Connect with us

Otomotiv Sektörü

Opel Corsa B, 30 Yaşında!

Opel’in 1993’ten 2000’e kadar üretilen ikinci nesil Corsa modeli, 2023 yılı itibarıyla 30. yaşını kutluyor. Aralarında kapı içlerinde çift çelik darbe bariyeri ve aktif gergili emniyet kemeri gibi B segmentinde ilk defa sunulan güvenlik donanımlarıyla standartları belirleyen Corsa B, döneminin en çok satılan küçük otomobilleri arasında yer almıştı.

Opel’in Eisenach fabrikasında ürettiği ilk Corsa olmasıyla yeni bir çağın başlangıcını da simgeleyen Corsa B’nin, 80 kW/109 HP güç, sportif şasi ve keskin tasarımıyla dikkat çeken, “Cep Herkülü” olarak anılan Corsa GSi versiyonu ise zamanla bir efsaneye dönüştü. Opel’in her zaman öncelikleri arasında gelen sürdürülebilirlik ve kaynakların korunması, o yıllarda da sorumlulukların sürüş keyfiyle bir arada sunulabileceğini gözler önüne seriyordu.

1993 yılında 1,2 litre 45 HP’lik ekonomik motoruyla yollara çıktığında Corsa B, 3 yıl sonra yürürlüğe girecek emisyon standartlarını çok önceden karşılayabiliyordu. Ayrıca Corsa Eco, 4,66 lt/100 km yakıt tüketimiyle “Avrupa’nın En Ekonomik Otomobili” ve 72 desibellik geçiş sesiyle Avrupa’nın en sessiz otomobillerinden de biri oldu. 1990 yılında otomotiv plastikleri için geri dönüşüm döngüsüne sahip ilk otomobil üreticisi olan Opel, Corsa B’nin ilk aşamasından itibaren ömrünü tamamlamış araçların geri dönüşümüne katkıda bulundu. Günümüzde Corsa’nın 0 emisyonlu versiyonu yeni Corsa Elektrik ise, sürüş keyfini sürdürülebilir kılıyor.

Opel’in uzun soluklu başarı hikayelerinden biri  olan Corsa, 1993 yılında yollarla buluşan ikinci nesil ile B segmentinde başlı başına bir dönemin kapanıp yeni bir anlayışın başlamasını sağlamıştı. 1982’deki lansmanından bu yana 14,5 milyonun üzerinde üretilen Corsa, 2021 yılında İngiltere’nin en çok satılan otomobili ve son 2 yılda Almanya’nın en popüler küçük otomobili oldu. Her zamankinden daha modern, daha dijital ve daha fazla çeşitlilik ile yeni Opel Corsa, 2023’ün son çeyreği itibarıyla Türkiye yollarıyla buluşmaya hazırlanıyor.

Yeni Opel Corsa, “Corsa Elektrik” adı altında ilk kez iki farklı batarya seçeneğiyle elektrikli olarak satışa çıkıyor. Ayrıca, Corsa’nın 2019 yılında küçük otomobil segmentinde sunduğu uyarlanabilir Intelli-Lux LED® Matrix farlar da optimize edildi. Opel Corsa’yı böylesine büyük bir başarıya götüren belki de en önemli unsur; daha üst sınıflarda görmeye alışkın olunan yeniliklerin, kompakt segment alıcılarına uygun fiyata sunulabiliyor olması gösteriliyor.

Üst sınıflardaki yeniliklerin B segmentinde sunulması, ikinci nesil Corsa için de geçerliydi. 1982’de tanıtılan Corsa A’nın büyük çıkışından sonra, tam 30 yıl önce piyasaya sürülen Corsa B, bu anlayışta bir adım daha ileri gitti. Elbette amaç, öncüsünün başarısını daha da ileriye taşımaktı. Güvenlikte yeni standartlar belirleyen bir tasarımın ve özelliklerinin yanı sıra, yüksek düzeyde konfor ve pratik kullanım özellikleriyle dünya genelinde büyük bir başarı yakaladı. Öyle ki Corsa B, 2000 yılına kadar 4 milyon satış sınırını aştı. Corsa B, 1993 yılı itibarıyla Eisenach’ta üretilen ilk Corsa olarak yeni bir çağı da beraberinde başlattı.

Daha yuvarlak tasarım kodlarına sahip Corsa B versiyonları

Hideo Kodama liderliğindeki tasarımcılar, Corsa B için yola çıkdığında önemli bir risk aldılar. Köşeli bir tasarıma sahip Corsa A’nın büyük başarısına rağmen Rüsselsheim, Corsa B’yi kadınlar için daha çekici hale getirme kararı aldı. Böylece Hideo Kodama işe koyuldu ve iri gözleri andıran farlarıyla çok daha yuvarlak, daha yumuşak tasarım çizgilerine sahip bir Corsa tasarladı. Pürüzsüz, yuvarlak şekiller, birkaç yıl önce heyecan uyandıran Junior konseptinden esinlenmişti. Ancak yuvarlak tasarım hatları sadece görsel bir unsur olarak kalmadı, sürüş açısından da önemli bir kazanım sağladı. Modelin aerodinamiği iyileşti ve yakıt tüketimi de azaldı.

Bunlara ek olarak; 3 ve 5 kapılı modellerin tasarım farkı da dikkat çekiciydi. Tasarımcılar, özgün karakterli iki farklı model ortaya çıkardılar. 3 kapılı versiyona coupe tarzında bir arka kısım ile sportif bir siluet kazandırdılar. 5 kapılı versiyon ise daha dik bagaj kapağına sahip aile versiyonuydu. Arka kısım, arka koltuk yolcuları için daha ferahtı. Ayrıca bagaj hacmi maksimum 1.150 litreye kadar çıkartılabiliyordu.

Opel Corsa B, özellikle zengin ürün çeşitliliği ile öne çıktı. Eco’dan Swing’e, Joy’dan Sport’a ve GSi’a kadar 5 farklı donanım seviyesine sahipti. Uyumlu kumaş desenleri ve renkler sayesinde her zevke uygun bir seçenek sunuyordu. Ayrıca Opel, bazı pazarlar için, 3 ve 5 kapılı hatchback modellerin yanına bir station wagon, 4 kapılı bir sedan ve bir pikap olmak üzere farklı versiyonları da üretti.

Konfor ve güvenlik için yeni standartlar: Corsa B, sınıfında çıtayı belirledi

Corsa A’dan Corsa B’ye geçişte yapılan gelişmeler konfora ve daha da önemlisi güvenliğe fayda sağladı. Corsa, 10 santimetre uzayarak yaklaşık 3,73 metre uzunluğa ulaşmıştı. Daha uzun bir aks mesafesine ve son derece kısa gövde çıkıntılarına sahipti. Bunun dışında ön cam daha da öne çekildi ve 5 kapılı modelin arkası daha dik bir açıya sahipti. Tüm bu önlemler, Corsa B’nin baş, omuz ve bacak mesafesi gibi alan ve hareket özgürlüğü açısından sınıfındaki en iyi değerleri sunmasını sağladı. Büyük cam alanlar ve ince sütunlar, aydınlık, havadar bir iç atmosfer ortaya çıkardı ve başarılı bir görüş sağladı. Kötü havalarda bile her yönden net bir görüş sağlamak için yanlardaki özel bir ön cam çerçevesi, yağmur suyunu camlardan uzak tutuyordu. Ayrıca aerodinamik olarak tasarlanan yan ayna gövdesi, ayna yüzeyinde ve camlarda kir birikmesini önleyen küçük bir çıkıntıya sahipti.

 

Corsa B, kompakt otomobil segmentinde yeni güvenlik standartları belirledi. Gövdenin burulma rijitliği, önceki nesle kıyasla yüzde 40 artmıştı. Bu sınıfta ilk kez yandan çarpma anında yolculara ek koruma sağlayan kapı içlerinde çift çelik darbe bariyerleri ve ön koltuklarda mekanik aktif gergili emniyet kemeri standart olarak sunuldu. Ayrıca lansmandan kısa bir süre sonra, sürücü için tam boy havayastığı da sunulmaya başlandı.

Opel’in kompakt spor otomobili: Sürmesi eğlenceli Corsa GSi

Ailenin sportif üyesi Corsa GSi 16V, 1993 yılında yollara çıktı. Dönemin en hızlı Corsa’sı, gövde renkli yan marşpiyeler ve tamponların yanı sıra ön ve arka spoylerlere de sahipti. Standart donanımda ayrıca elektronik kontrollü ABS, devir göstergesi ve geniş lastikler de vardı. Corsa GSi, 0-100 km/s hızlanmasını 9,5 saniyede tamamlayabiliyor ve maksimum 195 km/s hıza ulaşabiliyordu. Sportif bir şasi ve gazlı amortisörler, performansı yola aktarmaya yardımcı oluyordu. Spor koltuklar ve deri direksiyon, kokpitte doğru atmosferin ortaya çıkmasını sağlıyordu.

Sorumluluk ve Sürüş Keyfi: Corsa B kaynakları koruyor!

Opel’in her zaman öncelikleri arasında gelen sürdürülebilirlik ve kaynakların korunması, o yıllarda da sorumlulukların sürüş keyfiyle bir arada sunulabileceğini gözler önüne seriyordu. Corsa B, yakıt enjeksiyonlu ve katalitik konvertörlü benzinli motorları sayesinde verimlilik noktasında da standartları belirliyordu. Özellikle 1,2 litrelik (33 kW/45 HP) ekonomik motoruyla Corsa, 1993 yılında yollara çıktığında, 3 yıl sonra yürürlüğe girecek emisyon standartlarını  çok önceden karşılayabiliyordu. ADAC (Genel Alman Otomobil Kulübü) ve ÖAMTC (Avusturya Otomobil, Motosiklet ve Turing Kulübü)’ye göre ortalama 4,66 lt/100 km yakıt tüketimiyle Corsa Eco, ağırlık ve performans açısından “Avrupa’nın En Ekonomik Otomobili” oldu. Ayrıca 1990’ların başında sadece 72 desibellik geçiş sesiyle Avrupa’nın en sessiz otomobillerinden de biriydi.

Bunlara ek olarak Opel, 1990 yılında otomotiv plastikleri için geri dönüşüm döngüsüne sahip ilk otomobil üreticisiydi. Bu bağlamda, ömrünü tamamlamış araçların geri dönüşümü, henüz Corsa B’nin tasarım aşamasında zaten düşünülmüştü. Karıştırılmamış plastik kompozitler ve her bir bileşen için sökülmesi kolay sabitleme teknikleri, geri dönüşüme önemli bir katkı sağladı. 30 yıl önce Eisenach Fabrikası’nda başlayan üretim serüveni ile Corsa, Avrupa’nın en modern ve kaynakları en verimli kullanan otomobil fabrikalarından birinde üretildi.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

Elektrikli Araçlar Konusunda Kaygılar Neler?

Çevre dostu bir geleceğe adım atan Türkiye’de elektrikli araçlar her geçen gün popülerleşiyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verilerine göre de trafiğe kayıtlı elektrikli otomobil sayısı son bir yılda 32.777 adetten 131.127 adede yükseldi. Ancak bu dönüşümde kullanıcıların aklında hala bazı soru işaretleri bulunabiliyor. Türkiye’nin ilk online ilan platformu arabam.com’un 717 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırma, elektrikli araçlarla ilgili tüketicilerin endişelerini paylaştı. Araştırmaya göre, kullanıcıların %36’sı elektrikli araçlarla ilgili menzil kaygısı yaşadığını belirtirken, %31’i ise yetersiz şarj altyapısının bu araçların kullanımını zorlaştırdığını ifade etti. Katılımcılar, elektrikli araç alımında en önemli gerekçe olarak ise %38,5 oranı ile bu araçların çevre dostu olmasını gösterdi.

Elektrikli Araçların Tercih Edilme Sebepleri

arabam.com’un gerçekleştirdiği araştırmaya katılanların büyük bir çoğunluğu, elektrikli araçları çevreye duyarlı olmaları nedeniyle tercih ediyor. ‘Elektrikli otomobil alacak olsanız, en önemli gerekçeleriniz neler olur?’ sorusuna katılımcıların %38,5’i bu araçların çevre dostu yapısını en önemli avantaj olarak öne çıkarıyor. Bunun yanı sıra, düşük işletme maliyetleri %24,9 oranıyla kullanıcıların tercihlerinde etkili olan bir diğer önemli faktör. Performans ve hız %19 ile, vergi avantajları da %17,6 ile elektrikli araçların tercih edilmesinde rol oynayan diğer etkenler arasında yer alıyor.

Elektrikli Araç kullanımında menzil endişesi ve şarj alt yapı eksikliği dikkat çekiyor


arabam.com, elektrikli otomobillerin kullanımındaki zorlukların neler olduğu konusunda çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Araştırma sonuçlarına göre, ‘Elektrikli otomobil kullanımında en büyük zorluk sizce nedir?’ sorusuna katılımcıların %36’sı menzil endişesini ve %31’i yetersiz şarj alt yapısını en büyük gerekçe olarak belirtti. Bu durum, elektrikli araçların şarj altyapısının yetersizliği ve uzun yolculuklarda yaşanabilecek menzil kaygılarının hala önemli bir sorun olduğunu gösteriyor. Ayrıca, yüksek fiyatlar %18 ve servis ağının yetersizliği %15 olarak kullanıcıların karşılaştığı diğer zorluklar arasında yer alıyor.

Gerçekleştirilen araştırmada ‘Elektrikli otomobillerin gelecekte yaygınlaşmasını sağlamak için sizce hangi faktörler önemlidir?’ sorusuna katılımcıların %38,1’i daha uzun batarya ömrünün bu araçların yaygınlaşmasında belirleyici olacağını ifade etti. Bu durum, elektrikli araçları günlük yaşantıda daha kullanışlı hale getirmek için uzun batarya ömrünün tüketici gözündeki önemini gösteriyor. Yanıtların %22,6’sı da daha düşük fiyatların önemine dikkat çekti. Ayrıca, daha hızlı şarj altyapısının geliştirilmesi %23,3 ve daha fazla model seçeneğinin sunulması %12,2 ile kullanıcıların elektrikli araçlara geçişini kolaylaştıracak diğer unsurlar olarak öne çıktı.

Tüketici elektrikli araçları pahalı buluyor

Fiyatlar, elektrikli araçların benimsenmesinde kritik bir rol oynuyor. Anket sonuçlarına göre, ‘Diğerleriyle kıyasladığınızda elektrikli otomobillerin fiyatlarını nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna katılımcıların %32’si elektrikli otomobillerin fiyatlarını ‘pahalı’ olarak değerlendirirken, %27’si ise ‘çok pahalı’ buluyor. Yalnızca %8’lik bir kesim fiyatları ‘ucuz’ olarak nitelendirirken cevaplayanların %23’ü fiyatları ‘normal’ olarak görüyor. Katılımcıların %11’i se kararsız.

arabam.com İlan Platformu & Garaj Genel Müdür Yardımcısı Emrah Şahinkonuyla ilgili “Gerçekleştirdiğimiz araştırmamız, elektrikli araçlara olan ilginin giderek arttığını bizlere gösteriyor. Tüketicilerin büyük bir kısmı elektrikli araçları çevre dostu olduğu için kullanabileceğini söylüyor. Çevre dostu teknolojilere olan bilinçlenmenin arttığını söyleyebiliriz. Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) yıllık yayımladığı küresel elektrikli araç görünümü raporuna göre de 2024’ün ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre elektrikli araç satışları %25 artış gösterdi. Ancak menzil endişesi ve şarj altyapısında hissedilen eksiklik, bu araçların daha geniş kitlelere yayılmasının önündeki en büyük zorluklardan biri. Dolayısıyla devlet ve özel sektör olarak hepimiz elektrikli araçları güçlendirmek adına çalışmaları hızlandırmalıyız. Şarj sürelerinin kısalmasına yönelik çalışmalar, daha uzun menzilli batarya üretimleri, daha uygun fiyatlı elektrikli araç seçeneklerinin çoğalması elektrikli araçların yaygınlaşması için son derece önemli” dedi.

Continue Reading

Blog

OTOMOBİL SATMAK İÇİN YETKİ BELGESİ ŞARTI!

Denetlemelerin devam edeceğini belirten Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yetki belgesiz işletmelere yaklaşık 23 milyon lira ceza verildiğini açıkladı. Artık konut satışının ardından otomobil satışında da yetki belgesi dönemi başladı.

Otomobil satışı yapan galericileri yakından ilgilendiren yetki belgesi hakkında açıklama geldi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, doğrulanmış ilan düzenlemesinin konuttan sonra otomotivde devreye alınmasıyla yetki belgesi olmayan galericilerin ilan girişi yapamayacağını söyledi.

BAKAN BOLAT’TAN YETKİ BELGESİ AÇIKLAMASI

Ticaret Bakanlığınca kurulan Elektronik İlan Doğrulama Sistemi (EİDS), 15 Eylül’de devreye alınarak emlak ticaretinde uygulanacak. Tüketici mağduriyetinin engellenmesi, sahte ilanlarla vatandaşların karşılaştığı fiyat manipülasyonlarının önüne geçilmesi amacıyla başlatılacak “doğrulanmış ilan” düzenlemesi, konuttan kısa süre sonra otomotiv ilanları için de devreye girecek.

Ticaret Bakanı Bolat, otomotiv sektöründe de uygulanacak söz konusu düzenlemeye ilişkin bilgi verdi. Burada da platformlara ilan vermek isteyen vatandaşların EİDS’ye yönlendirileceğini söyleyen Bolat, “Sistem entegrasyonları sayesinde ilana konu taşıtın ilan veren kişiye veya bu kişinin birinci ve ikinci derece kan hısımlarına ya da eşine ait olduğunun doğrulaması yapıldıktan sonra ilanın verilmesi mümkün olacak.” dedi.

Bolat, taşıtın galerici vasıtasıyla ilana verilmek istenmesi durumunda, galericinin yetki belgesine sahip olması gerektiğine işaret ederek, “Yetki belgesine sahip galerici ilana konu taşıt sahibi tarafından EİDS üzerinden ilan yayımlanmadan önce yetkilendirilecek. Uygulamanın otomotivde devreye alınmasıyla, sadece ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti yetki belgesine sahip işletmelerin yetkilendirilebilmesi mümkün olacak ve yetki belgesi bulunmayan galeriler tarafından ilan girişi yapılamayacak.” dedi.

OTOMOBİL SATMAK İÇİN YETKİ BELGESİ

Otomotiv sektöründe yetki belgesi almaksızın faaliyette bulunduğu tespit edilen işletmelere Bakanlıkça bugüne kadar yaklaşık 23 milyon lira idari para cezası uygulandığını aktaran Bolat, söz konusu düzenlemeyle gerçeğe aykırı veya yanıltıcı ilanların önüne geçilerek spekülatif fiyat artışlarını önlenmeyi hedeflediklerini söyledi.

Bakan Bolat, otomotiv piyasasında bugüne kadar yapılan düzenlemeler ve denetimlere ilişkin de bilgi verdi. Motorlu kara taşıtları piyasasındaki arz ve talep dengesizlikleri sonucu ikinci el otomobil satışlarında yaşanan fiyat artışları ile stokçuluk ve sıfır taşıta erişim sıkıntılarını ortadan kaldırmak amacıyla alınan makroekonomik tedbirlerin yanında ihtiyaç duyulan düzenlemelerin Bakanlıkça gecikmeksizin hayata geçirildiğini belirten Bolat, “6 ay 6 bin kilometre” düzenlemesi olarak bilinen pazarlama ve satış kısıtlaması kapsamında bugüne kadar yaklaşık 52 milyon lira para cezası uygulandığını bildirdi.

Bolat, ikinci el motorlu kara taşıtlarının üretici veya distribütör tarafından tavsiye edilen güncel satış fiyatının üzerinde bir fiyattan ilan yoluyla pazarlanmasına kısıtlama getirildiğini, söz konusu düzenlemeye aykırı hareket edenlere bugüne kadar yaklaşık 90 milyon lira para cezası uygulandığını da hatırlattı.

Kaynak: OTOPODYUM

 

Continue Reading

Blog

JAECOO 7 Türkiye Off-Road Pazarında Taşları Yerinden Oynattı!

Çinli sofistike off-road SUV markası JAECOO, küresel pazardaki ilk modeli JAECOO 7’yi kısa bir süre önce Türkiye’de satışa sundu. Tanıtımının üzerinden sadece üç hafta geçmesine rağmen Türkiye pazarında güçlü bir hareket oluşturan JAECOO 7, şimdiden Türkiye’deki arazi SUV pazarında önemli bir yere konumlandı. Marka stratejilerinin derinlemesine uygulanması ve pazarın sürekli genişlemesi ile JAECOO’nun Türkiye’de daha da güçlü bir başarı elde etmesi ve arazi SUV pazarına yeni bir canlılık ve ivme kazandırması bekleniyor. Türk tüketicilerine daha iyi hizmet verebilmek üzere hızla bayi ağını kuran JAECOO’nun bugün itibarıyla yetkili bayileri büyük ölçüde açıldı. JAECOO bayileri İstanbul ve Ankara gibi 17 büyükşehirde yaygın olarak faaliyet gösterirken, ülke genelinde güçlü bir hizmet ağı oluşturuyor.

Yeni nesil arazi aracı markası JAECOO, merakla beklenen ilk kentsel off-road SUV modeli JAECOO 7 ile kısa sürede dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Markanın merakla beklenen arazi SUV modeli JAECOO 7, tanıtımının üzerinden sadece üç hafta geçmesine rağmen Türkiye pazarında güçlü bir hareket oluşturdu. Araç, üstün performansı ve benzersiz tasarım felsefesiyle Türkiye arazi SUV pazarına yeni bir soluk getirmeyi başardı.

Bayi ağı 17 büyük şehre yayıldı!

“Yeni nesil için yeni yaşam tarzı” marka felsefesiyle yollara çıkmaya başlayan JAECOO 7, farklı tasarımı ve zengin donanım seviyesiyle tüketicilerin dikkatini hızla üzerine çekti. Tüketiciler, JAECOO 7’nin bir off-road SUV olarak beklentilerini fazlasıyla karşıladığını ve markanın gücünü ve kalitesini detaylarıyla ortaya koyduğunu ifade etti. JAECOO, Türk tüketicilerine daha iyi hizmet verebilmek üzere bayi ağını hızla kurdu. Şu anda, yetkili bayiler büyük ölçüde açıldı. Bayiler İstanbul ve Ankara gibi 17 büyükşehirde yaygın olarak faaliyet gösterirken, ülke genelinde de güçlü bir hizmet ağı oluşturuyor. Bu bayiler sadece araç satın alma kanalları sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda farklı müşteri etkinlikleri ve kaliteli satış sonrası hizmetlerle markanın Türkiye’deki görünürlüğünü ve itibarını artırıyor. JAECOO 7’nin Türkiye pazarına girişi, ülkenin dört bir yanından müşterileri bayilere çekerek test sürüşleri için rezervasyonların hızlı artmasını sağladı. Marka, tüketici beklentilerini karşılamak üzere İstanbul’da ilk müşteri off-road test sürüşü etkinliğini gerçekleştirdi. Ayrıca popüler alışveriş merkezi İstinye Park AVM ile birlikte Türkiye’de bir çok lokasyonda araç sergiledi. Bu etkinliklerle, JAECOO 7 ile ilgili güçlü bir merak uyandırdı ve coşkulu kalabalığın ilgisini çekti. Yine bu pazar etkileşimleri sadece tüketici ilgisini artırmakla ve JAECOO 7’nin bilinirliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda modelin devam eden satış başarısını daha da güçlendiriyor.

Kapsamlı bir arazi ekosistemi oluşturacak!

Türkiye pazarında müşteri odaklı bir gelişim stratejisi sürdüren JAECOO, üst düzey ürünler ve tatmin edici hizmetler sunarak tüketici güvenini ve beğenisini kazanmaya kendini adamış durumda. JAECOO ayrıca, Türk kullanıcıların arazi SUV araçlara yönelik gereksinimlerini karşılamak üzere, daha uygun ve verimli bir otomobil satın alma deneyimi ve hizmeti sağlamak adına robotik bir showroom inşa etmek gibi yenilikçi projeler de dahil olmak üzere gelecekte kapsamlı bir arazi ekosistemi oluşturmayı planlıyor. JAECOO 7 satışa sunulduğu günden bu yana yoğun bir tüketici ilgisiyle karşı karşıya ve Türkiye arazi SUV pazarında önemli bir yere sahip. Marka stratejilerinin derinlemesine uygulanması ve pazarın sürekli genişlemesi ile JAECOO’nun Türkiye’de daha da güçlü bir başarı elde etmesi ve arazi SUV pazarına yeni bir canlılık ve ivme kazandırması bekleniyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.