz. 11 Eylül’de gerçekleştirdiğimiz bu özel etkinlikte de BYD’nin fütüristik teknolojilerini tanıtma şansı bulduk. YANGWANG U8 ve U9 modellerinin, böylesine kapsamlı bir teknoloji şovuyla Avrupa bölgesinde ilk kez Türkiye’de tanıtılması bizim için büyük bir gurur kaynağı. Bu teknolojileri; TEKNOFEST İstanbul’da ve Türkiye’nin belli başlı şehirlerindeki gerçekleştireceğimiz etkinliklerde müşterilerimizle buluşturmayı planlıyoruz. BYD’nin üstün teknolojiyle donatılmış araçlarını ve yeniliklerini Türkiye pazarında kullanıcılarla buluşturmaya devam edeceğiz.”

ANGWANG U9
BYD Türkiye’den teknoloji şovuna özenli hazırlık
BYD Türkiye, BYD’nin global teknoloji gücünü ve inovasyon vizyonunu Türkiye’deki tüketicilere göstermek amacıyla düzenlediği etkinlik için yoğun ve titiz bir hazırlık çalışması yürüttü. Etkinlik öncesinde tüm yasal prosedürler tamamlandı ve araçlar büyük bir gizlilik içinde Türkiye’ye getirildi.
Tarihi etkinlik için en uygun alanın belirlenmesi konusunda detaylı analizler yapıldı; bölgedeki göl, su altı dalgıçları tarafından balçık ve sazlıklardan temizlendi. Zorlu arazi koşullarına rağmen platform inşa çalışmaları kararlılıkla sürdürüldü. Böylece BYD Türkiye ekibi, daha önce benzeri yapılmamış bir organizasyonla tarihi bir gösteriye imza attı.
BYD, teknoloji gücüyle fark yaratıyor
BYD, batarya, elektrik motorları ve elektronik kontrol üniteleri gibi elektrikli araçların kalbinde yer alan bileşenlerdeki uzmanlığıyla öne çıkıyor. Son yıllarda geliştirdiği Blade Batarya, DM-i Süper Hibrit Teknolojisi, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi ve DMO Süper Hibrit Sistemi gibi yenilikler, markayı sektörün öncüleri arasına taşıyor. Bir teknoloji lideri olarak BYD, yalnızca otomobil üretmekle kalmıyor; mobilitenin geleceğini yeniden tanımlıyor. YANGWANG U8 ve U9 modelleri, bu vizyonun en çarpıcı örneklerini temsil ediyor.

ANGWANG U8
YANGWANG U8: BYD’nin lüks ve son teknoloji SUV’u
YANGWANG markasının ilk seri üretim modeli olan U8, BYD’nin 20 yılı aşkın AR-GE birikiminin ve inovasyon vizyonunun bir sonucu olarak ortaya çıktı. Performans, güvenlik ve ileri teknolojiyi bir arada sunan U8, lüks SUV segmentinde “fütüristik teknoloji, olağanüstü off-road kabiliyeti ve premium yaşam alanı” kombinasyonu ile öne çıkıyor. YANGWANG’ın temeli, 2004’te tanıtılan BYD ET konseptine dayanıyor. ET, dört motorlu bağımsız aktarma sistemini dünyaya ilk kez tanıtmıştı. 20 yıl sonra bu vizyon, e4 platformu ile seri üretime taşındı.
Markanın logosu, “elektrik” anlamına gelen en eski Çince hiyerogliflerden Dian’dan esinlenmiş olup, ilerleme ve bilinmeyene cesurca yol almayı simgeliyor.
Dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinden olan IF Tasarım Ödüllü U8’in öne çıkan teknolojileri arasında yüzme kabiliyeti dikkat çekiyor. Araç, bu özelliği sayesinde karada ilerledikten sonra su üzerinde de yol alabiliyor. Bir diğer yenilikçi özellik olan Tank Dönüşü ise dört tekerin ters yönlerde dönmesiyle aracın kendi etrafında 360 derece dönmesine imkân tanıyor.
49,05 kWh Blade Batarya ve CTC (Cell-to-Chassis) entegrasyonu ile 880 kW (1.196 PS) güç ve 1.280 Nm tork sunan araç, 0’dan 100 km/s hıza 3,6 saniyede ulaşıyor ve azami 200 km/s hız yapabiliyor. CLTC protokolünde, aracın karma sürüş menzili 1.000 km, elektrikli sürüş menzili ise 180 km olarak açıklanıyor.
Araç içi uydu iletişimi, gece görüş sistemi ve opsiyonel drone kitiyle donatılmış olan U8, aynı zamanda VtoL enerji paylaşımı ve 15+1 kişiselleştirilebilir off-road modu gibi özelliklerle de dikkat çekiyor. DiSus-P hidrolik gövde kontrol sistemi, 20 inç dövme alaşım jantlar, su geçirmez hava girişi ve sabit yan basamak gibi donanımlar da araca üstün bir kullanım deneyimi sağlıyor.

ANGWANG U9
YANGWANG U9: BYD’nin elektrikli süper otomobil vizyonu
BYD YANGWANG U9, inovasyon, mühendislik, güvenlik ve estetiği bir araya getiren elektrikli süper spor otomobil vizyonunu temsil ediyor. 360 derece dönüş, zıplama ve dans etme kabiliyetleriyle otomotiv dünyasında yenilikçi bir performans deneyimi sunan bu model, ileri teknoloji ile estetiği bir araya getiriyor. Keskin hatlara sahip Time Gate tasarım dili, Interstellar far tasarımı ve dinamik ışık imzaları ile U9, aerodinamik ve sportif bir duruş sergiliyor. Çift kokpit iç düzen ve 127 renkli ambiyans aydınlatması, sürüş moduna göre değişerek yüksek teknoloji deneyimini pekiştiriyor.
Dört bağımsız motoruyla 1.305 PS güç ve 1.680 Nm tork üreten BYD YANGWANG U9, 0’dan 100 km/s hıza 2,36 saniyede ulaşabiliyor. 80 kWh yeni nesil Blade Batarya ile CLTC protokolünde 450 km menzil sağlayan araç, 500 kW çift girişli ultra hızlı şarj sistemi sayesinde yüzde 30’dan yüzde 80’e yalnızca 10 dakikada ulaşabiliyor.
BYD’nin e4 platformu üzerine inşa edilen U9, bağımsız tork kontrolü, DiSus-X akıllı gövde kontrol sistemi, karbon-seramik diskler ve gelişmiş süspansiyon yapısı ile hem pist performansı hem de günlük sürüş konforu sunuyor. Aerodinamik olarak ayarlanabilir ve opsiyonel karbon fiber “swan neck” spoiler yüksek yere basma kuvveti sağlayarak üstün yol tutuşu sağlarken, araçta ısı pompası ve Cell-to-Body entegrasyonu gibi ileri teknolojiler de yer alıyor.
YANGWANG U8 ve U9 modelleri, BYD’nin AR-GE gücünü, mühendislik vizyonunu ve teknoloji liderliğini doğrudan yansıtırken, şu an için Avrupa homologasyonu bulunmadığı için Türkiye pazarında kısa vadede satışa sunulmaları planlanmıyor.
-
Elektrikli Araçlar3 hafta önce
Hotomobil Tesla Cybertruck için Tasarladığı Cyberglad Modelinin Avrupa Lansmanını “Caravan Salon Düsseldorf” Fuarı’nda Gerçekleştiriyor
-
Otomotiv Sektörü1 hafta önce
Hyundai Motor Türkiye’de Yeni Dönem: Online Satış Sistemi Başlıyor
-
Üst Yapı1 hafta önce
Krone ve DFDS’ten Türkiye Lojistik Sektörüne Güçlü Katkı: 1.050 Treyler Teslimatı Gerçekleştirildi
-
Sektörel3 hafta önce
Turka’dan araç muayenede yeni dönem için ilk imza
-
Deniz Yolu3 hafta önce
MSC Cruises ve Explora Journeys Gemileri Aynı Anda İstanbul’da
-
Elektrikli Araçlar3 hafta önce
OMODA Markası Türkiye’ye Geliyor!
-
Deniz Yolu3 hafta önce
CUMHURBAŞKANLIĞI 6. ULUSLARARASI YAT YARIŞLARI ÇANAKKALE ETABI SONA ERDİ BÜYÜK ÖDÜL ANGELS OF CMC HOLDİNG’İN OLDU
-
Blog3 hafta önce
Togg, Münih’te IAA Mobility 2025’te yerini alıyor