Connect with us

Lojistik

Ticarette yeni rotalar hava kargoyla belirlenecek

Dünya ticari taşımacılığında tarihi yollara ilaveten yeni rota hava kargo ile oluşturuluyor. Pandemi sonrasında hız ve güven faktörleriyle cazibesini artıran hava kargoda hacim, 2021’de bir önceki yıla göre yüzde 6.9 yükseldi.

Küresel tedarik problemleri ve tüketici tercihlerindeki değişimler, kargo taşımacılığını da etkiledi. Bu süreçte hava kargoculuğun toplam kargo taşımacılığındaki payı zirveye ulaştı. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) raporlarına göre, 2019’da hava kargo hacmi, bir önceki yıla göre yüzde 3.2 azaldı. Ancak 2021’de 2019’a göre yüzde 6.9 (52 milyon tona) yükseldi.

Bu yıl hava kargoda taşınan yük miktarının 68.4 milyon tona, gelirinin ise 191 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

DEĞERLİ ÜRÜNLER

Hacim artışında diğer taşımalara kıyasla hava kargo taşımacılığını farklı ve değerli kılan unsurlar etkili oldu. Bu unsurların başında ise hızlı ve güvenli taşıma yer aldı. Hava kargo ile yapılan taşımaların ortalama değeri; kara, deniz ve demir taşımacılığına oranla 50 kat daha yüksek. Hava kargo, dünya ticaretinin hacim olarak yüzde 1’ini taşırken, değer olarak da küresel ticaretin yüzde 24’ünden fazlasını gerçekleştiriyor. IATA raporlarına göre hava kargoyla, global ölçekte günlük 18.6 milyar dolar, yılda ise 6.8 trilyon dolar değerinde ürün taşınıyor.

YÜZDE 8’LİK PAY

Türkiye’de ise hava kargo, yıllık 225 milyar dolarlık ihracatın 19 milyar dolarını taşıyor. Türkiye’deki hava kargo firmaları, diğer taşımacılık türleriyle karşılaştırıldığında hacim olarak yüzde 8’lik paya sahip. Türkiye’nin hava kargo taşımacılığında 10 firması bulunuyor.

132 ÜLKEYE HAVA KARGO

Hava taşımacılığında yerli firmalar arasında Türk Hava Yolları kargo şirketi öne çıkıyor. Küresel arenada Turkish Cargo adıyla global rakipleriyle yarışan şirket, Türkiye’nin hava kargo trafiğinin yüzde 60’tan fazlasını yükleniyor.

Türk Hava Yolları’nın 377 uçağının 20’si direkt kargo için hizmet veriyor. Bununla birlikte yolcu uçakları da kargo paketleri taşıyor. Filo, 132 ülkede, 98’si direkt kargo olan 340’tan fazla uçuş noktasına hava kargo hizmeti veriyor.

turhan-ozen.jpgTürk Hava Yolları (Kargo) Genel Müdür Yardımcısı Turhan Özen, hava kargo hizmetleri ve sektördeki gelişmeler hakkında İstanbul Ticaret’e açıklamalarda bulundu. Özen, filodaki dar ve geniş gövdeli kargo uçaklarıyla günlük ortalama 20 sefer gerçekleştirdiklerini söyledi.

Dünya ticaretindeki yeni rotaların hava kargoculuğu ile belirlendiği süreci dikkate alan Turkish Cargo, destinasyon sayısını 132’ye çıkardı. Böylece Turkish Cargo, dünyadaki 208 destinasyonun yarısından fazlasına ulaştı. Son olarak bu destinasyonlara Ermenistan da eklendi. Destinasyon sayısının Türkiye’nin pozitif ilişkiler ağına eklediği Körfez ülkeleriyle birlikte daha da artması bekleniyor.

2025 HEDEFİ İLK ÜÇ

Özen, “Turkish Cargo, 2025 vizyonu doğrultusunda, her 10 hava kargo sevkiyatından birini gerçekleştirmeyi, direkt kargo seferi düzenlediği destinasyon sayısını 120’nin üzerine çıkarmayı ve dünyadaki ilk 3 hava kargo markasından biri olmayı hedefliyor” dedi.

1.8 MİLYON TON

Hava kargo taşımacılığının, ihracatın en önemli paydaşlarından biri olduğunu vurgulayan Özen, şöyle devam etti: “Bu öneme paralel olarak inovatif bir yaklaşımla yatırımlarımızı artıyoruz. Turkish Cargo’nun 2015 yılında yüzde 1.8 seviyesindeki global pazar payı; 2019 yılında yüzde 4.5 oldu. Şirketin küresel pazar payı ise 2021 yılında yüzde 5.2’ye yükseldi. Böylece dünyanın en büyük 5’inci hava kargo markası olduk. Dünyada her 20 hava kargodan birini Turkish Cargo taşıdı. Şirketin 2021 yılındaki tonaj hacmi ise 2019 yılına oranla yüzde 21.8 artarak 1.8 milyon ton oldu.”

E-TİCARETE UYUM

Turkish Cargo’nun online alışverişin büyümesiyle birlikte her geçen gün daha yaratıcı çözümler ürettiğini söyleyen Turhan Özen, “Turkish Cargo, geleceğin e-ticaret sektörüne uyum sağlamak için ZTO Express ve PAL Air Ltd. ile ortak bir girişim olan We World Express’i (WWE) kurdu. Bu küresel ekspres kargo şirketi sayesinde Turkish Cargo, kapıdan kapıya ve e-ticaret lojistik hizmetleri mottosuyla ürün hacmi fark etmeksizin ulaşımı sağlıyor” şeklinde konuştu.

3 MİLYON KOLİ E-KARGO

e-ticaret sektörüne yönelik başlıca hizmetlerinin TK COURIER ve AIRMAIL olduğunu belirten Özen, şöyle devam etti: “Yatırımlar ve stratejik hamleler sayesinde Turkish Cargo’nun, 2016-2021 arasında e-ticaret pazarındaki yıllık büyüme hızı yüzde 31’e yükseldi. Pandemi sonrasında değişen piyasa koşulları, hava kargoda e-ticaret ürünlerine talebi çok büyük oranda artırdı. Bu artıştan verdiği hizmetler ve geniş uçuş ağı sayesinde olumlu bir şekilde faydalanan Turkish Cargo, 2022 yılının ilk çeyreğinde e-ticarette 3 milyon koliden fazla koli taşıdı.”

İHRACATÇILARA ÖZEL KAMPANYA

Türkiye’nin ihracatının gelişmesi için STK’larla protokol imzalayan Turkish Cargo, en son Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile ton zorunluluğunu kaldırdı. Ayrıca bozulabilir ürünlere özel fon sağladıklarını söyleyen Turhan Özen, TİM ile imzalanan protokolle 4 ayda 4 milyar dolarlık iş yapıldığını da vurguladı.

KARGO UÇAĞINA TALEP ARTACAK

Gelecek 20 yılda 41 bin 170 yeni uçak talep edilmesini bekleyen Boeing, uçakların yüzde 75’ini tek koridorlu uçakların oluşturacağını açıkladı. Boeing’in yeni tahmini Rusya pazarını kapsamıyor. Daha önceki tahminlerde Rusya pazarının uçak talebinin bin 540 olması bekleniyordu. Sektör geneli için yolcu trafiği büyüme tahminini yüzde 4’ten yüzde 3.8’e indiren Boeing, kargo trafiği artış tahminini ise yüzde 4’ten yüzde 4.1’e çıkardı. Filo büyüme tahminini yüzde 3.1’den yüzde 2.8’e düşüren Boeing, geniş gövdeli uçak teslimat-larının gelecek 20 yılda 7 bin 670’ten 7 bin 230’a gerileyeceğini öngördü. Türk Hava Yolları da bünyesinde bulunan yolcu uçaklarını kargo uçaklarına uygun hale getirerek dönüşüme yardımcı oluyor.

İSTANBUL HAVANIN YENİ HUB’I

İstanbul Havalimanı’nda toplamda 280 bin metrekarelik alana kurulan SMARTIST tesisi ile yıllık 2.8 milyon ton kargo elleçleme kapasitesine ulaşıldığını bildiren Turhan Özen, şunları dile getirdi: “İkinci fazı tamamlandığında 340 bin metrekare alanda 4 milyon ton kapasiteye çıkacak olan, Otomatik Depolama Sistemleri ve Robotik Süreç Otomasyonu gibi akıllı teknolojiler ile donatılan tesis, operasyonel hız ve kalite noktasında Turkish Cargo’yu çok daha ileriye taşıyacak. Aynı zamanda gelecekte kullanılması planlanan artırılmış gerçeklik ve insansız kara araçları projeleri SMARTIST’in teknolojisine katkı sağlayacak. Bu mega tesis ile dünyadaki hava kargo trafiğinin büyük kısmı İstanbul Havalimanı’ndaki yeni hub’a çekilerek, İstanbul’un dünyanın lojistik merkezine dönüşmesi sağlanacak.”

KAYNAK: Barış CABACI – İSTANBUL TİCARET GAZETESİ

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Araba Bakımı

arabam.com’da İlan Verenlere Oto Ekspertiz Şubelerinde %40 İndirim!

Türkiye’nin otomobil dikeyinde ilk online ilan platformu arabam.com, kullanıcılarına sunduğu hizmet ve fırsatlarını genişletmeye devam ediyor. Şirket son olarak kullanıcılarına özel bir kampanya başlattı. arabam.com kampanya kapsamında 7 Ağustos 2024 tarihinden itibaren ilan verenler için oto ekspertiz hizmetlerinde %40 indirim imkanı sunuyor.

Kampanyanın Öne Çıkan Özellikleri:

arabam.com, ilan veren kullanıcılarına oto ekspertiz hizmetinde büyük bir fırsat sağlıyor. İlan vermek 60 gün boyunca ücretsizken, bu kampanya ile birlikte kullanıcılar oto ekspertizde de tasarruf sağlayacak. Kampanya, arabam.com’un tüm şubelerinde geçerli, böylece kullanıcılar kendilerine en yakın şubeye giderek hizmet alabilecekler. Ayrıca 7 Ağustos 2024’ten önce ilan vermiş ve aktif ilanı bulunan kullanıcılar da bu kampanyadan yararlanabilecek. İlan verenler, dilediği oto ekspertiz paketi için %40 indirimden faydalanabiliyor ve her kullanıcı, verdiği ilan adedi kadar oto ekspertiz indirimi alabiliyor. Kampanyadan yararlanmak isteyenler ise 31 Aralık 2024 tarihine kadar indirimlerini kullanabilecekler.

arabam.com İlan Platformu & Garaj Genel Müdür Yardımcısı Emrah Şahin; “arabam.com olarak, kullanıcılarımızın avantajlı alışveriş deneyimi yaşamalarını hedefliyoruz. Araç alım satımında en önemli adımlardan biri de almak veya satmak istenen araçlar için oto ekspertiz işleminin yapılması. Bu sebeple kullanıcılarımıza tasarruf sağlayacak bir kampanya gerçekleştirmek istedik. Kampanyadan yararlanmak için arabam.com’a bireysel üye olmak ve araç ilanı vermek yeterli. Kullanıcılarımız, ilanlarını yayınladıktan sonra kokpitte bulunan mesaj bölümünden, kendilerine özel gönderilen mesajda yer alan indirim koduyla şubelerimize gelerek %40 indirimden faydalanabilirler” dedi.

Continue Reading

Araba Bakımı

OSS Derneği İlk Kez Satış Sonrası Pazarının Büyüklüğünü Ortaya Çıkardı!

Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma gerçekleştirdi. Frost & Sullivan’ın, OSS Derneği için hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsamında sektörü mercek altına aldı. Rapora göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak kayda geçti. Rapora göre 2028 yılında bu büyüklüğün 7,877 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik” açıklamasında bulundu.  

Türkiye otomotiv sektörü, 1950’li yıllarda başladığı yolculuğunda büyük bir mesafeyi geride bıraktı. Türkiye’nin başta Avrupa olmak üzere geniş bir coğrafyanın merkezinde olmasının desteğiyle hızlı bir büyüme sağlayan yerli otomotiv sanayi, çalışanların kusursuz üretim yeteneğiyle kısa sürede Türkiye’yi dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline getirdi. Ana sanayinin tamamlayıcısı olan satış sonrası sektörü de bu süreçte büyük bir ivmeyle büyümeye devam etti.

Pazarı etkileyen mega trendler belirlendi!

Dünyanın en büyük otomotiv markalarına birinci sınıf üretim yapma gücüne sahip satış sonrası sektörünün, sektörel bilgi eksikliği sebebiyle büyüklüğü tam olarak belirlenemiyor. Bu sorunu ortadan kaldırmak için harekete geçen Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS), sektörde bir ilk olarak satış sonrası yenileme pazarı için özel bir çalışma için kolları sıvadı. Pazar araştırma ve analizi konusunda dünyanın en büyük firmalarından Frost & Sullivan’ın OSS Derneği’nin talebiyle özel olarak hazırladığı Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, binek araç ve hafif ticari araç kapsımanda sektörü mercek altına aldı. Küresel trendler ve zorluklardan etkilenen Türkiye satış sonrası yenileme pazarının kapsamlı bir görünümünü ortaya koyan rapor, mevcut pazar büyüklüğünden büyüme tahminlerine, pazar dinamikleri ve eğilimlerinden pazarı etkileyen mega trendlere kadar pek çok konuyu masaya yatırıyor. Rapor sayesinde satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğü ilk defa ölçülmüş oldu.

Türkiye’nin araç parkının yüzde 53’ü binek araç!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre, araçları daha uzun süre tutma eğilimi, parktaki hafif taşıtlarda artış, finansal dalgalanma ve fiyat enflasyonu, özel nitelikli işgücünde düşük elde tutma oranı, kentten kırsala araç göçü ve iş çeşitlendirme (e-ticaret, elektrifikasyon ve düzenli bakım) gibi konuların Türkiye satış sonrası yenileme pazarını etkileyen başlıca trendleri olarak öne çıkıyor. Türkiye araç parkının, 2018 yılında 4,24 milyon hafif ticari araç, 12,4 milyon da binek araçtan oluştuğunu belirleyen raporda, 2024 yılı itibarıyla bu rakamların 5,13 milyon hafif ticari araç ve 15,53 milyon binek araç olacak şekilde yükseldiği belirtiliyor. Ağır ticari araçlar dahil toplam parkı ise 2023 sonu itibarıyla 28 milyon 740 bin 492 adedi buluyor. Bunun yüzde 53’ü binek, yüzde 15,6’sı pikap/kamyonet, yüzde 17,7’si motosiklet, yüzde 7,6’sı traktör, yüzde 3,3’ü kamyon, yüzde 1,7’si minibüs, yüzde 0,7’si otobüs, yüzde 0,3’ü de özel amaçlı araçlar. Binek araç parkının yüzde 15’i Renault, yüzde 10’u Fiat ve yüzde 10’u da Volkswagen markalarından oluşuyor. Hafif ticari araç tarafındaysa parkın yüzde 31’i Ford, yüzde 28’i Fiat ve yüzde 7’si de Renault modelleri olarak öne çıkıyor. Rapor, araç parkının ortalama yaşını da ortaya koydu. Buna göre parkın yüzde 24’ü 21 yaş ve üzeri, yüzde 22’si 0-5 yaş, yüzde 22’si 6-10 yaş, yüzde 19’u 11-15 yaş ve yüzde 13’ü de 16-20 yaş aracı araçlardan oluşuyor. 2020 yılında binek araçların ortalama yaşı 13,2, hafif ticari araçların ise 12,3 olarak kayda geçerken ağır ticariler dahil ortalama yaş 13 olarak belirlenmiş. 2023 sonu itibarıyla ise bu ortalamalar binek araçta 14,1, hafif ticari araçta 13,6 ve ağır ticari dahil toplam araç parkında ise 14’e yükselmiş durumda.

Binek araçlar yılda ortalama 18 bin 655 kilometre yapıyor!

Türkiye araç parkının 2023 sonuna göre yüzde 31,7’si Marmara Bölgesi’nde yer alıyor. Diğer bölgeler ise sırasıyla şöyle: İç Anadolu yüzde 18,4, Ege yüzde 17,1, Akdeniz yüzde 15,7, Karadeniz yüzde 8,8, Güneydoğu Anadolu yüzde 5,2 ve Doğu Anadolu yüzde 3,1. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi, araç başına katedilen ortalama kilometreleri de ortaya çıkardı. 2024 itibarıyla binek araç başına yapılan yıllık kilometre 18 bin 665 olarak dikkat çekerken hafif ticari araçlarda bu mesafe 13 bin 438 olarak belirlendi.

Rapor ile OSS Derneği, Türkiye’de ilk kez satış sonrası yenileme pazarının büyüklüğünü ortaya koymuş oldu. Buna göre satış sonrası yenileme pazarının binek araç ve hafif ticari araç kapsamında 2023 yılı geliri, 6,466 milyar dolar olarak belirlendi. Ağır ticari araç grubu da eklendiğinde 2023 yılı sonu itibarıyla satış sonrası yenileme pazarının geliri 8,85 milyar dolara ulaşıyor. Raporda, Covid öncesi yıllarda azalan satışların, ikinci el araç bakım ve servis hizmetlerine olan ihtiyacın artmasına ve ortalama yaşın 14’ün üzerine çıkmasına neden olduğu belirtiliyor. Rapora göre 2023 yılında lastik satışından 1,59 milyar dolar, aküden 373,4 milyon dolar, yağ değişiminden 602 milyon dolar, frenden 535 milyon dolar, çarpışma elemanlarından 555 milyon dolar, şanzımandan 255 milyon dolar, filtrelerden 261 milyon dolar, soğutma sisteminden 120 milyon dolar ve aydınlatma ürünlerinden de 178 milyon dolarlık gelir elde edildi. Bu da satış sonrası yenileme pazarı cirosunun yaklaşık yüzde 25’inin lastik satışından elde edildiğini ortaya koyuyor. Bu rakamların 2028 yılında lastik satışında 2,03 milyar dolara, aküde 465 milyon dolara, yağ değişiminde 746 milyon dolara, frende 660 milyon dolara, çarpışma elemanlarında 620 milyon dolara, şanzımanda 286 milyon dolara, filtrelerde 318 milyon dolara, soğutma sisteminde 135 milyon dolara ve aydınlatma ürünlerinde de 206 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Böylece 2028 yılında binek ve hafif ticari araç grubunda satış sonrası yenileme pazarının 7,8 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması öngörülüyor.

20 yeni bayi zorunluluğu ile servis sayısı artacak!

Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi’ne göre 2023 yılında 1510 adedi yetkili servis, 25 bin adedi bağımsız servis, 1480 adedi franchise ve zincir hizmetler, 12 bin 210 adedi de yetkili hasar onarım merkezleri olmak üzere toplam 40 bin 200 servis bulunuyor. 2028 yılı için beklenti ise toplam servis sayısında 44 bin 390 adede ulaşılması. Raporda, servis sayısının azalması beklenirken Asyalı elektrikli araç markalarına getirilen 20 yeni bayi zorunluğunun sayı olarak artışı teşvik edeceği belirtiliyor. Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Yenileme Pazarının Stratejik Analizi aynı zamanda araç kullanıcılarının servis alışkanlıklarını da ortaya çıkardı. 0-3 yaş arası aracı olan kullanıcıların yüzde 97’sinin yetkili servisleri tercih ettiği belirlenirken bu oranın 3-5 yaşta yüzde 45’e 6-10 yaşta ise yüzde 5’e kadar gerilediği, 10 yaştan büyük araçların tamamımın servis ihtiyacını bağımsız garaj ve atölyelerde giderdiği ortaya çıktı.

Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan OSS Derneği Başkanı Ali Özçete, “Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden biri olan, aynı zamanda ihracatta yadsınamaz bir paya sahip otomotiv satış sonrası sektörünün, bugüne kadar yurt içi pazar büyüklüğünün ve pazardaki ürünlerin grup kırılımlarının resmi verilere dayandırılamıyor olması sektörümüzün en büyük eksikliği idi. OSS Derneği olarak nihai sonucuna ulaştırdığımız bu pazar büyüklüğü analizi sayesinde gerek yerli yatırımcıların sektörel kararlarına gerçek verilere dayanarak yön verebilmesini, gerekse de ülkemize yatırım yapmayı planlayan yabancı yatırımcının Türkiye pazarının gerçek potansiyeline vakıf olmasını ve bir anlamda yatırım için motive olmasını sağlamayı hedefledik. Bu hedeflerle OSS Derneği olarak, Türkiye’de ilk defa satış sonrası pazar büyüklüğünün ölçülmesinde öncülük yapmaktan büyük gurur ve kıvanç duyuyoruz. Bugüne kadar tüm paydaşlarımız yurt içi sektör büyüklüğü için, elindeki bireysel verilerle ortalama bir değer hesaplamakta idi. Bugünden itibaren OSS Derneği’nin önderliği ve veri desteğiyle nihai sonuca ulaştırdığımız sektörel analiz sayesinde ülkemizi ulusal ve uluslararası platformda resmi verilerle dayandırarak tanıtma fırsatını tüm sektör paydaşlarımıza armağan ederken, ülkemiz ve otomotiv satış sonrası üretim ve dağıtım sektörü için hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.

 

Continue Reading

Kara Yolu

2024 LOJİSTİK SEKTÖRÜNDE KADIN İSTİHDAM ORANI YÜZDE 11,2’YE YÜKSELDİ

* Dünyanın en büyük lojistik örgütlerinden The Chartered Institute of Logistic and Transportation (CILT)’nin kadın kanadı WiLAT’ın (Women in Lojistik and Transportation) Türkiye’de lojistik sektöründe kadın sayısını artırmak için sürdürdüğü çalışmalar meyve vermeye başladı.

* CILT’nin kadın kanadı WiLAT’ın kuruluşundan buyana kadın istihdamının arttıracak farkındalık çalışmalarına öncelik vermişti. Lojistik ve Taşımacılık sektöründe kadın çalışan sayısı son 3 yılda yüzde 9,1’den yüzde 11,2’ye yükseldi.

* Kadın çalışan oranının artması, erkek egemen olarak algılanan lojistik sektörünün yüzünün değişmesini ve gelişmesini sağlayacak. Dünyanın en büyük lojistik örgütlerinden CILT’nin (The Chartered Institute of Lojistic and Transportation) kadın kanadı WiLAT, Lojistik ve Taşımacılık sektöründe kadın sürücülerin sayısını arttırmak ve sektörün erkek egemen algısını kırmak için yeni bir proje başlattı.

 

KADIN SÜRÜCÜLER PROJESİ

CILT’nin kadın kanadı WiLAT’dan “Kadın Sürücüler projesi CILT Türkiye Başkanı ve WiLAT kurucu başkanı Berna Akyıldız proje açılış toplantısında yaptığı konuşmada “Global bir kurum olan CILT, kadın kanadı WiLAT öncülüğünde Türkiye lojistik sektöründe kadın istihdamının artması ve bu konuda sektördeki firmaların farkındalığını artırmak için son 3 yıldır yoğun bir çaba göstermekte. Kuruluş yılımızda yüzde 9,1 olan kadın istihdamının son 3 yılda en güncel TÜİK verilerine göre yüzde 11,2’ye çıktığını görüyoruz. Gelişim memnuniyet verici ancak kadın istihdamı sektörümüzde hala çok düşük. Bunun önemli bir nedeni de bu sektörde mavi yakalı çalışanlar içinde kadın oranının çok daha düşük olmasıdır.” dedi.

Berna Akyıldız “Kadın Sürücüler Projemizi başlatarak, kadın sürücü adaylarının belirlenmesi, eğitilmesi, yetiştirilmelerini hedefliyoruz. Ayrıca sürücülerimizi istihdam edecek şirketlerle iş birliği yaparak, bu konunun tüm mecralarda savunuculuğunu üstleneceğimiz bir yola çıktık” diye ekledi.

WiLAT Başkanı Esra Kıvrak ise projenin yol haritasıyla ilgili bilgileri paylaştı. Esra Kıvrak “Kadın Sürücüler Projesi sektörde kadın istihdamının artışını sağlamak için önemli bir adım aynı zamanda da sürücü bulma sıkıntısı yaşanan sektörümüz için ticari bir ihtiyaç. Kadınlara sürücü olarak ihtiyaç var, erkek egemen bir meslek olan sürücülük için “insan kaynağı yaratmak” ve sektör için nüfusun diğer yarısını da ikna etmenin önemli bir ihtiyaç olduğuna inanıyoruz. Üstelik bu ihtiyaç ülkemizde olduğu kadar tüm dünyada da hissedilmektedir. WiLAT’ın global olarak çeşitli ülkelerde benzer konularda çok başarılı örnekleri var, Türkiye’de yapacağımız projenin de global olarak sektöre ilham vereceğini düşünüyoruz ve daha büyük bir alana yayılmasını hedefliyoruz. Bu amaç doğrultusunda misyonu benzer olan tüm paydaşlarımızı da projeye katkı vermeye davet ediyoruz

 

Projemizi 4 faza ayırdık:

  1. Faz: Şehir içi kargo, kurye, panel vanla dağıtım, okul servis şoförlüğü vb.
  2. Faz: Yakın yurt dışına küçük vasıta ile yapılabilecek taşıma işleri, panel van ile parsiyel taşıma
  3. Faz: Kısa mesafe ağır vasıta şoförlüğü
  4. Faz: Uzun mesafe ağır vasıta şoförlüğü

Projenin bu bakış açısıyla kadın istihdamını artırmasının yanı sıra, mesleğin itibarı, sektörün imajıalgısı üzerinde uzun vadede olumlu etkiler yapması kaçınılmazdır. Projemizin gençlerin sektöre kazandırılması, geniş kamyon parklarının iyileştirilmesi gibi uluslararası projelere güçlü katkıda bulunacağını da öngörüyoruz.” diye ekledi.

Editöre not: CILT, 1919 yılında kurulmuş olan ve global çapta faaliyet gösteren köklü ve saygın bir sivil toplum kuruluşudur. CILT Türkiye, CILT International’ın Türkiye şubesi olarak faaliyet göstermektedir. Amacı bu köklü ve global bilgi birikimini ve global en iyi örnekleri ülkemize getirmektir. Bu amaca, eğitim sağlayarak, bilgi paylaşımını destekleyerek, ilişki ağları kurarak, lojistik ve taşımacılık sektöründe kadınları güçlendirecek faaliyetlerle (WiLAT) ve Gelecek Nesil (Next Generation) programları oluşturarak ulaşmayı hedeflemektedir. CILT, tüm dünyada taşımacılık ve lojistik sektörünün dünyada en iyi noktaya taşınması vizyonu ile çalışmalarını 104 yıldır 40 ülke ve 40.000 üye ile sürdürüyor. “AMAÇ, sektörün geleceğini inşa edecek vizyonu sağlamak ve sektöre ışık tutmak.” WiLAT: 1919 yılında Birleşik Krallık merkezli kurulmuş olan CILT (Chartered Institute of Logistics and Transport)’un kadın kanadı olarak 2013 yılında kadınların lojistik ve taşımacılık sektöründeki yerini güçlendirmek, sektördeki kadın sayısını arttırmak ve onlara sektördeki faaliyetleri süresince destek olmak amacıyla Nijerya’da kurularak serüvenine başladı. O günden bugüne yıllar içinde diğer ülkelerde de yapılanarak 33 ülkede faaliyetlerini büyüyerek sürdürüyor. Türkiye’de kadın ve lojistik kelimelerini ilk kez bir araya getiren ve sektördeki kadınları aynı çatı altında toplayan WiLAT, faaliyetlerine 2021 itibariyle başladı. Türkiye’de lojistik ve taşımacılık sektöründe cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi konularında lider organizasyon olmak vizyonu ile yola çıkan WiLAT, çalışmalarını büyük bir hız ve yepyeni projeler ile devam ettiriyor

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ulaşım Gündemi markası tescilli bir markadır.