Connect with us

Hava Yolu

Hoffman: “Doğru Hamleler Türkiye’yi Lojistik Merkezi Haline Getirir”

DFDS Akdeniz İş Birimi Başkanı Lars Hoffmann, “Lojistik merkezleri doğru konumlandırıldığında Türkiye’nin lojistik merkezi olarak avantaj sağlayabileceğini öngörüyoruz. Özellikle gıda sektöründe fırsatlar yakalanabilir” dedi.

DFDS Akdeniz İş Birimi Başkanı Lars Hoffmann, lojistik sektörünün pandemideki durumu ve geleceği hakkında Habertürk’e özel açıklamalarda bulundu. Pandemi sürecinde minimum insan temasının öne çıkmasıyla beraber intermodal tedarik zinciriyle ilgili çözümlerin önem kazandığını belirten Hoffmann, “Lojistikte yapay zeka ve nakliyede insansız ulaşım araçlarının kullanımı daha da yaygınlaşacak” dedi. Türkiye’nin konumunun avantajlı olduğunu anlatan Hoffmann, “Lojistik merkezleri doğru konumlandırıldığında Türkiye’nin lojistik merkezi olarak avantaj sağlayabileceğini öngörüyoruz. Özellikle gıda sektöründe fırsatlar yakalanabilir” dedi. Hoffman, KAGİDER ile yaptıkları işbirliği hakkında da konuşarak, 50 kadın girişimcinin ürünlerini yurtdışına ücretsiz taşıdıklarını bildirdi.

Tüm sektörleri derinden etkileyen koronavirüs pandemisi, lojistik sektöründe de kendini hissettirdi. Tedarik zincirlerinin aksamaması için operasyonlarını pandemiye rağmen kesintisiz sürdüren sektörde, teknolojinin desteği ile yeni çözümler ortaya çıkmaya başladı. Öte yandan, her sektörde olduğu gibi, lojistikte de şirketler girişimciliğin gücünden yararlanarak fark yaratacak projeler üzerinde çalışmalarını sürdürüyor.

Tüm bu konuları ve lojistik sektörünün geleceğini DFDS Akdeniz İş Birimi Başkanı Lars Hoffmann ile konuştuk.

Lars Hoffmann, pandemi sürecinde minimum insan teması ile ticaretin öne çıkmasıyla beraber bu bağlamda yeni lojistik çözümler ve intermodal tedarik zinciriyle ilgili rekabet yaratacak yaratıcı çözümlerin öne çıkacağını belirtti.

Bu yönde yatırımların büyük önem taşıdığını anlatan Hoffmann, “Pandemi sürecinde intermodali kullanan müşteriler yüzde 45 arttı. Demiryolu operatörü primeRail ile Köln’de hayata geçirdiğimiz yeni ”Intermodal Taşımacılık Yetkinlik Merkezi” yeni çözümler üretecek” dedi.

Bu noktada, günümüzde lojistik sektöründe yükselen bir trend olan intermodal taşımacılığın, aynı taşıma aracı veya kabı ile iki
veya daha fazla taşımacılık modu kullanılarak yapılan, mod değişimlerinde araç veya kap içindeki yüklerin herhangi bir el temasına tâbi tutulmadığı taşımacılık sistemi olduğunu belirtelim.

lars-hoffmann-(4).jpg‘İNSANSIZ NAKLİYE ARAÇLARI YAYGINLAŞACAK’

Lojistik sektöründeki yeni teknolojilerin önemi ile devam eden Hoffmann, “Yaygınlaşacağını öngördüğümüz yeni teknolojilerden DFDS olarak biz de yararlanıyoruz. Lojistikte yapay zekanın, nakliyede insansız ulaşım araçlarının kullanımının daha da yaygınlaşacağını düşünüyoruz” dedi.

Pandemi döneminde lojistik sektörünün durumu hakkında da bilgiler paylaşan Lars Hoffmann, “Pandemi döneminde, ticaret zincirinin devam etmesinin yani sağlık, gıda ve hayati öneme sahip temel ihtiyaç maddelerinin temininin büyük önem taşıdığının bilinciyle hareket ettik. Sağlık ve gıda malzemelerinin taşınması, en başından beri tüm dünyayı etkileyen bu salgının üstesinden gelinmesinde büyük bir rol oynadı. Pandemi koşullarında da insan hayatının çok değerli olduğuna inandığımız için temel ihtiyaç maddelerini en sağlıklı ve güvenilir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘2021 HEDEFİ YÜZDE 3 BÜYÜME’

DFDS Akdeniz İş Birimi Başkanı Lars Hoffmann, DFDS’nin gelecek planları ile ilgili de konuştu.

Kapasite artırımı yapacaklarını kaydeden Hoffmann, “Ana hattımız olan İstanbul-Trieste hattımızda sefer frekansını arttırarak kapasite artışına gideceğiz. Ülkemizin ihracat potansiyeli artışı ile uyumlu olarak sürekli taşımaların ve ihracatın artmasına destek oluyoruz. Marmara’dan sonra Akdeniz’de de gemilerimize ve müşterilerimize DFDS bayrağı altında hizmet verme hedefiyle 1 Ekim 2020 itibarı ile Mersin’de yeni acentamızı açtık. DFDS olarak 2021 yılında beklentimiz 2020’nin 3’üncü ve 4’üncü çeyreğine göre yüzde 2 ya da 3 oranında bir büyüme” öngörüsünü paylaştı.

‘TÜRKİYE LOJİSTİK MERKEZİ OLARAK AVANTAJ SAĞLAYABİLİR’

Hoffmann, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkış sürecinin (Brexit) Türkiye açısında bir fırsat olabileceğini de söyledi.

Hoffmann, “Lojistik merkezleri doğru konumlandırıldığında Türkiye’nin lojistik merkezi olarak avantaj sağlayabileceğini ön görüyoruz. Bu konu ile ilgili sektör değerlendirmeleri yaptığımız toplantılarda da özellikle gıda sektöründe fırsatlar yakalayabileceği değerlendirildi” dedi.

dfds-gemi-001.jpgKADIN GİRİŞİMCİYİ YURTDIŞINA TAŞIYOR

Hoffmann, DFDS Akdeniz İş Birimi’nin, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ile birlikte başlattığı “Kadın için Taşıyoruz” projesinden de bahsetti.

Proje kapsamında belirlenen 50 kadın girişimcinin ihracat ürünlerine 1 yıl süreyle ücretsiz taşımacılık desteği vereceklerini anlatan Hoffmann, böylece kadınların yaptıkları ihracata katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirtti.

Hoffmann, “DFDS olarak Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ile birlikte kadınların iş hayatına katılımını teşvik edip toplumsal hayatta daha fazla katılmalarını teşvik etmek ve yaptıkları ihracata katkıda bulunmak hedefiyle yola çıktık. ‘Kadın için Taşıyoruz’ isimli kurumsal sosyal sorumluluk projesinde 50 kadın girişimcimizin ihracat ürünlerine, girişimci başına iki adet konteyner ile 1 yıl süreyle ücretsiz taşımacılık desteği vereceğiz. 6 kadın girişimcimizin ihracat ürünlerini Avrupa ve Kuzey Afrika’ya taşımaya başladık. Ürünler, DFDS tarafından Pendik, Yalova ve Mersin kalkışlı taşımacılık ağında ücretsiz taşınacak. Söz konusu proje, gemi ve tren hatlarında geçerli olacak. Kadın girişimcilerin ürünleri Mardin’den İzmir’e Türkiye’nin hemen her bölgesinden kadınların ürünleri, Avrupa’ya taşınabilecek” bilgilerini paylaştı.

Kadın İçin Taşıyoruz projesinin aynı zamanda lojistik sektörü temsilcilerinin de güç birliği yapmasını sağladığını kaydeden Hoffmann, projede tamamlayıcı rol üstlenen 23 lojistik şirketi ile Mardin’den İzmir’e Türkiye’nin hemen her bölgesinden kadınların ürünlerinin Avrupa’ya taşınabileceğini söyledi.

Diğer girişimcilik platformları ile işbirliği ihtimalini sorduğumuz Hoffmann, DFDS’nin şuan için KAGİDER ile birlikte kadın girişimcilere odaklandığını ve projeye talep olduğu sürece kadın girişimcileri desteklemeyi sürdüreceklerini vurguladı.

KAYNAK: HABERTÜRK

Ulaşım Gündemi

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hava Yolu

Türk Hava Yolları Dört Boeing 777 Kargo Uçağı Daha Sipariş Etti

Yeni sipariş ile birlikte Türk Hava Yolları (THY), 777 kargo uçağı filosunu üçe katlayacak ve kargo kaldırma kapasitesine 408 metrik ton ekleyecek. Boeing ve Türk Hava Yolları (THY) bugün, havayolu şirketinin küresel hava kargo pazarındaki konumunu daha da güçlendirecek olan dört adet 777 kargo uçağı siparişini duyurdu. Bu siparişle birlikte THY 12 adet 777 kargo uçağı işletiyor olacak.

Türk Hava Yolları Kargodan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Türk, “Kargo filomuzu genişletmeye yönelik bu yeni yatırımımız, hava kargo hizmetleri için artan küresel talebi karşılama konusundaki kararlılığımızın göstergesidir. Boeing 777 kargo uçaklarının filomuza katılması operasyonel kabiliyetlerimizi arttırmakla kalmayacak, aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki müşterilerimize sunduğumuz benzersiz hizmet ve verimlilikle lider konumumuzu korurken, dünya çapında hava kargo sektörünün zirvesine ulaşmaya yönelik stratejik vizyonumuzun da önemli bir adımı olacaktır.” dedi.

THY’nin bu ek 777 kargo uçağı alımı, e-ticaretin hızla büyümesi ve dünya genelinde verimli ve güvenilir taşımacılık ihtiyacı nedeniyle artan kargo hizmetleri talebini karşılamasına yardımcı olacak. Yeni kargo uçakları, THY’nin kargo operasyonlarını optimize etmesini, maliyetleri düşürmesini ve teslimatlarını dünya çapında tüm varış noktalarına zamanında ulaştırmasını sağlayacak.

Boeing Avrasya Satıştan Sorumlu Başkan Yardımcısı Paul Righi, “Boeing 777 kargo uçaklarının şirketin filosuna dahil olmasıyla birlikte, THY’nin kargo operasyonlarının genişlemesini desteklemekten ve THY ile uzun yıllara dayanan ortaklığımızı sürdürmekten gurur duyuyoruz. 777 kargo uçağının yük taşıma kapasitesi, menzil ve esneklik kabiliyetleri ile THY’nin operasyonel verimliliğini en üst düzeye çıkarırken olağanüstü düzeyde müşteri hizmetleri sunmasını sağlayacak.” dedi.

Boeing 777 kargo uçağı, 102 metrik ton (112 ton) azami yük taşıma kapasitesi ve 9.200 kilometre (4.970 deniz mili) menzili ile dünyanın en kabiliyetli çift motorlu kargo uçağı olma özelliğine sahiptir.

265’ten fazla teslimatla 777 kargo uçağı, Boeing’in tüm zamanların en çok satan kargo uçağıdır. Kargo uçaklarında sektör lideri olan Boeing, yeni üretim ve dönüştürülmüş uçaklar da dahil olmak üzere dünya çapındaki özel kargo uçağı kapasitesinin %90’ından fazlasının tedarikçisi konumundadır.

THY, kargo uçaklarının yanı sıra 777-300ER (Extended Range), Yeni Nesil 737, 737 MAX ve 787 Dreamliner’dan oluşan Boeing uçak filosu işletmektedir.

Continue Reading

Hava Yolu

Air Cairo Sabiha Gökçen Havalimanı’na uçuş başlattı

Mısır merkezli havayolu şirketi Air Cairo, İstanbul Sabiha Gökçen’e ilk uçuşunu gerçekleştirdi. 

 Avrupa’nın en yoğun ilk 10 havalimanı arasında yer alan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, dünyanın turizm merkezlerini yeni rotalarla İstanbul’a bağlayarak küresel ağını genişletmeye devam ediyor.

Havalimanı’nın yeni iş birliği kapsamında Mısır merkezli havayolu şirketi Air Cairo, 6 Haziran 2024 tarihinde İstanbul Sabiha Gökçen’e (İSG) ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Su takı seremonisi ile karşılanan ilk Air Cairo uçağının yolcuları da terminalde çiçek ve çikolatalarla karşılandı.

Air Cairo, Kahire (CAI) İstanbul Sabiha Gökçen (SAW) seferlerini 109 koltuk kapasiteli Embraer E-190 LR’yi kullanarak her perşembe ve pazar günü haftada 2 kez düzenleyecek. Havayolu şirketi önümüzdeki dönem uçuş frekansını haftada 5’e çıkarmayı hedefliyor.

Air Cairo, Pegasus ve Ajet’in Cairo-Sphinx (SPX) hattıyla birlikte Nile Air ve Air Arabia Egypt Cairo’dan (CAI) sonra İstanbul Sabiha Gökçen – Kahire güzergahında faaliyet gösteren 5. havayolu şirketi oldu. Yeni uluslararası hizmetin yılın geri kalanında havalimanına ilave 13 bin yolcu ile katkıda bulunması bekleniyor.

Air Cairo CAI hattı, 1979 yılından beri UNESCO Dünya Mirası listesi’nde bulunan Kahire ile tarih ve kültür zenginliğiyle ünlü bir diğer büyülü şehir İstanbul’un bağlarını güçlendirecek. Böylece Mısır’da turistlerin ilgi gösterdiği Kahire Müzesi, Piramitler bölgesi, Nil Irmağı çevresine ulaşım, Sabiha Gökçen’den daha kolay ve konforlu hale dönüşecek.

 

“Mısır’ın kapıda vize uygulaması yolcu sayısını yüzde 57 artırdı”

Air Cairo iş birliği ile ilgili açıklama yapan İSG CEO Vekili Kerem Maybek, “Geçen yıl Türkiye ve Mısır arasındaki stratejik iş birliği anlaşması kapsamında Türk vatandaşlarına uygulanan kapıda vize imkanı, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirdi. Kapıda vize uygulaması havalimanımızdan Mısır’a olan uçuşlarda önemli bir artışa neden olurken Nisan 2023 rakamlarına kıyasla Nisan 2024’te Mısır’a aylık yolcu sayısı yüzde 57 artışla 35 binden 55 bine yükseldi. Bu rakamları Mısır’daki 8. hattımız olan Air Cairo ile birlikte daha da artırmayı hedefliyoruz. İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı olarak iki ülke arasındaki stratejik bağlantıları güçlendirmekten gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

Ulaşım çeşitliliği ve merkezlere olan yakınlığıyla ‘Şehrin Havalimanı’ olarak adlandırılan Sabiha Gökçen Havalimanı, 40 iç hat, 124 dış hat bağlantısı olmak üzere 52 ülkede toplam 164 destinasyona konforlu erişim sağlıyor.

 

Continue Reading

Elektrikli Araçlar

TOGG T10X Kullanıcıları Miles&Smiles’tan Statü Mili Kazanıyor

Türkiye’nin mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg ile bayrak taşıyıcı Türk Hava Yolları iş birliğiyle T10X kullanıcıları, karayolunda da Statü Mili kazanıyor. Trumore Dijital Premium Paket sahibi T10X kullanıcıları, Türk Hava Yolları Yolcu Programı Miles&Smiles ile her 5 bin kilometre için 500 Statü Mili ve 500 Mil elde ediyor.

Konforlu bir mobilite deneyimini Trumore dijital platformu üzerinden kullanıcılarla buluşturan Togg, dünyada kullanıcılarına karayolunda Mil kazandıran ilk şirket oldu. Togg ve Türk Hava Yolları iş birliğiyle T10X ile karayolundan yapılan yolculuklarda da Mil kazanma dönemi başladı. Bu kapsamda Trumore Dijital Premium Paket sahibi kullanıcılar, Türk Hava Yolları Yolcu Programı Miles&Smiles ile her 5 bin kilometre için 500 Statü Mili ve 500 Mil elde ediyor. Mil kazanmak için T10X’in yeni yazılımı 1.4.0’ın cihazda yüklü olması ve ‘Akıllı Cihazım’ kaydının yapılması gerekiyor. Miles&Smiles üyesi olan kullanıcıların kazandıkları Millerle ödül bileti düzenleme, kabin sınıfını yükseltme, ekstra bagaj satın alma veya shopandmiles.com’dan harcama yapma gibi olanakları bulunuyor.

T10X teslim alındığı günden itibaren geçerli

Kullanıcıların kazandıkları Miller, 7 Haziran itibarıyla Miles&Smiles üyeliklerine işlenecek. Ayrıca kazanılan Miller, her ayın 5’inci iş gününde Miles&Smiles üyeliğine tanımlanacak. T10X’in teslim alındığı ilk günden bu yana kat edilen kilometreler de proje kapsamında değerlendirilecek.

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.