Connect with us

Otomotiv Sektörü

Emobilite Operatörleri Derneği (E-MOD) Başkanı Murat Pınar: Şarj istasyonu kurmak kolaylaşmalı

Emobilite Operatörleri Derneği (E-MOD) Başkanı Murat Pınar, şarj ağı operatörlerinin belediyelere ödediği bedeller ile otoyol üzeri alanlardaki yüksek kiraların düşürülmesini istedi, sektörde şirket evililikleri beklendiğini söyledi.

Şarj istasyonu kurmak kolaylaşmalı

Enerji Günlüğü – Elektrikli araçlar ve onlara enerji sağlayan şarj altyapısı giderek yayılıyor. Konuya ilgi de öyle. Yeni araç almayı düşünen her birey elektrikli otomobili de seçenekler arasında tutuyor artık. Ancak daha gidilecek çok yol var. Peki bu konuda insanlığı nasıl bir yol haritası bekliyor? Elektrikli araç şarj istasyonu işletme ağı ile alt yapısının ve elektrikli araç şarj hizmetinin geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla kurulan Emobilite Operatörleri Derneği EMOD’un Başkanı Murat Pınar, Enerji Günlüğü’nün sorularını cevapladı.

sarj-istasyonu.JPGE-mobilite denilince tam olarak ne anlamalıyız?

Elektrikli mobilite veya kısaca e-mobilite denilince genel olarak elektrik enerjisiyle çalışan taşıtların ve bunların altyapısının kullanımını anlamalıyız. Bu terim, elektrikli araçlar, şarj istasyonları, enerji depolama sistemleri ve ilgili teknolojilerin geliştirilmesi, kullanımı ve entegrasyonuyla ilgili bir dönüşüm sürecini ifade ediyor.

Son zamanlarda neden herkesin dilinde, önemi nereden geliyor?

E-mobilite kavramı; çevresel etkileri azaltma, enerji verimliliğini arttırma, fosil yakıtlardan kaynaklanan kirliliği azaltma ve sürdürülebilirlik gibi hedeflere ulaşma çabalarının önemli bir parçası. Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlu araçlara göre genellikle daha düşük karbon emisyonlarına sahip ve enerji kullanımı açısından daha verimli. Bu da hem verimlilik hem de doğaya minimum etki açısından oldukça kritik. Dolayısıyla konunun hem Türkiye’nin hem de dünyanın odak noktalarından biri olması buradan ileri geliyor.

Konunun enerji dışı yönleri yok mu?

Var elbette. Örneğin e-mobilitenin en büyük faydalarından biri, daha fazla insan için erişilebilir ulaşım anlamına gelmesi. Hem sürdürülebilir kalkınma amaçlarına hizmet eden enerji yapısı hem de enerji verimliliği sayesinde getirdiği ekonomik tasarruf, bir tercih noktası haline geliyor.

Bu alandaki veriler nasıl ve bize ne söylüyor?

2022 yılında 10 milyon adedin üzerine çıkan dünya genelindeki elektrikli araç satışları 2023’te 14 milyon seviyelerinde gerçekleşti. 2023 sonu itibarıyla dünya genelinde 40 milyondan fazla elektrikli otomobil yollardaydı, bu da yüzde 40’lık bir artışı temsil ediyor.

Bu alanda önümüzdeki yıllarda neler bekleniyor?

Dünyanın 2030 net sıfır hedefi doğrultusunda ulaşılması gereken elektrikli araç satışı 59 milyon adet olarak hesaplanıyor. Bu da toplam satışların yüzde 67’sine tekabül ediyor. World Energy Outlook 2023 analizine göre 2030’da her iki araçtan birinin elektrikli olması bekleniyor. Yani 2035 için bahsettiğimiz senaryo mümkün.

Türkiye’deki eğilim nasıl?

Ülkemizde 2022 yılında satılan tüm araçlar içinde elektrikli araçların payı yüzde 1.7 iken 2023 yılında bu oran yüzde 13.5 ile rekor kırmıştı. 2023 sonu itibarıyla ülkemizde yaklaşık 80 bin adet elektrikli araç var. Hem global markaların elektrikli araç opsiyonları hem TOGG’un yayılımı, artışta etkili oldu ve bu etki daha çok hissedilecek gibi gözüküyor.

Şarj altyapısında durum nedir?

EPDK verilerine göre, 2023ün başında Türkiye çapında 1.719 olan şarj istasyonu sayısı 6.640’a, 3.081 olan şarj noktası (soketi) sayısı ise 14.859 adede yükseldi. Devam eden ve planlanan yatırımlarla, şarj istasyonu sayısının 2024 sonuna kadar 12.000’e yaklaşması, şarj noktası sayısının ise 25.000’i geçmesi bekleniyor.

Araç sayısı ile şarj noktası arasındaki denge nasıl?

Ülkemizde şarj istasyonu başına yaklaşık 5.3 araç düşerken Avrupa’da bu sayı 14 seviyesinde. Avrupa ölçeğinde araç başına düşen şarj istasyonu sayısında da, hızlı şarj noktası sayısında da birinciyiz. Şu an hızlı bir yatırım, dönüşüm sürecindeyiz. Şarj alt yapımız araç sayısındaki artışı karşılayabilecek bir ivme ile büyümeye devam ediyoruz. Araç başına düşen şarj istasyonu sayısında ülkemiz, Avrupa ülkeleri arasında birinci durumda. Türkiye’nin Avrupa’daki kritik konumunu ileride de koruyacağını düşünüyoruz.

Daha gidilecek çok yol var sanırım…

Henüz yolun başında olduğumuzu söyleyebilirim. Dünyanın net sıfır hedeflerine ulaşabilmesi için 2030 yılında 59 milyonu bulmamız gerekiyor. Bu da tüm dünyanın hızla bir dönüşüm geçirmesi, şarj istasyon ağı ve altyapısının bu dönüşüme hazırlıklı olmasını gerektiriyor. Hem ekosistemdeki oyuncuların hem de ilgili kamu kurum ve kuruluşlara önemli roller düşüyor. Otomotiv firmaları daha uzun menzil sağlayabilen ve hızlı şarjlanan araçlar konusunda büyük ölçekli yatırımlarına devam ediyor. Hem yaygınlığın hem daha hızlı şarjlanma imkanının artırılması için çalışmalar sürüyor. Bu konularda regülasyon ve teşvikler önemli.

Ne tür regülasyonlardan söz ediyoruz?

Şarj ağında coğrafi açıdan dengeli bir yaygınlık sağlanması, özellikle karayollarında yüksek güçlü şarj cihazlarına erişim için gerekli planlamanın yapılması ve yüksek hizmet kalitesini garanti edecek sektörel standartlar getirilmesi ve denetlenmesi kritik öneme sahip.

Yurtdışı pazarına göre Türkiye’de halka açık alanlardaki şarjlanma ihtiyacı çok daha yüksek. Türkiye coğrafyası çok geniş ve 81 ilde rahatça yolculuk yapılabilmesi için gerekli yatırım ve şarj noktasına ulaşılması gerekiyor. Özellikle global markaların yeni elektrikli araç modelleri ve yerli otomobilimiz TOGG ile birlikte tüm Türkiye’de yaygınlaşma ekstra önem kazanıyor. Şehirler arası yollar ve yoğun güzergâhlar için mevcut istasyonların arttırılmasına ihtiyaç var.

E-mobilite yatırımcılara ne tür fırsatlar sunuyor?

Elektrikli araç parkının büyümesi, yatırımcılara sektörün üretim, servis ve işletmecilik tarafında pek çok imkân sunuyor. Bu yıl araç sayısının mevcut sayının iki katını aşması bekleniyor. Buradaki en kritik nokta, yatırım planlarını yaparken gelişen pazarda uzun vadeli ve sürdürülebilir iş modelleri oluşturabilmek ve tüketicinin ihtiyacı olan çözümleri güvenli ve kolay ulaşılır sunabilmek. Ayrıca, çeşitli dönemlerde kamu destek ve teşviklerinden de faydalanmak mümkün. İstihdam tarafında da yüksek nitelikli işgücü ve teknik personel talebi bulunuyor. Elektrikli araçların servis ve bakımı, şarj istasyonlarının kurulum, devreye alma ve saha yönetimi alanlarında yetişmiş işgücü ihtiyacı, yeni istihdam olanakları yaratıyor ve önümüzdeki dönemde de artarak devam edecektir.

Şarj ağı işletmeci sayısına dair neler söylemek istersiniz?

Bazılarının iptal edilmesinden sonra şarj ağı işletmeci lisansı sayısı şu anda 176. Bunların 50’ye yakını henüz şarj ağı oluşturma yükümlülüğünü yerine getirmemiş durumda. Artan denetimler ve mevzuatsal değişiklikler ile artan rekabet nedeniyle yakın zamanda lisanlı işletmeci sayısının 100’ün altına ineceğini öngörüyoruz. Son yıllarda otomotiv sektöründe olduğu gibi şarj operatörleri arasında da şirket evlilikleri görecek gibiyiz.

Mevzuat eksiği var mı? Varsa neler?

Ekosistemin büyümesi ve elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması için hem araç üretim ve satış süreçlerini hem de şarj istasyonu üretimi ve şarj ağı kurulumunu kapsayan teşvikler sektörün hızla büyümesi için en önemli unsurlar. Şarj hizmeti ile ilgili düzenlemeler kapsamında ayrıca şarj ağı işletmeci lisansına sahip şirketlerin kurmakla yükümlü oldukları istasyon sayılarında bu yıl içinde değişikliğe gidilmesini bekliyoruz. EPDK tarafından lisans sahibi şirketlere ilişkin mevcut düzenlemede yer alan yükümlülükler ve kurulması gerekli ünite sayılarına ilave olarak, kademeli bir şekilde belli sayıda şarj ünite/soketi adetlerine ulaşma yükümlülüğünün getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Bunu neden gerekli görüyorsunuz?

Bu düşüncemizin temelinde sektördeki gerçek yatırımcılarla yükümlülüklerini yerine getirmeyen şirketlerin ayrışması ihtiyacı ile elektrikli araç satışlarının 2024 yılında çok yüksek bir büyüme göstermesi beklentisi yatıyor. Bu kapsamda EPDK tarafından, şimdilik 15 lisansın sonlandırıldığı ve ilerleyen süreçte de yükümlülüklerini yerine getirmeyen lisans sahipleri hakkında benzer sonlandırma işlemlerinin yapılacağı ifade ediliyor.

Sayı artsın isteniyorsa istasyon kurmayı kolaylaştırmak gerekmez mi?

Lisans sahibi şirketleri yatırım süreçlerinde zorlayan şartlar var. Yüksek kira giderleri ve diğer yatırım maliyetleriyle özellikle belediyelere ödenen yüksek bedeller nedeniyle lisans sahiplerinin ciddi zorluklarla karşılaştığını belirtmem gerekir. Bu konuda kamudan yatırım süreçlerini kısaltacak ve maliyetleri azaltacak yasal düzenlemeler konusunda destek taleplerimizi ilgili kurumlara iletmiş durumdayız. Bu arada otoyollarda şarj istasyonlarına ayrılan özel alanlardaki alt yapı maliyetlerinin oldukça yüksek olması nedeni ile devlet desteğinin sağlanması da önem arz ediyor.

Bu alanda sağlıklı büyüme için neler yapılmalı?

Büyük bir ekosistemden bahsediyoruz. Şarj operatörlerinden dağıtım şirketlerine, yatırımcılardan kamu kuruluşlarına, düzenleyicilerden onlara doğru yönlendirme yapacak STK ve akademisyenlere kadar aslında çok büyük bir zincirden ve etki alanından bahsediyoruz. Doğru dönüşümü en optimum şekilde tamamlamak ve Türkiye’yi şarj ağları ile donatmak için hep beraber uyum içinde sağlamak durumundayız.

Peki kimlere ne görevler düşüyor?

Dağıtım şirketlerine düşen başlıca görev şebekeyi e-mobilite dönüşümünün getirdiği elektrifikasyona hazır hale getirmek. Otomotiv distrübütörlerinin yeteri kadar araç geçirmesi, yerli otomobil TOGG’un yaygınlaşması bir ihtiyaç doğuruyor ve bunun en iyi şekilde karşılanması da tekrar otomotiv firmalarının cesaretle Türkiye’de yaygınlaşmasını sağlıyor. Müşterilerin elektrikli araçlara inanması ve gelişen teknoloji ile hem menzil artırımı hem hızlı şarj konusunda iyi tecrübeler edinmesi çok önemli. Sadece istasyon sayısının artırılması yetmeyecek, müşteri memnuniyetini artıracak aksiyonlarla; örneğin dinlenme alanından sadece birkaç dakikada şarja, hızlı ve 7/24 ulaşılabilir destek hatlarına ihtiyaç var. Operatörlerin yaygınlaşma kadar bunlara da önem vermesi gerekiyor.

 

Mehmet KARA – Enerji Günlüğü

Kaynak: Pınar: Şarj operatörleri arası evlilikler bekleniyor

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

1000 Km’nin Üstünde Menzilli Yeni MG HS Ekim’de Geliyor!

Çin’in en büyük otomotiv üreticisi olan SAIC Grubu bünyesinde yer alan ve Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv tarafından temsil edilen MG markası, Yeni HS modelinin 1000 kilometreyi aşan menzili ve turbo motoruyla yeni bir dönem başlatacak şarj edilebilir hibrit (PHEV) versiyonunun ön satışına başladı.  İlk teslimatlar sonrası ekim ayında Türkiye’de yollara çıkmaya başlayacak yeni nesil MG HS’in ülkemizde satış fiyatı 2 milyon 90 bin TL olarak açıklandı. Yeni HS PHEV uzun menzili, yüksek kapasiteli bataryası, turbo motoru, büyüyen boyutlarıyla ve SAIC’in teknoloji gücünü yansıtan özellikleriyle öne çıkıyor. Hiç yakıt harcamadan %100 elektrikli olarak 100 kilometre üzerinde yol katedebilen yeni SUV modeli, 1000 kilometreyi aşan karma menzili ile bir teknoloji harikası olarak öne çıkıyor. Dünya standardı olan WLTP kriterlerine göre uygun kullanımda 100 km’de 0.54 litre olan yakıt tüketimi ile ülkemizde hibrit modeller arasında şimdiden tahta çıkmaya hazır olan iddialı model, ilgi çeken tasarımı ve fark yaratan motor teknolojisiyle rakiplerinden ayrılıyor.

Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv tarafından temsil edilen MG markası, yeni nesil HS PHEV modelini ekim ayında Türkiye’de satışa sunmaya hazırlanırken, yeni modelin 2 milyon 90 bin TL’den ön satışına başladı. “Hibritin Turbosu” olarak öne çıkan iddialı model, 100 km üzerinde hiç benzin harcamadan elektrikli motorla yol alması, toplamda 1000 km’yi aşan menzili, turbo hibrit motoru ve ultra düşük yakıt tüketimi ile fark yaratacak. SAIC Londra Dizayn Ofisi’nde geliştirilen, MG’nin teknoloji harikası Yeni HS PHEV, yeni ön ızgarası ve daha ince farları ile SUV dizaynına daha teknolojik bir görünüm kazandırıyor. Diğer taraftan farları birbirine bağlayan merkezi siyah panel yeni otomobilin genişliğini vurguluyor. Arkada ise ön farların tasarımını yansıtan LED stop lambaları merkezi bir motifle birbirine bağlanırken, özellikle geceleri dikkat çeken X şekli özgün bir ışık imzası oluşturuyor. MG’nin yeni nesil tasarım dilini yansıtan Yeni HS PHEV, 1.890 mm genişlik ve 4.670 mm uzunluk sunuyor. Modelin aks mesafesi de artarak 2.767 mm’ye ulaştı ve böylece daha da geniş bir iç mekana kavuştu.

Şehirde Benzin Harcamıyor, 1000 km’den Uzun Mesafeyi Durmadan Katediyor

Yeni HS PHEV, 21.4 kWsa kapasiteli bataryası ve 55 litre yakıt deposuyla 1000 kilometre üzerinde menzile zorlanmadan ulaşıyor. Onu rakiplerinden üstün kılan en önemli özelliği, 100 kilometreyi aşan mesafeyi hiç yakıt harcamadan sadece elektrikli olarak katedebilmesi. Böylece şehir içinde hiç yakıt harcamadan %100 elektrikli olarak, uzun yolda ise menzil endişesi olmaksızın benzinli olarak kullanılabiliyor. Yeni HS PHEV, ultra verimli hibrit sistemiyle, 100 km’de yalnızca 0.54 litre yakıt tüketimiyle rakipsiz bir değer ortaya koyuyor.

Yeni Nesil Yazılım ve Turbo Hibrit: Tutumlu Performans Canavarı

Yeni nesil yazılımı sayesinde, 145 PS gücündeki 1.5 litrelik turbo benzinli motoruyla 185 PS’lik elektromotoru kombine çalıştırıyor. İki motorun seri veya paralel çalışmasını sağlayan, sürücünün ihtiyacını anlayarak motorların birbiriyle ilişkisini optimize eden yazılım SAIC mühendisleri tarafından geliştirildi. Güç ihtiyacı olduğunda bir performans canavarına dönüşen otomobil, gündelik kullanımda ise şaşırtıcı bir ekonomi sağlıyor. İki motoru sayesinde toplamda 339 beygir güç üreten araç, 6.9 saniye içinde 0-100 km hıza ulaşmayı başarıyor.

Premium ve Sade Tasarım, Mükemmel Sürüş Keyfi, Sessiz İç Kabin

SAIC Design Londra tarafından Avrupa müşterilerinin beklentilerine göre hazırlık yapılmış ve daha büyük hacim, işlevsellik, konfor, sade ve şık bir tasarım dili hedeflenmiş. 19 inç elmas kesim alaşımlı jantları, aerodinamik ve keskin yan silüeti, ön ve arka modern far grubuyla çok dinamik görünüme sahip yeni HS, içerde yalın ve sofistike dizayn anlayışıyla siyah ve taba olmak üzere iki farklı iç renk ile tercih edilebiliyor. Premium his yaratan malzemeler, sadeliğin önde tutulduğu tasarım diliyle yalınlığı önemseyen müşteriler hedeflenmiş.

Zengin ve Yüksek Teknolojik Donanım Seviyesi

İddialı model, yeni ve hızlanan yazılımıyla, her biri 31.2 cm iki yüksek çözünürlüklü ekrandan oluşan yekpare geniş ekran (12.3 inç 2 ekran), kablosuz akıllı telefon şarjı, hafızalı yan aynalar, bel desteği ayarlı 6 yönlü ve hafızalı sürücü koltuğu, otomatik bagaj kapağı, 360 derece çevre görüş kamerası, 8 hoparlörlü hi-fi sistemi ile donatılmış. Üstün teknoloji ürünü yenilikçi modeli ile MG, üstelik araç dışına elektrik verebilmeyi mümkün kılan V2L Enerji Paylaşım Özelliğini ilk defa bir hibrit modelinde sunuyor.

GSR2 ile Tam Uyumlu Üst Seviye Geliştirilmiş Güvenlik Özellikleri

HS PHEV, sunduğu yüksek güvenlik önlemlerinin yanı sıra yarı otonom sürüşe imkan tanıyor. Yaya ve Bisiklet Algılama Özelliği ile Aktif Acil Durum Freni, Şerit İhlal İkazı ile Şerit Takip Desteği, Şerit Değiştirme Desteği ile Kör Nokta Monitörü, Sürücü Dikkat Dağınıklığı Uyarısı, Ön Çarpışma Uyarısı, Arka Çapraz Trafik Uyarısı ve Kapı Açma Uyarısı, Adaptif Hız Sabitleyici, Trafikte Sürüş Sistemi başta olmak üzere gelişmiş MG Pilot Teknolojik Sürüş Destek Sistemleri’ni standart olarak sunuyor.

Continue Reading

Blog

Elektrikli ve Hibrit Araçlarda En Yeni Model ve Teknolojiler 14-15 Eylül’de İstanbul Autodrom’da!

Türkiye’de ilk kez 2019 yılında düzenlenen Elektrikli ve Hibrit Sürüş Haftası’nın beşincisi, 14-15 Eylül 2024 tarihlerinde İstanbul Autodrom yarış pistinde gerçekleştirilecek. Finans sponsorluğunu Akbank, catering sponsorluğunu Turkuaz Catering ve coffee-break sponsporluğunu ise Voltify’ın üstlendiği etkinlik, Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) desteğiyle mobilite tutkunlarını ağırlayacak. Etkinlik kapsamında otomobil, motosiklet ve teknoloji meraklıları hafta sonu boyunca, elektrikli araçları pist üzerinde deneyimleme şansı bulabilecek. Etkinlik kapsamında Beefull, BMW, BMW Motorrad, E-Garaj, Honda, KIA, KYMCO, Lixhium, Maxus, MINI, MG, Opel, Piaggio, Renault, Silence, Suzuki ve Vespa gibi markalarının en yeni modelleri test edilebilecek, ürün ve hizmetleri incelenebilecek. Türkiye’nin ilk ve tek tüketici deneyim odaklı elektrikli sürüş etkinliği, halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. Katılım için kayıtlar, etkinlik günü alandaki kayıt masalarından veya elektriklisurushaftasi.com web sitesi üzerinden yapılabilecek.

Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) ve Electric Hybrid Cars Dergisi tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen Elektrikli ve Hibrit Sürüş Haftası, 14-15 Eylül 2024 tarihleri arasında İstanbul Autodrom’da gerçekleştirilecek. Türkiye’de ilk kez 2019 yılında düzenlenen etkinliğin, bu yıl finans sponsorluğunu Akbank, catering sponsorluğunu Turkuaz Catering ve coffee-break sponsorluğunu ise Voltify gerçekleştirecek. “Elektrikli ve Hibrit Sürüş Haftası”nda, aralarında Beefull, BMW, BMW Motorrad, E-Garaj, Honda, KIA, KYMCO, Lixhium, Maxus, MINI, MG, Opel, Piaggio, Renault, Silence, Suzuki ve Vespa gibi sektörün baş aktörlerinin yer aldığı markaların, çevreci, sessiz ve teknoloji odaklı en yeni elektrikli ve hibrit modelleri de test edilebilecek.

Etkinlikteki tüm aktiviteler ücretsiz!

Geçtiğimiz senelerde olduğu gibi 2024 yılında da otomotiv, teknoloji, finans, mobilite markalarının desteklediği etkinlikte, Türkiye’de pazara sunulan modellerden henüz yollara çıkmamış modellere kadar, birbirinden özel elektrikli ve hibrit araçlar boy gösteriyor. Etkinlik kapsamında, otomobil ve teknoloji meraklıları bir hafta sonu boyunca elektrikli araçları pist üzerinde deneyimleme şansı buluyor. Elektrikli ve Hibrit Sürüş Haftası kapsamındaki tüm aktiviteler halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor. Ziyaretçiler kayıtlarını etkinlik alanında veya elektriklisurushaftasi.com web sitesi üzerinden yapabile

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Yeni Subaru Crosstrek, 2024 Euro NCAP Güvenlik Testinden Maksimum puan olan Beş Yıldız Aldı*

Çocuk Yolcu güvenliğinde %90 başarı sağlandı; ön ve yan çarpışma testlerinde ve çocuk koltuğu bağlantı performansında (CRS) en yüksek puanları alındı.Yaya, bisiklet ve motosiklet kullanıcılarının korunmasında ve çarpışmadan kaçınma testlerinde %85 başarı sağlandı;

Sürücü ve yolcu güvenliğinde %83 başarı sağlandı; iki tür yan çarpışma testinde en yüksek puanlar alındı.Diğer sürücü destek teknolojilerinde %72 başarı sağlandı; Şerit Desteği (EyeSight’ın Acil Durum Şeritte Kalma Asistanı) işlevleri en yüksek puanları aldı.

Subaru Crosstrek’in (Avrupa spesifikasyonu) 2024 Avrupa Yeni Araç Değerlendirme Programı (Euro NCAP) kapsamında beş yıldızlı maksimum genel değerlendirme sonucuna ulaştı. Crosstrek, tüm dört değerlendirme alanında (Yetişkin Yolcu, Çocuk Yolcu, Yayalar/Bisikletliler/Motosiklet Kullanıcıları, Güvenlik Yardımı), minimum gereken eşiğin üzerinde puanlar elde etti.

Çocuk Yolcu değerlendirme alanında, yeni Crosstrek, 6 ve 10 yaşındaki çocuklara*1 odaklı Ön ve Yan Çarpışma Performansında maksimum puanlara ulaştı ve CRS çocuk koltuğu bağlantı performansında*2 da tam puan aldı. Önden ofset çarpışma testi ve daha ciddi yandan direğe çarpışma testlerinde Crosstrek kritik vücut bölgeleri için iyi korumayı sağladı ve bu bölümde maksimum puanlar aldı. Araç, yüzü arkaya bakan bir çocuk güvenlik koltuğu kullanıldığında, ön yolcu hava yastığını otomatik olarak devre dışı bırakan güvenilir bir sisteme sahip. Crosstrek, araçta bir çocuk veya bebek unutulmuş olabileceğini algıladığında uyarı veren dolaylı bir “çocuk algılama” sistemiyle (Arka Koltuk Hatırlatıcısı) donatıldı. Crosstrek için tasarlanan tüm çocuk güvenlik koltuğu türleri araca düzgün bir şekilde monte edilebiliyor ve sığdırılabiliyor.

Bisiklet ve Motosiklet Kullanıcıları değerlendirme alanında, yeni Crosstrek, AEB Bisikletli3 ve Motosikletlilere yönelik Şerit Destek 4 kategorisinde maksimum puanlara ulaştı. Crosstrek’in Otonom Acil Frenleme (AEB) sistemi, hem diğer araçlara hem de Bisiklet ve Motosiklet kullanıcılarına tepki verebiliyor. Bisikletlilere yaklaşma, park etmiş araçların arkasından geçen bisikletli veya yol kenarında bir bisikletli ile çarpışma gibi tüm senaryolarda, sistemin bisikletlileri algılama ve tepki verme performansı iyiydi. AEB sistemi, motosikletliler için de (hem karşıdan gelen hem de sollayan motosikletlilere dair senaryolarda) iyi performans sergiledi. Yaya veya bisikletliye çarpma durumunda baş, pelvis ve femur bölgelerinin korunması da genellikle iyi olarak değerlendirildi.

Yetişkin Yolcu değerlendirme alanında, yeni Subaru Crosstrek, yan bariyer testinde ve daha kuvvetli yan direğe çarpışma testinde maksimum puanlara ulaştı; tüm kritik vücut bölgelerinin korunması başarılıydı. Arka Darbe*5 testlerinde de maksimum puana yaklaştı. Ön koltuklar ve baş dayamaları üzerinde yapılan testler, arkadan çarpma durumunda boyun yaralanmalarına karşı iyi koruma sağlandığını gösterdi. Arka koltukların geometrik analizi de boyun yaralanmalarına karşı iyi bir koruması sağlandığını gösterdi. Testler, önden ofset çarpışma testinde yolcu bölmesinin sabit kaldığını, manken ölçümlerinin ise hem sürücünün hem de yolcunun diz ve uyluk bölgelerinde iyi veya yeterli koruma sağladığını ve farklı boyutlardaki yolcular için benzer bir koruma seviyesi sunulduğunu gösterdi. Yolcular için tüm kritik vücut bölgelerinin korunması iyiydi. Crosstrek, bu tür çarpışmalarda yolcuların birbirlerini yaralamalarını önlemek için bir karşı önlem (yani yan hava yastığı) içermekte olup, Euro NCAP testlerinde hava yastığı kategorisinde de iyi performans gösterdi ve manken ölçümleri hem sürücü hem de yolcu için iyi bir koruma sağlandığını gösterdi. Crosstrek, bir kaza durumunda acil hizmetleri uyaran gelişmiş bir eCall sistemine ve aracın çarpışma sonrası ikincil etkilerini önleyen bir sisteme sahip. Crosstrek, aracın suya batması durumunda kapıların ve pencerelerin açılabileceğini de gösterdi.

Güvenlik Yardımcıları değerlendirme kategorisinde, yeni Subaru Crosstrek, Şerit Desteği kategorisinde*6 maksimum puanlara ulaştı. Şerit destek sistemi (Şerit İhlal Uyarısı/Şeritte Kalma Asistanı), araç şeritten çıkmak üzereyken aracı doğal şekilde düzeltir ve bazı daha kritik durumlarda (Acil Durum Şeritte Kalma Asistanı ile) müdahale eder. Ayrıca ön ve arka koltuklara standart olarak takılmış emniyet kemeri hatırlatıcı sistemi, bu kategoride maksimum puan aldı. Akıllı Hız Sınırlayıcı, yerel hız sınırını Trafik İşareti Okuyucusu aracılığıyla algılar ve sürücünün Manuel Hız Sınırlayıcıyı devreye almasını veya sistemin bunu Akıllı Hız Sınırlayıcı ile otomatik olarak yapmasına izin vermeyi sağlar.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.